Ahtapot. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ahtapot. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Ocak 2016 Cumartesi

Ahtapot.,



Ahtapot.,




EROL MANİSALI
26.03.2003-Sayı:26


Gazetemiz yazarlarından Erol Manisalı’nın Ahtapot isimli kitabı yayınlandı. Manisalı ile yeni kitabı üzerine söyleştik. 

TÜRKSOLU: Kitabın adı olarak seçilen Ahtapot neyin simgesidir? 

EROL MANİSALI: Ahtapot birçok şeyi ifade ediyor. Özellikle de Soğuk Savaş sonrasında daha vahşileşen “sistemin” insanları, toplumları, ülkeleri nasıl kolları ile sararak ezdiğini, bağladığını gösteriyor. 

- Kimlerdir bu hükmedenler, saldıranlar, ezenler? İnsanlar mı, firmalar mı, yoksa belirli yapılanmalar mı? 

- Ahtapotun beynine hükmedenler kimlerdir? 

- Ahtapotun kolları nerededir? 

- Öte yandan, ahtopotun esir aldıkları kimlerdir? Kitapta bütün bunlar kısa kısa yazılar halinde anlatılıyor. 

TÜRKSOLU: İşin içine Türkiye de giriyor mu? 

EROL MANİSALI: Türkiye de anlatılıyor. İktisadi, siyasi çevrelerde; medya çevrelerinde, kültür çevrelerinde sistem nasıl kurulmuştur? Üniversite çevrelerine kadar gelen uzantılar nasıl çalışırlar? Türkiye’de işin iktisadi şeması nasıl işlemektedir? 

Büyük sermaye çevreleri hangi işleri yürütürler? Bunların hedefleri ile Türkiye’nin ulusal hedefleri arasındaki sapmalar nelerdir? 

Sapmalar niçin kaçınılmaz bir sonuç olarak ortaya çıkıyor? 

Bütün bu soruların yanıtları günlük olaylardan da esinlenerek ortaya konmuştur. Sadece sorunların ortaya konması ile yetinilmemiş, çözüm yolları da araştırılmıştır. 

TÜRKSOLU: Somut öneriler var mı? 

EROL MANİSALI: Sorunlar ortaya konulurken eş zamanlı olarak çözüm yolları da tartışılmıştır. 

Burada en önemli konu, “çözüm yollarının önüne getirilen engellerdir”. Ahtapotun beyni ve kolları, bir sömürge düzeni kurmakla kalmamış, aynı zamanda bozuk sistemin korunmasının da altyapısını hazırlamaya çalışmıştır. 

TÜRKSOLU: Örnek verebilir misiniz? 

EROL MANİSALI: Örneğin, ulusal politikanın oluşmaması için ellerinden geleni yapmaktadırlar. 

- Ekonomi politikalarını Ankara’dan, Türkiye’den değil dışarıdan yönetilmesini sağlıyorlar. IMF kanalı ile AB ile kurulan Gümrük Birliği yapısı ile. 

- Gazete ve televizyonların “gayri milli” bir ortam yaratmasını istiyorlar. Ulusal kimliği kaldıran çabalar içindeler. 

- Türk dilini bozmaya çalışıyorlar. İktisadi, siyasi, kültürel alanlarda dış odaklara bağımlı bir düzen kuruyorlar. 

TÜRKSOLU: Kitapta başka neler var? 

EROL MANİSALI: İktisattan dış politikaya, kültürden dini olaylara kadar meseleler ele alındı. Bunlar kısa kısa yazılar halinde ancak birbirini tamamlıyor. Ahtapotun kollarını, parmaklarını, beynini, ağzını, midesini ayrı ayrı ele alan yazılar var. Ama bir bütünün parçaları olarak ele alınmış. 

Hepsi okunduktan sonra Ahtapot ortaya çıkıyor: Ahtapot’u o zaman anlayabiliyoruz. Hem dünya üzerindeki yapısı ile, hem de Türkiye’ye uzanan kolları ile. 

Ayrı ayrı parçalar birleştirilince resmin tamamı anlaşılabiliyor. Bir legonun parçalarını birleştirmek gibi. 

TÜRKSOLU: Yani Ahtapot’un nasıl birşey olduğu... 

EROL MANİSALI: Evet, sonunda Ahtopot’un nasıl birşey olduğunu anlıyoruz. 

Sistemin bütününü görebiliyoruz: Türkiye’deki bütün uzantıları ile birlikte. 

Ve dehşete kapılıyoruz. Aynen ABD’nin Irak karşısındaki tutumu gibi. Ahtapot’un kollarının toplumları, ülkeleri nasıl kana buladığını apaçık görüyörüz. 

Ve meselenin gerçekte, emperyalizmin paylaşım kavgası olduğunu anlıyoruz. 




..