Güneş Enerjili Çatı Sistemi;İrfan Kaya Ülger etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Güneş Enerjili Çatı Sistemi;İrfan Kaya Ülger etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Şubat 2017 Perşembe

KİMYASAL SİLAHLARIN YASAKLANMASI ÖRGÜTÜNÜN, BARIŞ VE GÜVENLİĞE KATKISI,


KİMYASAL SİLAHLARIN YASAKLANMASI ÖRGÜTÜNÜN, BARIŞ VE GÜVENLİĞE KATKISI,


İrfan Kaya Ülger*1 
*Doç. Dr. Kocaeli Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İliskiler Bölümü, Öğretim Görevlisi. 

Özet 

Bu Çalısma silahsızlanma, uluslararası barıs ve güvenliği katkı kapsamında kimyasal silahlar konusunda yürütülen faaliyetleri incelemeyi amaçlamaktadır. Söz konusu silahların niteliği, tanımı ve bu alandaki tarihsel geçmisi incelenecek, ardından uluslararası toplumun bu alandaki isbirliği faaliyetleri ve kurulan hükümetler arası örgüt üzerinde durulacaktır. 

Birlesmis Milletler Teskilatı bünyesinde faaliyet gösteren Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün amacı, tüm insanlık için büyük tehdit olusturan kimyasal silahların üretimi, stoklanması ve yayılmasını önlemektir. 184 Devletin taraf olduğu bir uluslararası sözlesmeye istinaden olusturulan örgüt, uluslararası güvenlik ve barısı tehdit eden kimyasal silahların top yekun imhası hedefine ulasmayı hedeflemektedir. Bu genel amaç doğrultusunda örgüt, uluslararası toplum adına sözlesme hükümleri muvacehesinde kimyasal silahlara sahip 
olan devletlerde denetim yapma, yayılmasını önleme, imha faaliyetlerinde gözcülük ve barısçıl amaçlar için kullanma çalısmalarını yürütmektedir. 

Görev tanımı çerçevesinde örgütün yürüttüğü faaliyetler nihaî tahlilde güvenliğe, uluslararası barıs ve istikrara, topyekun silahsızlanmaya ve ekonomik gelismeye katkı sağlamaktadır. 

KİMYASAL GÜVENLİK: DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI, 

Chemical Security: Past, Present and Future 

Veli DENİZ*1 
*Kocaeli Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü, Umuttepe Yerleşkesi, 41380 İzmit/Kocaeli, 
vdeniz@kocaeli.edu.tr 

Özet 

Kimyasal maddeler insan yasamı için sağladığı faydaların yanında insan ve çevre için bir tehdit olusturmaktadır. Kimyasal tesislerdeki kazalar, terör amaçlı depo ve laboratuvar hırsızlıkları, sabotaj gibi nedenler ülke ve kurulusları tedirgin etmektedir. I. Dünya Savası’nda kitle imha silahları kullanılması nedeniyle 1928 yılında yürürlüğe giren Cenevre Protokolü ile savaslarda boğucu, zehirli gazların ve tüm benzer sıvıların, malzemelerin ve cihazların kullanımı yasaklandı. 

BM Güvenlik Konseyi’nin 1540 sayılı kararı ile Kimyasal Silahlar Sözlesmesi (KSS); 13 – 15 Ocak 1993 tarihinde imzaya açıldı ve 29 Nisan 1997 tarihinde yürürlüğe girdi. Bu sözlesme kimyasal silahlar ile ilgisi olan kimyasalların üretimini, kullanımını ve tasınmasını denetleyen ilk anlasmadır. KSS’ni 188 devlet imzalamıs, Angola, K.Kore, Mısır, Somali ve Güney Sudan imzalamamış lar, İsrail, Myanmar ve Suriye ise imzalamış ama henüz onaylamamıştır. 

Baskalarına zarar vermek için kimyasalları kasten kullanmasının uzun bir geçmisi vardır. Bu tür kimyasalların nasıl bulunup tedarik edileceğine dair bilgilere ulasmak günümüzde çok kolaydır. Klor, siyanür gibi maddeler bu amaçla en çok kullanılan kimyasallardır. Potasyum Permanganat, Amonyum Nitrat, Fosgen vb. gibi çift kullanımlı (hem yasal, hem yasadısı, dual use) maddelerin yönetimi önemlidir. Çift kullanımlı kimyasalların ilaç, kimyasal silah ve patlayıcı olmak üzere üç kategorisi vardır. Bunların dısında böcek ilaçları, solventler ve tehlikeli atıkların asırı birikimi ve saptırma (diversion) baska tehdit unsurlarıdır. 

“Kimyasal Güvenlik” kavramı “silah haline getirilebilir kimyasalların ve çift kullanımlı kimyasal altyapısının kullanımını engelleyerek, yerel ve küresel kimyasal tehditleri azaltma faaliyetleri” olarak tanımlanabilir. 

11 Eylül sonrası basta ABD Dısisleri Bakanlığı olmak üzere “Kimyasal Güvenlik Programı” baslatılmıs ve birçok ülkede çalıstaylar ve eğitimler düzenlenmistir. Böylece, kimyasalların kasıtlı ve yanlıs kullanılmasını tespit etmek, takip etmek ve engellemek için ülkeler ve kurulusların kapasitelerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. 

Bu çalısmada, kimyasal güvenlik çalısmalarının tarihçesi, bugünü ve gelecek hedefleri ele alınıp tartısılacaktır. Kimyasal güvenlik hem yerel, hem küresel bir sorundur. Bu nedenle bilimsel isbirliklerini artırmak, iyi uygulamaların gerçeklesmesini desteklemek ve gönüllü kimya yönetimi standartlarının benimsenmesi ve uyum sağlanması için çok uluslu bir yaklasım gereklidir. 

ASTANA EXPO 2017 – « GELECEĞİN ENERJİSİ » 

Raushan KAMBAR 

Fransa baskenti Paris’te gerçeklesen Uluslararası EXPO Fuarlar Büro’su Genel Tertibatının 152. Oturumunda Kazakistan baskenti Astana 2017 yılında Uluslararası EXPO Dünya Fuarına ev sahiplik edeceğine karar verildi. Bağımsızlığımızı ilan ettikten sonraki genç memleketimizin elde ettiği önemli basarılardan biri sayılan EXPO Fuarı, öncelikle cumhurbaskanımız sayın Nursultan Nazarbayev’in dünyaca otoritesinin göstergesi ve kazancıdır. 

Astana enerjinin alternatif kaynaklarına ve «yesil» ekonomiye dayanan «Geleceğin Enerjisi» temasını sunarak, memleketimizin bu dünya fuarını gerçeklestirmeye tüm imkanlarımızın olduğunu ispatladı. 

Uluslararası Fuarlar Sözlesmesine uygun olarak, etkinlik 2017 yılında 10 Haziran-10 Eylül aralığında 3 ay boyunca devam edecek. Bu etkinliğe dünyanın 100 den fazla ülkelerinden 2-3 milyon (bazı bilgilere göre 5 milyona kadar) insan geleceği ve 18 milyar ABD Dolar kazanç bekleniyor. 

Kazakistan’da gerçeklesecek fuar temasının «Geleceğin Enerjisi» olarak seçilmesi rasgele değil, dünyaca büyük petrol sirketleri «British Petroleum» ve «Royal Dutch Shell» eğer insanoğlu enerjiyi tasarruf etmezse, global problemlerle karsı karsıya gelebileceğini belirtiyor. Gezegendeki iklimin değismesi, nufüsün artması ve yer altı kaynakların tükenmeye yaklasması gelecekteki enerji tasarrufu probleminin büyük önem tasıdığını gösterimekte. Mesela, uzmanlar dünyadaki 1,5 milyar insanın elektrik enerjisinden yararlanmaya imkanlarının olmadığını, bir milyardan fazla insanların ise düsük kaliteli elektrik enerjisini faydalanmakta olduğunu öğrenmisler. 

Enerji – İnsan hayatının motive edilmesi ve gelismesi için hosgörülü bir durum sağlayan doğal kaynaktır. 

Baskentimiz Astana’da “ Geleceğin Enerjisi ” temasıyla gerçeklesecek “Astana EXPO 2017” Fuar’ı büyük kapsamlı bir projedir. Bu projenin teması Enerji olmasının en önemli nedeni, derin ve çok yönlü ilgileri çekmesi, nitekim, toplum yasamının ve bu toplumdaki insanların günlük hayatının belirleyici bir faktörü olarak düsünebiliriz . 

“ Geleceğin Enerjisi ” projesinin net hedefleri vardır – sabit enerji kaynaklarını gelistirmeye yönelen stratejileri, programları ve teknolojiyi arastırmak; ziyaretçilere yenilenebilir enerjiyi aktif kullanmanın vazgeçilmezliğini ve enerji tasarruflu üretim ve enerji kaynaklarının etkili kullanımını göstermek. 

“ Geleceğin Enerjisi ” projesinin amacı ve misyonu – farklı kurulusların, sirketler, teskilatların ve bireylerin yardımıyla uluslararası kurumları enerji tüketimin doğru planlanması ve kontrol edilmesine karsı sorumlu olmaya davet etmek. 

“Geleceğin Enerjisi” projesinin vizyonu – sabit enerji kaynaklarının yönetimini sağlayacak yöntem ve kararlara kamuoyunun dikkatini çekmek. 

Bu yöntemler su istikamete yönlendirilmisler: 

-İklim değisikliğiyle mücadele ve karbondioksitli çıkarmaları azaltmak; 

Bu çözümler “ İnsanlığın en zor görevlerinin çözüm yolları ” olarak EXPO’nun alt baslığında da yer almıstır. Bunlar sosyal, ekonomik ve ekolojik sürdürülebilir gelismeleri etkiliyor, yanı sıra en karmasık problemleri çözme yollarını belirliyor. 

Proje kapsamında ele alınacak anahtar kavramlar: Sosyo-Ekonomik alanla ilgili: 

-Yenilenebilir enerji kaynaklarını ve diğer enerji alternatifleri kullanmayı tesvik etmek; 

-Enerji verimliliği ve sorumlu tüketim; 

-Ulasım Elektrifikasyonu; 

-Ekolojik temiz enerji erisilebilirliği; 

-Enerji güvenliği; 

Enerji ile madde, İnsan hayatının ayrılamazlığı, ve diğerleri, 


Bu Günlerde « Yeşil Ekonomi », « Yeşil Teknoloji » gibi birkaç terimler ekonomi sektörlerinde sık kullanmaya baslayan kavramlardan biridir. «Yesil ekonomiye» dayanan «yesil teknolojiyi» kullanarak, yatırımcılar ve satın alıcılar aynı zamanda hem ekolojik problemi çözebilir hem de rekabetçi gelir sunabilir. 

Enerji ve ekoloji problemlerinin büyük önemini dikkate alarak, Kazakistan Cumhuriyeti dünya topluluğuna EXPO-2017 fuarının temasını «Geleceğin Enerjisi» olarak sunmasının en baslı nedeni de budur. Enerji –dünyaca gelisebilmek için lazim olan ekolojik ve ekonomik problemlerin merkezidir. Adı geçen konu bugünlerde insanoğlu için güncel probleme dönüsmekte olan enerji tasarrufu problemini ve alternatif enerjiyi kullanma yani, günes enerjisi, rüzgar enerjisi ve termal suyu enerejisi kaynaklarından yararlanma metotlarını 
göstermeye imkan sağlayabilir. 

Kazakistan’ın 2050 kalkınma stratejisine uygun olarak, Kazakistan 2050 yılına kadar karbon gazı üretimini %40 kadar azaltmayı planlıyor. Bunu öncelikle yenilenebilir enerji kaynaklarını üreterek elde ede biliriz. Ayrıca, önümüzde diğer hedeflerimiz de vardır: öncelikle elektrik enerjisi üretiminde alternatif kaynakların payı en az %50 olması gerekiyor. İkinciden, elektrik enerjisi üretiminde gaz elektrik istasyonunun payı %30 olması gerekiyor ve üçüncüden çevreye zarar verecek maddelerin çıkarılımı avrupa çıkarılımdarı kadar olması 
gerekiyor. 

Bu arada konuyla ilgili bir örnek getirmek istiyorum, mesela EXPO -2017 furarı çerçevesinde Kazakistan’da «EXPO Village» yesil mahallesi insa edilecek. Ön planlamalara göre, bu projenin değeri 370 milyon ABD Doları olacak. Yesil mahallenin idare-is merkezi, yasam konut kompleksi, bahçesi ve medeni-kültürel merkezleri olacak. Bu projenin en büyük özelliği tüm mahalle komple enerji tasarruflu teknolojileri kullanacak. 

Bununla ilgili Cumhurbaskanımız Nursultan Nazarbayev Kazakistan halkına Seslenisinde, memleketimizin karbon hammadesi pazarında büyük oyuncu olmaya devam ederek, enerjinin alternatif türlerini üretmeyi gelistirmeye, günes ve rüzgar enerjilerinden yararlanacak teknolojileri aktif bir sekilde uygulamamız gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Cumhurbaskanımızın emriyle hükümet tarafından uygulanan 2013-2020 yılları için alternatif ve yenilenebilir enerjiyi gelistirme etkinliklerinin planına göre, yenilenebilir enerji kaynaklarının gücü 1040 MWt olacağı bekleniyor. Bunun içinde 13 rüzgar istasyonu 793 MWt, 14 hidro elektrik istasyonu 170 MWt ve 4 günes elektrik istasyonu 77 MWt güç üretmesi bekleniyor. 

Bununla yanısıra Kazakistan Cumhuriyeti Çevreyi Koruma Bakanlığı EXPO-2017 fuarı tamamen «yesil» enerjiyle sağlanacağını belirtiyor. Çünkü Astana’nın hem günesin, hem de rüzgarın gücünden yararlanma fırsatı boldur, örneğin, Avrupa’da 4 metre/saniye rüzgar esecek yerlere aletler konduruyorlar, lakin bizim göstergemiz 7 metre/saniye. Dolayısıyla gelecekte «yesil teknolojiler» baskentimizin ve ülkemizin ayrılmaz parçasına dönüsebilir. 

Simdiye kadar çok bahsedilen «yesil» enerji, «yesil teknoloji», alternatifli ve yenilenebilir enerji terimlerini biraz daha derin bir sekilde açıklamak istiyorum. Öncelikle enerji dediğimiz zaman aklımıza ilkolarak farklı makineler, araçlar, tasıtlar geliyor. Bunların çok ve değisik enerjilere ihtiyacı vardır. Evlerimizde ısınmak için odun, kömür, doğalgaz, petrol ve elektrikten yararlanıyoruz. Yolculuk yapmak için kullandığımız tasıtlar petrolle çalısır. Artık her evde bulunan buzdolabı, çamasır makinesi, bulasık makinesi, televizyon, ütü, 
mutfak robotu, fırın gibi birçok ev esyası ancak elektrik enerjisiyle çalısabilir. Enerji, günümüz insaninin yasamına öylesine girmistir ki, sadece elektrik enerjisinin tükendiğini düsünmek bile insanlık için ne kadar korkunçtur! Dünyadaki tüm bilgisayar sistemleri, haberlesme ağları, evlerde kullanılan elektrikli esyalar islemez hale gelmistir! Gerçekten düsünmek bile bir kabus gibi!.. Demek ki, yasamımızın ayrılmaz birer parçası olan bu araç, makine ve esyaların çalısabilmesi için yeterli miktarda enerji üretmek gerekir. 
Enerji elde etmek için daha çok doğal kaynaklardan yararlanılır. Ancak bu doğal kaynaklar sınırsız değildir. Gün geçtikçe azalmaktadır. Her insan bunun bilincine varmalıdır. Kendimiz daima tasarruflu olmalıyız. Bununla da yetinmeyip çevremizdeki tüm insanları bu konuda uyarmalı, bilinçlenmeleri için çalısmalıyız. 

«Yesil» enerji... Baska bir deyisle yenilenebilir enerji. Bu terim, günes, rüzgar jeotermal gibi yenilenebilir enerji türlerine verilen genel addır. Yesil enerji, havayı kirleten kömür, doğalgaz gibi faktörlere iyi bir alternatiftir. Günümüzde maliyeti nedeniyle en çok kömürden elektrik enerjisi üretiliyor. Maliyetinin düsük olması nedeniyle tercih edilen kömür aynı zamanda havayı da çok kirletiliyor. Ayrıca kömürden çıkan atık gazlar, su ile birlestiği zaman asit yağmurlarına, küresel ısınmaya neden oluyor. Böyle olunca da devreye yesil enerji 
giriyor. 

Bugünde dünyada enerji modernlesiyor. Teknolojik bazın yenilenmesini, üretim verimliliğinin yükselmesini bununla birlikte yasam ortamının kalitesinin iyilesmesini sağlamayı dahil eden yeni teknolojik modele geçiyor. Enerji modernlesmesinin temel istikameti «yesil» enerjisinin olusmasıdır. 

İstikbalin Resmi 

«Yesil» Enerji geniş anlamda – Enerji ve enerji hizmetleri alanında sera gazı emisyonlarını azaltamaya imkan sağlayan kararlardır. Bu günde dünya ekonomisine «yesil» sektörün nüfuz etme derecesi büyük değildir, fakat hızlı gelisme oranıyla karakterize ediliyordur. 

Bu arada, «yesil» enerji resminin gelismesi umut vericidir, bunun nedeni teknolojik ilerlemeyle ve öncelikle alternatif enerjinin gelismesiyle anlatılıyor. 2020 yılına kadar «yesil» enerjinin dünya pazarı 3 kata yükselecek – yılına 2,2 trilyon ABD Dolar’ına kadar. Bununla birlikte, yenilenebilir enerji kaynaklarının pazarı yılda % 8,6 ortalama ile büyüyecek ve 2020 yılına kadar 1 trilyon $ olacaktır. 

Bugünde Avrupa ve ABD’de «yesil» ekonominin vaat edici sektörlerinden biri olan «yesil» enerjiye yatırım oranı diğer sektörlerün önünü geçmekte. Bu oranlar yüksekliğini gelismis ülkelerin yatırımlarının hızlı büyümesi sayesinde tutmaktadır. Bu ülkelerin yatırımları sadece yenilenebilir enerji kaynaklarının gelismesine yöneltilmistir ve yedi yıl içerisinde yani 2004 yılında 52 milyar Dolar’dan 2011 yılında 260 milyar Dolara’a kadar yükselmistir. Sonuçta «yesil» teknolojiyi, bunun içinde yenilenebilir enerji kaynaklarını desteklemek çoğu ülkeler için ekonomiyi tesvik etmenin önemli aracı olmaya basladı. ABD’de sermayesi 1 milyar Dolar olan, ekolojik temiz enerji kaynaklarını gelistirme 
projelerini kredilendirmeye uzmanlasan «yesil» banka olusturulmaktadır. Güney Kore «yesil» büyüme kavramını ulusal bir stratejı olarak seçiyor ve temel dikkatini «yesil» sanayiye, enerjiye ve yatırıma, bununla yanı sıra «yesil» tasıma araçlarına, tatlı su kaynaklarının alternatiflerine, atık arıtma teknolojilerine, parklar gelistirmeye, sehirdeki nehirlerin düzenlenmesine vurguluyor. 

Bugünde yenilenebilir enerji kaynaklarının pazarı eğitim, bilim ve sanayi alanlarında güçlü etkisiyle 50 milyar Avro’dan fazla yıllık cirosuyla gün geçtikçe yükseliyor. 
Yenilenebilir rüzgar, günes ve hidro enerjiyi gelistirmek ekolojik güvensiz ve düsük kaliteli üretimin yerine geçmeye yardımcı olacak. 2012 yılında günes rüzgarından üretilen enerjinin toplam hacmi elektrik üretimi yönünden 12 atom elektro istasyonun gücüyle karsılastırmak mümkündür. European Renewable Energy Council’in (EREC) tahminlerine göre 2030 yılında dünyaca enerji tüketimin %35’ni yenilenebilir kaynaklar sağlayacak. 2050 yılına doğru ABD zararlı atıkların %80’e azaltmaya; ülke tarafından tüketilecek enerjinin %65’i ve ısının %35’i günes tesislerinin yardımıyla üretmeyi hedefliyor. Meksika enerji verimli binaların insaatını planlıyor, 2050 yılına kadar karbon emisyonlarını ikiye azaltmayı gözlemliyor, bununla yanı sıra ev islerine yardım amacıyla eski aletleri yüksek enerji verimli yeni modellere değistirme programını uygulamaktadır. 

«Yesil» Kazakistan 

Kazakistan yesil ekonomiye geçme konusunda Orta Asya’nın lideri konumunda. Bunun en büyük ispatı olarak Astana EXPO-2017 Dünya Fuarı’nın gerçeklesmesi ve “Yesil Köprü” programının uygulanması olduğunu bilirtiyor Asya ve Sessiz Okeanus için Ekonomik ve Sosyal Komisyonu’nun bölüm Baskanı Nikolay Pomosnikov. (ESCAP) 

Kazakistan’ın “yesil” ekonomiye geçis konsepti çok ciddi gelismeleri (çocuk kreslerin, hastanelerin, okulların ve konutların insaatı) kapsayan önemli programdır. Bu konseptin baslı özelliği de su ki, insa edilecek tüm binalar tamamen ekolojik materialler ve teknolojilerden yararlanmasındadır. Bu program kapsamında gerçeklesecek bir sürü etkinlikler sayesinde ülkemizin GSYDH’i %3 artacak ve 500 den fazla yeni is yerleri açılacak. 

Rio + 20 konferansı kapsamında benimsenen “Yesil Köprü” ortak programı, ekolojik ürünlerin, hizmetlerin ve yeni teknolojilerin büyük pazarını olusturmaya imkan sağlar, nitekim küresel ekonominin “yesil” yönde gelismesi için büyük motive sağlayacak. 

Dünya ekonomisinin böyle bir zor döneminde “Yesil Köprü” inisiyatifi tüm dünyada ekolojik temiz ekonominin yaygınlastırmsı ve gelismesindeki problemlere pratik çözümler sunar. 

Alternatif enerji kullanmanın en büyük avantajı – tükenmezliği ve ekolojik temizliğidir. Onların kullanılması gezegenin enerji dengesini değistirmez. 
Alternatif enerjinin devlet tarafından desteklenmesi 

2009 yılında kabul edilen Kazakistan Cumhuriyeti’nin "Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımını Desteklemek Üzerine" Kanunu elektrik ve ısı enerjisinin üretimi için yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının hukuki, ekonomik ve örgütsel temelini tesvik etmeyi belirliyor. 

Kazakistan Cumhuriyeti’nin Stratejik Planına göre 2020 yılına kadar alternatif enerji kaynaklarının payı toplam enerji tüketiminde 2015 yılında %1,5 ve 2020 yılında %3 ten fazla olması gerekiyor (karsılastırma için AB’de -%20, Rusya’da % 4,5). Anahtar Göstergeler Kazakistan’daki yenilenebilir enerji kaynakları hidro, günes ve rüzgar enerjileridir. 


Resim 1– Yenilenebilir enerji üretim hacmi, milyon KWt/saat 
Not – Çevreyi Koruma Bakanlığı’nın verileri 

Kazakistan Cumhuriyeti’ndeki Yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimi 2008-2012 yılları aralığında istikrarlı bir artıs görmekte, 320 den 450 milyon KWt/saat kadar. Bu artısın temel sebebi devlet tarafından desteklenmesidir. 

“Kazakistan – rüzgar enerji pazarını gelistirme inisiyatifi” projesi kapsamında Kazakistan Cumhuriyeti’ndeki rüzgar enerjisinin gelisimini amaçlayan belli çalısmalar gerçeklesti, bununla birlikte, ülkenin her bölgesindeki rüzgarın potansiyeli incelendi. Sonuçta bu projenin basarılı bir sekilde gerçeklese bilmesi için Kazakistan’ın her yerindeki yıllık ortalama rüzgar hızının (yaklasık 5-6 m/saniyede) ise yarayabilecek derecede olduğu ispatlandı. Bu proje kapsamında Kazakistan’ın Rüzgar Atlası gelistirldi. Birlesmis Milletler Kalkınma Programı (UNDP) bu atlasın kolaylastırılmıs web versiyonunu gelistirdi, onun yardımıyla kullanıcı seçilen noktada yıllık ortalama rüzgar hızını, yakın elektrik hattına kadar mesafeyi, diğer nesnelere kadar uzaklığı belirleyebilir, yanı sıra istenen harita katmanlarını seçebilir. 

Kazakistan’ın Rüzgar Atlası Kazakistan Cumhuriyeti topraklarındaki uzun süreli rüzgar hızının rüzgar haritasını, dağıtımı ile idari haritasını ve enerji altyapısı gibi kartografik bilgileri içermektedir. 


Resim 2 – Kazakistan’ın Rüzgar Atlası Kaynak: www.atlas.windenergy.kz 

Rüzgar Atlası'nın temel amacı – ülkedeki rüzgar kaynaklarını incelemeye sistematik yaklasım sağlamak, elektrik enerjisini alabilmek için rüzgar enerji istasyonlarını en doğru nereye yerlestirmek gerektiğini seçmek için kaliteli analizler yapabilmektir. 

Su anda gerçeklesmek üzereyken birkaç projeler sunlardır: 

1. “300 MW genisleyebilme fırsatıyla 45 MW Ereymentau yerleskesindeki rüzgar santralinin insaatı” projesi 
2. “Küçük hidro elektrik santralinin insaatı” projesi 
3. “48 MW kurulu güce sahip rüzgar parkının insaatı” projesi 

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının 2020 yılına kadar kalkınma projesi 


Resim 3 — Kazakistan Cumhuriyeti’ndeki yenilenebilir enerji kaynaklarının yerlesim planı (rüzgar santrali ve günes santrali) 




Resim 4 — Kazakistan Cumhuriyeti’ndeki küçük hidro elektrik santrallerinin (HES) yerlesim planı 



Kazakistan’ın Bugünkü Durumu 

Kazakistan bağımsızlığını kazandıktan sonraki 20 yıl içerisinde hem ekonomik hem sosyal alanda önemli gelismeler göstermekte, yanı sıra ulusal, bölgesel ve küresel çevre sorunlarını çözmede aktif rol oynamaktadır. Kazakistan uluslararası isbirliklerini etkin bir sekilde destekliyor ve küresel, bölgesel ve alt-bölgesel düzeydeki ekoloji ve sürdürülebilir kalkınma prosesslerine aktif bir sekilde katılımaktadır. 

Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaskanı’nın Semey sehrindeki atom deneme alanının kapatması, Aral Denizinin kurtarılması, nükleer silahların yayılmasının önlenmesi ve ortadan kaldırılması, Hazar Denizi'nin biyolojik çesitliliğinin korunması üzerindeki inisiyatifleri küresel öneme sahiptir. 

Kazakistan yesil ekonomi için essiz fırsatlar ve kosullara sahiptir. 

Ülkemizin genis toprakları, elverisli jeopolitik konumu, finansal ve doğal kaynakları, piyasada daha etkin ve elverisli yesil teknolojiye olan arzuların artması ve diğer faktörler yeni ısıklar göstermektedir. “Yesil” konusunda gelisme ilkelerini uygulama açısından reform gerektiren ekonominin önemli sektörleri olarak, geri dönüsüm sektörünü, enerji sektörünü ve su tüketim sektörünü söyleyebiliriz. 

Geri dönüsüm sektöründe yesil büyümenin potansiyeli 

Bugünde ülkemizde 30 milyar tondan fazla atıklar birikmis halde, bunun içinde 46,9 milyon tonu kamu atıkları. Her sene 700 milyon ton endüstriyel atıklar, 3,5 milyon ton evsel atıklar ve 92 milyon tondan fazla hayvansal atıklar tekrar birikmekte, nitekim bu atıklar biyogaz ve gübre üretiminde yararlı olabilir. 

Kazakistan Cumhuriyeti’ndeki kül atıklarının geri dönüsümü %1’i, atık depolama ve dökümlere çıkartılacak kamu atıklarının geri dönüsümü ise %0,2’i asmıyor, lakin gelismis ülkelerdeki atıkların geri dönüsüm göstergesi %60-90’dır. 

Modern yesil teknolojiler katı kamu atıklarını (KKA) etkin bir sekilde geri dönüsüm sağlayabilir. Nitekim, KKA geri dönüsümü karlı olabilir. Bu nedenle, atıklara ikincil hammade olarak bakmamız gerekiyor ki, sonuçta belli bir derecede gelir sağlayabilsin. Örneğin Avrupa’da KKA-dan çıkartılan değerli bilesenlerin ikincil cirosu yılda 60 milyar Avro’yu bulmaktadır. Bu sektörde 3 milyondan fazla personel çalısmaktadır. Yıllık yeni is yerleri %10-16 çoğalmaktadır. 

Genel olarak, atıkların tüm türlerini yönetim sistemini yeniden yapılandırmak, ileri metotlar ve standartlar uygulamak gerekiyor, böylece gelecekte atıksız üretimi planlamaya geçmek lazım. 

Yesil Enerji 

Enerji verimliliğini ve enerji tasarrufunu gelistirmek enerji sorunlarını çözmede en etkin, az sermayeli ve hızlı gerçeklesen bir yöntemdir. Gelismis ülkelerin tecrübesi enerji tasarrufuna 1 Dolar yatırım yapıldığında karsılığında 2 Dolar alabileceğini göstermektedir. 

Bugünde Kazakistan enerji verimliliği açısından GSYDH göstergesi yüksek gelirli ülkelerden ve Euro bölgesindeki ülkelerden baya geride kalmaktadır, lakin devletin desteğiyle ele alınıp gerçeklemekte olan büyük kapsamlı projelerin sayesinde kısa zaman içerisinde bu rakamın yükseleceğinden eminim. 


 GRAFİK 2 ; GSYDH Enerji Verimliliğini Karsılastırma Dinamiği 

Dünyanın çoğu ülkesinde sözgelimi ABD’de (LEED USGBC), Dngiltere’de ve Avrupa’da (BREEAM) uygulanmakta olan projelendirme ve insaatın yesil standartlarını (GreenBuilding) hayata geçirmek gerekiyor. 

Bugünde Kazakistan’da enerjinin temelini kömür olusturmaktadır. Lakin bu planda gazın geleceği umut vericidir. Gaz tüketme esnasında kömürle kıyasla iki kat daha az karbondioksit çıkıyor ve kömür külünü olusturmuyor. 

Tüm dünyada elverisli ve yeni teknolojilere dayanan yenilenebilir enerjinin payı hızla artmaktadır. Çin devlet desteği sayesinde günes pillerini üretimi yönünden dünya lideridir. 
Almanya 2011 yılında yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik enerjisinin %20 üretmistir ve 2050 yılına doğru bu rakamı %80 yükseltmeyi planla maktadır. Yenilenebilir Enerji geleneksele göre 3 kat fazla is yeri imkanını sunabilir. ABD’nin Enerji Enformasyon Ajansı'nın verilerine göre günes enerjisinin global üretimi 2035 yılına doğru 14 kata yükselecek, yani 191 milyar KWt/saat kadar. ABD’de 1997 yılında 6.3 milyar dolarlık "Milyon Günesli Çatılar" adlı büyük program baslatılmıstı. Böyle inisiyatifler günes enerjisinin genis iç pazarını gelistirmeye tesvik eder, sirketlere dünya pazarındaki konumunu ve rekabet edebilirlik gücünü yeniden yapılandır masına yardımcı olur ve yeni is yerlerinin açılmasına imkan sağlar. 

Sonuç 

Kazakistan'da «yesil» vektör enerji politikasının trendi olarak ileri çıkıyor. Kyoto protokölü çerçevesinde Kazakistan 2020 yılına kadar sera gazı emisyonlarını %15’e azaltma taahütnamesini kabul etti. Bu hammadeden yeni «yesil» ekonomiye ayrıntılı düsünülen ve etkili bir geçisi gerektirir. Ayrıca, temelinde enerji verimliliğe, yüksek istihdamlı üretime dayalı, böylece çevreyi az kirleten diğer yenilikçi teknolojiler lazim. Bu günde 2020 yılına kadar GSYDH enerji yoğunluğunu %25’e azaltmayı hedefleyen bir strateji benimsendi, yanı sıra Enerji Tasarrufu hakkında yeni Kanun isleniyor. Aynı zamanda, Kazakistan Cumhuriyeti tarafından gelismis ve gelismekte olan ülkeler arasındaki «yesil» ekonomi alanında isbirliği güçlendirmeyi amaçlayan «Yesil Köprü» isimli ortak projenin inisiyatifi sunulmustu. 

Her sene «yesil» modernlesmeye GSYDH'nın % 2 yatırım yapılacak. Su anda Kazakistan’ın Almatı, Jambıl, Kostanay bölgelerinde yenilenebilir enerji kaynaklarını uygulayan günes, rüzgar enerji istasyonları çalısmaktadır. Geçen sene Gumilev adındaki Avrasya Ulusal Üniversitesi temelinde aynı zamanda bir eğitim merkezi olarak hizmet veren " Günes Enerjili Çatı " isimli benzersiz proje uygulandı. 

Önümüzdeki on yıl için planlarda Kazakistan’da üretilecek tüm enerjinin %20’si alternatif kaynaklardan yapılmalıdır. Bu yöndeki çalısmaları aktiflestirmek için bugünlerde Temiz Enerjiyi Gelistirme Ajansı, yanı sıra Alternatif Enerji Projelerini Destekleme Fon’u olusturulmaktadır. «Yesil» enerjinin daha etkin bir sekilde gelismesi için insanoğlunun çevreye minimum olumsuz etkileyecek sekilde enerjiye erisim hızını ve kapsamını dikkate almak gerekiyor. Bu günde ülkenin ekonomi alanında gelismesi ve kalkınmasını sağlamak amacıyla bütün olarak ekonomiye zararı gelmeyecek sekilde geleneksel, yenilenebilir ve alternatif enerjinin optimum dengesini sağlamak önemlidir. 

Öneriler: 

1. Enerji ve ekolojik verimlilik Kazakistan’ın gelişmesi ve kalkınmasındaki önemli hususlardır, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmayı genişletmek – ülkenin bu  yönde ilerlemesinin bir yöntemi olabilir; 
2. Yenilenebilir enerji kaynaklarının en önemli fonksiyonu, enerji tüketimi düsük yoğunluğa sahip bölgelerde yasayan tüketicilere enerji sağlamaktır; 
3. Yenilenebilir enerji ülkenin uzak bölgelerinin gelismesinin önemli faktörü olmalıdır. 

KAYNAKÇA 


1. Kazakistan Cumhuriyeti’nin Çevreyi Koruma Bakanlığı 
2. Kazakistan Cumhuriyeti’nin Endüstri ve Yeni Teknolojiler Bakanlığı 
3. Kazakistan Pertrolgaz ve Enerji Derneği 
4. www.atlas.windenergy.kz 
5. http://www.elektrikport.com/ 
6. “Terra” Yer-Ana Ekoloji Popüler Bilimsel Dergisi, 2004, . 10 
7. Rüzgardan Elektrik Elde Edilmesi Konusunun Küçük Dsletmelerce Üstlenilme Olanaklarının Pazarlama Karması Açısından Ele Alınması, Dr Abdurrahman Tansu SAY, Nemir Çeviri Yayıncılık ve Dağıtım Ltd. Sti, Çanakkale, 1998 
8. http://meta.kz/ 
9. http://strategy2050.kz/ 


***