13 Kasım 2020 Cuma

ORTA DOĞUDA TÜRK ALGISI., BÖLÜM 2

ORTA DOĞUDA TÜRK ALGISI., BÖLÜM 2


Ortadoğu,Türkiye Algısı,Dış Politika,Mensur Akgün, Sabiha Şenyücel Gündoğar,Dış Politika,Türkiye, Avrupa Birliği, 


Temel Bulgular 

1. Bölgenin en önemli sorunu: Ekonomi Araştırma, Arap dünyasında yaşanan ve demokratikleşme talebi içeren dramatik gelişmelere rağmen bölgenin en önemli sorununun ekonomi olduğuna işaret ediyor. Bölgesel olarak sorulduğunda katılımcıların %21’i, kendi ülkeleri söz konusu olduğunda ise %40’ı ekonomik sorunlar diyor. 

2. Bölgenin geleceğine bakış: Umutlu Katılımcıların %62’si bölgelerinde son bir yılda yaşanmakta olan gelişmeler sonrasında geleceğe daha olumlu baktıklarını belirtiyorlar. Ancak katılımcılara kendi ülkelerinin geleceği sorulduğunda olumlu cevap oranı %47’e düşüyor. 
3. Halk hareketlerine destek: Barışçıl olduğu sürece “evet” Bölge ortalamasında barışçıl halk hareketlerine katılım %75 oranında destek alırken, şiddet içerikli 
gösterilere katılmak %20 oranında kabul edilebilir bulunuyor. 
4. Ortadoğu’ya en büyük tehdit: İsrail İsrail %47 ile Ortadoğu bölgesine en büyük tehdit olarak işaret ediliyor. İsrail’i %24 ile ABD takip ediyor. 
5. Hakkında en olumlu düşünülen ülke: Türkiye Türkiye, bölge ortalamasında %78 ile en fazla sempati duyulan ülke. Türkiye’yi %70 ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) takip ediyor. Filistin %66, Çin %65, Suudi Arabistan ve Lübnan %64, Mısır %62 ile neredeyse aynı sempati oranına sahip ülkeler. 
6. Ortadoğu’da barışa en fazla katkıda bulunan ülke: Türkiye Bölge dışı bazı ülke ve uluslararası kurumların bölgede barışın sağlanmasında olumlu rol oynanıp 
oynamadığına ilişkin soruda Türkiye %77 ile ilk sırada yer alıyor. 
7. Model ülke: Türkiye Ortadoğu’da halk hareketlerinin başlaması ile daha da fazla gündeme gelen “Türkiye Ortadoğu ülkeleri için başarılı bir model olabilir mi?” sorusuna katılımcıların %61’i “evet” cevabını veriyor. %22’si hayır derken, %13 kararsızları oluşturuyor. 
8. Çatışma çözümünde rol oynaması beklenen ülke: Türkiye “Türkiye bölgede daha fazla rol oynamalı” cümlesine katılma oranı ise %71. Ayrıca katılımcıların %70’i Türkiye’nin son yıllarda bölgede daha etkili olduğunu, %75’i İsrail-Filistin sorununda arabulucu olabileceğini düşünüyor. Filistin’de bu oran %84’e çıkıyor. 
Bu sonuçlar 2009 ve 2010 yılı çalışmaları ile de paralellik gösteriyor. 
9. Geleceğin en güçlü ekonomisi: Türkiye On yıl sonraki en güçlü ekonomi beklentisinde geçen yıl olduğu gibi Türkiye %25 ile ilk sırada, Suudi Arabistan ise %16 ile ikinci sırada geliyor. Mısır’ın on yıl içerisinde bölgenin en güçlü ekonomisi olacağını düşünenlerin oranı %4 ile sınırlı kalıyor. 
10. Türkiye’ye en düşük destek veren ülke: Suriye Suriye’den katılımcılara Türkiye’ye karşı duydukları sempati sorulduğunda %44, son bir yıl içindeki 
gelişmelere verdiği tepki sorulduğunda %30, modelliği sorulduğunda %31 oranlarında olumlu cevap geliyor. Ancak Suriye halkının önemli bir kesimi hala 
Türkiye’nin Ortadoğu barışına katkı yapabileceğine inanıyor. Oran %58. 

Bölüm 1: Bölgeye Bakış 



Tablo 1: Bölgenizi İLGİLENDİRENEN ÖNEMLİ KONU

2011 yılında araştırma yapılan ülkelerde1 katılımcılara genelde Ortadoğu’da ve özelde kendi ülkelerinde en önemli gördükleri konuların hangileri olduğu soruldu 
(Tablo 1 ve 3). Bölge ortalamasına bakıldığında “ekonomik sorunlar” %21 ile bölgenin önemli konuları sıralamasında ilk sırada yer alan cevap oldu. 
Bölgenin ikinci en önemli gündem maddesi olarak % 15’lik bir değerle “halk hareketleri” cevabı ön plana çıkıyor. Bölgede değişim hareketlerinin nispeten 
başarılı olduğu ülkeler olan Mısır, Tunus ve Libya’nın ortalamasına bakarsak halk hareketlerine verilen önemin %21’e çıktığı görülüyor. 
2011 yılında yapılan araştırma Mısır, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suudi Arabistan, Suriye, Irak, İran, Tunus, Körfez ülkeleri (Katar, Bahreyn, Kuveyt, Umman, 
Birleşik Arap Emirlikleri), Yemen ve Libya’yı kapsamaktadır. Körfez ülkeleri adı altında yer alan Katar, Bahreyn, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman tek bir kategori olarak sıralamada yer almaktadır. 
Ülkelere ayrı ayrı baktığımızda halk hareketleri cevabının ilk sırada yer aldığı ülkelerin başında %27 ile Yemen ve %26 ile Suudi Arabistan geliyor. 
Bu cevabın en az popüler olduğu ülke ise %2 ile İran. 
Üçüncü sırada verilen cevap %12 ile “batının etkisi/ varlığı” olmuştur. Irak (%26) ve İran’dan (%15) katılımcılar “batının etkisini/varlığını” bölgenin en önemli konusu olarak değerlendiriyorlar. Dördüncü en önemli bölgesel mesele olarak “diğer siyasi sorunlar” cevabı (%9) veriliyor. 
Bu sonuçlar 2009 ve 2010 yılı araştırmaları2 ile karşılaştırıldığında İsrail-Filistin sorununa verilen önemin görece gerilediğini söylemek mümkün. 2011 yılı 
bölgesel ortalamasında İsrail-Filistin meselesi %8 ile beşinci sırada yer alıyor. Ancak bunu İsrail-Filistin sorununun önemini yitirmesinden çok bölgede 
yaşanmakta olanların dönemsel etkisi olarak yorumlamak diğer cevaplara da bakıldığında daha doğru olacaktır. 
Tunus, %29 ile İsrail-Filistin meselesine bölgesel bir konu olarak en çok önem atfeden ülke. Filistin’den araştırmaya katılanlar İsrail-Filistin sorununu (%18) 
bölge için ekonomik sorunlar (%20) ile hemen hemen eş önemde görüyor. Bu iki ülkeyi %16 ile Ürdün, %14 ile Mısır, %12 ile Lübnan ve Libya ve %11 ile 
Körfez ülkeleri takip ediyor. 

2 Araştırma 2009 yılında Mısır, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suudi Arabistan, Suriye ve Irak olmak üzere 7 ülkede yapıldı. 2010 yılında bu ülkelere İran eklendi. 


Tablo 2: bölgenizi İLGİLENDİREN EN ÖNEMLİ KONU: 

2009-2011: 7 ülke ağırlıklı ortalama Tablo 2: Bölgenizi İLGİLENDİREN EN ÖNEMLİ KONU: 
2009-2011: 7 ülke ağırlıklı ortalama Tablo 2 her üç yılda da (2009, 2010, 2011) araştırmaya dahil olan yedi ülke 3 ortalamasının karşılaştırmasını gösteriyor. 2010 yılında yedi ülke bölge ortalamasında İsrail-Filistin sorunu %34 ile ilk sırada yer alırken, aynı ülkelerin 2011 yılı ortalamalarına baktığımızda bu oranın %11’e gerilediği görülüyor. Bu sonuçlardan hareketle bölgede yaşanmakta olan değişimin bölgenin önemli gündem maddeleri sıralamasını da etkilediği söylenebilir. 

Bununla beraber, ayrı bir soruda Filistin’in Birleşmiş Milletler üyelik başvurusuna destek konusu sorulduğunda, araştırmaya katılanların %85’i üyeliği  “destekledikleri” cevabını veriyor. Bölgede diğer gelişmeler nedeni ile İsrail-Filistin sorunu bir numaralı gündem maddesi olmaktan şimdilik çıkmış gözükse de 
Filistinlilere tanınma mücadelelerinde yüksek oranlarda destek veriliyor. 
Araştırma katılımcılarına ülkenizin en önemli konusu nedir diye sorulduğunda ekonomik sorunlar bölge ortalamasından daha yüksek bir oran ile (%40) ilk 
sırada verilen cevap oluyor (Tablo 3). Ekonomik sorunlar cevabını güvenlik, seçimler, diğer siyasi konular ve halk ayaklanmaları cevapları %7’lik eşit 
değerler ile takip ediyor. Bu sorunlar en önemli ülke içi gündem maddeleri sıralamasında aynı öneme sahipler. 

Her 3 yılda da araştırmaya dahil olan ülkeler Mısır, Ürdün, Lübnan, Filistin, Suudi Arabistan, Suriye ve Irak’tır. 



Tablo 3: ÜLKENİZİ İLGİLENDİREN EN ÖNEMLİ KONU

Ülkelere ayrı ayrı bakıldığında ekonomik sorunların en yüksek oranlarda cevap olarak verildiği üç ülke İran (%70), Ürdün (%59) ve Lübnan (%55) 
olarak sıralanıyor. 
Sadece Libya ve Filistin’de ekonomik sorunlar en önemli konu olarak görülmüyor. Libya’da %27 ile ülkenin genel güvenliği birinci sırayı alırken, ekonomiye verilen oran %10 ile diğer birçok ülkenin gerisinde kalıyor. Filistin’de ise beklendiği gibi İsrail-Filistin sorunu % 34 ile ilk sırayı alıyor. 

Tablo 4: AŞAĞIDAKİ ÜLKELER HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?


Bunun yanı sıra yaşamakta oldukları siyasi süreç ile paralel olarak Mısır’da (%22) seçimler katılımcıların en çok önem verdiği konu olarak ortaya çıkıyor. 
Dikkat çeken bir diğer sonuç ise Irak’ta “etnik ve dini gruplar arası ilişkiler”in %10’luk bir değer ile ülkenin önemli konuları arasında ilk sıralarda yer alması. 
2009 ve 2010 yılı araştırma sonuçlarında bu ülkede “etnik ve dini gruplar arası ilişkiler” cevabı sıralamada yer almamıştı. 2011 araştırmasının yapıldığı tarih 
aralığında ABD’nin Irak’tan çekilmeye başlamış olmasının yarattığı endişenin sonuçlara yansıdığı söylenebilir. 
Tablo 4’te araştırmaya katılan ülkelerin diğer ülkeleri nasıl değerlendirdiklerini görmek amacı ile katılımcılara seçilen 19 ülke4 hakkında ne düşündükleri 
sorulduğunda ortaya çıkan resim sunulmaktadır. Bu tabloda da görüldüğü gibi en göze çarpan sonuç katılımcıların %70’inden fazlasının hakkında olumlu 
düşündüğü tek ülkenin Türkiye olması. Bu sonuç 2009 ve 2010 yıllarının sonuçları ile de paralel 5. Türkiye geçen iki yıl yapılan araştırma sonuçlarında Suudi 
Arabistan’ın ardından hakkında en çok olumlu görüş belirtilen ülke olarak yer almıştı, bu sene ise Suudi Arabistan’ın önüne geçmiş görünüyor. 
Diğer ülkeler Rusya (%50), Brezilya (%52) ve Venezuela (%47), Almanya (%52). 
2009 yılı 7 ülke ortalamasında Türkiye’ye sempati duyanların oranı %75; 2010 yılında ise %80 idi. 
2011 yılı araştırmasında Türkiye bölge ortalamasında %78 ile ilk sırada yer alırken, Türkiye’yi %70 ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) takip ediyor. 
Filistin %66, Çin %65, Suudi Arabistan ve Lübnan %64 ve Mısır’ın %62 ile neredeyse aynı sempati oranına sahip ülkeler olduğu görülüyor. 
2011 bölge ortalamasında en az sempati duyulan ülke %10 ile İsrail’dir. İsrail’i %33 ile ABD ve %36 ile İngiltere takip ediyor. İran %45 ile hakkında en az 
olumlu görüş dile getirilen dördüncü, Irak ise %49 ile beşinci ülke oluyor. 
Katılımcılara diğer AB ülkelerinden Fransa ve Almanya hakkındaki görüşleri sorulduğunda %46’sı Fransa, %52’si Almanya hakkındaki görüşlerinin olumlu 
olduğunu belirtiyor. 
Her üç yılda da araştırmaya dahil olan yedi ülke ortalamasına göre bir karşılaştırma yapılır ise Türkiye’nin bu yıl 2010 yılında %80 düzeyinde sahip 
olduğu oranı koruduğunu, Suudi Arabistan’ın 10 puanlık düşüş ile %71’e gerilediğini söyleyebiliriz. 
Yine yedi ülke ortalaması üzerinden bakıldığında en büyük düşüşü yaşayan iki ülke Suriye ve İran olarak göze çarpıyor. Suriye’ye duyulan sempati oranı 24 
puanlık bir düşüş ile %46’ya, İran’a duyulan sempati oranı ise 11 puanlık bir düşüş ile %47’ye gerilemiştir. 
Diğer taraftan Filistin, hakkındaki olumlu algıyı en çok arttıran ülke olarak gözüküyor; bu ülke 2010 yılında %55 oranında olumlu görüşe sahipken, 
2011 yılında bu oranın %69’a çıktığı görülüyor. Mısır ve Irak radikal bir değişim olmasa da kendilerine duyulan sempatiyi arttıran diğer iki ülke. 
Diğer ülkeler hemen hemen aynı oranlarını koruyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder