7 Kasım 2018 Çarşamba

EVANJELİZM VE TÜRKİYE PLANI BÖLÜM 3

EVANJELİZM VE TÜRKİYE PLANI BÖLÜM 3



1.3.1. AMERİKAN HALKINA ETKİSİ 

İnsanları dine çağırma bilincine sahip evanjelizm mezhebinin etki alanının her geçen gün Amerika’da daha da genişlediği görülmektedir. Rakamlarla göstermek gerekirse, İç Savaş dönemi (1861–1865) Amerika’sında evanjelik kilise mensubu sayısı sadece dört milyonken, bugün bu rakamın Jerry Falwell tarafından 70 milyon olduğu iddia edilmektedir.32 Gallup’un resmi sitesindeki verilere göreyse 2005 anketine göre Amerikan halkının %42’si kendini evanjelist olarak tanımlamaktadır.33 
Evanjelistlerin fikirlerini yaymada kullandıkları en etkin ve en eski yöntem kiliseler ve dolayısıyla vaazlardır. Hıristiyanlığın yayılmasında çok büyük bir payı olan Pavlus’un dahi yöntemi budur. Pavlus da gezgin bir vaizdir. ABD’de evanjelizmin yayılmasını sağlayan ve bunu bir sistematiğe oturtan Darby’nin de aynı yöntemi izlediği bilinmektedir. Modern çağda da evanjelistlerin aynı yöntemi kullandığı görülmektedir. Pazar ayinleri inananlara ulaşmanın hala en önemli yoludur. Vaazların konusu genellikle aile hayatı ve toplumsal ahlak ile ilgilidir. Evanjelizm, ahlaka büyük önem verir. Öyle ki mezhebin Moral Majority “Ahlaki Çoğunluk” adında bir kolu bile mevcuttur. Kuruculuğunu Jerry Falwell’in yaptığı bu kol, kürtaj, homoseksüellik, evlilik dışı cinsel ilişkiye karşı ciddi bir tavır almış, hatta sigara ve kâğıt oyunlarının dahi toplum ahlakına zarar verdiğini öne sürmüştür.34 Hareket, okullarda din dersi okutulması için de mücadele vermiş, fakat kürtaja karşı verdiği mücadele şiddetli eleştiri ile karşılanmıştır. Üniversitelerde de evanjelik bazı öğrenci grupları her gün toplanıp dua ettikten sonra evleninceye kadar temiz kalacaklarına yemin ederler. Hatta buinsanlar 
içinde “Gerçek Aşk Bekler” (True Love Waits) yüzüğü takarak bakire kalacağına söz verdiğini çevresindeki insanlara da gösteren, onları bir şekilde uyaranlar da 
mevcuttur.35 Homoseksüel eğilimleri olanların aslında hasta oldukları ve bunların ilahi ıslah ile tedavi edilebilecekleri düşünülmektedir. 

   Kuvvetli bir örgütlenme yapısı bulunan evanjelizmde hata yapan cemaat üyeleri ihtar edilir ve hatasından vazgeçmesi sağlanır. Israrcı olması durumunda ise kiliseyle ilişiği kesilir. 

Üniversitelerde de etkin bir yapısı bulunan mezhebin Bob Jones, Oral Roberts ve Liberty Üniversiteleri gibi kendi kurmuş olduğu üniversiteler de mevcuttur.36 Bu üniversitelerde gerici denebilecek kadar katı disiplin kurallarının uygulandığı görülmektedir. Kız ve erkek yatakhanelerinin ayrı olduğu bu üniversitelerde, kampus içinde sarmaş dolaş olmamak koşuluyla el ele gezmek serbesttir fakat öpüşmek yasaklanmıştır. Evlilik dışı cinsel ilişkiye giren öğrencilerse okuldan atılmaktadır.37 
Devlet üniversitelerindeyse evanjelik öğrenciler birbirlerini çok sıkı bir şekilde takip ederler. Bu sayede mahalle baskısı da denebilecek bir cemaat içi denetim sağlamış olurlar. Üniversitelerdeki Din Merkezleri (Religion Center) vasıtasıyla diğer öğrencilere ulaşmaya çalışırlar. 
Bu yöntemlerin dışında evanjelistlerin Amerikan halkından öncelikle başkan ve yardımcıları gibi siyasi karar alıcıları, sanatçıları ve seçkin gazetecileri düzenledikleri gezilerle İsrail’e götürdükleri bilinmektedir. Seçkinlerin katıldığı bu gezilerin rehberliğini bizzat evanjelist Jerry Falwell yapmaktadır. Orta sınıf evanjelistler için de geziler tertiplenmekte ve bu geziler epey talep almaktadır. Gezilere katılanların tamamının Hıristiyan olmasına rağmen hiçbir Hıristiyan mabedinin gezi programına dâhil edilmemesi dikkat çekicidir. Geziler, adeta Yahudi kültürünü tanıtmaya ve sevdirmeye yöneliktir. Yahudi mabetlerinin ve Eski Ahit’te ismi geçen yerlerin tanıtıldığı gezilerde Yahudilerden başka hiç kimseden alışveriş yapılmaması ve hiç kimseyle temas kurulmamasına özen gösterilmektedir. 

Eğer Amerika’dan evanjelist bir rehber getirilmemişse, rehberler her zaman İsraillidir. Bu gezilerden birine katılan Tanrı’yı Kıyamete Zorlamak kitabının yazarı Grace Halsell, kitabında gezide tanıştığı eski asker Clyde’ın Megiddo* ovasını gördüğünde yaşadığı heyecandan bahseder. Clyde’a göre bu ova aslında tüm insanlığı ilgilendiren bir yerdir, çünkü kıyamet burada kopacaktır.38 Halsell’in birkaç defa katıldığı bu gezilerde dikkatini en çok çeken noktaysa Hz. İsa’nın doğduğu, büyüdüğü, öldüğü yerlerin kesinlikle programda olmamasıdır.39 

Tüm bu çalışmalarına rağmen evanjelistlerin ulaşamadığı bazı gruplar vardır.: Mesela Afro-Amerikalılar. Beyazlara karşı tutumlarından dolayı ve beyazların da kendilerine karşı özellikle geçmişteki tutumlarından dolayı mezhebe büyük ölçüde uzak kalmışlardır. Mezhep daha ziyade WASP olarak adlandırılan Beyaz Anglo-Saxon Protestanlara hitap etmiştir. Lakin gün geçtikçe yelpazesini genişleten mezhebin artık Asya kökenli Amerikalılara dahi ulaştığı görülmekte dir. 

Mezhebin ileri gelenleri genelde iyi eğitim görmüş beyaz Amerikalılardır. Ulaşmaya çalıştıkları kesimse ailevi sorunları olan, uyuşturucu kullanan, maddi sıkıntılar yaşayan kimselerdir. Bu nedenlerle mezhebin aslında bu tür kimselerin zayıf durumlarını istismar ettiği de iddia edilmektedir. Gerçekten de çok önceden beri fakir çocukların eğitimi ile ilgilenen cemaat bunu kiliselerde yapmakta, dersler haricindeki zamanlarda ise öğrencileri evanjelik anlayışa göre yetiştirmektedir. Ülkenin hemen her yerine yayılmış Baptist Okullarında (Baptist College*) da durum farklı değildir. İdarecilerin aynı zamanda din adamı olduğu bu okullarda asıl amaç İncil ahlakına göre öğrenci yetiştirmektir. Okulların bu misyonunun tanıtım kitapçıklarında da açıkça dile getirildiği görülmektedir. 

Harold Comer’in 1997 yılında yazdığı İncil Evanjelizmi (Biblical Evangelism) adlı kitapta öncelikle ulaşılması gereken kimseler açıkça belirtilmiştir. Buna göre önce çocuklar, ardından da değişim ve arayış içinde olan üniversite öğrencileri gelmektedir. Küçük çocuk sahibi genç ailelerin dine daha düşkün olduğu için ulaşılmaya elverişli oldukları belirtilmektedir. Bunlardan başka ülkeye yeni gelmiş ve bir çevre sahibi olmayan, bu nedenle de tanışacak yeni kimselere ihtiyaç duyan Asyalı ya da orta sınıf siyahî göçmenler gelmektedir. Hayatında ciddi değişiklikler olmuş kimseler, mesela eşini yeni kaybetmiş dullar, boşanmış kişilerdir. Kitap cemaat üyelerine, sokaklarına yeni taşınan kimselerin elverişli olduğunu hatırlatmaktadır. 
İlginç bir şekilde kitap, yakın zamanda kaza ya da hastalık nedeniyle ölümle yüz yüze gelmiş kimselere de çok kolay ulaşılabileceğini düşünmektedir.40 Kitabın ilerleyen sayfalarında ilgilenilen kişiye karşı kullanılacak dilden, toplantı merkezlerinin park yerlerine kadar her detay açıkça tasvir edilmiştir. 

1.3.2. EVANJELİZM VE MEDYA 

Modern çağ ile birlikte mezhebin halka ulaşma yolları da çeşitlenmiş ve medya kullanımı olmazsa olmaz hale gelmiştir. Şehir şehir gezerek vaazlar veren evanjelistler, önce radyo ardından da televizyondan seslerini Amerikalılara duyurmaya başlamışlardır. Televizyon vaazcılığı o kadar başarılı olmuştur ki bu hareket İngilizceye Televanjelizm terimini kazandırmıştır. Bu kelimeyle vaazlarını televizyon aracılığıyla ileten evanjelistler ifade edilmektedir. Mezhebin binlerce radyo, yüzlerce uydu ve kablolu olmak üzere yayın yapan ulusal ve uluslararası televizyon kanalı, aylık ve haftalık dergileri, web siteleri ve günümüze kadar binlere ulaşmış kitabı vardır. Sadece Michigan’da dokuzdan fazla ulusal kanal ve 43 radyo istasyonu, Kaliforniya’da yirmiden fazla evrensel yayın yapan radyo istasyonu bulunmaktadır. Mezhep aynı zamanda Spacenet, Satcom, ve Galaxy evrensel uydular üzerinden de yayın yapmaktadır. Trinity Broadcasting Network (TBN) de tüm dünyaya mezhebin görüşlerini yaymak üzere yayın yapmakta dır.41  Chiristianity Today mezhebin ilk dergilerinden biriyken42, Calvin Teology Forum ve aile kurumuna verdiği önemle dikkat çeken Focus on the Family de mezhebin diğer etkili dergileridir. Gazeteye ise Countdown News Journal’ı örnek verilebilir. Ağırlıklı olarak Hıristiyan müzik kliplerini yayınlayan evanjelist Lowell White Paxton’ın sahibi olduğu PAX-TV ise gençlere yönelik yayın yapan evanjelik kanala örnek gösterilebilir. Bu kanallarda orta sınıf Amerikan halkına İncil vaazlarının yanında ince siyasi göndermeler de göze çarpmaktadır. Şüphesiz ki bu yayın organlarının hepsi, İsrail devletini açıkça desteklemekte ve bunları destekleyen Amerikalı siyasetçilerin de yanında olduklarını açıkça ifade etmektedirler. 2004 seçimlerinde başarısız ekonomi politikalarına rağmen evanjelistlerin desteğini alan George Bush, ikinci kez seçilmeyi bu şekilde başarmıştır. 

Bu medya örgütleri, gençlere yönelik Edge TV gibi programlar sayesinde evanjelik görüşlerini iletmeyi başarmıştır. Kanalın programlarında, gençlere uygun kıyafetler moda programlarıyla empoze edilirken, çok ciddi denetimden geçen klipler de yayınlanabilmektedir. Sadece rock müziğin değil, Hıristiyan müziğinin de ‘havalı’ (cool) olabileceği izlenimi verilmektedir. Çocuklara yönelik programlar olan Mc Gee and Me ve Veggietales gibi programlarda çocuklara anlatılan hikâyelerin Eski Ahit’te geçen hikâyeler olması dikkat çekicidir.43 İlginç olan her programın sonunda İncil’i inceleyen çocukların görüntülerine yer verilir.44 Her ne kadar ironik olsa da gücünü İncil’den alan İncil Adam (Bibleman) isimli kahramanın dizisi de mezhebin kanallarında yayınlanmaktadır. 

Tüm bu medya mücadelesi sadece dini yayma amaçlı değildir. Yapılan yayınlarda yer alan reklâm gelirleri küçümsenecek bir oranda değildir. Ayrıca adı geçen Mc Gee and Me, Veggietales ve Bibleman gibi kahramanların tişörtleri, model oyuncakları, video CD’leri yok satmaktadır. Uydudan yapılan canlı yayınlarda milyonlarca dolar bağış toplanmaktadır. Jim Bakker’ın kanalı Tanrı’ya Yalvaralım (Pray The Lord- PTL), her programından sonra bağış için hesap numarası yayınladığından adı (pass the loot) ‘Parayı Tosla’ya çıkmıştır. Kanala para yardımında bulunanlar arasında devletten aldığı para yardımıyla geçinenler dahi vardır. 15 günde 162 dolar alan yaşlı bir işsiz kendisini ve ailesini İsa’nın korumasına almak için her ay uğurlu saydığı 7,77 doları kanala bağışlamakta
dır.45 Kanal, işsiz, umutsuz, hasta ve bağımlı olan kimselere de şifa ve umut dağıttığını iddia etmekte, bunun da kendilerine yapılacak bir miktar bağıştan sonra yapılan duayla mümkün olacağını iddia etmektedir. 
Fazla kilolarından şikâyetçi olan bir ev hanımı 6000 dolar bağışta bulunarak dua ettirmiş fakat hala bir mucize gerçekleşmediği için parasının iadesini istemiştir.46 Gösteri havasında geçen televizyon vaazlarında herhangi bir hastalıktan muzdarip bir müridin sahneye çıkması ve tüm stüdyodakiler ve televizyonu başındaki izleyicilerle birlikte İsa’ya yakarması mutat bir olaydır. Birkaç yayın sonra bu hastanın bir mucizeyle iyileştiği görüntüleri yeniden yayınlanır. Stüdyodaki tövbe seansları sırasında vecd ile kendinden geçenleri görmek de şaşırtıcı değildir. 

Mezhebin takipçilerinin liderlerine son derece bağlı oldukları görülmektedir. Ünlü televanjelist Oral Roberts, eğer sekiz milyon dolar toplayamazsa Tanrı’nın kendisini yanına çağıracağını söylemiş, bunun üzerine müritleri parayı göndermişleridir. Yirmi altı bin üyeli Dallas kilisesi papazı ise kilisenin elektrik ve benzeri faturalarının olduğunu cemaatine söylemiş ve bir milyon doları bir tek Pazar ayininde toplamayı başarmıştır. Evanjelist Pat Robertson’ın sahibi olduğu Hıristiyan Yayın Ağı (Christian Broadcasting Network-CBN) sayesinde her yıl, vergiden muaf yedi milyon dolar toplamayı başarmıştır. Daha sonra kurduğu Aile Kanalını (Family Channel) ise 1997’de Fox TV’ye 1,9 milyar dolara satmıştır.47 Elde edilen gelirlerin belirli bir kısmıysa İsrail’e yardım olarak ayrılmaktadır. Haaretz 1999’da çıkardığı baskısında televanjelistlerin 1997’de Yahudilerin İsrail’e göçü için yirmi milyon dolar bağış topladığını yazmıştır.48 

Hastalıklarına şifa bulmaktan başka evanjelist inançları nedeniyle televanjelistlere bağışta bulunanların oranı da azımsanmayacak kadar yüksektir. Yaptıkları bağışın kendilerine geri döneceğine kati inancı olanların aynı zamanda bağış miktarını da yüksek tutanlar olduğu anlaşılmaktadır. Bu kişilerin yaptıkları yardımın bir şekilde İsrail’e ulaşacağına ve İsrail’in de kıyametin kopması için şartları olgunlaştıracağına olan imanları tamdır. 
Zaten inançlarına göre de kıyamet koptuğunda bu kişiler mükâfatlandırılarak Tanrı’nın katına yükseltilecekler dir. ABD’de yaptığı dini yayınlarla tanınan Dale Crowley’in bu insanlarla ilgili görüşleri şu şekilde: 

   “Amerika’da yeni bir mezhep var. Çılgın değil, yerleşik, orta ve orta-üst sınıfa mensup Amerikalılardan oluşuyor. Bu insanlar söz konusu mezhebin temel esaslarını anlatan TV vaizlerini dinliyorlar ve bunlara her hafta milyonlarca dolar aktarıyorlar. Hal Lindsey ve Tim LaHaye’i* okuyorlar. Tek bir hedefleri var: Kendilerinin zahmetsizce, Armagedon Savaşını ve Dünya gezegeninin yok oluşunu izleyecekleri yere, bir diğer deyişle semaya yükseltilmeleri için Tanrı’nın elini çabuk tutmasını sağlamak. 
    Bu doktrin, Güney Baptist, Bağımsız Baptist ve İncil kilisesi adı verilen sayısız kiliseler ve Mega Kiliseler yanında, Tanrı Toplulukları, Pentekostal. ve diğer karizmatik kiliselere hâkimdir. Her on Amerikan kilisesinden birisi bu mezhebe bağlıdır. Bugün Hıristiyanlık içinde en hızlı gelişen dini hareket budur.”49  * Evanjelist vaizler. 
. Tanrı ve kul arasındaki ilişkiye önem veren Protestan mezhebinin bir koludur. 
Esasında İsrail’e gönderilen yardımlar televizyon vaazlarıyla sınırlı değildir. Kiliselerde yapılan vaazlardan sonra bağış toplanması bir gelenek halini almıştır. Özellikle Mega Kilise (Mega Church) dedikleri çok fazla insanı alabilen vaazlarda inanılmaz yüksek meblağlar toplandığı bilinmektedir. Houston’da bulunan Lakewood Church 16.500 koltuklu devasa bir yapıdır. Kilise ABD’nin en büyük kilisesidir ve evanjelist Joel Osteen ve eşi tarafından yönetilmektedir. Kablolu yayında da vaazlarını canlı olarak yayınlayan kilise, bunun için yılda 30 milyon dolar harcadığını iddia etmektedir. Kilise yenileme ve ek binası içinse 120 milyon dolar gerektiğini, bunun 75 milyon dolarını temin ettiğini belirten Joel Osteen parayı nereden temin ettiği konusundaysa detaya girmemektedir.50 

Josh Pollack Jewish World Review adlı siteye Birleşik Yahudi Haykırışı (United Jewish Appeal) derneğine yapılan yardımların çoğunun Hıristiyanlar tarafından olduğunu belirtmiştir.51 Pollack’ın burada ‘Hıristiyan’ olarak kastettiği kimseler evanjelistlerdir. Chicago’da kurulu olan Uluslararası Hıristiyan ve Yahudi Kardeşliği (International Fellowship of Christians and Jews) derneği 1997’de pek çoğu evanjelik Hıristiyanlar tarafından olan beş milyon dolar toplamayı başarmıştır. 2006’da ise bu rakam 39 milyon dolara fırlamıştır.52 Bunların haricinde ülke çapındaki küçük kiliselerden de muhtelif yardımlar İsrail’e tamamen inançsal nedenlerle aktarılmaktadır. Bunların içinde öğrenci bursları ya da yurt inşaatı giderleri devede kulak kalmaktadır. Tüm bu bağışları yapanların toplanan paraların evanjelik amaçlarla kullanılacağından şüphesi yoktur. 

Yardımda bulunan herkes, direkt ya da dolaylı olarak Siyonizm’i de desteklediğinin farkındadır. 

BU BÖLÜM DİPNOTLARI;

32 Mary Jayne McKay, “Zion's Christian Soldiers”, Erişim: 
http://www.cbsnews.com/stories/2002/10/03/60minutes/main524268.shtml (22 Kasım 2010). 
33 Albert L. Winseman, “U.S. Evangelicals: How Many Walk The Walk?”, Erişim: 
http://www.gallup.com/poll/16519/US-Evangelicals-How-Many-Walk-Walk.aspx (14 Kasım 2010). 
34 Güngör, s. 164. 
35 Heather Hendershot, Evanjelizm: Medya ve Muhafazakârlık, Çev. Güneş Ayas, Bora Çağlayan, Salyangoz Yayınları, İstanbul, 2005, s. 155. 
36 Gilles Kepel, Tanrı’nın İntikamı, Çev. Selma Kırmız, İletişim Yayınları, İstanbul, 1992, s. 155. 
37 Kepel, a.g.e., s. 166. 
* Eski Ahit’te Mesih ile Deccal’ın savaşacağı ova. Bahsi geçen yer Akdeniz’e açılan sahile 20 km uzaklıktadır. 
38 Grace Halsell, Tanrıyı Kıyamete Zorlamak, Çev. Mustafa Acar, Hüsnü Özmen, Kim Yayınları, Ankara, 2003, s. 26, 28. 
39 Halsell, a.g.e., s. 72. 
* Lise Sonrası eğitim veren okullar. Türkiye’de Yüksek Okulların ve Üniversitelerin karşılığı sayılabilir. 
40 Harold Comer, Biblical Evangelism, 1997, s. 25. 
41 Halsell, a.g.e., s. 15. 
42 Hendershot, s. 46. 
43 Hendershot, a.g.e., s. 75. 
44 Hendershot, a.g.e., s. 84. 
45 Kepel, s. 129. 
46 a.g.e., s. 130. 
47 Halsell, a.g.e., s. 17. 
48 Charles A. Sullivan, “The Alliance Between Israel and the New Evangelicals”, Erişim: 
http://www.scribd.com/doc/8485655/The-Alliance-between-Israel-and-the-New-Evangelicals (12 Ocak 2010). 
49 Halsell, a.g.e., s. 16. 
50 Lilian Kwon, “Interview: Joel Osteen on the Future of America's Churches and Him Pastoring One”, Erişim: 
http://www.christianpost.com/article/20070215/interview-joel-osteen-on-the-future-of-america-s-churches-and-
him-pastoring-one/ (09 Kasım 2010). 
51 Josh Pollack, “The Dance of Symbols”, Jewish World Review, Erişim: 
http://www.jewishworldreview.com/010198/symbols1.html (12 Kasım 2010). 
52 Christiane Amanpour, “Christians, Jews in Holy Land Alliance”, Erişim: 
http://edition.cnn.com/2007/WORLD/meast/08/17/jews.christians/index.html (26 Aralık 2010). 

4 CÜ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder