Muzaffer ÇALISKAN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Muzaffer ÇALISKAN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Şubat 2017 Cumartesi

KÜRESEL ISINMANIN BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK ÜZERİNE ETKİLERİ İLE TARIM ÜRETİMİ


KÜRESEL ISINMANIN BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK ÜZERİNE ETKİLERİ İLE TARIM ÜRETİM ALANLARINA VE İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİNİN İNCELENMESİ 



Muzaffer ÇALISKAN
*Bartın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Tesisat Teknolojisi ve İklimlendirme alanı öğretmeni, 74100 / BARTIN, greeneyes1674@hotmail.com, 05333628443 


Özet 

Küresel ısınma, dünyada ki tüm canlı yasamlarını, zorunlu olan gıda, su, çevre v.b. temel yasam kaynaklarını tehdit etmektedir. Bu sorun atmosferde sera etkisi yaratan fosil kökenli gazların yoğunlasmasından kaynaklanmaktadır. Etkili önlemler alınmadığı takdirde gelecekteki etkileri bugünden daha ağır olacaktır. Bu çalısmada küresel ısınmanın çevresel (Biyolojik çesitlilik ve tarım toprağına) etkileri ile insan sağlığına etkileri (Sosyal ve ekonomik boyut) etkileri değerlendirilmistir. 

Anahtar Kelimeler: Sera etkisi, Tropikal ve Alt tropikal bölgeler, Küresel iklim dengesi, Atmosferik yasam süresi, Isı adası 

1.Giris 

Yıllar boyu insan toplukları, içinde bulundukları eko sistemi değistirmis bundan dolayı bölgesel iklimleri de etkilemislerdir. Günümüzde insan topluluklarının bu etkisi küresel bir düzeye ulasmıstır. Bu durumda son zamanlarda nüfus büyüklüğündeki artıs ve enerji tüketimi, toprak kullanımı, Uluslararası ticaret ve ulasım gibi diğer insan etkinliklerindeki artısın sonucudur.[1] 
Dünyanın iklim sistemi yeryüzündeki yasamı destekleyen karmasık bir sürecin gerekli bir parçasıdır. İklim ve hava, insan sağlığı ve refahı üzerinde her zaman güçlü bir etkiye sahip olmustur. Diğer büyük doğal sistemlerde olduğu gibi iklim sistemini de etkilemistir. [2], [3] Küresel iklim dengesine etki eden birçok karmasık etkilerini yanında; Su anda yasayan insanların sağlık ve refah düzeyine etki eden mal ve hizmetler gibi etkenlerin de göz önünde bulundurulması gerekir. Bütün hayvan türlerinin devamı, besin kaynaklarının sağlanması, bulasıcı hastalıkların yaygınlığının azaltılması, fiziksel güvenlik ve rahatlık iklim kosullarında ki kararlılıkla sağlanabilir. İnsan sağlığını etkilediği bilinen, sağlıklı davranıs biçimlerini kazanma, kalıtım, mesleki etkilenim, yerel çevresel sartlar gibi etkilerinin yanı sıra, bireyin tek basına önlem alamayacağı “Küresel iklim değisimleri” eklenmistir. Sağlığı korumanın boyutları bireylerin ötesinde tek, tek toplumların basarabileceği bir durum olmaktan çıkmıstır. [4] Nüfus artısı, endüstrilesmenin ve modern tasıma sistemlerinin hızla ilerlemesi, giderek artan tüketicilik ve küresel dünya ekonomisinin ortaya çıkması çevreyi hiç beklemediğimiz bir sekilde ve çok değisik biçimlerde etkilemistir. 

2.Küresel Isınma Nedir? Nedenleri Ve Sonuçları 

Küresel ısınma insanların çesitli faaliyetleri sonucunda meydana gelen ve sera gazları olarak adlandırılan çesitli gazların (O2, CH4, N2O, N2O3, CFC ve H2O ) Karbon dioksit, Metan, Azot oksit, Ozon, Kloroflorokarbon ve su buharının atmosferde yoğun bir sekilde artması sonucunda yeryüzüne yakın tabakalar ile yeryüzü sıcaklığının yapay olarak artmasıdır.[5] 

2.1.Küresel Isınmanın Nedenleri 

Küresel ısınmanın nedenlerini, doğal ve yapay nedenler olarak baslıca iki gurupta toplayabiliriz. 

2.1.1.Doğal Nedenler 

• Yeryüzünde meydana gelen kıta kayma hareketleri (Levha tektoniği) ne bağlı olarak dağ olusumlarının mevcut küresel hava akımlarının yönünün değismesi.[6] 
• Dünyanın prezisyon hareketi: Dünya günes çevresindeki yörüngesinde 95000 yılda bir basıklastığı ve her 41000 yılda dünyanın eksenden doğru bir kayma ve her 23000 yılda dairesel bir sapmasını olduğu bilim insanlar tarafından ispatlanmıstır. Dünyanın bu hareketlerinden dolayı zaman, zaman soğuk dönemler yasandığı bu soğuk dönemlerde belli periyotlarda sıcak dönemler geçirdiği belirlenmistir. Bu durum dünyanın doğal ısınmasının diğer bir nedeni sayılmaktadır. [7] 
• Okyanuslarda bölgesel su akıntılarında meydana gelen değisimlerde dünya iklimini etkilemektedir. Atmosfer ve okyanus dönüsümleri sırasında olusan El Nino ( Mevsim normalleri üzerindeki sıcaklık dönemleri) ve La Nino ( Mevsim normallerinden daha düsük sıcaklık dönemleri) olayları tropikal ve alt-tropikal bölgelerde yüzey sularının ısınmasına ve soğumasına neden olarak genellikle 4-5 yılda bir düzenli olarak iklimi değisikliklerine neden olmaktadır. [8] 


2.2.Yapay Nedenler ;

A- Fosil yakıtların kullanımı 

Küresel enerjinin günümüz kosullarında karsılanmasında % 87’ lik pay olarak fosil yakıtlar kullanılmaktadır. Bilim adamlarının ön görülerine göre önümüzdeki 30 yıllık dönemde bu payın % 88 seviyesine çıkacağı sanılmaktadır. Fosil yakıtların enerjiye dönüsüm süreçlerinde CO2 ve diğer sera gazlarının açığa çıkartması küresel sıcaklığı arttırmaktadır. [9] 

B- Sera etkisi 

Atmosferde var olan sera gazlarının birikiminde ki artıs, insan faaliyetlerinin sonucu olarak ortaya çıkan artıslara bağlı olarak küresel ısınma artmaktadır. Bunun yanı sıra ozon tabakasındaki incelmenin de önemli bir etkendir. Sera etkisinden kaynaklanan küresel ısınmanın büyüklüğü her sera gazının birikiminde ki artısın büyüklüğü ve boyutu, bu gazların ısınımsal özelliklerine, atmosferik yasam sürelerine ve atmosferdeki mevcut diğer sera gazlarının birikimine bağlıdır. 

C- Nüfus artısı, kentlesme ve sanayilesme 

İnsanlığın gelecekte karsılasabileceği en büyük tehlikelerden birisi de asırı nüfus artısıdır. Bu artısa bağlı olarak nüfusu besleyecek kaynaklar arasındaki dengenin giderek bozulmasıdır. Dünyanın hemen, hemen tüm ülkelerinde yasanan kırsal alanlardan kente göçler aracılığı ile kentlesme hareketlerinin çoğalması, kentlerde hızlı nüfus artısı nedeni ile daha fazla sanayi üretimine ihtiyaç duyulması, bunun sonucu olarak sanayi ve yerlesim yerlerinden çıkan sera gazları miktarlarının artmasına bağlı olarak, atmosferik kirlilik ve küresel ısınma artmaktadır. 

D- Ormansızlastırma; 

Ormanlar hem kentsel ve kırsal alanlarda yasayan insanlar için hem de flora ve faunalar için hayati önem tasımaktadır. Bitkiler havadan aldıkları CO2’ i fotosentez yolu ile atmosferden uzaklastırmaktadır. Dünyada ormansızlastırmanın hızlanması ile birlikte her yıl atmosfere 6 milyon ton fazladan karbon bırakılmaktadır. [10] 

E- Kentlerin ısı adası etkisi 

Yoğun nüfuslu ve yüksek binaların bulunduğu kentsel alanların çevrelerine nazaran daha sıcak olmaları, kentlerde ısı adası etkisi olusturmaktadır. Asfaltlanmıs alanlar, bitki topluluklarının körelmis olduğu bölgelerde ve siyah yüzeyler ısı adası etkisinin baslıca nedenleridir. Kentlesmis alanlarda hava dolasımının yüksek katlı binalarla engellenmesi ve doğal iklim ortamının bozulmasında küresel ısınmayı arttırıcı etkiler yaratır. [6] 

3.Küresel Isınmanın Biyolojik Çesitlilik Üzerine Etkileri; 

Biyolojik çesitlilik, dünya üzerindeki bitki ve hayvanlara ait toplulukların tür sayısı ve birey yoğunluğu olarak tanımlanır. Küresel sıcaklıklarda ki artısın etkisi ile iklim kusaklarının değismesine ve buna bağlı olarak, bölgelerde bitki ve hayvan nesillerinin yok olma tehlikesi ile karsı, karsıya gelinecektir.. Küresel ısına sonucu deniz suyu seviyesinin artması sulardaki asit oranının ve pH konsantrasyonlarının değismesi sonucu bu sularda yasayan canlıların değismesine, göç etmesine veya yok olmasına sebep olmaktadır. Havadaki kirleticilerin artmasından dolayı kus türlerinin göçüne ya da yok olmasına neden olmaktadır. Küresel ısınmanın su kaynaklarına etkisinden dolayı bazı göçmek kus türleri (Örneğin: Leylek) su kaynaklarının bol olduğu bölgelere göç ettikleri gözlenmis, Bu da ekolojik dengede değisimlere sebep olmaktadır (Tarla fareleri ve yılanların artması) Küresel ısınmaya bağlı olarak bitki türlerinde % 10 azalma riski olduğu da göz önüne alınırsa, Biyo çesitlilik açısından ciddi bir tehdit olarak görülmektedir. Küresel ısınmanın biyo çesitlilik üzerine etkileri etkilerini de kısaca söyle sıralayabiliriz. 

— Asırı sıcaklıklardan dolayı fotosentez yavaslaması sonucu bitki büyümesinin yavaslaması 
— Asırı sıcaklıkların etkisi ile orman yangınlarındaki asırı artısların görülmesi 
— Bitki göçlerinin görülmesi (Örneğin; Daha önce Akdeniz faunasında yasayan bitkilerin, Karadeniz kıyılarında görülmesi. 

IPCC 2007 yılı raporuna göre, gelecek 100 yıl içerisinde dünya genelinde tüm bitki ve hayvan türlerinin % 30 oranında yok olacağı da ifade edilmektedir. [11] 

4. Küresel Isınmanın Tarım Toprakları Üzerine Etkileri 

İklim ve iklim değisimlerinden duyarlı sektörlerin basında tarımsal üretim sektörü gelir. Küresel ısınmanın bu sektör üzerinde çift yönlü etkisi söz konusudur. İklim değisimlerinin ürün verimi, ormancılık ve hayvancılık üzerine etkisi bölgeden, bölgeye farklılıklar göstermektedir. Genellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde yasanan sıra dısı seller ve kuraklıklar sonucu olumsuz etkilenirken; Toprak içerisindeki mineral ve organik maddelerin karısımında çok büyük kayıplar olmaktadır. Ekonomik anlamda düşünüldüğünde ise verimli toprakların azalması sonucunda büyük kayıplar söz konusudur. Buda ülke ekonomilerine ek bir yük getireceği hesaplanmaktadır. Küresel ısınmanın tarım toprakları üzerine etkilerini de söyle sıralayabiliriz. 

— Deniz ve okyanusların su seviyelerinin yükselmesi sonucu, deniz seviyesine yakın ekilebilir tarın arazilerinin su altında kalması. 
— Asırı yağısların tarım toprakları üzerine etki yaparak erozyonlara sebep olması. 
— Günesin kavurucu sıcağı altında kalan tarım topraklarında verimin düsmesi. 
— Tarım topraklarında meydana gelen azot azalmaları. 
— Ekilebilir topraklarda tuz miktarının artması 
— Ekilebilir topraklarda pH dengesinde ki değisimler. 
— Tarımsal ürünlerde zararlıların ve hastalıkların artması. 

5. Küresel Isınmanın İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri 

Küresel ısınmanın insan sağlığı üzerindeki etkilerini birkaç ana baslık altında toplayabiliriz. 

5.1.İklim Ekstremleri (Asırı Hava Olayları) 

İklim kosulları, vektörel kaynaklı, enteritik ve su kaynaklı birçok hastalığın belirleyicisidir. Yıldan yıla değisim gösteren iklim ile enfeksiyon hastalıkları arasında iliski, iklim değisimine hassas olan toplumlarda çok açık biçimde görülmektedir. 

5.2.Sıcaklık Ekstremlerini 

Sıcaklık dalgalarının sonucu mevsimsel ölümleri de arttırabilir. Birçok ılıman ülkede kıs sezonundaki ölüm oranları, yaz sezonundakilerden % 10 – 25 oranında daha yüksektir. 
İklime bağlı olarak kısın meydana gelen ölümlerin saptanması daha kolaydır. Küresel ısınma kıs ölümlerinde azalmaya, yaz ölümlerinde ise artısa yol açmaktadır. 

5.3.Termel Stres 

Küresel iklim değisikliğine bağlı olarak sıcak dalgalarının sıklığında meydana gelen artısla beraber daha sıcak yazlar, daha ılık kıslar beklenmektedir. Mevsim içinde çok büyük farklılıklar gözlenmese de ortalama ısılardaki artıs yaz aylarındaki sıcak dalgaları arttırarak, kıs aylarında gözlenen soğuk dalgalarını azaltacaktır.[6] Günlük meteorolojik verilerle mortalite verileri arasındaki iliski incelendiğinde Yunanistan, Hollanda, Almanya gibi ülkelerde yaz aylarında yasanan sıcaklık artısları ile beraber, yazın artan ölüm oranları gözlenmistir. [4] 

5.4 Aero Allerjenler 

Havada bulunan Aero allergenler, özellikle polen mevsimine göre değismektedir. Küresel ısınma nedeni ile polen mevsiminin uzaması ve buna bağlı olarak görülen hastalıkların insidansında artıslara neden olur. (Saman nezlesi v.b.) İklim değisimlerine bağlı olarak evlerdeki hamam böcekleri, maytlar v.b. arttığı gözlenmistir. Dıs ortamda polen ve hava kirleticilerin miktarında artma olduğundan Astım gibi hastalıklarda doğru olarak artmaktadır. [4] 

5.5.Seller ve Sellerden Sonra Görülen Enfeksiyon Hastalıkları 

Küresel ısıma sonucu, nehirlerde, yağmur, kar ve buz erimesi sonucunda meydana gelen seller kıyı bölgelerinde ise deniz suyunun yükselmesine bağlı olusan sellerin olusabileceği tahmin edilmektedir. Sel suları genellikle insan ve hayvan atıkları ile kirlendiğinden; Özellikle alt yapının yetersiz olduğu bölgelerde salgın hastalık görülme riski artmaktadır. Bu olayların sonucunda, toksit, biyolojik ve kimyasal artmasına neden olmaktadır. 

5.6.İklim Değisimlerinden Meydana Gelen Enfeksiyon Hastalıkları 

Küresel ısınmanın yüzey sularını etkilemesi sonucu, vektör kaynaklı enfeksiyon hastalıkları üzerinde etkisi vardır. (Dang, sarıhumma v.b.) Bunun yanı sıra viral hastalıklar ise malarya yayan sivrisinek türlerinin özel bir önemi vardır. Malarya tropik ve subtropik bölgelerde yaygın olarak görüldüğü gözlenmistir. [12] 

6.Sonuçların Tartısılması 

Yukarıda paylastığımız bilgiler ve IPCC raporu ısığı altında küresel ısınma ve iklim değisikliği için, asağıdaki önlemleri almamızda gelecekte yasanabilir bir dünya için faydalı olacağı inancındayım.

1-Temiz enerji kaynaklarına ( Rüzgâr santralleri, Günes enerji santrallerine) yönelmemiz gerekir. 
2-Sera gazı emisyonlarını azaltarak: 

a-Etkili konvansiyonel iklimlendirme 

b-Fosil yakıtlarda dekarbonizasyon 

c-Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim 

3-Endüstriyel faaliyetler kontrollü yapılmalıdır. 
4-Enerji politikalarında düzenlemelerin yapılması 
5-Teknoloji transferinin arttırılması sağlanmalıdır. 
6-Tasıma ve nakliye islemlerinde, toplu tasıma araçları ( tren v.b.) kullanılmalıdır. 
7-Emisyonlar azaltılmalıdır.(Baca filtresi, egzoz ölçümleri v.b.) 
8-Dnsani yerlesim alanları planlanmalıdır. 
9-Konutlarda enerji savurganlığını önleyici teknoloji ve davranıslar kazandırılarak iklimlendirme ve pisirme araçlarında, tasarrufu sağlayan araçlar kullanılmalıdır. 
10-Orman ve bitki örtüsünün korunması, yeniden ormanlandırma yönünde politikalar güdülmelidir. 

KAYNAKÇA; 

Tek Yazarlı Makaleler 

[1] Çepel N;Ekolojik sorunlar ve çözümleri, TÜBDTAK Popüler bilim kitapları (2003) 
[2] Saylıkay M; Küresel ısınma, Enerji senaryoları ve Türkiye’nin rolü. “Akademik Bakıs dergisi” Sayı:19 (Ocak, Subat, Mart 2010) Dktisat ve Girisimcilik Üniversitesi, Türk Dünyası, 
Kırgız-Türk Sosyal Bilimler Enstitüsü Celalabad-Kırgızistan 
[3] Erlat E;El Nino, La Nina ve güneyli salınım, Ege coğrafya dergisi; Ege Üniversitesi Coğrafya bölümü Sayı no: 10 İzmir. 
[4] Bayraç H.N; Küresel enerji politikaları ve Türkiye: Petrol ve Doğalgaz kaynakları açısından bir karsılastırma. Eskisehir Üniversitesi Sosyal bilimler dergisi, Cilt no: 10 Sayı no: 1, Haziran 2009 Eskisehir. 
[5] Vidal J. Reducing Emission from Deforestation and Degration. 

Çift Yazarlı Makaleler: 

[1] Last J PublicHealthonal Human Ecology,Printece Hall,International, Secont Ed.(7-9) Newjersey 2003. 
[2] Last J.M. Humanhealthand chaning world (maxcy-Rosenau-Last publik health and preventive medicine, Robert B Wallece 14.th Ed.Appaleton-Lange, Stamford, Con,metcut 1998; 781-92. 
[3] Lefebure M.G., Martin P.H. Malaria and climate; sensitivity of malaria. Potential transmission to climate, Royal swedish Acaamy of Sience Ambio. Vol.24. No: 4 June 1995. 

Arşiv Dökümü: 

[1] WHO, WMO, UNEP; Climate change and Human Health-Risk and ResponesWHO P 
[2] The ministreal Conference on environment and health, WHO Regional Office for europe;London 16-19 June 1999. 
[3] IPCC (2007) Climate Change 2007 The Physical Sience basis summary for polcymaker 
Contibu report of working group I tothe fourth assement report of the Inter govermatal panel on climate change. 

İnternet siteleri; 

[1] http:// www.turkce bilgi.net/ bilim/cografya/el.nino-güney salinimlari 




***

ENERJİ ÜRETİMİNDE ÖRNEK BİR ÇALISMA OLARAK, BARTIN BELEDİYESİ


YENİLENEBİLİR ENERJİ ÜRETİMİNDE ÖRNEK BİR ÇALISMA OLARAK, BARTIN BELEDİYESİNİN, YENİLENEBİLİR ENERJİ ÜRETİMİNİN İNCELENMESİ 




Muzaffer ÇALISKAN*1 
*Bartın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Tesisat Teknolojisi ve İklimlendirme alanı öğretmeni 74100 / BARTIN, greeneyes1674@hotmail.com, 05333628443 


Özet 

İçinde bulunduğumuz yüzyılın en büyük ihtiyaçlarından birisi de enerjidir. Azalan fosil yakıtlar, nüfus artıs oranlarının artması, İnsanları yeni kaynak arayıslarına 
yöneltmislerdir. Yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretimini ön plana çıkartmıstır. Bu bağlamda Bartın belediyesi artan enerji tüketim maliyetlerini kendi öz kaynaklarından karsılamak amacı ile yenilenebilir enerji üretim birimi kurarak çalısmalarına baslamıstır. İlk etapta Bartın belediyesi bahçesine 09 x 2.10 x 6 =11.34 m2 alanda 2.94 kW/h enerji üretimi yapabilecek günes paneli kurmustur. Daha sonraki asamada Bartın ve çevresinin 6 ay süre ile rüzgâr ölçümleri yapılmıs; Elde edilen veriler doğrultusunda Kanlı türbe mevkisinde 90 metre yükseklikte direk üzerine 250 kW / h enerji üretimi yapabilecek bir elektrik santrali kurulmus asamasında olup 2015 yılında hizmete girmesi planlan maktadır. Bu çalısmada; Bartın belediyesinin iktisadi kuruluslarında tüketilen elektrik enerji miktarı yıllara göre tüketilen elektrik enerji miktarının kW/TL değerlerinin: 

-Rüzgâr enerji üretim santralinin üretim değerlerinden elde edilecek enerjinin kW/h-TL 

-Günes enerji üretim panellerinden elde edilen üretim değerlerinin kW/h-TL Elde edilen enerji miktarlarının toplamının, genel tüketime oranlarının karsılastırılmasını, Bartın belediyesi ve İktisadi kuruluslarının yıllık bazda elde ettiği tasarrufları, yenilenebilir enerjinin önemini ön plana çıkarmayı amaçladım. 
Anahtar Kelimeler: Yenilenebilir enerji, Fosil yakıt, Rüzgâr enerji santrali, Günes enerji paneli, İktisadi kurulus 

1.Giris 

Enerji ihtiyacının karsılanmasında, 19. yüzyıla kömür damgasını vurmus. 20 yüzyılda kömürün yanında petrol ve doğal gaz kullanılmıstır. Bu fosil yakıtların rezervlerinin tam olarak hesaplanmamasından dolayı ve tükeneceği kaygısı ile nükleer enerji de kullanılmıstır. 

20. Yüzyılda iki büyük dünya savası yasanmasına karsın dünya nüfusundaki hızlı artıs, sanayinin hızla ve yeni teknolojilerle artmasına paralel olarak mevcut fosil yakıtları da hızla azaltmaktadır. Ülkemiz gibi gelismekte olan ülkelerde yanlıs enerji politikalarından dolayı enerji talebi, büyüyen nüfus gelisen sanayi ile birlikte hızla artmaktadır. Bunun sonucu olarak ülkemizde hızla artan bir enerji açığı ortaya çıkmıstır. Bu enerji açığı komsu ülkelerden ithal edilmistir. (Rusya ve Dran’dan sağlanan doğal gaz alımı gibi) Yine yanlıs enerji politikaları sonucu ithal edilen doğal gazla çalısan termik enerji santrallerinde kurulması kullanıcılara artı maliyet getirmistir. (Evlerde kullanılan elektrik birim fiyatı 0.36 TL-kW/h ) Son yıllarda ki çözüm arayısları arasında hidroelektrik ve termik santrallerin yanı sıra nükleer enerji santralleri de gündeme gelmistir. (Sinop’a kurulmak istenen nükleer santral, Bartın /Amasra’ya kurulmak istenen termik santral v.b.) Bu santrallere alternatif olarak son dönemlerde yeni düzenlemeleri yapılan EPDK enerji üretim sartnamesine göre gücü 1000 kW/h kadar olan rüzgâr enerji üretim santrallerinin anılan daireden izin alınmaksızın enerji üretimlerine izin verilmis ve hatta kullanımdan artan enerjinin dağıtım sirketlerine satılmasına imkân sağlanmıstır. Ülkemizin coğrafi konumu itibarı ile güney kesimlerinin ekvatora yakınlığı düsünüldüğünde, bunun yanı sıra güney Marmara, Kuzey Ege ve Trakya bölgelerinde enerji elde edilebilir rüzgârlara sahip olması göz önüne alındığında fosil yakıtların ve ithal enerjinin alternatifi olarak düsünülebilir. 


2.Yenilenebilir Enerji Üretiminde Örnek Bir Belediye Çalısması 

Bartın belediyesi yukarıda saydığımız nedenlerden dolayı bir çalısma baslatmıstır Dlk olarak belediye bahçesinde 12 m2 lık alanda 3 kW/h gücünde bir günes enerji üretim panelinin yanı sıra kanlı türbe mevkisinde 250 kW/h kapasitesi rüzgâr enerji santrali kurulus asamasında olup 2015 yılında üretime geçmesi planlanmaktadır. Bu santrallerden elde edilen 
/ edilecek elektrik enerjisini, enerji dağıtım sirketlerine satmaktadır. 

3.Günes Enerji Panellerinden Elde Edilen Verilerin İncelenmesi 

Günes ısınları, yeryüzüne ulastığında açık havada metrekareye 800-1000 W/h, bulutlu havalarda 600-750 W/h ve kapalı havalarda 250-400 W/h enerji verdiği bilim insanlarının deneyleri sonucu olarak ortaya konmustur. Yukarıda ki verilen ısığında Bartın belediye binasının bahçesinde ilk örnek olarak kurulan 3 kW/h gücündeki günes enerji santrali ile elektrik üretimine baslamıstır. Ürettiği elektriği, elektrik dağıtım sirketlerine satmaktadır. Günes ısınlarının eğik geldiği, günlerin kısa olduğu subat ve mart aylarında ki istatistikleri inceleyelim. 
(Bu ölçümler 01.02.2014 – 28.03.2014, 01.06.2014 –300.6.2014, 01.07.2014 31.07.2014 tarihleri arasına alınmıstır.) 


Resim 1. Şubat ayı elektrik üretimi (Uydu veri bağlantısı) 




Tablo 1. 01.02.2014 – 28.02.2014, 01.06.2014 – 30.06.2014 ve 01.07.2014 -31.07.2014 tarihlerinde elde edilen elektrik enerjisi ( KW/h) ve ekonomik karsılığı 

Bartın belediyesi ve iktisadi kuruluslarında tüketilen elektrik enerjisinin yıllara göre dağılımlarını inceleyelim. 


Tablo 2. Bartın belediyesi iktisadi kuruluslarında tüketilen elektrik enerjisinin yıllara göre dağılımları. 

2014 yılı baz alınarak, 3 aylık periyottaki elde edilen ekonomik değerin karsılastırılmasını yaparsak: 
Tüketilen elektrik enerjisi (kW/h) x Ekonomik değeri / Üretilen elektrik enerjisi x Ekonomik değer = % kazanç TL 
1025064 x 036 = 369023 TL / 2795.3 x 0,36 = 1006.25 = % 00.27 oranında kar elde edilmistir. 

2015 yılında üretime geçmesi planlanan (250kW/h) üretim kapasitesine sahip rüzgâr enerji üretim santrali ve arttırılması düsünülen( 6 kW/ h) günes enerji üretim santralinden elde edilecek elektrik enerjisinin (tahmini) değerlerinin karsılastırılması. 



Tablo 3. Rüzgâr enerji santralinden (2015 yılı için) üretilmesi planlanan elektrik enerjisi (tahmini) ve ekonomik değerleri 



Tablo 4. 6 kW / h’ lık günes enerji panelinden elektrik enerjisi ve ekonomik değerleri (tahmini) 

Rüzgâr enerji santralinden elde edilen elektrik enerjisi ( kW/h) + Günes enerji panellerinden elde edilen elektrik enerjisi ( kW/h) = Toplam üretilen elektrik enerjisi  ( kW/h) x Elektrik Enerji Bedeli ( kW/h x 0.40) 

11257 + 2190000 = 2201257 kW/ h x 0.40 = 880502.8 TL 

2015 yılı için tahmini üretilecek enerji miktarı x Elektrik enerji bedeli ( kW/h x 0.40) 
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------= % 
2015 yılı için tahmini kullanılacak enerji miktarı x Elektrik enerji bedeli ( kW/h x 0.40) 

50000000 ( kW/h ) x 0.40 2000000 
--------------------------------= --------------------= % 44 
202201257 (kW/h) x 0.40 880502.8 

4.Sonuçların Tartışılması 

Rezervleri tükenmekte olan fosil yakıtların yerine kullanılması düsünülen nükleer enerji santralleri (Mersin /Akkuyu, Sinop v.b) kurulmus veya kurulma asamasındadır. Son çeyrek yüzyılda nükleer santrallerde olusan kazalar (Fukisima(2007), Çernobil(1986) hep birlikte yasadık. Özellikle bölgemize yakın olması itibarı ile Çernobil (Nisan 1986) nükleer santralinde meydana gelen patlamadan: 

-Tüm Karadeniz sahil seridinde bulunan illerde özellikle kanser oranlarında artıslar gözlenmistir. (Sağlık Bakanlığı gov.tr) 
-Özürlü ve sakat doğum oranlarında artısları gözlenmistir. 
-Karadeniz bölgesinde olusan nükleer serpintilerin bitkiler üzerindeki etkisi hala sürmektedir. 

1-Yukarıda saydığımız etkenlerden dolayı, yeni kaynaklara yönelis yenilenebilir enerji kaynaklarına olmalıdır. 
2-Belediyeler kendi öz kaynakları ile kuracağı enerji üretim santralleri ile üreteceği elektrik enerjisini, dağıtım sirketlerine satarak, bütçelerini desteklemelidir. 
3-Belediye iktisadi kurulusları kendi tüketeceği elektriği üretebileceklerdir. 
4-Daha temiz ve çevreci enerji edilecektir. 


KAYNAKÇA 

www.saglik.gov.tr 
www.taek.gov.tr 
www.tuik.gov.tr 
www.enerjisa.com 


***