30 Kasım 2018 Cuma

SİYASAL KARAR ALMA ORGANLARI ÜZERİNDE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARININ ETKİLERİ , BÖLÜM 1

SİYASAL KARAR ALMA ORGANLARI ÜZERİNDE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARININ ETKİLERİ , BÖLÜM 1



Adnan TOPCU 
YÜKSEK LİSANS TEZİ
Kamu Yönetimi Anabilim Dalı 
Danışman : Yrd.Doç.Dr. Osman TEKİR 


Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü 
Haziran 2006 Afyonkarahisar.

YÜKSEK LİSANS TEZİ ÖZETİ

SİYASAL KARAR ALMA ORGANLARI ÜZERİNDE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARININ ETKİLER  

Adnan TOPCU 

Kamu Yönetimi Anabilim Dalı 
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü 
Haziran 2006 
Danısman : Yrd.Doç.Dr. Osman TEKİR 
Çalışmada siyasal karar alma organları üzerinde çıkar ve baskı gruplarının etkileri incelenmiştir. Bu etkilerin ortaya konabilmesi için öncelikle devlet , 
demokrasi , siyaset ile çıkar ve baskı gruplarının kavramsal boyutu açıklanmıştır. Daha sonra modern devletlerde ve özellikle Türkiye’de siyasal karar alma 
organları tanımlanarak , çıkar ve baskı gruplarının bu organları nasıl etkiledikleri örnekleriyle açıklanmıştır. 

ÖZGEÇMİŞİ

Adnan TOPCU 
Kamu Yönetimi Anabilim Dalı 
Yüksek Lisans 
Egitim 
Lisans : 1991 Kara Harp Okulu 
Lise : 1987 Kuleli Askeri Lisesi 
İs / İstihdam 
1991 – Subay . Kara Kuvvetleri Komutanlığı 
Kisişel Bilgiler 
Dogum Yeri ve Yılı : İstanbul , 11 Aralık 1968 , Cinsiyet : Erkek 
Yabancı Dil 
İngilizce 


İÇİNDEKİLER 

Sayfa 

TEZ JÜRİSİ VE ENSTİTÜ MÜDÜRLÜGÜ ONAYI…………………………………..ii 
ÖZET……………………………………………………………………………………iii 
ABSTRACT…………………………………………………………………………….iv 
ÖZGEÇMİŞ……………………………………………………………………………...v 
GİRİŞ …………………………………………………………………………………….1 

BİRİNCİ BÖLÜM 

DEVLET, SİYASET, SİYASİ PARTİ VE DEMOKRASİ KAVRAMLARI 

I. DEVLETİN TANIMI VE NİTELİKLERİ ……………………………………….......3 

A) DEVLET…………………………………………………………………….….....3 

B) DEVLETİN  NİTELİKLER …..………………………………………………......6 

II. SİYASET VE SİYASAL SİSTEM………………………………………………....8 

III. SİYASİ PARTİLER……………………………………………………………….12 

IV. DEMOKRASİ VE DEMOKRATİK DEVLET……………………………………20 

İKİNCİ BÖLÜM 

ÇIKAR VE BASKI GRUPLARININ KAVRAMSAL BOYUTU 

I. ÇIKAR VE BASKI GRUBU TANIMLARI………………………………………..25 
II. BASKI GRUBU KATEGORİLERİ ………………………………………………..28 

A) AMAÇ YÖNÜNDEN BASKI GRUPLARI………….…………………..…….31 

1. Ekonomik Amaçlı Baskı Grupları…………………………………………...32 
2. Kültürel Amaçlı Baskı Grupları……………………………………………..33 

B) FAALİYET SAHALARI YÖNÜNDEN BASKI GRUPLARI…………………33 

1. Uluslararası Baskı Grupları………………………………………………….34 
2. Ulusal Baskı Grupları……………………………………………………......36 
3. Yerel Baskı Grupları…………………………………………………………38 

C) ÖRGÜTLENME AÇISINDAN BASKI GRUPLARI..........................................39 

1. Anomik Baskı Grupları……..…………………………………………….....39 
2. Örgütlenmemis Baskı Grupları………………………………………………40 
3. Kurumsal Baskı Grupları………………………………………………….…40 
4. Örgütlenmis Baskı Grupları………………………………………………….41 

III. BASKI GRUPLARININ AMAÇLARI……………………………………………42 

IV. BASKI GRUPLARININ UYGULADIGI YÖNTEMLER………………………..42 

A) KULİSÇİLİK LOBİCİLİK……………………………………………………...44 
B) İKNA-TEHDİT ETME…………………………………………………….........45 
C) SİYASİ PARTİLERLE İLİŞKİ KURMA……………………………………....46 
Ç) ÖZEL AYRICALIKLAR SAĞLAMA…………………………………............49 
D) RÜŞVET……………………………………………………..............................50 
E) GÖSTERİ DÜZENLEME-BOYKOT UYGULAMA…………………..............50 
F) MEDYA-KAMUOYU OLUŞTURMA…………………………........................51 
G) İTAATSİZLİK VE SABOTAJ………………………………………………….52 

V. BASKI GRUPLARININ GÜCÜNÜ BELİRLEYEN FAKTÖRLER.......................53 

VI. BASKI GRUPLARININ İŞLEVLERİ ……………………………………………..57 


A) TEMSİL İŞLEVİ ………...……………………………………………………...57 
B) KATILIM İŞLEVİ …..……………………………………………………..........57 
C) İLETİŞİM İŞLEVİ ……………………...……………………………………....58 
Ç) DENETİM İŞLEVİ …………………..………………………………….............58 

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

SİYASAL KARAR ALMA ORGANLARI İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLERİ 

I. .KARAR ALMA ........................................................60 

II...SİYASAL KARAR ALMA ORGANLARI..........................62 

A) PARLAMENTO.........................................................63 

B) SİYASİ PARTİLER...................................................66 

C) YEREL YÖNETİMLER…………………………………….................66 

Ç) BÜROKRASİ…………………………………..............................67 

D) SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI......69 

E) MEDYA…………………..................................................69 

F) ÜNİVERSİTELER…………………………..............................71 


III. SİYASİ KARAR ALMA ORGANLARI İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER 


A) YASAMA ORGANI İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER…72 
B) YÜRÜTME ORGANI İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER..75 
C) YEREL YÖNETİMLER İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER........79 
Ç) BÜROKRASİ İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER…………......83 
D) MEDYA İLE ÇIKAR VE BASKI GRUPLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER …....85 

SONUÇ…………………………………………………………………………………88 
KAYNAKÇA…………………………………………………………………………..93 

GİRİŞ 

Devlet, siyaset, demokrasi gibi kavramlar 18 nci yüzyıldan itibaren en çok tartışılan kavramlardır. Pek çok bilim adamı bu kavramları farklı zamanlarda farklı şekillerde içeriğini doldurup tanımlamaya çalısmışlardır. 
Devletin nasıl ortaya çıktıgı, islevinin ne oldugu ve ne olması gerektigi konusunda çesitli görüsler mevcuttur. Devletin tarifi üzerindeki görüs ayrılıklarının günümüzde en belirgin olanı marksist- leninist ideoloji ile liberal ideoloji arasında ortaya çıkmıs olan dünya görüsü arasında göze çarpmaktadır. 
Günümüzde devlet yapısına ihtiyaç duyulmaması gerektigini bir diger deyisle devletin gereksizliğini vurgulayan görüsler de mevcuttur. Fakat 20 nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren kurulan devletlerin sayısı gittikçe artmaktadır. 1945 yılında kurulan Birleşmiş Milletler Teşkilatının kurulusuna 51 ülke imza atmısken bu rakam günümüzde 191’e ulaşmıştır.Karsıt görüşlerin aksine dünyadaki devlet sayısı son derece hızlı bir şekilde ve katlanarak artmıştır. Devlet asli unsurları ile açıklanmaya çalısılır. 

Bu konuya ilgili bölümde değinilecektir. 

Tartısılan kavramların ikincisi olan siyaset ise en genel anlamıyla iktidarı elde etme, iktidarı kullanma ve iktidar kullanmaya katılma ugrası olarak tanımlanabilir. 
Son kavram olan demokrasi ise yunanca Demos (Halk) ve Kratos (Kudret, hakimiyet,iktidar,idare) kelimelerinden olusmustur ve halkın iktidarı seklinde yaygın kabul gören bir tanıma sahiptir. 

Ulus devletlerin ortaya çıktıgı dönemlerde devletin bizatihi kendisi çok önemliydi. 
Fakat günümüzde devletin demokratikligi de en az kendisi kadar önem kazanmıstır. Bu çalısmada devlet yönetimi, siyasi iktidar, siyasi karar alma süreci ve bu süreci etkileyen aktörlerden çıkar ve baskı grupları ile onların uyguladıgı yöntemler incelenecektir. Her devletin demokratik oldugu söylenemeyecegi için bu çalısmada demokrasinin ve demokratik uygulamaların yaygın kabul gördügü devletlerdeki siyasi karar alma süreci ön plana çıkarılacaktır. Amaç çıkar ve baskı gruplarının demokrasiler için ne ifade ettiginin ortaya konmasıdır. 

BİRİNCİ BÖLÜM 

DEVLET, SİYASET, SİYASİ PARTİ VE DEMOKRASİ KAVRAMLARI 

Devlet, siyaset, siyasi parti, demokrasi kavramları siyasi karar alma sürecinin ve bir ülkedeki siyasi yasamın çok önemli kavramlarıdır. Bu kavramları tanımlamadan siyasi karar alma sürecini ve bu süreci etkileyen unsurlardan çıkar ve baskı gruplarını anlayabilme imkanı yoktur. Bu nedenle bu çalısmada öncelikle devlet, siyaset, siyasi parti ve demokrasi kavramları incelenecektir. 

I. DEVLETİN TANIMI VE NİTELİKLERİ

A) DEVLET 

Devlet tanımının yapılmasından önce, devletin varlık sebebinin ne oldugunun ortaya konulması gerekir. Her seyden önce insan toplumsal bir varlıktır. Yasamını devam ettirebilmek için diger insanlara yani topluma ihtiyaç duyar. İnsanların bir arada yasayabilmesi ise öncelikle bir düzen kurulmasına baglıdır. Tesis edilecek düzenin temel sartı güvenligin saglanmasıdır. Çünkü devlet yasamında güvenlik düzen demektir. İste bu noktada toplumsal hayatın gerektirdigi kurulu düzenin güvenli ve adaletli isleyisi egemen devletin kaçınılmaz bir sekilde ortaya çıkmasına sebep olmustur. 

Devletin tarihsel süreç içersinde kökenini açıklayan kuramlar olgu ve irade kuramları olarak ikiye ayrılabilir. (GÖZÜBÜYÜK,2006:13) 

Olgu kuramlarına göre devlet biyolojik, toplumsal ya da dogal bir olgudur. Biyolojik kuramlar devleti insanlar gibi organları, islevi ve yasamı olan bir olgu olarak görürler. Toplumsal kuramlar için ise devlet ilkel toplumdan gelismis devlete uzanan bir takım toplumsal dönüsümün sonucudur. Bu nedenle devlet toplumsal bir olgudur. Doga olgusu ise ilkel toplumlardaki bir grup insanın digerlerine hükmetmesi ile devletin ortaya çıktıgını savunmakta ve devleti dogal bir olgu olarak görmektedir. İrade kuramları ise devletin insan iradesinin bir ürünü oldugunu ileri sürmektedirler. İrade kuramcılarına göre devlet toplumsal anlasma sonucu ortaya çıkmakta ve insanların barıs içinde , güvenli bir ortamda yasamasını saglamaktadır. 
Toplumsal uzlasma kuramcılarının en ünlüleri Hobbes, Locke ve Rousseau’dur. (GÖZÜ BÜYÜK,2006:14) 

Devlet ortaya çıktıgından itibaren pek çok sekilde tanımlanmaya çalısılmıstır. Bu tanımlama çalısmaları çok degisik bilim dalları tarafından gerçeklestirilmistir. Felsefe, hukuk, tarih, ekonomi politik, sosyoloji, siyasal bilim, kültürel antropoloji devleti tanımlamaya çalısan bilim dallarına örnek olarak gösterilebilir. Bu çalısmalara farklı siyasal ideolojilerin yaptıkları katkıyı da unutmamak gerekir. Bütün bu katkılar devletin tüm insanlıgın kabulünü saglayacak bir tanıma ulasmasını ironik olarak zorlaştırmaktadır. 

Devletin pek çok tanımı yapılabilse de üç temel ögesinin bulundugu savı genelde kabul görmüştür. Devletin var olabilmesi için bir toplum , ülke (sınırları belli) ve devlet gücü (egemenlik) aynı anda ve aynı yerde bir arada bulunmalıdır. 

Devletin olabilmesi için mevcut olması gereken üç temel ögenin birincisi millettir. Millet devletin beseri unsuru baska bir ifadeyle insan toplulugudur. Ancak insanların bir arada yasıyor olmaları onların bir millet olmasını ve dolayısıyla devletin bir unsurunu olusturmalarını gerektirmez. Çünkü insan toplulukları her zaman ve her yerde hem cinsleriyle bir arada yasamıslardır. Fakat tarihte millet olamamıs pek çok insan toplulugu vardır. Millet , birbirlerine objektif ya da subjektif bir takım baglarla baglanmıs insanlardan olusan bir topluluktur. (GÖZLER,2005:64-67) 

Objektif baglar elle tutulur, gözle görülür baglardır. Irk , dil, din birligi bu tip bagları olusturur. 

Buna karsın subjektif baglar daha çok manevi niteliktedir. Ortak mazi, ortak amaç, ülkü birligi gibi hususlar subjektif baglardır. 
Devleti olusturan ikinci öge bir arazi parçası yani bir ülkenin varlıgıdır. Ülkenin sınırları belli olmalıdır. Eger bir milletin üzerinde yasadıgı bir ülkesi yoksa o milletin olusturdugu topluluga devlet denemez. 

Devleti olusturan üçüncü öge ise milletin yasadıgı arazi parçasında egemenlik tekeline sahip olmasıdır. Egemenlik dıs ve iç egemenlik diye ikiye ayrılır. 
Dıs egemenlik devletin bagımsız olması demektir. Buradaki bagımsızlık kavramı devletin diger devletler karsısındaki siyasi konumunu ifade eder. 
İç egemenlik ise iktidar kavramı ile ilgilidir. Devlet iktidarı mutlak , sınırsız ve en üstün olmalıdır. İktidar baskalarının davranıslarını kontrol edebilme gücüdür. 
Günümüzde egemenligin modern karsılıgı kurucu iktidar kavramıdır. 
Devleti olusturan bu üç ögeye devletin dayandıgı hukuki ve siyasal düzeni de eklemek gerekir. Bu anlamda devlet milletin hukuki kisilik kazanmıs seklidir. 
Üç temel ögeden hareketle bir tanım yapmak gerekirse devlet’’ bir toplumu (halk,ulus), bir arazi parçasını (ülke) kusatan ve o kusatımda egemenlik tekeline sahip, en üstün kamusal örgüttür. ‘’(SAN;1998:64) 

Bir toplum içinde en üst siyasi otorite devlettir. Devlet o toplumun birligini ve bütünlügünü temsil eder. Günümüzde devlet ilk ortaya çıkısındaki halinden farklı olarak daha karmasık bir yapıya sahiptir. Aslında bu çok dogaldır. Çünkü ‘’devlet, toplumun büyümesi ve karmasık bir yapıya erismesinin sonucudur.’’ (ERYILMAZ,2004:48) 

Karpat ise devleti tanımlarken kendi yorumunu söyle açıklamıstır. Devlet bir otorite örgütüdür , belirli bir bürokrasinin yönetimindedir ve aynı zamanda hem 
ekonomik hem de askeri anlamda kendisini destekleyecek bir topluluga kendisini ihtiyaç gösteren bir kurumdur. (KARPAT,2004:1) 
Burada önemli olan devletin mesruiyetidir. Eger devlet elindeki imkanları onu olusturan toplulugun mutlulugu ve huzuru için kullanırsa kendisine itaat edilmesini kolaylastırır. Burada kurum olarak kabul edilen devletle toplumun uyumu ön plana çıkmaktadır. 

Devlet ve toplum uyumu kaçınılmaz olarak her ikisinin hayatını sürdürebilmesi açısından zorunludur. Devletler kendilerini olusturan toplumun sahip oldugu deger yargıları, ortak kültürü ile uyum içinde bulunmaz ise devletin varlıgı tehlikeye girebilir. 

Bu nedenle devlet elindeki otoriteyi ‘’toplumun kabul ettigi kanunlara uyum için kullanırsa mesru olur.’’ (KARPAT, 2004:2) Böylelikle hem devlet hem de toplum 
gerektiginde geliserek ve gerektiginde degiserek varlıklarını sürdürebilirler. 


2 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder