29 Kasım 2019 Cuma

YEREL YÖNETİMLERİN HİZMET SUNUMLARINDAKİ DEĞİŞİM ve e-BELEDİYECİLİK, BÖLÜM 1

 YEREL YÖNETİMLERİN HİZMET SUNUMLARINDAKİ DEĞİŞİM ve e-BELEDİYECİLİK, BÖLÜM 1



* Öğr. Gör. H.Burçin HENDEN, 
    burcinhenden@hotmail.com,
**Yrd.Doç. Dr. Rıfkı HENDEN 
    rifkihenden@hotmail.com 
* Öğr.Gör., Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Alaplı MYO Öğretim Görevlisi 
** Yrd. Doç. Dr., Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Alaplı MYO Teknik Programlar Bölüm Başkanı 


ÖZET 

Bilgi çağı toplumunun katılımcılık, şeffaflık, vatandaş odaklılık, hesap verebilirlik gibi ilkelere sahip olan “yönetişim” anlayışı, kendisini hemen her alanda olduğu gibi, yerel yönetimlerin yeniden yapılanmasında da göstermektedir. Yerel yönetimler, halka en yakın kamu yönetimi birimidir. Yerel yönetimlerin yeniden 
yapılanmaları, hizmet sunumlarını elektronik ortama yansıttıkları e-belediyecilik uygulamalarında da izlenebilmektedir. 

Bu çalışmada, yeniden yapılanma, yerel yönetim, e-devlet ve e-belediyecilik kavramlarının açıklamaları yapıldıktan sonra; bilgi teknolojilerinden faydalanan yerel yönetimlerin hizmet sunumlarının, hem çalışan, hem de vatandaş odaklı olarak nasıl olumlu bir hale gelebileceğine dikkat çekilmektedir. Ülkemizdeki e-belediyeciliğe ilişkin bilgiler verilmiş, e-belediyecilik uygulamalarını yaygınlaştır mak ve teşvik etmek amacıyla, devlet ve diğer kuruluşlarca yapılan uygulamalardan söz edilmiştir. 


GİRİŞ 

Dünya ile entegrasyon, giderek her alanda artan bir uluslararası rekabeti de beraberinde getirmektedir. Devletlerin verdikleri kamu hizmetleri kapsamında kendilerini gözden geçirerek yeniden yapılanma fikirlerinin ortaya konması, bu rekabette geri kalmamak için yapılması gerekenlerin önde gelenlerindendir. Çünkü devlet-vatandaş, devlet-özel sektör ilişkilerinde daha az sorun yaşayan ülkeler daha hızlı büyüyebilmektedir.Bu nedenle kamu yönetiminde yeniden 
yapılanma, sürdürülebilir gelişme ve vatandaş odaklı hizmet anlayışının geliştirilmesi ve uygulamaya konulması , ülkemizin mutlaka gerçekleştirmesi gereken acil bir görevidir. 

Kamu yönetiminde halkla en yakın ilişki içerisinde olan birim yerel yönetimlerdir. Son yıllarda, yerel yönetimlerde de değişim rüzgarları esmeye başlamış ve yerel ekonomik yapılanmaları ile de farklılaşma çabaları gözlenen yerel yönetimler, halka sundukları hizmetlerde iyileştirme sağlayabilmek için stratejiler geliştirmeye başlamışlardır. Yerel yönetimler, yerel halkın istek ve ihtiyaçlarını yerine getirme amacıyla oluşturulmuş kurumlardır. Dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan birisi, bu hizmetlerin yerine getirilmesinde halkın memnuniyetinin ne derece sağlanabildiğinin ölçülebilmesi ve düzeltici-önleyici faaliyetler geliştirilerek, vatandaş odaklı bir hizmet sunumu gerçekleştirilebilmesidir. 

Sayılan bu hedeflere ulaşabilmek amacı ile yerel yönetimlerin yapılarında belli 
farklılaşmalar ortaya çıkmıştır. Yönetim anlayışlarında değişim ve gelişimler sergileyen yerel yönetimler, bu anlayışlarını halka aktarabilmek adına bazı uygulama araçlarına başvurmaktadırlar. Çağımızın katılımcı, hesap verilebilirlik ilkesiyle donanmış, şeffaf ve müşteri memnuniyeti misyonlu yönetim anlayışını simgeleyen “yönetişim” olgusunun hayata geçirilme çabaları; kendisini yerel yönetimlerde uygulanan yerel gündem 21, toplam kalite yönetimi ve e-
belediyecilik gibi uygulamalarda da gösterebilmektedir. 

1- YENİDEN YAPILANMA KAVRAMI ve YEREL YÖNETİMLER 

Küreselleşme sürecini yaşayan çağımızda, halkın beklenti ve ihtiyaçlarına cevap verme görevinde olan kamu ve yerel yönetimleri, giderek yeniden yapılanma ve etkinliğin arttırılması çalışmalarına gereksinim duymaktadır. Küreselleşme konusunda önemli teorisyenlerden biri sayılan Giddens’a göre küreselleşme; “… geç modern dönem koşullarının yaşandığı, uzak yerlerin birbirleri ile ilişkilendirildiği, yerel oluşumların millerce ötedeki olaylarla biçimlendirildiği dünya çapındaki toplumsal ilişkilerin yoğunlaşmasıdır”1. Küreselleşme, 
toplumsal değişmeyi açıklayabilme de kullanılan temel kavramlardan biridir. “Toplumsal değişme, modernleşme sürecine bağlı olarak yaşanan farklılaşmalarla şekillenmekte ve modernite döneminin sonuçlarına ilişkin tartışmalar küreselleşme kavramını gündeme getirmektedir”.2

Küreselleşme ile birlikte, yönetim anlayışları değişmekte ve bu değişim beraberinde yeni değerleri ortaya çıkarmaktadır. Bu yeni değerler, müşteri (vatandaş) için ürün kalitesini geliştirme, hizmet, çevrim zamanının ve maliyetlerin azaltılması olarak özetlenebilir.3 

 Yerel yönetimler; yöre halkının ihtiyaçlarını etkin bir biçimde karşılamak üzere, yerel topluluğa kamu hizmeti sağlayan ve yerel halkın kendi seçtiği organlarca yönetilen; yönetsel, siyasal ve toplumsal kurumlardır. 4 Varlık nedenleri, halkın güven ve desteğini sağlayarak, katılımcı, demokratik, halkın dilek, istek ve önerilerine dayalı hizmet sunmaktır. 5

Yerel yönetimler, yerel bir topluluğun ortak gereksinmelerini karşılamak amacıyla oluşturulan, karar organlarını doğrudan halkın seçtiği, demokratik ve özerk bir yönetim kademesi, bir kamusal örgütlenme biçimi olarak tanımlanabilir ler. Bu birimlerin, devletin tüzel kişiliği dışında ayrı bir tüzel kişiliği, mal varlığı, kendine özgü gelir kaynakları bulunmaktadır.6

Yerel yönetimler, kamu yönetiminin vatandaşa en yakın birimleridir.Dolayısıyla, kamu yönetiminin bir öğesi olma kapsamında, yukarıda sözü edilen yeni değerlerin etkisini net bir şekilde gözlemleyebileceğimiz alanlardan sayılabilirler. Tam ve kapsayıcı bir tanım vermek oldukça güç olsa da kamu yönetimini, “kamu siyasalarının yürütülebilmesi için gerekli bireysel ve kümesel çabaların uyumlaştırılması” olarak görebiliriz.7 1982 anayasasının 127. maddesine 
göre Türkiye’de yerel yönetimlerin üç temel amacı vardır . Bunlar : 

• İnsanların temel haklarının kullanılmasına imkan verilmesi 
• Üretim ve tüketimde etkinlik 
• Demokrasidir. 


 Bir ülkenin toplumsal gelişmesi, yerel yönetimlerin varlığı ve gelişme düzeyi ile yakından ilgilidir. Çünkü gelişim süreci tek bir bütün olarak gerçekleşir. Bu süreci parçalara ayırmak mümkün değildir. Toplumun emek, kaynak ve düşünce potansiyel gücünü mahalli ve ulusal kalkınma çabalarına aktarmaları, 
bütünsel kalkınmayı gerçekleştirecektir 8

 Yeniden yapılanma, örgütlerin etkinliklerini sürdürmelerini olumsuz etkileyen her çeşit üretim azalmasına ve kaybına karşı koymanın yollarından biridir. Yapılanmaya sistem yaklaşımı bakış açısıyla bakıldığında, sistemi oluşturan tüm unsurlar arasındaki ilişkiler ağı olarak görülebilir.9

 Kamuda yeniden yapılanma sadece, bu kesimdeki kamu kurum ve kuruluşları nın örgütsel yapılarının değiştirilmesi gibi basit bir işlem olarak görülmemelidir. Aksine, çok yönlü bir çalışma şeklinde ele alınmalıdır. Bu yönler arasında kamu kuruluşlarının; amaçlarında, görevlerinde, görevlerin bölüşümünde, örgüt yapılarında, personel sistemlerinde, kaynaklarında, yöntemlerinde, mevzuatında, haberleşme ve halkla ilişkiler sistemlerindeki mevcut aksaklıkları ve eksiklikleri kişi ya da uzun vadede, geçici ve sürekli nitelikteki düzenlemelerini amaçlamış  bir bütün olarak görmek gerekir.10

 Kamu yönetiminde egemen olan "organizasyon ve yöntem" anlayışı, yerini giderek "toplam kalite" ve "müşteri memnuniyeti" hedefleriyle iş gören ve paydaşların katılımına dayanan verimlilik yönetimi anlayışına bırakmış; yönetim üzerinde giderek daha çok rol oynayan ve beklentileri artan yurttaş, memnuniyeti hedeflenen "müşteri" olarak görülmeye; kamu idarelerinin faaliyetleri de kalite standartları sürekli yükseltilmesi gereken "hizmetler" olarak 
kabul edilmeye başlanmıştır 11. Ülkemizde de toplumun, yönetim sisteminden beklentilerinde önemli değişmeler meydana gelmiştir. Toplum, yönetimin üstlendiği hizmetleri, kaynakları etkin ve verimli kullanarak üretmesini beklemektedir. “Sosyal fayda olduğu sürece hizmet devam eder”, ilkesinden hareket eden kamu yönetimi açısından çağdaş yönetim ilke esas ve 
uygulamaları daha fazla önem taşımakta dır 12. 

 Kamu yönetimi, etkililiğe, verimliliğe ve vatandaşın ihtiyaçlarını tatmine yönelik 
yönetsel uygulamalara başvurmak durumundadır. Gelişmekte olan ülkelerde yaşanan hızlı kentleşme sürecinin taşıdığı özellikler ve günümüz toplumunun yükselen değer olarak gördüğü “yönetişim“ kavramı ve bu kavramın içerdiği katılımcı, saydam, demokratik, insan ve hizmet odaklı yönetimler, yerel yönetim felsefesiyle uyuşmaktadır 13. İyi yönetişim; devlet yönetiminde temsil, katılım ve denetimin, etkin bir sivil toplumun, hukukun üstünlüğünün, yerinden  yönetimin, yönetimde açıklık ve hesap verme sorumluluğunun, kalite ve ahlakın, kurallar ve sınırlamaların, rekabet ve piyasa ekonomisi ile uyumlu alternatif hizmet sunum yöntemlerinin ve nihayet dünyada gerçekleşen dijital devrime (yeni temel teknolojilerdeki gelişmelere) uyumun mevcut olduğu bir siyasal ve ekonomik düzeni ifade etmektedir14 Ayrıca, bilişim teknolojileri ve internet sayesinde yönetime geniş kesimlerin katılımı sağlanacak böylece demokrasi daha etkin olarak uygulanabilecektir. 

2- E-BELEDİYECİLİK KAVRAMI ve YEREL YÖNETİMLERİN HİZMET SUNUMUNDAKİ YERİ 

 Sürekli gelişen bilişim teknolojileri, yerel yönetimlerin çok yönlü hizmet verme 
gereksinimleri doğrultusunda yeni ufuklar açmakta ve problemlere uygun çözümler sunabilmektedir. Bunların başında belediyelerin tanıtım, ilke ve hizmetlerini elektronik ortama yansıttıkları “e-belediye” kavramı gelmektedir. E-Belediye; kente ilişkin verilerin güncel teknolojiye dayalı bilişim teknolojileri destekli çalışmalarla yönetilerek bu verilerden kent ve toplum yararına çeşitli bilgiler üretilmesi ve etkin bir biçimde vatandaşın hizmetine sunulmasıdır. 15

Bilgi toplumu sosyologu Manuel Castells, "küresel ağ etkisi"nin yarattığı paradigma dönüşümünü şu sözcüklerle karakterize etmektedir: "Küreselleşme, hükümetleri, kültürleri ve kurumsal yapıları farklı biçimlerde birbirlerine bağlayan, enstrümantal bir enformasyon ağıyla harekete geçirilmektedir."16 Bu anlayışla, siyaset ve yönetim de "enformasyonel" hale gelmektedir. İşte "e-belediyecilik" kavramı da bu çerçevede ortaya çıkmaktadır. E-belediyecilik 
ortamında; belediye-diğer kamu kurumları, belediye-vatandaş ve vatandaş-vatandaş arasındaki bilgi akışında ve “haberdarlık” miktarında ciddi bir artış gözlenebileceği açıktır. Yönetimin elektronik ortama geçişi ile kurumlar arasındaki etkileşimin ön plana çıkacağı bir gerçektir. 

Çünkü, kurumların iş süreçleri , e-belediyecilik uygulamaları sayesinde, sadece kendi bünyelerinde olup bitivermekten çıkıp, çağımız yönetişim anlayışının ışığında , şeffaf ve hesap verebilir bir kimliğe bürünebilmektedir. 

E-belediyeciliğin diğer yönleri ile açıklanmasına geçmeden önce, kamu yönetiminin geneline bakıldığında, e-belediyeciliğin başlangıcı olarak da görülebilecek “e-devlet” kavramına bir göz atmak gereklidir. Farklı açılardan ele alınan tanımlamalardan bazılarını sıralarsak; 

• "Kamu hizmetlerinin, vatandaşlara, çalışanlara ve iş ortaklarına bilişim teknolojileri vasıtasıyla ulaşmalarını ve bundan yararlanmalarını sağlayan organizasyon." 
• "Bilgisayar sistemleri ve yazılımları ile desteklenen ve kesintisiz olarak günün 24 saati, haftanın 7 günü, yılın 365 günü çalışan kamu organizasyonlarının bütünü." 
• "Devletin vatandaşlara karşı yerine getirmekle yükümlü olduğu görev ve hizmetler ile vatandaşların buna karşılık devlete karşı olan görev ve hizmetlerinin karşılıklı olarak elekronik iletişim ve işlem ortamlarında kesintisiz ve güvenli olarak yürütülmesi." 
• "Kamu kuruluşları, vatandaşlar ve ticari kurumlar arasındaki bilgi, hizmet ve mal alışverişlerinde teknolojinin kullanılmasıyla performansı ve verimlilik artışını 
hedefleyen devlet modeli." dir. 


E-devlet, sürekli takip ve denetim isteyen yeni bir yaşam biçimi olarak ifade edilmektedir. Dolayısıyla, e-devlet sanıldığı gibi sanal bir devlet olmayıp, gerçek hayattaki devletin, teknoloji olanaklarını kullanarak çağın gereklerine uygun olarak yeniden yapılandırılması halidir.17

E-devlet, ilk bakışta her ne kadar kamu hizmetlerinin elektronik ortama taşınması faaliyetinin bir sonucu olarak görünse de, aslında daha derin bir ifade söz konusudur. Devletin elektronikleşme sinde, bilgi ve iletişim teknolojileri gerçek anlamda birer araç niteliğindedir. 
Temel hedef ise, bilgi işleme kapasitesi arttırılmış, acil karar alabilen ve ihtiyaçlara hızlı cevap verebilen bir devlet-yönetim yapısının oluşturulmasıdır .18

E-Devlet (genelde e-devletten yola çıkılarak özelde e-belediyecilik ) oluşumundaki diğer bir öncelik; yönetimin vatandaşa sanal ortamda sunacağı hizmetlerin yalnızca bilgilendirmek düzeyinde kalmaması ve vatandaşın, kişisel başvuru, denetim, sonuç alabilme, eğitim, karar süreçlerine katılım sağlaması, güvenlik, sağlık ve benzeri konularda da devletten servis alabilmesidir. Yönetim bu servislerin sağlanmasında şu unsurları öncelikli olarak belirlemek ve göz etmek zorundadır: 


• Vatandaşların sanal ortamda hangi servis sağlayıcılar aracılığı ile başvurularını yapabileceklerinin belirlenmesi 
• Başvuru belgelerinin bilgisayar ortamındaki biçimlerinin hangi standartlarda olacağının belirlenmesi, 
• Başvuruların içerik yeterliliğinin otomatik kontrolünün yapılarak, başvuru kabulü ile işlem zamanlarının başvurana bildirilmesi, 
• Devlet ve vatandaş arasındaki haberleşme güvenliğinin yeterince sağlanması, 
• Hizmet sunmada Devletin yetkilendireceği özel kuruluşların yeterince saydam ve kontrol edilebilir olması.19 

Elektronik devletin(e-devlet) önemli bir parçası olarak düşünülmesi gereken elektronik belediyecilik(e-belediye) belediyelerin hemen her açıdan (hizmet, yönetim anlayışı, yeni istihdam olanakları vb) ülke kalkınmasına katkılarını artıracak kapsamlı bir projedir. 
Bu proje çerçevesinde çağımızın vazgeçilmez teknolojisi olan internetin yerel halkın kullanımına sunulması öngörülmektedir. 
Bu yolla belediye-yerel halk arasında karşılıklı iletişim ve bilgi alışverişi yolu ile kaliteli hizmet sunumu ve yerel demokrasinin geliştirilmesi hedeflenmektedir. 
Yerel halka hizmet üretme sorumluluğu ile donatılmış olan belediyelerin bu sorumluluğunu yerine getirebilmesi noktasında teknolojik gelişmeleri kurumsal 
işleyişe aktarmaları gerekmektedir.20

Yerel yönetimler, halka en yakın yönetim birimi olarak gerek yönetimsel (vatandaşlara bilgi sağlama ve hizmet götürme), gerekse siyasi (bir demokrasi okulu olma) işlevler yerine getirmektedirler.21 
Yerel yönetimler, e-belediye uygulamasına geçişte belli faydalar elde etme fikrinde olmalı ve uygulama stratejilerini bu yönde belirlemelidirler. Bunlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir: 

• Yerel halka sunulacak hizmetlerin , geleneksel kamu yönetimi anlayışı olan mesai saatlerinin dışına çıkararak 7 gün 24 saat haline getirebilmek, 
• Dünya ile bütünleşme bakış açısıyla ele alındığında, yerel yönetim hizmetlerinin internet ortamına yansımasıyla, sözü edilen hizmetlerin izlenebilirliğinin yerelden dünyaya açıldığını algılayabilmek, 
• Bürokratik evrak yoğunluğunu azaltabilmek, 
• Vatandaşların bazı bilgileri elektronik ortamda alabilme özgürlüğü dolayısıyla, çalışanların yoğunluğunun azalmasını sağlayabilmek, 
• Hem çalışanlar, hem de vatandaşlar açısından , yapılacak işlemler bazında zaman tasarrufu sağlayabilmek, 
• Belediye-Vatandaş ilişkilerinin güçlendirilmesini sağlayabilmek, 
• İş yoğunluğunun belli bir miktar azalması ve iş süreçlerinin daha düzenli hale gelebilmesi nedeniyle, çalışan memnuniyetini sağlayabilmek, 
• Kent gündeminin rahatça izlenebilmesini sağlayabilmek, 
• Kent verilerine ilişkin bilgilerin daha rahat toplanabilmesini sağlayabilmek, 
• İnternet ortamında yapılacak anketler sayesinde, halkın beklenti, talep ve şikayetlerini daha rahat öğrenebilmek. 

 Yönetimde iyileşme, sunulan gerçek hizmetler üzerinde de iyileştirici etkiler yapar. 

"İnternete taşınma"nın hizmetleri değil yönetimi taşımak anlamına geldiğini açıkça ortaya koymak, belediyeler özelinde kent bilgi sistemlerinin gerçekçi 
ve doğru biçimde algılanmasını, tasarlanmasını ve beklentilerin buna uygun formüle edilmesini sağlayacağı için büyük önem taşımaktadır.22 
Yerel yönetim sistemi içinde en ağırlıklı yere sahip olan belediyelerde, diğer herhangi bir örgütte olduğu gibi, süreç beş aşamalı ilerlemektedir.23

1. Bilgisayarlaşma 
2. Otomasyon 
3. Internet kullanıcılığı 
4. Web site kurma 
5. Yönetimi İnternete Taşıma 




Tablo: Klasik Yerel Yönetim İle E-Belediyecilik Anlayışının Karşılaştırılması 

E-belediyeciliği, teknolojik gelişmelerin hızla değiştirdiği dünyada, gelişen teknolojileri kullanarak, insana hizmet etmenin ve şeffaflaşmanın temelini teşkil eden çağdaş belediyecilik anlayışı olarak tanımlayabiliriz. E- belediyecilik sadece birkaç tuştan ibaret, mekanik bir sistem değildir. Şeffaf ve denetleyici bir yapıdır. Bu aynı zamanda yerel yönetimlerin daha çoğulcu olmasının bir yoludur. Mekana hapsedilmiş hizmet tarzının, mekan dışına çıkarak 7 gün 24 saat 
istenilen bilgiye en kısa ve de hızlı şekilde ulaşmayı amaçlamaktadır. Dijital ortamlara yazılan bilginin, kağıt kullanımının yerine geçtiği bir sistemdir.24

Modern dünya, vatandaşların yerel yönetim hizmetlerinden faydalanmak ve işlerini halletmek için belediye kapısına gitmek zorunda kalmadığı bir sisteme doğru hızla 

KLASİK YEREL YÖNETİM ANLAYIŞI E-BELEDİYECİLİK UYGULAMALARINI DA İÇEREN YENİ YÖNETİM ANLAYIŞI 

Paylaşılmayan idari karar almalar Alınan kararların elektronik ortamda paylaşımı Uzun bürokratik iş akışı Hızlı ve seri elektronik süreç Halka ilişkin kararların, 
konuya dair fazla bilgi toplanmasına gerek görülmeden, yöneticiler tarafından verilmesi Yerel halk dilek ve önerilerinin anket, şikayet, beyaz masa vb.. 
yöntemlerle toplanarak değerlendirilmesi ve hizmet sunumu Yönetim-Vatandaş ilişkisi Hizmet Sunan-Müşteri ilişkisi Yetkili birimlere başvurmada süreç zorluğu 

Erişilebilirliğin ve sürekli gelişmenin ilke edinilmesi 
Diğer kamu kurumlarla olan ilişkilerde uzun bürokratik süreçler 
Kurumlar arası entegrasyon ve etkinlik 
Bürokratik denetleme 
Bireysel katılımcılık ve performans ölçümü ilerlemektedir. 
Özellikle iletişim alanındaki teknolojik ilerlemeler, hayatın organizasyonunu hem yönetim, hem de vatandaş için çok kolaylaştırmaktadır. 
Bugün kimi gelişmiş batı ülkelerinde vatandaşlar yönetimle olan işlerinin %50’den fazlasını internet üzerinden yapılabilmektedir. 
Bu oranın hâlâ %3’ler civarında olduğu ülkemizde bu konuda ciddi çalışmaların yapılması gerektiği ortadadır. 
Son yıllarda ülkemizde de uygulamaları görülen “e-belediyecilik” anlayışının yaygınlaştırması katılımcı kamu yönetimi anlayışının yansıması açısından 
göz ardı edilmemesi gereken bir uygulamadır. 

E-Belediyenin gerekliliği : 

.. Kişi ve kurumların yerel yönetimlerden beklentileri; 
.. Belediye hizmetlerinde etkinlik ve verimlilik, 
.. Daha düzenli ve sağlıklı bir çevre, 
.. Düzenli bir trafik ve yol, yollarda yönlendirme, 
.. Abone işlemlerinde ve ödemelerde hız, 
.. Afet halinde hızlı, etkin ve yararlı müdahale, 
.. İmar işlemlerinde hız, 
.. Yetkili kişilere sorununu anlatabilme, ulaşabilme, gibi temel talepler olarak öne çıkmaktadır. Bunların yanı sıra işin sosyal, ekonomik ve teknoloji 
   boyutuna baktığımızda e-belediye olmanın gerekliliği daha açık ortaya çıkmaktadır. 25 

 E-belediyecilik, vatandaşın yönetime katılması, şeffaflığın, hesap verilebilirliğin 
sağlanması için önemli bir ortam hazırlar. Kamu yönetimi kurumları arasında bilgi alışverişini kolaylaştırarak bürokraside gereksiz işlemlerin ve tekrarların azaltılmasına imkan sağlar. E-belediyecilikte “vatandaş odaklı hizmet” anlayışı esas alınmaktadır. Bu da, 21. yüzyılın kamu yönetimine ışık tutması hedeflenen yönetişim olgusunun ilkeleri ile doğrudan ilintilidir. 

2. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder