27 Kasım 2014 Perşembe

TÜRKİYEDE ŞEHİT HABERİNİN GİTMEDİĞİ KÖY VE KASABA KALMADI


TÜRKİYEDE  ŞEHİT HABERİNİN GİTMEDİĞİ KÖY VE KASABA KALMADI

OSMAN PAMUKOĞLU
HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ
GENEL BAŞKANI



19 Ekim 2011'de Hakkari Çukurca'da gerçekleşen hain saldırıda şehit olan 24 askerimizi saygıyla, sevgiyle ve minnetle anıyoruz.
Ruhlarınız şad olsun. Bu vatan size minnettar
Hakkari'de hain saldırı: 24 şehit
Giriş Saati : 19.10.2011 11:07:20
Çukurca'da gece saat 01:00'de baskın düzenleyen PKK'lı teröristler uzun namlulu tüfek ve roketatarlarla saldırdı. Sabahın ilk ışıkları ile yüreğimizi yakan tablo ortaya çıktı: Çukurca' daki saldırılarda 24 asker şehit oldu, 18 asker de yaralandı...
Aynı anda 8 ayrı PKK grubu saldırdı
Hakkari'ye bağlı Çukurca ilçesinin Keklikdere bölgesinde ve Çukurca ilçe merkezinde konuşlu birliklere 8 ayrı PKK grubu tarafından saldırı düzenlendi. Gece saat 01.00 sıralarında başlayan saldırı sonucu çıkan çatışma sabah saatlerine kadar sürdü.
Teröristler tarafından gece saatlerinde emniyet ve jandarma binalarına yönelik gerçekleştirilen saldırıların bilançosu sabah saatlerinde ortaya çıktı. Gece saatlerinde başlayan saldırılarda 24 askerin şehit olduğu, 18'inin yaralandığı belirtildi.


200 PKK'LI SALDIRDI

PKK'lı teröristler, önce Çukurca ilçe merkezindeki polis ve askeri alanlara, ardından da sınırın sıfır noktasında bulunan askeri birlik ve karakollara saldırı düzenlediği belirtildi. İlçe merkezi ile karakollara yapılan saldırının 200 kişilik bir PKK'lı grup tarafından gerçekleştirildiği öğrenildi.

ÇATIŞMA SONRASI İLK GÖRÜNTÜLER

TÜRK ASKERİ IRAK TOPRAKLARINDA

Gece başlayan ve sabahın ilk ışıklarına kadar süren çatışmaların ardından PKK'lı grubun özel birlikler tarafından takibe alındığı, 2 ayrı nokta sağlanan sıcak temasın ardından da Özel birliklerin bu iki noktadan sınırı geçerek Irak topraklarına girdikleri belirtildi.

ÇUKURCA'YA GİRİŞ-ÇIKIŞLAR KONTROL ALTINDA

Gece başlayan ve sabahın ilk ışıklarına kadar süren çatışmaların ardandan Çukurca ilçe merkezine giriş ve çıkışlar da kontrol altına alındı.

KAZAN'DA OPERASYON

Bu arada en çok kayıpların olduğu Işıklı bölgesinde bulunan Kekliktepe ile yine sınırın sıfır noktasında bulunan Kazan vadisi ve Sabır Dağı bölgelerinde de yoğun bir operasyon sürdürülüyor. Kobra tipi helikopterlerin havadan destek sağladığı operasyon özel birlikler tarafından yürütüyor.

PKK'LILARIN KAÇIŞ GÜZERGAHI, ASKERİ BİRLİKLER TARAFINDAN TOP ATEŞİ ALTINA ALINDI

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde düzenlenen hain saldırının ardından, PKK üyelerinin kaçış güzergahı askeri birlikler tarafından top ateşi altına alındı.
Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki hain saldırının ardından, PKK üyelerinin kaçış güzergahı askeri birlikler tarafından top ateşi altına alındı. Hava ve kara operasyonları sürerken, güvenlik önlemlerinin en üst seviyeye çıkarıldığı ilçeye giriş ve çıkışlar kontrol altında tutuluyor. Saldırıda mermilerin isabet ettiği birçok ev zarar görürken, ilçe halkının endişeli bekleyişi devam ediyor.

ORGENERAL ÖZEL BÖLGEDE

Bu arada saldırının ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve kuvvet komutanları, olay yerinde incelemelerde bulunmak üzere bölgeye geldi.
18 yıl aradan sonra en kanlı ikinci baskın
Giriş Saati : 19.10.2011 11:07:20
Dün gece PKK terör örgütünün Hakkari Çukurca'da emniyet ve jandarmaya yönelik düzenlemiş olduğu hain saldırıda 26 güvenlik gücünün şehit olduğu bildirildi.
SALDIRIDA AĞIR SİLAHLAR KULLANILDI
PKK'lı terörist grubu saat 01.00 sıralarında Çukurca'da güvenlik güçlerinin bulunduğu binaları uzun namlulu silahlarla yoğun ateş altına tuttu. Teröristlere polis ve askerler de anında karşılık verdi. Ağır silahların kullanıldığı ilçe merkezindeki çatışma 30 dakika aralıksız devam etti.
ÇATIŞMALAR DEVAM EDİYOR
Bölgede sıcak çatışmanın devam ettiği belirtilirken, gelen şehit haberleri üzerine Türkiye teröre en ağır kayıplarından birini daha verdi.
SİLVAN SALDIRISINDA 13 ASKER ŞEHİT VERMİŞTİK
Son zamanlarda hain saldırlarını sıklaştıran PKK terör örgütü yakın zamandaki en kanlı baskınını 15 Temmuz'da Silvan saldırısında gerçekleştirmişti. Bu saldırıda 13 asker şehit olurken 7 asker de yaralanmıştı.
33 ER SONRASI EN KANLI BASKIN
PKK'ya verdiğimiz en ağır kayıplardan biri de 1993 yılında gerçekleştirilen 33 erin şehit düştüğü Bingöl saldırısı olmuştu. Tarihte kara gün olarak yerini alan Bingöl saldırısı sonrası bu sabah Hakkari'den gelen haber, bugünü teröre verdiğimiz en ağır kayıplardan biri olarak tarihe geçti.
SABAH Haberler Gündem Haberleri18 yıl aradan sonra en kanlı ikinci baskın

24 kahramanımızın isimleri belli oldu

Giriş Saati : 19.10.2011 11:17:30
Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki terör saldırısında şehit olan askerlerin isimleri belli oldu.
İçişleri Bakanlığı Basın Müşavirliği'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, şehitlerin isimleri şöyle:
''Jandarma Üsteğmen Murat Bek (Yozgat), Jandarma Kıdemli Başçavuş İbrahim Geçer (Konya), Piyade Astsubay Bilal Özcan (İstanbul), Piyade Uzman Çavuş Halil Özdoğru (Sinop), Piyade Uzman Çavuş Mustafa Aslan (Çorum), Piyade Uzman Onbaşı Reşit Eracan (Elazığ), Piyade Çavuş Koray Özel (Adana), Piyade Çavuş Yunus Yılmaz (Ankara), Piyade Çavuş Birol Elmas (Sakarya), Piyade Onbaşı Mesut Cengiz (Hatay), Piyade Onbaşı Mesut Kazanç (Erzurum), Piyade Onbaşı Yavuz Çoban (Aksaray), Piyade Onbaşı Fikret Özer (Samsun), Piyade Onbaşı Hüseyin Güldal (Kocaeli), Piyade Onbaşı Soner Ateşsaçan (Artvin), Jandarma Er Eyüp Çolakoğlu (İstanbul), Piyade Er İdris Çam (Kahramanmaraş), Piyade Er Fevzi Kazak (Gaziantep), Piyade Er Mehmet Çetin (Aydın), Piyade Er Süleyman Kalkan (Isparta), Piyade Er Ahmet Tunçer (Bitlis), Piyade Er Mehmet Ağgedik (Elazığ), Piyade Er Ramazan Akın (Ağrı), Piyade Er Ufuk Bozkurt (Kırklareli)''

''AH BEN KIZANIMA, YAVRUMA DOYMADIM"

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde teröristlerle girilen çatışmada şehit olan Piyade Er Ufuk Bozkurt'un Kırklareli'nin Vize ilçesine bağlı Çakıllı beldesindeki evinde hüzün yaşanıyor.
Pınarhisar Kaymakamı ve Vize Kaymakam Vekili Mevlüt Özmen, Vize Garnizon Komutanı Jandarma Albay Hasan Basri Küçük, Vize Belediye Başkanı Selçuk Yılmaz ve askeri yetkililer, sağlık görevlileri ile birlikte gittikleri şehidin Çavuşköy'de yaşayan babası Fedai Bozkurt'a acı haberi verdikten sonra Çakıllı beldesindeki yaşayan annesi Naciye Kösem'i de ziyaret ettiler.
Oğulunun şehit haberini alan anne Naciye Kösem, fenalık geçirmesi üzerine ambulansla Vize Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Şehidin anneannesi Sebahat ve dedesi Halim Kösem'e sağlık ekipleri tarafından sakinleştirici iğne yapıldı. Sebahat Kösem, feryat ederek, ''Zor ayrılık bu. Torunuma doymadan ellerimle büyüterek askere gönderdim. Ah ben kızanıma, yavruma doymadım. Ona kıyanların elleri kırılsın. Ben askere gönderdikten sonra torunumu 4 kez görebildim. Biri birimize hasret gittik'' diye gözyaşı döktü.
Bu arada şehit yakınlarını ziyaret eden Tekirdağ'ın Saray Kaymakamı Gülihsan Yiğit de şehit dedesi Halim Kösem'e sarılarak, birlikte ağladı.
Şehidin evine Çakıllı Belediyesi tarafından Türk bayrağı asıldı.

15 GÜN ÖNCE İZNE GELEREK NİŞANLANDI

Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki terör saldırısında şehit olan Uzman Çavuş Reşit Ercan'ın (25), Elazığ'ın Kovancılar ilçesine bağlı Yarımca beldesindeki evinde yas var.
Fatih Mahallesi'ndeki iki katlı kerpiç evde yaşayan aileye, Ercan'ın şehit olduğu haberi askeri yetkililer tarafından verildi.
Ercan'ın oturduğu eve büyük bir Türk bayrağı asılırken, şehidin eve gelen bazı yakınları baygınlık geçirdi.
Kovancılar Kaymakamı Selçuk Aslan da eve gelerek şehit Ercan'ın babası İsrafil Ercan'a başsağlığı diledi.
6 çocuklu ailenin en küçüğü olduğu belirtilen Ercan'ın 15 gün önce izne geldiği, izindeyken amcasının kızıyla nişanlandıktan sonra Çukurca'ya döndüğü öğrenildi.

BABA EVİNE ATEŞ DÜŞTÜ

Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki hain terör saldırısında şehit olan Uzman Çavuş Halil Özdoğru'nun (41), Sinop'taki baba evine ateş düştü.
Sinop Garnizon Komutanı Jandarma Albay Mehmet Erkan Arıkan, Uzungürgen köyünde yaşayan ailesine oğullarının şehit olduğu haberini verdi.
Acı haberi duyan şehit uzman çavuşun yakınları fenalık geçirdi. 5 kardeşin ikincisi olan şehit Uzman Çavuş Özdoğru'nun Çukurca'dan önceki görev yerinin Afganistan olduğu ve kısa süre önce Çukurca'ya gittiği öğrenildi.
Güçlükle ayakta durduğu gözlenen şehidin babası Osman Özdoğru, oğluyla en son bir ay önce görüştüğünü belirterek, ''Vatan sağolsun, Allah geride kalan askerlerimize uzun ömürler versin, terörle mücadele gücü versin'' dedi.
Oğlunun kısa süre önce memleketi Sinop'a izne geldiğini ifade eden anne Şehriye Özdoğru da, ''Oğlum Afganistan'da görevliydi. Yeni gelmişti Afganistan'dan. İzne geldiğinde az kaldı, daha doyamadan yeni görev yeri Hakkari'ye gitti, şimdi şehit oldu'' diyerek ağıt yaktı.
Şehidin evli ve 3 çocuk babası olduğu, ailesinin ise kent merkezindeki askeri lojmanlarda yaşadığı öğrenildi.

ŞEHİT ER MEHMET AĞGEDİK'İN ELAZIĞ'DAKİ EVİNDE YAS VAR

Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki terör saldırısında şehit olan er Mehmet Ağgedik'in (21) Elazığ'daki evinde yas var.
Ağgedik'in şehit olduğu haberi 8. Kolordu Komutanlığından askeri yetkililer tarafından, Olgunlar Mahallesi Atatürk Caddesi'nde yaşayan ailesine verildi.
Şehit haberinin duyulmasının ardından komşuları tarafından apartmana Türk bayrakları asılırken evi ziyaret eden bazı yakınları fenalaştı.
Ağgedik'in babası Bekir Ağgedik, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Vatan sağolsun ne yapalım başka bir şey yok'' dedi.
En son pazartesi günü görüştüğü oğlunun 8 aylık asker olduğunu ifade eden Ağgedik, ''Milletimizin başı sağ olsun ne yapalım. Yeter bu artık'' diye konuştu.
Ağgedik'in 3 kardeşin en büyüğü olduğu, askere gitmeden önce bir avukatın yanında çalıştığı, yaz mevsiminde Ağın ilçesinde dedesine tarlada yardım ettiği öğrenildi.

SAMSUNLU ŞEHİDİN EVİNE ATEŞ DÜŞTÜ 

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde şehit düşen Piyade Er Fikret Özer'in Samsun'da bulunan baba evine ateş düştü. Çukurcu'da teröristlerin hain saldırısı sonucu şehit düşen 90/1 tertip 8 aylık asker Piyade Er Fikret Özer'in, Samsun'un Atakum ilçesi Esenevler Mahallesi'nde ikamet eden ailesi acı haberle yıkıldı. Garnizon Komutanlığı yetkilileri, saat 13.30 sıralarında Özer ailesinin evine giderek, acı haberi verdi.
Şehit askerin evine giden Vali Yardımcısı Haluk Şimşek, Atakum Kaymakamı Salim Demir, Atakum Müftüsü Adem Sayılır, baba Celal Özer'e taziyelerini bildirdiler. Müftü Sayılır, şehit için dua okudu. Anne
İnci Özer ise, oğlunun şehit olduğu haberini misafir olarak gittiği yerde aldı. Bunun üzerine eve gelen İnce Özer gözyaşlarına boğuldu. İki kızı ve bir oğlu olan baba Celal Özer, tek oğlunu şehit vermenin acısıyla gözyaşlarına boğuldu. Oğluyla en son dün akşam telefonda görüştüğünü belirten baba Özer, "'Göreve çıkacağız baba. 8 gün arayamam' dedi. Oğlum 8 aylık askerdi. Aziz Türk milleti sağ olsun. Dostlar sağ olsun. Hainlere fırsat vermesinler. Hainlerin bir an önce işini bitirsinler" diye konuştu.
Ağabeylerinin şehit haberini okulda alarak eve gelen Buket (17) ve İrem (14) de kardeşler gözyaşlarına boğuldu. Bekar olduğu öğrenilen şehit askerin babasının Kuzey Irak'ta çalıştığı ve Türkiye'ye Ramazan Bayramı'nda döndüğü öğrenildi. Şehit Fikret Özer'in evinin balkonuna dev bir Türk bayrağı asıldı. Şehidin akrabası ve en yakın arkadaşlarından Sinan Erbil, "Allah ailesine sabır versin. Sözü özü bir, çok dürüst ve efendi bir arkadaşımızdı. Hiç kimseyi kırmaz ve kötü söz söylemezdi. Acımız büyük" şeklinde konuştu.

TERHİSİNE 5 AY KALMIŞTI

21 yaşındaki jandarma komando onbaşı Yavuz Çoban'ın, memleketi Aksaray'daki baba ocağına ateş düştü. Şehit onbaşı Çoban'ın terhisine 5 ay kaldığı öğrenildi.
Şehit jandarma komando onbaşı Yavuz Çoban'ın acı haberi, ailesine Aksaray İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli subaylar tarafından sağlık ekibi eşliğinde verildi. Oğlunun şehit olduğunu öğrenen 4 çocuk annesi 50 yaşındaki Dürdane Çoban, sinir krizi geçirdi. Dürdane Çoban, hazırda bulunan sağlık görevlileri tarafından sakinleştirilmeye çalışıldı. Şehit Çoban'ın kamyon şoförü olan babası 50 yaşındaki Ekrem Çoban'ın ise işte olduğu belirtildi.
Askerden önce şoförlük yapan ve terhisine 5 ay kalan şehit Yavuz Çoban'ın, bekar olduğu, kız kardeşinin nişanlısı er Cengiz Ertuğrul'un ise Hakkari'de vatani görevini yaptığı öğrenildi. Şehit Çoban'ın cenazesinin yarın Aksaray'da toprağa verilmesi bekleniyor.
ADANA YASA BOĞULDU
Jandarma Er Koray Özel'in acı haberi, memleketi Adana'nın Feke İlçesi'ndeki ailesini yasa boğdu.
Feke'ye bağlı Süphandere Köyü'nde oturan ve terhisine 50 gün kaldığı öğrenilen Jandarma Er Koray Özel'in şehit olduğu haberini sabah saatlerinde alan anne 43 yaşındaki Elif Özel, sinir krizi geçirdi. 2 çocuğundan erkek olanını kaybeden Elif Özel'e eve gelen sağlık ekipleri müdahale etti. Sakinleştirici iğne yapılan Özel'i yakınları teselli etmeye çalıştı.
Orman işçisi olan baba 47 yaşındaki İdiris Özel'in ise bölgenin ormanlık alanında çalıştığı öğrenilince, yakınları acı haberi vermek için yanına gitti. Bu arada şehidin tek katlı ahşap evinine gelen yakınları ve köylüler ise teröre tepki gösterdi.
Feke Kaymakamlığı'na vekalet eden Saimbeyli Kaymakamı Mustafa Çiftçiler, Feke Garnizon Komutanı Jandarma Yüzbaşı Akgün Baydar, Feke Belediye Başkanı MHP Ahmet Sel de eve gelerek aileye taziye dileklerinde bulundu.

"YAVRUM, KUŞUM ÖLDÜ MÜ?"

Hakkari'nin Çukurca İlçesi'nde PKK'lı teröristlerin ağır silahlarla düzenlediği saldırı sonrasında çıkan çatışmada şehit düşen 21 yaşındaki jandarma komando er Süleyman Kalkan'ın acı haberini alan Isparta'nın Yalvaç İlçesi'ndeki ailesi gözyaşlarına boğuldu. Anne Şerif Kalkan, "Yavrum, kuşum öldü mü? Ben 'Hakkari'ye gitme' dedim. Böyle olacağını biliyordum" diye feryat etti.
Çukurca'da PKK terör örgütnün düzenlediği saldırıda şehit düşen jandarma komando er Süleyman Kalkan'ın şehit haberini Yalvaç'ın Sücüllü Beldesi'nde oturan ailesine, İlçe Garnizon Komutanı Jandarma Üsteğmen Hakan Güler, Müftülük'ten bir din görevlisi ve sağlık ekipleriyle birlikte verdi. Kalkan Ailesi'nin oturduğu Harmanyeri Mahallesi'ne giden Güler ve beraberindekiler, sokakta komşularıyla birlikte oturan anne Şerif Kalkan'a şehit haberini verdi. Oğlunun şehit düştüğünü o anda öğrenen Şerif Kalkan, "Yavrum, kuşum öldü mü? Şimdi bana kim kanat gerecek? Yavrum Süleyman'ım. Ben 'Hakkari'ye gitme' dedim. Böyle olacağını biliyordum" diye feryat etti. Sinir krizi geçiren anne Kalkan'a sağlık ekipleri müdahale etti.
Kendisine sakinleştirici vermek isteyen sağlık ekiplerine izin vermeyen acılı kadın, kendini yerden yere attı.
Şehit er Süleyman Kalkan'ın kardeşleri 18 yaşındaki İlknur, 15 yaşındaki Ayşe, 13 yaşındaki Burcu ve 10 yaşındaki Murat da gözyaşlarına boğuldu.
Torunu ile aynı ismi taşıyan Süleyman Kalkan ise terörü lanetledi. Oğlu İsa Kalkan'ın 8 yıl önce vefat ettiğini belirten Süleyman Kalkan, "Sabah uyandığımda haberlerde şehitler olduğunu duydum. İçime torunumun şehit olduğu kuşkusu düşmüştü. Ben torunumu yetim büyüttüm. Böyle olsun diye mi büyüttüm?" dedi.
Diğer yandan, şehidin evine ve beldenin birçok yerine Türk bayrakları asıldı.

TERHİSİNE 1,5 AY KALA ŞEHİT DÜŞTÜ

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde şehit olan askerlerden Gaziantepli Fevzi Kazak'ın baba ocağına ateş düştü.
Şehadet haberini alan Kazak ailesi sinir krizleri geçirdi. Şehit askerin terhisine de yaklaşık 1,5 ay kaldığı öğrenildi.
24 askerin şehit düştüğü saldırıda, acı haberlerden biri de Gaziantep'i vurdu. Şehitk'mil ilçesine bağlı Zeytinli mahallesinde 133 nolu sokakta oturan Kazak ailesine, çocuklarının şehit olduğu haberi askeri yetkililer tarafından verildi.
Evin önünde sağlık ekipleri ve emniyet güçlerinin de hazır bekletilirken, acı haberi alan aile üyeleri sinir krizleri geçirdi. Anne Fatma Kazak, evin penceresinden askeri yetkilileri görünce gözyaşlarına boğularak feryat etti. Bu sırada evin önünde şehit askerin kardeşleri de emniyet güçleri tarafından güçlükle sakinleştirildi. Sağlık ekipleri tarafından da evin önünde hazır bekletilen ambulanslarda, şehidin yakınlarına sakinleştirici iğne yapıldı.
Öte yandan, 8 kardeşten en büyüğü olduğu öğrenilen şehit askerin ailesinin, Karpuzkaya köyünden Gaziantep'e yeni göç ettikleri, baba Mehmet Kazak'ın da ailesinin geçimini sağlamak için inşaatlarda bekçilik yaptığı öğrenildi.

ŞEHİDİN DRAM DOLU HAYATI

Hakkari'nin Çukurca ve Yüksekova ilçesinde düzenlenen terör saldırısında şehit olan Nazillili Er Mehmet Çetin'in şehit haberinin ardından dram çıktı. Bir yıl önce askere uğurladıkları oğullarının şehit haberini elektrik ve suyun olmadığı baraka evlerinde alan şehidin ailesi acı haberle yıkıldı.
Hakkari'nin Çukurca ve Yüksekova ilçesinde düzenlenen terör saldırısında şehit olan Er Mehmet Çetin'in (21) şehit haberi Nazilli'ye 18 kilometre uzaklıkta bulunan Beğerli köyüne ulaştı. Nazilli Garnizon Komutanı Yarbay Ekrem Turhan ve İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Seydi Salman ile birlikte sağlık görevlileri eşliğinde köye gelen Nazilli Kaymakamı Mehmet Okur, şehidin ailesine acı haberi vermek için köyden 4 kilometre yüksekte dağlık arazide bulunan şehidin baba ocağına geldi. 5 kardeşten en küçüğü olan Mehmet Çetin'in annesi ve babasının elektriği ve suyu olmayan bir barakada çobanlık yaparak geçindiğini gören Kaymakam Okur'un üzüntüsü bir kat daha arttı.
Kaymakam Okur ve askeri yetkilileri karşısında gören baba Bekir ve anne Şerife Çetin çifti, oğullarının şehit olduğunu anlayınca büyük bir şok yaşadı. Sağlık ekipleri ve Kaymakam Okur'un sakinleştirmeye çalıştığı acılı anne baba, oğullarının askerliğinin bitmesine 100 günden az kaldığını belirtti.

ÇORUM'A ŞEHİT ATEŞİ DÜŞTÜ

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde sınırdaki askeri birliğe PKK'lı teröristler tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan 27 yaşındaki Uzman Çavuş Mustafa Aslan'ın Çorum'daki baba evine ateş düştü.
Çorum'un Konaklı Beldesi nüfusuna kayıtlı olan Şehit Uzman Çavuş Mustafa Aslan'ın kayınpederinin oturduğu Merkez Gülabibey Mahallesi Cumhuriyet Caddesi numara 23'de bulunan evine giden Yarbay Selçuk Sazak ve diğer askeri yetkililer, daha sonra anne ve babasının oturduğu Harmanlar 2. sokağa gitti. Baba Ali Aslan (50) ve anne Saniye Aslan'a (47) Jandarma Komutanlığı'nda görevli subaylar tarafından oğullarının şehit olduğu haberi verildi. Şehit haberini alan aile sinir krizleri geçirdi. Yakınları aile
fertlerini teskin etmeye çalışırken, sağlık ekipleri fenalaşan anne ve babaya müdahale etti. Ali ve Saniye Aslan'ın üç çocuğundan en büyüğü olan Mustafa Aslan'ın baba ocağına yakınları ve akrabaları akın etti ve eve Türk bayrağı asıldı.
Şehit Uzman Çavuş Aslan'ın Evli ve Zeynep ile Efe isminde iki çocuk babası olduğu öğrenildi.

SAKARYALI BİROL ELMAS'IN EVİNE ACI HABER ULAŞTIRILDI

Hakkari Çukurca'daki terör saldırısında şehit olan askerlerden birinin Sakaryalı Jandarma Çavuş Birol Elmas olduğu bildirildi.
Elmas'ın, Adapazarı ilçesi Karakamış mahallesindeki evine acı haber ulaştırıldı. Acı haber, Sakarya Merkez Komutanı Albay Kutluay Önay tarafından anne Mübyen Elmas'a verildi. Anne Elmas, haberi alınca sinir krizleri geçirdi, kendisini yerden yere attı. Mübyen Elmas, bayılması üzerine sağlık görevlileri tarafından sedyeye alınarak ambulansla hastaneye götürüldü.
Birol Elmas'ın askerliğini tamamlamasına 120 gün kaldığı öğrenildi. Birol Elmas'ın Kocaeli'de çiftçilik yaptığı kaydedildi. Elmas'ın, biri kız üç kardeş, kardeşlerinden birinin engelli olduğu, babasını da daha önce kaybettiği öğrenildi.

İSKENDERUNLU ERİN BABA OCAĞINA ATEŞ DÜŞTÜ

Hakkari'de şehit düşen İskenderunlu er Mesut Cengiz'in baba ocağına ateş düştü.
Şehit haberinin duyulmasından sonra Hatay'ın İskenderun ilçesine bağlı Denizciler beldesindeki Mesut Cengiz'in baba ocağına ziyaretçi akını yaşandı.
Denizciler'de oturan baba Ahmet Cengiz ile anne Sultan Cengiz'e acı haberi askeri yetkililer verdi.
İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su, Denizciler Belediye Başkanı Esabil Soydan ve askeri ve mülki yetkililer ile vatandaşlar acılı aileyi ziyaret etti.
Sinir krizi geçiren şehit yakınlarına sağlık ekipleri müdahale etti. Şehidin evinin önünde bir ambulans ile sağlık ekibi bekletiliyor.

KONYALI ASTSUBAY GERİDE 2 ÇOCUK BIRAKTI

Hakkari'nin Çukurca ilçesinde dün gece düzenlenen hain saldırıda şehit düşenlerden Astsubay Başçavuş İbrahim Geçer'in Konya'nın Akşehir ilçesine bağlı Yazla kasabasındaki evine acı haber ulaştı.

Çukurca'da görev yapan Komando Astsubay Başçavuş İbrahim Geçer'in de timiyle birlikte teröristlerle çarpışırken şehit düştüğü haberi Konya'nın Akşehir ilçesine bağlı Yazla kasabasında yaşayan annesi Fatma Geçer'e askerler tarafından verildi. Gözyaşlarını tutamayan annenin, "Kurbanı 10 gün önce kutladık, oğlumuzu vatana kurban verdik" dediği öğrenildi.
Babası 2 yıl önce vefat eden 36 yaşındaki şehit İbrahim Geçer'in eşinden ayrıldığı, Mehmet Batuhan (17) ve Murat Geçer (14) isimli iki oğlunun olduğu ve yurt dışında yaşadığı öğrenildi. Şehidin yakınları acı haberi alır almaz gözyaşlarını tutamazken, "Nutkumuz tutuldu, söyleyecek bir şey yok" dediler. Şehidin annesinin kasabada oturduğu ev Türk bayraklarıyla donatıldı.

ŞEHİT ÜSTEĞMENİN BABA OCAĞINA ATEŞ DÜŞTÜ

Hakkari Çukurca'da terör örgütü PKK üyeleri ile girilen çatışmada şehit düşen Üsteğmen Murat Bek'in Yozgat'taki baba ocağına ateş düştü.

HABERİ ALAN ŞEHİT ANNESİ FENALIK GEÇİRDİ


Üsteğmen Murat Bek'in şehit düştüğü haberini ailesine İl Jandarma Komutanlığında görevli Binbaşı Süleyman Gürz, İl Müftüsü Nuh Korkmaz birlikte verdi. Yozgat'ın Söğütlüyayla köyünde ikamet eden şehidin annesi Elmas Bek, askeri araçların evinin önünde durduğunu görünce feryat etti. Ağlayarak askerlere sarıldıktan sonra yere yığılan anne Elmas Bek'e sağlık görevlileri müdahale etti. Sağlık görevlileri ilaçlarını vererek kalp hastası baba Abdullah Bek'i de sakinleştirmeye çalıştı. Anne Elmas Bek, "Yavrum nerede? Yavrum bu şekilde mi gelecektin? Senin yerine ben ölseydim" diye ağıtlar yaktı.
Nişanlı olduğu öğrenilen Üsteğmen Murat Bek'in yakın zamanda evlenmeye hazırlandığı belirtildi.

ACI HABER EYÜP ÇOLAKOĞLU'NUN AVCILAR'DAKİ EVİNE ULAŞTI

Hakkari'deki terör saldırısında şehit olan 26 asker arasında yer alan Eyüp Çolakoğlu'nun İstanbul'daki ailesi, acı haberle yıkıldı. 

Eyüp Çolakoğlu'nun şehit olduğu haberi, askeri yetkililer tarafından İstanbul Avcılar'da oturan aileye ulaştırıldı. Şehidin ailesi, gelen acı haberle adeta yıkıldı. Binaya Türk bayrağı asılırken, evin önünde ambulanslar hazır bekletiliyor.
SABAH Haberler Gündem Haberleri 24 kahramanımızın isimleri belli oldu

..

2015 HAZİNEDEN SEÇİM YARDIMI, 538 MİLYON TL


2015 HAZİNEDEN SEÇİM YARDIMI, 
538 MİLYON TL

Seçim yardımı haramdır,kaldıracağız diyen parti var mı mecliste? Mecllistekiler kaldıracağız diyebiliyorlar mı, diyemezler! 
HAK  VE  EŞİTLİK PARTİSİ İSE  KALDIRACAGIM DİYOR..,
BU PARAYI TÜRK HALKININ KALKINMASI İÇİN İŞSİZLİĞİN ÖNLENMESİ İÇİN  YATIRIM YAPMAK İÇİN KULLANACAGINI PARTİ PROGRAMINDA BEYAN EDİYOR..


Bu Para Haramdır,
Seçim yardımı kaldırılacak!!!



VATANDAŞIN  ZARURİ İHTİYAÇLARINA ZAM ÜSTÜNE ZAM VE EK VERGİLER ÜST ÜSTE GELİRKEN HIRSIZLIKLAR ÖRTBAS EDİLİYOR
ÜSTELİK BÜYÜK SOYGUNDA SİYASİ PARTİLERİN GİDERLERİDE VATANDAŞA YÜKLENİYOR HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ HEPAR İKTİDARINDA BÜTÜN YOLSUZLUKLARIN HIRSIZLIKLARIN VE İHANETLERİN HESABI SORULACAKTIR SİYASİ PARTİLERE HALKIN VERGİLERİ İLE OLUŞMUŞ DEVLET HAZİNESİNDEN SAĞLANAN MADDİ YARDIM VE İMKANLAR YASAL DÜZENLEMELER İLE ORTADAN KALDIRILACAKTIR DEVLET İMKANLARI İLE TÜM DEVLET KURUMLARIINDAKİ VE SİYASİ PARTİLERDEKİ YAŞANAN VATANDAŞIN SÖMÜRÜLMESİNE YÖNELİK LÜX HAYATA SON VERİLECEK BÜTÜN DEVLET İMKANLARI ÖNCELİKLE VATANDAŞIN HUZUR VE REFAHINI EN ÜST SEVİYEYE ÇIKARMAK İÇİN KULLANILACAKTIR PARTİ PROGRAM VE HEDEFLERİMİZDE BU KONULAR GİBİ NİCE HAYATİ ÖNEME HAİZ KONULAR AÇIKÇA BELİRTİLMİŞTİR
BAKIN HALKIMIZI NASIL SÖMÜRÜYORLAR KENDİ ÇALDIKLARI YETMEZMİŞ GİBİ MECLİS ÇATISI ALTINDA BULUNAN SÖZDE MUHALEFET PARTİLERİNE AKTARDIKLARI HALKIN VERGİLERİ İLE DE SÖMÜRÜ DEVAM EDİYOR

Hazineden siyasi partilere ne kadar aktarılacak?


Çiğdem Toker, 2015 bütçe tasarısıyla siyasi partilere hazineden yapılacak yardım miktarlarını yazdı..


Cumhuriyet gazetesi yazarı Çiğdem Toker, 2015 bütçe tasarısıyla hazineden siyasi partilere yapılacak yardım miktarının belirlendiğini yazdı. Toker, “Yılbaşında partilerin kasasına girecek tutarlar şöyle olacak: AKP: 302.7, CHP: 157.2, MHP: 78.2 milyon TL. Üç partiye 2015 bütçesinden aktarılacak tutar 538 milyon TL’nin üzerine çıkıyor” dedi.


Çiğdem Toker’in Cumhuriyet’te “Üç partiye 538 milyon TL akacak” başlığıyla yayımlanan (18 Ekim 2014) yazısı şöyle:
Üç Partiye 538 Milyon TL Akacak
Her “oy”un bir bedeli var.
Günün sonunda aynı kapıya çıksa da kastettiğim, oylarımızın siyasi sonucundan çok, TL cinsinden değeri.
“Partilere devlet yardımı”, demokrasi karnemizin, notu ezelden beri kırık dersi.
Oylarımızın parasal karşılığı da bu dersten sürekli sınıfta kalırken kullanılan en mühim iki unsurdan biri.
2015 bütçe tasarısıyla ortaya çıktı ki; devlet nezdinde, gelecek yılki genel seçimde kullanacağımız bir oyun karşılığı, 4 lira 71 kuruşmuş.
Hangi partinin ne kadar yardım alacağı, karmaşık bir hesap sistemine dayalı. Uzun uzun anlatıp teknik detaylara boğmayalım.
Devlet yardımı; bütçede hedeflenen gelir rakamıyla, seçim barajını aşmış siyasi partilerin toplam oy sayısı üzerinden hesaplanıyor.
Eğer o yıl seçim varsa, hesabın başında bulunan yardım tutarları katlanıyor:
Partilerin hesabına, genel seçimlerde üç, yerel seçimlerde iki kat artırılarak aktarılıyor.

Türkiye’nin, partilere devlet yardımı kuralları açısından, dünyanın en adaletsiz ülkeleri arasında yer aldığı faslını, hatırda tutun.
Önce 2015 bütçe tasarısındaki 452 milyar TL’lik gelir hedefi ve 2011 genel seçimlerinde kullanılan oy sayısına göre yaptığım hesaplamayı paylaşalım:
Hazine yardımı için ayrılan toplam kaynak 180 milyon TL.
Eğer 2015’te seçim olmasaydı, paranın dağılımı:
AKP 101 milyon, CHP 52.4 milyon, MHP de 26.2 milyon TL olacaktı.
Genel seçim sebebiyle üç kat fazla yardım yapılacağı için, yılbaşında partilerin kasasına girecek tutarlar şöyle olacak:
AKP: 302.7, CHP: 157.2, MHP: 78.2 milyon TL:
Üç partiye 2015 bütçesinden aktarılacak tutar 538 milyon TL’nin üzerine çıkıyor.

Görece en adil koşulların Özal döneminde uygulandığı Hazine yardımı, uzun bir süredir sadece üç partiye ödeniyor.
2008’den 2014 yılına kadar geçen yedi yıl boyunca, yani üst üste yedi bütçede, Hazine yardımını AKP, CHP ve MHP bölüştü.
Tutarı ise 1 milyar 285 milyon TL. 2015 yılıyla birlikte “üç partinin yardım tekeli”, 1 milyar 823 milyon TL’ye ulaşacak.
Dördüncü büyük parti konumunda olan ve Meclis’te grubu bulunan BDP (daha öncesinde Kürt siyasetini temsil eden partiler) bugüne dek herhangi bir devlet yardımı alamadı.
Bunun en önemli sebebi, yakın zamana kadar uygulanan yüzde 10 barajıydı.
Ancak oy oranını eskiden olduğu gibi yüzde 3’e çekerek Hazine yardımı esaslarını değiştiren yeni yasal düzenleme de 2015 seçiminde “üç parti tekeli”ni bozmuyor. 2011 seçimlerinden yüzde 6.5 oy oranıyla çıkan HDP-BDP, bu kez de o seçime parti tüzelkişiliği altında değil, tek tek bağımsız adaylarla girmiş olmanın dezavantajını yaşayacak.
Sonuç olarak tek başına 2015 bütçesi bile, önümüzdeki genel seçimlerin ne kadar adil ve eşit koşullarda yapılacağı konusunda yeterince fikir veriyor.
Bırakın, Hazine yardımı kurallarındaki en yeni değişikliğin bile, seçimi adil kılmak şöyle dursun adaletsizliği derinleştirmesini...
Hak ettiği bir yıllık Hazine yardımı tutarını, örtülü ödenekten bir ayda kullanan bir iktidardan söz ediyoruz.


www.hepar.org.tr

http://www.facebook.com/l.php?u=http%3A%2F%2Fwww.haberartibir.com.tr%2Fgundem%2Fhazineden-siyasi-partilere-ne-kadar-aktarilacak-h19801.html&h=rAQFs0lvs


..

26 Kasım 2014 Çarşamba

Ülkedeki beş üniversiteliden biri işsiz..






 
Ülkedeki beş üniversiteliden biri işsiz..




Dolaylı vergiler %70 civarında, fakirden de zenginden de aynısı alınıyor..

Türkiye dünyada ekonomisi en kırılgan 5 ülkeden biri.. Türkiye gelir dağılımda eşitsizlikte dünyada ilk sıralarda..

Kamu da, özel sektör de gırtlağına kadar borç içerisinde, vatandaş daha da beter.. Kişi başına 10 bin dolar lafı tam bir hokkabazlık. Gün geçtikçe yoksul daha da yoksullaşıyor, zengin daha da zenginleşiyor..

12 sene önce İstanbul’da 14 dolar milyarderi vardı. Bu gün dolar milyarderi sayısı İstanbul’da 37 oldu..
Cumhuriyet tarihi boyunca olan borcun 10 katı son 12 yılda yapıldı..

Vergide adaleti sağlayamayan bir ülkede adaletten söz edilemez, adalet vergiden başlar..

İki de bir dillendirdikleri 76 milyona büyüme ne anlama geliyor? 2009-2013 yılları arasında büyüme hızı 3.3..1946-1960 yılları arasında ise büyüme hızı 4.8 dir..

2002’den önce, Türkiye’nin genel borcunun aile başına düşen payı 4 milyar dolardı. 10 yılda bu borç, şimdi 14 milyara ulaştı..

Bu gün ülkede 5 milyon işsiz var. 20 milyon insan da yoksulluk sınırının altında yaşıyor..

Bankalardaki mevduatın %80’i ülke nüfusunun sadece %8’ine ait; geri kalan %92 insanında bankalarda %20 tasarrufu bulunuyor! Yok ki ne yatırsın..

Türkiye’de; lojman, sosyal tesis adı altında 249.000 tesis var. 92.000 de kamu aracı kullanılıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir keyif ve saltanat yok..(HEPAR Ekonomik programında yer aldığı gibi hepsini satacağız.)

İş para, sermaye ve finans olunca, dünya üzerinde övünülecek bir rekorumuz da yok değil!. Türkiye BM kayıtlı 193 ülke içerisinde, yolsuzluk ve rüşvette ilk 6’nın içersinde..

HEPAR halkçıdır, milliyetçidir, sosyal devletçidir..

HEPAR, sizdendir…

TEK UMUT TEK YOL HEPAR

Osman Pamukoğlu
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı

HEPAR Ekonomi programı:

http://hepar.org.tr/wp-content/uploads/2014/05/beyaz_kitap.pdf

..

Osman Pamukoğlu ; Bugünkü CHP Yönetiminin ATATÜRK ile alakası Kalmamıştır.,

Osman Pamukoğlu ;  Bugünkü CHP Yönetiminin ATATÜRK ile  alakası Kalmamıştır.,

Bugünkü CHP yönetimi - Osman Pamukoğlu açıklıyor









..

DEVEYE SORMUŞLAR!.




DEVEYE SORMUŞLAR!.

deveye_sormuş
Deve’ye “Boynun niye eğri” dediklerinde şaşırmış ve “Doğru olan nerem var ki!.” diyerek, “Bu’da sorumu” demek istemiş!.
Konya, Adana ve Hatay’da yakalanan silah ve mühimmat TIR’larından sonra, gene Adana’da iki otobüsde 40 kasa özel ambalajlı, muhtelif silahlara ait cephane ele geçirildi. Bunların Suriye’ye gönderildiği kesin ve yakalananlar, tespit edilebilinenler. Yabancı haber alma servisleri kesinlikle yakalanmayanların da kaç araç olduğunu ve ne zaman gönderildiklerini de biliyorlardır. Artık güney komşumuz Suriye değil, El Kaide oldu. Her an bir devlet, Birleşmiş Milletlere müracaatla, Türkiye’nin uluslararası bir mahkemede yargılanmasını talep edebilir. Rezil rüsva olmamızın eli kulağındadır..
3’üncü Hava alanı ve 3’üncü Köprü arazilerinin bu projelerden önceden haberdar edilen yandaş şirketler tarafından ucuz fiyatlarla kapatıldığı, rantın da 1.5 trilyon dolar olduğu bilgisi yaygın bir şekilde ortalık da dolaşmaktadır. Dört bakanı yolsuzluktan istifa etmiş, haklarında hazırlanan dört tezkere Adalet Bakanlığı’na gönderilenler için yadırganacak bir şey yok..
Galata Port’u alan şirket de ödemelerine 28 yıl sonra başlayacakmış!.
Partinin kurucularından ve eski bakanlarından biri de kendi ağzıyla itiraf ediyor: “Başbakan’ın işi gücü; her toplantıda parayı kime verdiniz? Şu ihaleyi kime verdiniz?” diye sormaktır..Şu hale bakın!.
Son yapılan HSYK çalışmasıyla da hukuk devletini yok ederek, yargının tüm alanlarını kendi ellerine geçirmek istiyorlar. Hukuk neymiş, alın size nur topu gibi bir diktatör bakan.. Anayasa sizlere ömür!.
Devenin yamukluğu ve eğriliği sayılabilir ama, bu memlekette olup bitenler, asla…
Düzen Partilerinin kuyruğuna takılarak okyanusu geçeceğini sananlar, sizi bu yolda daha çoook katil balina ve köpek balıkları iştahla bekliyor. Atı alanlar Üsküdar’ı değil, Torosları da geçtiler..Acı insanın aklını başına getirir, demek ki bu olup bitenler henüz yetmedi..
TEK UMUT TEK YOL HEPAR
Osman Pamukoğlu
Hak ve Eşitlik Partisi
Genel Başkanı
http://hepar.org.tr/deveye-sormuslar.aspx

..

24 Kasım 2014 Pazartesi

BÜYÜK NUTUK BİLĞİSAYARINIZDA

BÜYÜK NUTUK  BİLĞİSAYARINIZDA 


GEÇMİŞTEN GELECEĞE TÜRKİYENİN TÜM İHANET SORUNLARINA ÇÖZÜM ULU ÖNDERİMİZ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK TARAFINDAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİ ,İLKELERİNİ ,DEVRİMLERİNİ VE İCRAATLARINI EMANET ETTİĞİ GELECEK NESİLLERE BÜYÜK NUTKU (SÖYLEV'İ ) İLE AKTARILMIŞTIR BUNUN ÜZERİNE YURT İÇİ VE DIŞINDAN DEVŞİRİLMİŞ TÜM İDEALOJİLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİ ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ TÜRK'ÜZ TÜRK'ÇÜYÜZ ATATÜRK'ÇÜYÜZ
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE DÜSTURUYLA HAREKET EDEN BÜTÜN VATANSEVERLERİN SÖYLEVİ O ZAMANIN ŞARTLARINIDA GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURARAK ÖZÜMSEMESİ MİLLİ BİRLİK VE CUMHURİYETİMİZİN BEKASI ADINA DOĞRU SAFLARDA HAREKET ETMESİ HAYATİ ÖNEM TAŞIMAKTADIR İŞTE O BÜYÜK NUTUK (SÖYLEV) BAĞLANTISI DİKKATLE LÜTFEN OKUYUNUZ OKUTUNUZ
SAYGILARIMLA
İRFAN KOÇER


http://www.minibilisim.com/e-kitap/buyuknutuk.pdf


..

''TÜRKİYE'NİN YIKILMAYACAĞINI ÖĞRETECEĞİZ''




 
''TÜRKİYE'NİN YIKILMAYACAĞINI ÖĞRETECEĞİZ''


''Türkiye'nin yıkılmayacağını öğreteceğiz''


''TÜRKİYE'NİN YIKILMAYACAĞINI ÖĞRETECEĞİZ''

Diyarbakır Güvenlik Şube Müdürü, DBP Diyarbakır İl Başkanı'na çok sert konuştu.
Diyarbakır Güvenlik Şube Müdürü, DBP Diyarbakır İl Başkanı'na, "Serhildan'ı siz bize öğrettiniz. Biz de size Türkiye Cumhuriyeti'nin yıkılmayacağını öğreteceğiz." dedi.
Bingöl'de perşembe akşamı Emniyet Müdürü Atalay Ürker'e yönelik silahlı saldırıyı gerçekleştirip 2 polisi şehit ettikten sonra kaçarken güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen PKK'lılardan 22 yaşındaki "Bahoz Amed" kod adlı Ramazan Özmaskan'ın cenazesinin Diyarbakır'a getirilişi sırasında polis yoğun güvenlik önlemleri aldı. Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Lütfü Çiçek, DBP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt'e olay çıkması halinde anında müdahale edeceklerini belirterek, "Serhildanı (başkaldırı) siz bize öğrettiniz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin parçalanmayacağını, yıkılmayacağını biz de size öğreteceğiz" dedi.
CENAZE DİYARBAKIR'A GETİRİLDİ

Bingöl'de önceki akşam Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin ile Başkomiser Hüseyin Hatipoğlu'nun şehit olduğu İl Emniyet Müdürü Atalay Ürker ve polis memuru Uğur Atlı'nın yaralandığı saldırıyı gerçekleştirdikten sonra kaçarken güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada öldürülen 4 PKK'lının otopsi işlemleri tamamlandı. Elazığ'da yapılan işlemlerden sonra 'Bahoz Amed'kod adlı Ramazan Özmaskan'ın cenazesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'ne ait cenaze aracıyla, Diyarbakır'a getirildi.

GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI

Diyarbakır girişinde güvenlik önlemi alan çelik yelekli Çevik Kuvvet ekipleri, cenazeyi getiren ve yaklaşık 100 aracın bulunduğu konvoyu durdurdu. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Lütfü Çiçek, konvoyda bulunan DBP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt ile görüşerek olay çıkmasını istemediklerini söyledi. Cenazenin kent içine girmeden, Diclekent'deki çevreyolundan götürülmesini söyleyen Lütfü Çiçek, slogan atılmasını ve örgütü simgeleyen bir şey görmek istemediğini söyledi.

"BAŞKALDIRIYI SİZ ÖĞRETTİNİZ, YIKILMAYACAĞINI BİZ ÖĞRETECEĞİZ"

Zübeyde Zümrüt'ün konuşmaya müdahale etmek istemesi üzerine buna izin vermeyen Şube Müdürü Lütfü Çiçek, şimdi kendilerinin konuşma zamanı olduğunu söyleyerek şöyle devam etti:

"İlk önce doğrusu bu kadar kalabalık olmasına şaşırdık ve yadırgadık. Sizinle her zaman karşı karşıyayız. BDP'lilerin, yani siyasilerin bu işi sahiplenmesine şaşırdık ve yadırgadık. Bizim konuşma zamanımız. Şehit bizim, bizim konuşma zamanımız. Lütfen susun. 4 aydır her gün sizinle karşı karşı karşıya geldik. Çok nazik kibar bir şekilde, çözüm süreci nedeniyle beni hiç bir zaman bu şekilde görmediniz. Çelik yelekli, kasklı, silaha hazır vaziyette. Lütfen konuşmama müsaade edin. 4 ay boyunca siz konuştunuz. Şimdi bizim konuşma zamanımız çünkü şehit bizim şehidimiz. Bingöl'de katledilen abilerimiz, meslektaşlarımız, kardeşlerimiz. 250 bin kişi şuan da benim konuşmamı dinliyor ve benim arkamda. Burayı Diyarbakır, şimdi size söyleyeceklerim, cenazeyi 75 Metre Çevreyolu'ndan alarak, bizim eşliğimizde kesinlikle konvoyda siren sesi, her hangi bir işaret, terör örgütünü simgeleyen hiç bir şey görmek istemiyorum. Olduğu anda durdurulacak ve müdahale olacak. Serhildanı siz bize öğrettiniz. Biz de size Türkiye cumhuriyeti devletinin parçalanmayacağını, yıkılmayacağını öğreteceğiz."

"TAHAMMÜL YOK, SABIR DA YOK"

Güvenlik Şube Müdürü Lütfü Çiçek'in konuşmasını tamamlaması üzerine DBP İl Başkanı Zümrüt de "Kimse parçalamaya çalışmıyor" dedi. Bunun üzerine bir başka polis şefi de "Cenaze üzerinden prim, şov yapmayın. Konvoyu alıp gidin buradan. Biran önce gidin buradan, bu işin tahammülü kalmadı artık. Tahammül yok, sabır da yok" dedi.

Konuşmaların ardından PKK'lı Ramazan Özmaskan'ın cenazesini getiren konvoy, polislerin gösterdiği yoldan, geniş güvenlik önlemleri altında merkez Yenişehir İlçesi'ndeki Yeniköy Mezarlığı'na getirildi. Bu sırada örgüt flamalarının taşınmadığı ve sloganların atılmadığı görüldü.

Mezarlıkta DBP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt ile bazı ilçe belediye başkanları ile yaklaşık 300 kişinin katıldığı cenaze töreninin ardından Ramazan Özmaskan defnedildi.

DHA

http://www.haber3.com/turkiyenin-yikilmayacagini-ogretecegiz-2948860h.htm


..

HEPAR GELİYOR..






HEPAR  GELİYOR..



Düşmanlarımız bilirler,
biz Türkler yumurta kapıya dayanmadan
harekete geçmeyiz.
Fakat onlara kötü bir haberimiz var ;
Yumurta kapıya dayandı!...

Biliyoruz ki eğer biz bir şey yapmazsak
danışıklı dövüş içindeki muhalefet
2015 seçimlerinde de büyük bir hezimete uğrayacak
ve ülkemiz bundan sonra geri dönülmez bir
parçalanma sürecine girecek! 

İŞTE BU YÜZDEN!
KURTULUŞ SAVAŞINDAN SONRAKİ
EN BÜYÜK HALK HAREKETİ BAŞLIYOR.
HEPAR GELİYOR!...

Avrupa Birliğinin HEPAR’ı durdurun emrine rağmen,
Yandaş medyanın bilinçli engellemesine rağmen,
Devletten 1 TL bile destek almamasına rağmen,
Osman Pamukoğlu ile ;
HEPAR GELİYOR!...

Onlar bizi engellemeye çalıştıkça daha da hırslanıyoruz,
güçleniyoruz ve aramıza her gün binlerce katılım olduğunu
görüp heyecanlanıyor, başarıya %100 inanıyoruz!..
*
Bu hareketi artık hiç kimse engelleyemez!
ABD, AB, İsrail ve içerideki hainler
topyekün birleşip karşımızda dursa da

HEPAR GELİYOR!...


Senin HEPAR'a oy vermen yetmez.
Ananı, babanı, kardeşini, komşunu, akrabanı,
sevgilini, iş arkadaşını, asker arkadaşını, okul arkadaşını,
bakkalı, manavı, esnafı, yoldan geçen vatandaşı

HEPAR'a davet etmelisin.

DEĞERLİ  ARKADAŞLARIM
HEPAR GELİYOR PROJESİNE ÜYE OLARAK ,
SAYFALARINIZDA PAYLAŞARAK
VE ARKADAŞ LİSTELERİNİZİ DAVET EDEREK
DESTEK OLURMUSUNUZ ?
TÜM VATANSEVER GÖNÜLDAŞLARIMIN DESTEKLERİNİ BEKLİYORUM.

BİRLEŞEREK ÇOĞALAN GÜÇ
SİZLERİN OMUZLARINIZDA YÜKSELECEK ,
''HAK VE EŞİTLİK'' VATAN'IMIZIN HER KARIŞ TOPRAĞINDA ,
SİZLERİN DESTEKLERİNİZ İLE HAKİM KILINACAKTIR.

((( YAŞASIN VATAN YAŞASIN TÜRK MİLLETİ )))

KATILIMCI TÜM ARKADAŞLARA
CANI YÜREKTEN TEŞEKKÜR EDİYORUM
SAYGILARIMLA
http://hepargeliyor.com/?r=ee826657

HEPAR GÖNÜLLÜLERİ TARAFINDAN YÜRÜTÜLMEKTE OLAN
HEPAR GELİYOR PROJESİ GENEL BAŞKANIMIZ
SAYIN OSMAN PAMUKOĞLU
TARAFINDAN DESTEKLENMEKTEDİR
TÜM İL VE İLÇE TEŞKİLATLARIMIZ İLE
TÜM GÖNÜLLÜ YURTDAŞLARIMIZIN
KATILIMINI BEKLİYORUZ .


....

MİLLETİNİN VEKİLİNİN KENDİNE KIYAK EMEKLİLİK YASASI


MİLLETİNİN  VEKİLİNİN  KENDİNE KIYAK EMEKLİLİK YASASI



VATANDAŞINA %0.35 KENDİLERİNE BİR GECEDE ( KIYAK ZAM EMEKLİLİK ) YASASI ( HAK VE EŞİTLİĞİNİ SAĞLANMASINI İSTİYORSAN ) = HAK VE EŞİTLİK PARTİSİNE BEKLERİZ..

Kıyak yasanın utanç metnini okumak için bağlantıya tıklayınız..
http://www.viewdocsonline.com/document/gl62mu

Bu ülkede müsriflik diz boyudur.
Tüm harcamalara gem vurulacak;
60 milyon dolarlık uçakları, trilyonluk arabaları,
gösterişten öte bir işe yaramayan koruma aracı ve
personelini, kamu konut ve lojmanlarını, ekmek elden su
gölden harcama yapan kurumları bir daha kimse, rüyasında
bile göremeyecektir.
Hepsini satıp halkın hazinesine irad edeceğiz.

Bu ülkede hiçbir zümrenin, hiçbir kesimin,
hiçbir grubun ayrıcalığı olmayacaktır.

“Halkın hakkı olan her ne varsa hepsi halka iade edilecektir.”

Türkiye'nin yönetiminde iş başındakiler için: “Acemi
nalbant işini devlet harasında öğrenirmiş” sözü bile
geçersiz hale gelmiştir. Sebep ise nettir: “Çünkü ip kısadır.”
Derin veya sığ, bu kısa iple hiçbir kuyudan su çekilemez.
Sonuçta bu millet açtır, yoksuldur, sömürülmüştür,
sömürülmektedir, gururu ayaklar altına alınmıştır, insan
yerine konulmamıştır. Öz yurdunda parya muamelesi
görmektedir. Ülkenin imkanlarından hiçbir zaman adil bir
şekilde yararlanamamıştır.

Genel seçimlerde % 7 barajını aşan partilere Hazine’den
yardım yapılmaktadır.
Oy yüzdelerine göre genel seçim dönemlerinde 3 kat,
yerel seçim dönemlerinde ise 2 kat para almaktalar.
Ne oluyor bu paralar?
Örnek: geçen seçimde bütçeden 195 Trilyon para aldılar ve bunları kağıt ve bezlerle reklam diye ortaya saçtılar.
Bir bölümünü lüks bina, araç ve laf olsun giderlerine harcadılar.
Bu paranın çarçur edilmesi bir yana, hazır para mevcut partileri de halkı
umursamaz hale getirmektedir.

Milletin parası sebil değildir; halkın “imanı gevremiş”,
bunlar “yağma hasanın böreği” peşindeler.
Bunlara halk tipi parti olmak,
üye aidatları ve bağışlarla yaşamak öğretilecektir.

“Partilere bütçeden yapılan ve halkın parası olan
yardım kaldırılacaktır.”

Siyasette yozlaşmanın bütün nedenleri bu ülkede yer etmiştir.
Milletçe aklımızı kullanma cesaretini göstereceğiz.
Bu çocuklarımızın geleceği için şarttır.

Kaba ve günlük siyaset yürüttükleri ve başka bir şeyden
anlamadıkları için her meseleye günlük faydaları açısından
bakıyorlar. Kendi menfaatlerine ait yasaları hemen çıkarıyorlar,

maaş artışlarında, gazilere sağlıkta tanınan %20'lik az ödemenin kendilerine de uygulanmasında, yedi
sülalelerinin sağlık harcamalarını meclis bütçesinden
karşılamada; hepsi şahin ve ittifak halindeler.
Misafir olarak gelip, ev sahibi olarak dönüyorlar.
Bu yolu keseceğiz.

Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk Milletini siyasi
demagoglar ve göstermelik demokrasiden kurtaracağız.
Millet yalandan dolandan bıktığı için, artık oynayacak ipleri
kalmayan eski siyaset cambazlarının yeni cambazhane
bulmalarıyla ilgilenmiyor.
Milletin derdi ne? Bunların derdi ne?

Bu ülkeyi başkalarına el açmadan geçindirmek
ve yaşatmak için siyasete atıldık.
Türkiye Cumhuriyeti'nde kimsesiz birey olmayacak.
Gücü gücü yetene hiç olmayacak.

Yoksulluk, bozuk gelir dağılımı, devlet eliyle zenginleşenler,
bütçeyi perişan eden borç faizleri, kontrol
edilemeyen bütçe açıkları, sağlanamayan vergi adaleti,
toplanamayan vergiler, ekonominin kayıt altına alınamayışı,
kamunun her yanını bir kanser gibi sarmış olan rüşvet ve
işsizlik. Düzen rüşvet, talan ve yağma düzeni. Bir devletin
yozlaşma aşamalarının hepsi var. Kargaşanın ve suçların
anası yolsuzluğa savaş açılacaktır.

“Yağmacı ve bedavacı zihniyetin sonunu getireceğiz.”

Bu ülkede hak kavramı soluduğumuz havadan kovulmuştur.
Yolsuzluğa da kılıf bulmuşlar: “Devlet sırrı açıklayamam.”
Vurgun ve yağma zevkini tatmış olanlardan,
hazineyi soyanlardan bunların hesabı sorulacaktır.

Soygun ve yağma dediğimiz sadece arazi çalmak, rüşvet
almak, hazineyi soymak anlamına gelmiyor.
Emeği yağmalamak, bütün bu sistemin en temel hırsızlığıdır.
Kimileri sermaye adına,
kimileri devlet adına,
kimileri ağalık,
beylik adına,
kimileri de Allah adına
emek hırsızlığı yapıyor.
Milleti ve devleti soymak o kadar kolaylaştırılmış ki…

“Memleket kapanın elinde kaldı. Geri alacağız.”

Siyasi otoriteden bağımsız mahkemeler;
keyfi siyasi müdahalelere karşı korunmuş bir hukuk sistemi;
her çağda,her devirde, hukuk devletinin temel esaslarıdır.
Ülkemizde de yerleştirilecektir.

Demokrasi bir halk rejimidir. Demokrasiyi halk ister,
halk yapar. Halk demokrasi oyununa seyirci kalamaz.
Hakkını arayıp hesap sormalıdır.
Halkımız doğruluk ve dürüstlüğe hasret ve sahipsizdir.
Biz milletimiz için hak ve eşitlik mücadelesi yapacağız.

” Siyaseti kuru bir kavga haline sokan, ağzı kalabalık,
basma kalıp, siyaset meddahlarının cila ve riyaları bizim işimiz değil.
“Biz siyaseti vatan aşkı olarak biliriz.”

Ne teslim aldık? Neyi teslim ettik bir sonraki kuşağa?
Bu soruları herkes kendine mutlaka sormalıdır.
Bütün vatandaşlarımızın düşünmeye, konuşmaya,
hareket etmeye cesareti olmalıdır.
Yurttaşlarımız eylemde bulunmazsa ülkenin sorun
ve ıstırap yükünden kurtulamazlar.
Her millet kendi başındakilerin yaptıklarından sorumludur.

Elbisenin tersini giyip düz diyerek,
Aç gezip tokuz diyerek,
Yalana gerçek diyerek,
Kabağa kavun diyerek; yaşanmaz”
şehirlerin ve devletlerin uykuda zapt edildiğini
tarih her devirde anlatır.

Siyasi partiler ve seçim yasası değiştirilerek parti
başkanlarının beyliklerine son verilecek,

siyasetçi ve bürokratların tümünden dokunulmazlıklar kaldırılacak,

belediyeler dahil, kamu görevlilerinin, konut,
araç ve koruma saltanatlıkları bitirilecektir

Bu ülkenin insanları çocukluklarını, gençliklerini,
emekliliklerini, yaşlılıklarını hiçbir zaman için yerinde ve
gereğince yaşayamadılar. Bu ülkede milyonlarca insan
çok, ama çok ufak şeylerin hayallerini kurarak, onlara
kavuşmak isteyerek yaşam mücadelesi vermişlerdir.
Hayallerine de kavuşamadan sessiz sedasız göçüp
gitmişlerdir.

Yolsuzluk suçlarında zaman aşımını kaldıracak ve yolsuzluk
ihtisas mahkemelerinde hepsini yargılayacağız.
Hepsinin servetlerine el konularak satılacak,
paralar halkın hazinesine irad edilecektir.

Yolsuzluk, hırsızlık ve rüşvet denilen rezilliğe, halktan
çalınanlara karşı hiç kimsenin tevessül edemeyeceği yasal
düzenlemeler hızla hayata geçirilecek ve tam tatbik
edilecektir.

Milletvekili, üst bürokrat ve memur dokunulmazlığı derhal kaldırılacak.
Herkes vatandaş gibi adalet önüne çıkıp hesap verecek

Parlamentoda milletvekili sayısı ilk seçim döneminde
450’ye, ikinci dönemde de 350'ye indirilecektir.

((( Kıyak emeklilik mevzuatı iptal edilecek, )))

memur maaşlarına % kaç zam geliyorsa
Cumhurbaşkanı dahil herkes aynıoranda zam alacaktır.

Örtülü ödenek denilen, kurum ve kişilerin keyfine kalan
harcamalar yasa ile iptal edilecektir

Halkın aç gezdiği bu memlekette halkın parası olan
hazineden, partiler, çarçur etsin diye onlara yardım
yapmak akıl dışıdır,
kaldırılacaktır.
Kanun çıkararak partilere verilen para haramdır

Bütün keyfi harcamalara, saltanatlıklara, ayrıcalıklara, lüks
yaşama, kamu ve mali yönetimlerde son verilecektir.
Yağma sofrası ortadan kaldırılacaktır.
Paraya muhtaç olan insanların
manevi ve ahlaki değerlerinden taviz vererek
bozulmalarına müsaade etmeyeceğiz.

Asgari ücretten vergi kaldırılacak ve asgari ücretin 1.600
liraya yükseltilecetir

Siyasi Partiler ve Seçim Yasasının mutlaka değiştirilmesi ve
tam bir demokratik düzene sokulması şarttır. Genel
Başkanlar imtiyazı ve sultasını yıkmak için, seçimi birkaç
yüz seçilmiş delegeyle değil, Edirne'den Kars'a kadar
binlerce parti üyesinin aynı gün oy kullanmasıyla yapılması
esası getirilecektir. %10 barajı %5'e düşürülecektir.

Yargıya bütün dünyada olabildiğinden de daha üst
bağımsızlık sistemi getireceğiz. Adalet Bakanı ve bu
bakanlığın hiçbir bürokratı yargı sisteminin içinde yer
almayacaktır. Bakanlık ve yargı personelinin, idari ve
lojistik hizmetler dışında yargıyla uzaktan ve yakından
asla bağı olmayacaktır.

1996 yılında Avrupa Birliği ile imzalanan
“Gümrük Birliği Antlaşması”
Türkiye'ye yapılan en büyük haksızlık ve adaletsizliktir.
Dünkü kapitülasyonların ta kendisidir.
Gümrük indirimleri, kotalar ulusal üretim ve rekabeti
mahvetmiştir. Tütün bitti, şeker pancarı bitti, bunların
fabrikaları satıldı savıldı. Biz ne kazandık? Milyonlarca
işsiz, açlık ve yoksulluk… Bu imtiyazı baştan ele
geçirdikleri için de şimdi Türkiye'yi, sanki birliğe
alacaklarmış gibi siyasi demagojilerle dolap beygiri gibi
döndürüyorlar. Siyasi talimat vermeye alışkın sömürge
kültürünün uzantıları eski alışkanlıklarından da
vazgeçemiyorlar.
Gümrük Birliği Antlaşması yeniden ele alınacak
ve Avrupa Birliği'ne girme çalışmaları dondurulacaktır.
Onlar bizim kapımıza gelecekler;

Hak ve Eşitliği göreceklerdir.