Habib Hürmüzlü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Habib Hürmüzlü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ekim 2017 Perşembe

IRAK TÜRKMENLERİ 2017 YILI GÜNCESİ



 IRAK TÜRKMENLERİ 2017 YILI GÜNCESİ 

Hazırlayanlar: 
Habib Hürmüzlü, 
ORSAM Danışmanı 
Firuze Yağmur Gökler, 
ORSAM Araştırma Asistanı 
01-15 Şubat 2017 - 
Sayı:96 



ITC'DEN ABADİ'YE "TÜRKMEN BAKAN" ÇAĞRISI 

01 Şubat 2017 Irak'taki Türkmenler, Irak Başbakanı Haydar el-Abadi'nin kabinede boş olan 5 bakanlıktan birine getirmeyi planladığı Dava Partili bir Türkmen adayın, Türkmen toplumunun haklarını gerektiği gibi savunabileceği konusunda endişe duyuyor. Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Abadi'nin 5 bakanlıktan birisine kendisinin de üyesi olduğu, 2003 sonrası dönemde iktidarda bulunan ve izlediği mezhepçi politikalar ile karıştığı yolsuzluklar nedeniyle eleştirilen Dava Partisi mensubu bir Türkmeni getirme niyetinde olduğunu belirterek, "bunu kabul etmeyeceklerini" söyledi. Salihi, “Abadi'nin ticaret ya da sanayi bakanlığına üyesi olduğu Dava Partisi mensubu 'sözde Türkmen aday' seçeceği duyumunu aldık. Bu durum, Türkmenler açısından endişe vericidir. Abadi, bakan seçmeden önce bunu kendi çevresine değil, Türkmen halkının oylarıyla mecliste bulunan bizim partimize (ITC milletvekillerine) sormalı" dedi. Haklarındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle istifa etmeleri ya da meclis tarafından görevden alınmaları nedeniyle savunma, içişleri, maliye, ticaret ve sanayi bakanlıklarının bir süredir boş olduğunu hatırlatan Salihi, yaşanan bu gelişmelerden sonra birkaç defa görüştüklerini anlattığı Abadi'den kabinesinde Türkmen isme yer vermesini talep ettiklerini ve onun da bu konuda kendilerine söz verdiğini aktardı. İki yılı aşkın süredir kabinede Türkmenlerin yer almadığını kaydeden Salihi, söz konusu boş bakanlıklara Şii partilere yakın birisinin seçilmesini istemediklerini ifade etti. Salihi şunları kaydetti: "Bakanlar Kurulunda alınacak kararlara seyirci kalan değil, Türkmenlerin hak ve hukukunu savunabilen bir Türkmen ismin bakan olmasını istiyoruz. Şii partili Türkmen adaya kesinlikle razı olmayız. Şii partili bakan Türkmenleri temsil etmez. O Bakan, kendi partisini temsil eder." Salihi, Abadi'nin daha önce sık sık dile getirdiği ancak bir türlü hayata geçiremediği "teknokratlar hükümeti" açıklamalarına ilişkin ise "Eğer söz konusu olan partili değil bağımsız adaysa, Abadi'ye Türkmenlerin bağrından kopmuş teknokrat aday da sunabiliriz." değerlendirmesinde bulundu. Terör örgütü IŞİD’e karşı mücadelenin yürütüldüğü Irak'ta, Abadi kabinesinde özellikle içişleri ve savunma bakanlıklarının boş bulunması ülkedeki birçok çevre tarafından eleştiriliyor. Abadi'nin söz konusu bakanlıklara getirilmesi için seçeceği adayları yakında meclisin onayına sunması bekleniyor. Şii, Sünni, Kürt, Türkmen ve Hıristiyan grup ve milletvekillerinin yer aldığı mecliste, Abadi'nin sunacağı adaylar üzerinde anlaşma sağlamasının zor olabileceği üzerinde duruluyor. Abadi, daha önce yaptığı açıklamada bu konuda topun mecliste olduğunu ifade etmişti. Abadi 17 Ağustos 2015'te aldığı kararla 33 olan bakanlık sayısını 22'ye düşürmüştü. Lağvedilen bakanlıklar arasında İran'a yakın Bedir Grubu'nun üyesi ve Türkmen Muhammed Mehdi Beyati'nin yürüttüğü İnsan Hakları Bakanlığı da bulunuyordu. Irak'ta kabinede Türkmen bakan bulunma konusunda ayrılan bir kontenjan olmasa da, 2003 sonrası dönemlerdeki hükümetlerde genelde hep bir Türkmen bakan yer almıştı. Kabinede yer alan bu bakanların genelde Şii partilerden olması Türkmen halkını yeterince temsil edip etmedikleri konusunda tartışmalara neden olduğu gibi bazı Türkmen çevreleri bu duruma tepki göstermişti. (Anadolu Ajansı) 

TÜRK KIZILAYI ANTALYA ŞUBESİ, SAVAŞ MAĞDURU TÜRKMEN AİLELERE GIDA YARDIMINDA BULUNDU 

01 Şubat 2017 




Kızılay Antalya Şube Başkanı Dr. Cengiz Nizam, 


“Ülkelerindeki olumsuz koşullar dolayısıyla vatanımıza sığınan kardeşlerimize 20 koliden oluşan kuru bakliyat malzemelerinin bulunduğu erzak yardımlarını bizzat mahallelerine giderek elden ulaştırdık. Türk Kızılayımız merhamet elini yüzyıllardır olduğu gibi uzatmaya devam edecek ve mazlumların umudu olmaktan hiçbir zaman vazgeçmeyecektir” dedi. 

(https://www.kizilay.org.tr/Haber/KurumsalHaberDetay/3318) 


KERKÜK'TE GENİŞ ÇAPLI TOPLANTI DÜZENLENDİ 

03 Şubat 2017 




Irak Türkmen Cephesi Kerkük'te Şehit İbrahim İsmail Salonu'nda ''2017 yılını sorunlara meydan okuma ve çalışma yılı yapalım'' başlığı altında geniş çaplı bir toplantı düzenledi. Toplantıda Irak Türkmen Cephesi Yürütme Kurulu üyeleri, Türkmen milletvekilleri, Irak Türkmen Cephesi İl Başkanları, Türkmen Sivil Toplum Örgütleri başkanları ve vatandaşlar hazır bulundu. Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi toplantıda yaptığı konuşmada, Türkmen arenası ve Bağdat'ta meydana gelen son gelişmelere değindi. Salihi ayrıca Türkmen Milletine birlik ve beraberlik çağrısı yaptı. Salihi, Irak Türkmen Cephesi'nin Türkmenler'in haklarını elde etmesi için çalıştığını da ifade etti. Türkmen milletvekili Niyazi Mimaroğlu ise, önümüzdeki dönemde Türkmenlerin birlik ve beraberliğinin sağlanmasının önemine değindi. Irak Türkmen Cephesi Kerkük İl Başkanı Kasım Kazancı yaptığı konuşmada, Türkmenlerin omuz omuza vermesi gerektiğini ifade etti. (Türkmeneli TV) 


SALİHİ’NİN ITC KURULUŞLARIYLA OLAĞANÜSTÜ TOPLANTISI 

06 Şubat 2017 

Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi, Irak Türkmen Cephesi teşkilatı ile olağanüstü bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıya Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı ve Kerkük Milletvekili Hasan Turan, Haydar Reşit, Irak Türkmen Cephesi Yürütme Bürosu üyeleri, şube sorumluları, Irak içindeki teşkilat sorumluları, Türkmen Milletvekili Niyazi Mimaroğlu, eski Türkmen Milletvekili Jale Neftçi, Muzaffer Arslan ve Kerkük İl Meclisi’nin Türkmen üyeleri katıldı. Salihi açılış konuşmasında Türkmen kuruluşlarını söz birliğine ve mezhepçilikten uzak durmaya davet ederek “Türkmen Cephesi gücünü seçimler kanalıyla Türkmen halkından almaktadır. Mezhepsel projelerden uzak durmalı, milli haklarımızı elde etme yolunda çaba harcamalıyız. Birleşmiş Milletler, uluslararası yasalar gereğince Türkmen oluşumunu koruma mecburiyetindedir. Zira Türkmenler etnik asimilasyon ve demografik değişim politikasına maruz kalmaktadırlar. Biz ahlaki sorumluluğumuz gereği bize haksız yere saldıran siyasi kitlelere karşı hoşgörülüyüzdür” şeklinde ifadelerde bulundu. (Irak Ulusal Haber Ajansı NINA) 

TÜRKMEN EĞİTİM KURSLARI DEVAM EDİYOR 

06 Şubat 2017 

Türkmeneli İşbirliği ve Kültür Vakfı, Türkmen eğitimini desteklemek ve öğrencilerin birçok alanda gelişmesi için destek sunmak amacıyla son sınıf öğrenciler için kurslar düzenliyor. Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Türkmen Eğitim Müdürü Çetin Kölemen ve Kerkük Eğitim Müdürlüğü Türkmence Bölüm Müdürü Hazım Şükür Tavuklu kurs eğitimi gören öğrencileri ziyaret etti. Eğitim müfettişlerinin denetiminde kursların yapıldığı yerleri ziyaret eden eğitim yetkilileri çalışmaları yakından izledi. Kölemen ve Tavuklu kurs gören kız ve erkek öğrencilerle görüşerek çalışmaların gidişatını ve faydalarını ele aldılar. Yetkililer bu çalışmanın Türkmen öğrencilerin özellikle son sınıf öğrencilerin iyi puanlar tutturarak Irak'ın iyi üniversitelerine yerleşmelerini sağlamak ve Türkmen eğitimine destek için yapıldığına dikkat çekti. Türkmeneli Televizyonuna konuşan Kölemen ve Tavuklu yapılan çalışmanın önemine değinerek Türkmen öğrencilerinin bu kurslardan yararlanma yolları hakkında bilgi verdiler. (Türkmeneli TV) 

TÜRKMEN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ KERKÜK'TE ÇALIŞTAY DÜZENLEDİ 

07 Şubat 2017 


Türkmen sivil toplum örgütleri Irak’ın Kerkük şehrinde bir çalıştay düzenledi. Çalıştayda sivil toplum örgütlerinin çalışmalarının geliştirilmesi ele alındı. Irak Gelişim Merkezi Müdürü Şahap Selim çalıştayda yaptığı konuşmada, sivil toplum örgütlerinin kısa, orta ve uzun vadede gerçekleştirmesi gerektiği hedeflerden bahsetti. Türkmen sivil toplum örgütleri yetkilileri ve temsilcileri ise, çalışmalarının önünde duran engellere değindi. Çalıştayda bu sorunların giderilmesi ele alındı. Türkmen Sivil Toplum Örgütleri Başkanı Hüseyin Bahaddin, bu tür çalıştayların düzenlenmesinin önemli olduğunu belirtti. (Türkmeneli TV) 

TÜRKMEN HEYETİ JAN KUBİS İLE BİR ARAYA GELDİ 

07 Şubat 2017 

Türkmen milletvekilleri ve yetkililerden oluşan bir heyet Irak’ın Başkenti Bağdat'ta Birleşmiş Milletler Irak Özel Temsilcisi Jan Kubis ile bir araya geldi. Görüşmede Türkmenleri ilgilendiren konular ve Türkmenlerin sorunları ele alındı. Görüşmede ayrıca Kerkük, Diyala, Telafer ve Tuzhurmatu gibi Türkmen bölgeleri ile ilgili konular ve Türkmenlerin görüşleri ele alındı. Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi görüşmede yaptığı konuşmada, Telafer ve Tuzhurmatu'nun il olması konusunda tüm Türkmenlerin hemfikir olduğunu belirtti. Kerkük için idari ve siyasi özel çözüm bulunması ve Bağdat ile Erbil arasındaki sorunlardan uzak tutulması gerektiğini vurgulayan Salihi, Türkmenlerin azınlık olmadığını da söyledi. (Türkmeneli TV) 

TÜRKMENELİ PARTİSİ TÜRKMEN MİLLETVEKİLERİNİ TÜRKMEN MİLLİ MENFAATİNİ HERŞEYİN ÜSTÜNDE KOYMAYA DAVET ETTİ 

08 Şubat 2017 

Türkmeneli Partisi Irak Parlamentosundaki Türkmen Milletvekillerine hitap ederek kışkırtıcı açıklamalardan uzak durmaları talebinde bulundu. Irak Başbakanı Haydar El-Abadi’nin son günlerde yapmakta olduğu bakanlar kurulu üyeleri içinde değişiklik yapması ve bu nedenle sanayi bakanlığının Türkmen halkından birisine verilmesi konusunda ortaya çıkan fikir ayrılıkları nedeniyle böyle bir çağrıda bulunan Türkmeneli Partisi Danışmanı Erşat Avcı yapmış olduğu açıklamada “bu konu üzerine ortaya çıkan anlaşmazlıklar çok üzücüdür. Bazı milletvekillerimizin Türkmen adaylarını mezhepsel bakımdan ayırmaları kesinlikle kabul edilmeyen bir durumdur. Aziz Türkmen halkının değişik mezheplerine saygımız vardır. Ancak Türkmen kimliği hepimizi birleştirmelidir. Bakan adaylığı için herkesin bir araya gelerek tek aday göstermeleri hususunda söz birliği yapmalarının elzem olduğunu burada bildirmek isteriz”, şeklinde konuştu. (www.bizturkmeniz.com) 

SALİHİ TÜRKMENELİ TV'YE ÖZEL DEMEÇ VERDİ 

09 Şubat 2017 

Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi Irak Parlamentosunda Türkmeneli Televizyonuna özel demeç verdi. Salihi, Irak’ın Musul şehrine bağlı Telafer ilçesinde terör örgütü IŞİD’le yaşanan çatışmalarda 11 Türkmen Federal Polis memurunun şehit olması nedeniyle büyük üzüntü duyduğunu belirtti. Salihi ayrıca Türkmen temsilcilerinin Birleşmiş Milletler Irak Özel temsilcisi Jan Kubis ile gerçekleştirdikleri görüşmenin ayrıntılarını da anlattı. (Türkmeneli TV) AYDIN MARUF TÜRKMEN SAVAŞÇILARLA İLGİLİ AÇIKLAMADA BULUNDU 12 Şubat 2017 Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Parlamentosu Türkmen Milletvekili Aydın Maruf NRT’ye vermiş olduğu bir demeçte Irak Türkmen Cephesinin hem Milli Savunma Bakanlığına hem de Peşmerge Bakanlığına Türkmen oluşumundan bir silahlı gücün oluşturulması için talepte bulunduğunu ve son zamanlarda her iki tarafın da bu talebi kabul ettiklerini bildirdi. Aydın Maruf açıklamasında Türkmen savaşçıların şu anda Bağdat ve IKBY’nin desteği ve denetimi altında Geyyara’da eğitimini sürdürdüğünü, bu savaşçıların görevinin Irak güvenlik güçlerinin terör örgüt IŞİD’e karşı savaşında onlara destek olmak olduğunu ifade etmiştir. Maruf IŞİD Telafer ilçesi ve Muhallebiye nahiyesinde çıkarıldıktan sonra bu gücün bu bölgeleri koruyacağına da değinmiştir. (www.bizturkmeniz.com) 

 TÜRKMEN AŞİRET VE AYAN MECLİSİ ERŞAT SALİHİ’NİN AÇIKLAMALARINI DESTEKLEDİ 

12 Şubat 2017 

Türkmen Aşiret ve Ayan Meclisi Başkan Yardımcısı Abdülkerim Dergezelli başkanlığında 11 Şubat tarihinde Kerkük’te Şehit İbrahim İsmail Salonunda, Milletvekili Erşat Salihi’nin daha önce Türkmen stratejisi hakkındaki açıklamalarını destekleyen mahiyette bir toplantı düzenlendi. Toplantıya katılanlar Erşat Salihi’nin yapmış olduğu toplantıdaki açıklamalarını ele alarak, konuları teker teker tartıştı ve bunları destekleme konusunda oy birliğiyle karar verdi. Erşat Salihi’nin açıklamış olduğu ve Türkmen Aşiret ve Ayan Meclisinin desteklediği ana stratejiler şu şekildedir: -Mezhepsel projelerden uzak durmak, -Milli hakları korumak ve gerçekleştirilmesi için çaba harcamak, - Türkmeneli coğrafyasını korumak ve bu coğrafyanın siyasi anlaşmaların kurbanı olmasını engellemek, - Birleşmiş Milletlerin uluslararası hukuk kuralları gereği Türkmen oluşumunu korumaya davet etmek, -Türkmen göçmenlerin kendi bölgelerine iade edilmesi çalışmalar yapmak. (Efkar Hurra) 

ERBİL'DE 11 TÜRKMEN ASKER IÇİN ANMA TÖRENİ 

12 Şubat 2017 

Irak Türkmen Cephesi Musul'u terör örgütü IŞİD’den kurtarma operasyonu sırasında Telafer ilçesinde hayatını kaybeden Irak ordusunda görevli 11 Türkmen asker için Erbil'de bir anma töreni düzenledi. ITC'nin Erbil'deki parti binasında düzenlenen anma törenine, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Parlamentosu Türkmen Milletvekili Aydın Maruf ve Telafer'in önde gelen Türkmen şahsiyetleri katıldı. Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan anma töreninde konuşan Maruf, terör örgüt IŞİD’e karşı Türkmenlerin de kan akıttığını ve bunun en iyi kanıtının da çatışmalarda ölen 11 askerin olduğunu ifade etti. Türkmenler için Telafer ilçesinin önemli olduğuna vurgu yapan Maruf, "Telafer Türkmen kimliği taşıdığı için önemlidir. Herhangi bir mezhep ve grup ayrımı yapmadan her zaman o topraklardaki soydaşlarımızın yanındayız." dedi. Maruf, "Hayatını kaybeden askerler, Türkmen varlığını korumak için şehit oldular. Bazı taraflar, Türkmenlerin askeri operasyonlara katılmadığını iddia ediyor. Bu şehitlerimiz, hem Musul hem de Telafer operasyonuna katıldığımızın en iyi nişanesidir." diye konuştu. Anma töreni, ölen Türkmen askerlerin hayatını anlatan bir slayt gösterisiyle sona erdi. Söz konusu askerler, 3 gün önce Telafer ilçesine yakın bir bölgede terör örgütü IŞİD ile girdikleri çatışmada hayatlarını kaybetmişti. (haberler.com) 

TÜRKMEN ŞEHİDİ ALİ FAHRİ AŞIK SON MENZİLESİNE UĞURLANDI 

12 Şubat 2017 

Irak’ın Tuzhurmatu ilçesinde görevli polis olan ve Irak Türkmen Cephesi Selahaddin İl Başkanlığı korumalarından olan Şehit Ali Fahri Aşık için cenaze merasimi düzenlendi. Şehit Ali Fahri Aşık yere yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu şehit olmuştur. Şehidin cansız bedeni Tuzhurmatu ilçesinde şehitler mezarlığında gözyaşları ve dualar eşliğinde toprağa verildi. Cenaze törenine Irak Türkmen Cephesi Selahaddin İl Başkanı Heytem Haşim Muhtaroğlu ve çok sayıda vatandaş katıldı. (Türkmeneli TV) 

ANTALYA'DA TÜRKMEN ŞAİRLERE ÖZEL KONSER DÜZENLENDİ 

13 Şubat 2017 

Avrasya Sanat Kültür ve Edebiyat Derneği (ASKED) tarafından organize edilen, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Avrasya Sanat Kültür Edebiyat ve Bilim Federasyonu (ASKEF) tarafından da desteklenen 'Uluslararası Türkmen Elleri Şairleri Buluşması' Antalya'da gerçekleşti. Konyaaltı sahilindeki Crown Plaza Otel'de bir araya gelen şairler, ilk gün 'Şiirin Tarihçesi, Önemi, Dünü ve Bugünü' üzerinde tartıştı, sunumlar yaptı. Şairler kitaplarını imzaladı, resim ve fotoğraf sergileri açıldı. 3 gün süren 'Uluslararası Türkmen Elleri Şairleri Buluşmasının” ilk gün etkinliklerine akşam Antalya Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu'nda devam edildi. Kerkük Gecesi'nde Irak'ın Kerkük, Telafer ve Musul şehirlerinden gelen Türkmen şairler sahneye çıktı, savaş ve terör olaylarında yaşadıkları acıları, döktükleri gözyaşlarını yazdıkları şiirlerle dillendirdi. ASKEF Genel Başkanı Savaş Ünal, Uluslararası Türkmen Elleri Şairleri Buluşmasının önemine değindi. Ünal, amacın Türk dünyasında gönül birliğini oluşturmak olduğuna vurgu yaptı, konuk şairlere katılımlarından dolayı plaketle teşekkür etti. Gecede, ASKEF Müzik Direktörü Arzu Singer Dede'nin yönettiği, TRT sanatçıları Turgay Kızıltuğ, Güldehen Marmara, Selçuk Gönültaş'ın da eşlik ettiği ASKEF Türk Müziği Korosu segâh, hüzzam, uşşak, kürdili, hicazkâr, nihavent makamlarındaki şarkıları seslendirdi. (www.bizturkmeniz.com) 

SAVUNMA BAKANLIĞINDAN İLHANLİ TEKKESİ HAKKINDA AÇIKLAMA 

14 Şubat 2017 Irak 

Savunma Bakanlığında Silahlandırma ve Teçhizat Genel Müdürü Hadi Azab, Irak’ın Kerkük şehrine bağlı Tavuk ilçesindeki İlhanlı Tekkesi'ni vuran savaş uçağında herhangi bir teknik arızanın olmadığını, füzenin pilot tarafından fırlatıldığını açıkladı. Azab, uçağın havalanmadan önce uzmanlar tarafından kontrol edildiğini ve herhangi bir arızanın olmadığını söyledi. Bilindiği üzere geçtiğimiz 21 Ekim tarihinde Irak savaş uçağının İlhanlı Tekkesi'ni vurması sonucu tamamı Türkmen kadınlardan oluşan 17 kişi şehit olmuş, yaklaşık 100 kişi de yaralanmıştı. Bu gelişmenin ardından olayı araştırmak üzere Irak Parlamentosunda Türkmen Milletvekili Niyazi Mimaroğlu başkanlığında bir komisyon kurulmuştu. (Türkmeneli TV) 

TÜRKMEN VEKİLLERDEN BASIN TOPLANTISI 

14 Şubat 2017 

Irak’ın Başkenti Bağdat'ta Parlamento binasında basın toplantısı düzenleyen Türkmen milletvekilleri, Telafer ve diğer bölgelerin terör örgütü IŞİD’den kurtarılmasında Türkmenlerin verdikleri şehitlerden söz etti. Türkmen milletvekilleri Irak Başbakanı Haydar El- Abadi'den Telafer'in kurtarılması konusunda acele etmesini ve güvenlik güçlerine gerekli silah desteğinin sunulmasını istedi. Irak Türkmen Cephesi Başkanı ve Kerkük Milletvekili Erşat Salihi basın toplantısında yaptığı konuşmada, Telafer'in Türkmenler için oldukça önemli olduğunu söyledi. Salihi, Telafer ve diğer bölgelerin kurtarılmasında şimdiye kadar 600'den fazla şehit verildiğini kaydetti. Bu arada Türkmen Milletvekili Muhammed Taki Mevla ise yaptığı açıklamada, Telaferli Türkmenlerin kentlerini kurtarmak için çok sayıda şehit verdiklerini söyledi. Mevla, son olarak Telafer yakınlarında terör örgütü IŞİD’le çıkan çatışmalarda 11 Türkmen'in şehit olduğunu ifade etti. (Türkmeneli TV)

http://orsam.org.tr/turkmen/gunce/13


25 Ocak 2017 Çarşamba

Irak’ın Hukuk Sistemi


Irak’ın Hukuk Sistemi 



Habib Hürmüzlü 
ORSAM Danışmanı 

Irak’ı hukuki sistemi hakkında sizlere kısaca bilgi vermeye çalışacağım. Şimdi belirli tarihler tespit edelim 1914-1918-birinci Dünya savaşı bitince yani 
1917 de Savaşın son yıllarında İngiliz kuvvetleri Irak’ı işgal etti. Körfez Basra körfezinden Basra’ya girerek ilerledi Bağdat’ı aldı ve 1918 Mart aylarında 
Kerkük’ü eline aldı. Musul’u daha almadan ateşkes ilan edildi ancak İngilizler kendi belirli entrikalar çevirerek Musul’u da aldılar o şekilde bir Musul meselesi 
ortaya çıktı. Yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti ateşkes gününde Musul Vilayeti ki şu anda Musul, Erbil, Süleymaniye ve Duhok bunları kapsamaktadır. 

Ateşkesten sonra girdiniz dolayısıyla burası bana aittir söylemi ile İngiliz Devleti bunun tersini iddia etti. Bu mesele Lozan konferansında çözülmedi İstanbul’da yapılan Haliç konferansında da çözülmedi. Plebisit yapıldı ve nihayet 6 Haziran 1925 yılında Türkiye ile Irak arasında “iyi komşuluk ve dostluk anlaşması” imzalanarak içinde Kerkük ve Türk bölgeleri dahil olduğu Musul Vilayeti Irak’a terk edildi. 1921 yılında Irak Devleti kuruldu. 

1918’den 1921’e kadar İngiliz işgali altında kaldı. Manda rejimi 1921’den 1932 yılına kadar sürdü. Bu arada Kraliyet sistemi kuruldu şimdi konumuz siyasi konular değil sadece hukuki yönden bu konuları gözden geçireceğiz. 1932 yılında Irak Devleti bir deklarasyon ilan ederek Milletler Meclisinin talebi üzerine ki Milletler Meclisi sonradan 1945 -1948’den sonra Birleşmiş Milletler onun yerine geçti. Bu heyetin talebi üzerine Irak Devleti bir deklarasyon ilan etti, bu deklarasyonda bütün temel hak ve özgürlükler ve bütün etnik guruplar dinsel mezhepsel gruplara hak ve hürriyetlerinin verilmesini taahhüt altına aldı. 

Irak’ta 1925 yılında bir anayasa çıktı kraliyet döneminde, bu anayasaya göre, Irak bir krallıktır, irsi bir krallıktır yani kralın oğlu kral olur ve parlamenter bir devlettir. İki meclis tescil edildi bir “Millet Meclisi”, birde “Ayan Meclisi” yani şimdi ki İngiltere’de ve Amerika’da olan sistem gibi aynı, ayan meclisi 25 kişiden oluşur onun 25’ni kral atar tahin eder. Millet Meclisi sözde yani seçimle olur halkın iradesiyle gelir. Bu anayasada en önemli noktada 3 tane güç yasama, yürütme ve yargı organları ayrı tutulmasıdır. Her biri bağımsız olduğu, birbirinin işine katılmayacak biçimde hareket edileceği tespit edildi ve üniter bir devlettir. Yani 1925 Anayasası’ndan da 2003 yılına kadar Irak üniter bir devletti. Bu üniter devlette önceden 14 tane vilayet vardı şimdi vilayet sayısı arttı ve 18 oldu. 

Sonradan federal sisteme geçildi fakat önceden 4 tane vilayet bunların her birinde belediye meclisleri vardı, birde yerel yönetim meclisleri vardı o şekilde 
yönetilirdi. 1925 anayasası şimdiki anayasalara göre çok ileride olan bir anayasa idi, hiçbir etnik, dinsel, mezhepsel ayrım yapılmıyordu. Iraklılar dil, din, ırk, mezhep etnik gurup farkı gözetmeksizin hepsi yasalar önünde eşittirler şeklinde diye çıkmıştır. Yasa sistemini, bir İngiliz’e Hindistan’dan bir ceza hukukunu getirip Irak’a uyguladılar. İlk defa Bağdat’ta uyguladılar adı da Bağdat ceza yasası denildi ve muamelat denilen insanların medeni halleriyle ilgili olan alım-satım, rehin, vekalet bu gibi konular da, Osmanlı’dan kalma şeriat yasasına dayalı mecelle 150 yıl geçerli oldu. Mecelle Osmanlı devletinin bir parçası olarak Irak’ta da yürürlükteydi mahkemelerde uygulanıyordu mahkemelerde alım-satım, alışveriş, mülkiyet muvazatları, kefale, t vekalet, arazilerle ilgili olan konularda bu uygulanırdı. 

1954 yılına kadar Irak’ta Osmanlı yasası yürürlükteydi. 1954-1952 yılında bir komisyon kuruldu yeni bir medeni kanun 1954 yılında yürürlüğe girdi. Bu 
medeni yasa şimdi bildiğimiz bizim medeni kanunumuz, borçlar hukuku hariç medeni yasamızda olan Türkiye’nin bütün maddeler bütün konular onun 
içindedir ancak neye dayanıyor büyük kısmı İslam hukukundan esinlenerek bir kısmı da Mısır medeni hukukundan nakledilerek oluşturulmuştur. 

Mısır hukuk sistemi de medeni hukuk sisteminin de yarısı yeni şeriata dayalı yarısı da Fransız medeni sisteme dayalı bir yasa idi. Mahkemeler tabi kuruldu 
aynı burada ki gibi ceza mahkemeleri, ağır ceza hukuki konularda, sulh mahkemeleri, alt mahkemeleri, arazi kadastro konusunda mahkemeler kuruldu 
sistem böyle bu şekilde yürüdü. Şimdi bu sistem bu anayasa birkaç değişiklikle 1958 yılına kadar devam etti. 1958 yılında kanlı bir ihtilal oldu bu ihtilal de 14 Temmuz 1958 günü kraliyeti devirdi ve Cumhuriyet ilan edildi. Ve bu arada (kral ve kralın dayısı bütün ailesi hepsi bir gün içinde sabahleyin orada katledildiler). 1958’de bir geçici anayasa çıktı, bu iktidar bir askeri cunta tarafından yapıldı. Bu ihtilal birisi kendini başbakan ilan etti birde bir hüküm meclisi denilen bir egemenlik meclisi gibi 3 kişiden oluşan bir meclis kurdu Abdülkerim Kasım bu ihtilalı yaptı. Parlamento yok, parlamento kaldırıldı ve bu süre 1963 yılına kadar devam etti. Yani 5 yıl içinde sadece kendisi başbakan idi kendini Cumhurbaşkanı ilan etmedi. Bu durum böyle kaldı. 

1963’de bir ihtilal daha oldu. Abdülkerim Kasım’ın, ortağı bir ihtilal yaptı. 

Abdülkerim Kasım idam edildi ve Abdülselam Arif, Cumhurbaşkanı ilan edildi 
ve yeni bir anayasa çıkarttı. Pek fazla bir değişiklik olmadı parlamento yine yoktu Irak geçici yasalarla yürütüldü. Bu durum böyle devam etti 2003 yılına kadar, 2003 yılında bildiğiniz üzere Amerikalılar Irak’ı işgal ettiler ve yeni bir otorite veya hüküm meclisi kurdular ki dünyada eşi benzeri olmayan bir durumdur. 25 Cumhurbaşkanı bir ülkede her biri bir aylık Cumhurbaşkanlığı yaptı onları tabi 7-8 -10 tanesi oldu sonra Anayasa çıktı o iptal edildi kalktı ve 2003’ten sonra hukuki yapıda köklü değişiklikler oldu. İlk önce değişiklikler oldu. Bir geçici Anayasa çıktı 2004 yılında ve 2005 yılında kalıcı Anayasa şimdiki mevcut olan Anayasa çıktı. 

Bu Anayasaya göre bütün Irak’ın hukuki sistemi tamamıyla değişti bir defa üniter bir devlet 1921’den 2003 yılına kadar devam eden üniter bir devlet, federal bir devlet haline geldi. Yani açık bir maddeyle Anayasada Irak bir federal devlettir ifadesi ile belirli esaslarla kuruldu. Irak’ın dini İslam’dır ve İslam dini 
yasamanın ana kaynağıdır. Yasamada ana öğeler İslam hukukundan alınır denmektedir. Ayrıca yeni bir madde konuldu Irak birden fazla mutadib etnik 
dini mezhepsel guruplardan oluşan bir ülkedir. 1925 yılında Irak, dil, din, cins, ırk konusunda hiçbir fark gözetmeksizin hukuk önünde eşittirler denirken 
yıllar sonra Irak’ı etnik ve mezhepsel bölümler esasları üzerine kurulan bir Anayasa oluşturuldu. Bu şekilde ve onun da uygulaması olarak tabi bu 
Amerikalıların Irak’ı bölmek parçalamak amacıyla Irak’ı 3 guruba ayırdılar Sünni, Şii ve Kürt. Yani ilginçtir şimdi Irak’ta Arap, Kürt, Türkmen ve Hıristiyanların 
varlığı söz konusudur. Arapların bir kısmı Şii, bir kısmı Sünni’dir. Kürtleri de bir kısmı Şii, bir kısmı Sünni’dir Türkmenlerinde bir kısmı Sünni, bir kısmı Şii’dir şimdi Arap, Kürt ve Türkmen dense etnik şey olarak anlaşılır, sadece Sünni ve Şii dense yine anlaşılır fakat Sünni, Şii, Kürt olarak bu şekilde ortaya koydular ve aradaki nifakın ayrılışın kavganın ve bu kadar 8 yıl içinde Irak’ın bu hale gelmesinin temellerini tohumlarını bu Anayasa ile atmış oldular. Yine 1925 ve ondan sonraki Anayasalar da resmi dil Arapçadır denirken şimdi bu 2003 yılında Irak’ta Arapça ve Kürtçe resmi dillerdir şeklinde değişti. 

Irak Türk’lerine yoğun oldukları idari birimlerde Türkmence konuşma hakkı tanındı. Türkmence resmi dildir şeklinde bir madde kondu, fakat bunlar bir yasayla düzenlenir ve 8 yıldır bu yasa düzenlenmedi, ayrıca bir madde ile Irak Türkmenlerinin idari, siyasi, eğitimsel haklar garanti altına alınır ve bu da bir yasayla çıkar şimdiye kadar bu yasa çıkmamıştır bu böyle kalmıştır. 

Bu Anayasada belli temel hukuk kuralları geçmektedir. Ama kağıt üstünde tabi yargı bağımsızdır. Yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsızdır mülkiyet hakkı saklıdır, aile toplumun esasıdır, fikir-basın- medya serbesttir, parti kurmak dernekler kurma serbesttir. 

Uygulamada nasıldır bugün bunlara geçmiyoruz sadece hukuki sistemden bahsediyoruz. Bu Anayasaya göre bir Millet Meclisi yani tek Meclis 1925’den 
1958’e kadar iki tane meclis vardı. Millet Meclisi vardı ve bazen de aktif bir şekilde hareket ederdi siyasi otoriteyi kurmuştu bazen de çok güçlü bir Millet 
Meclisi idi fakat 1958’den 2003 yılına kadar parlamento kalmadı, 1968’de Baas Partisi rejimi iktidara geldikten sonra devrim komite konseyi kuruldu 
bir de Cumhurbaşkanı devrim komite konseyinin başkanı aynı zamanda Cumhurbaşkanı’dır işte bir buçuk iki yıl bir Cumhurbaşkanı oldu, Rahmetel 
Hasan Elhakim’i 1955 yılından sonra Saddam devirdi ve Cumhurbaşkanı oldu. Devrim komite konseyinin başkanı oldu. 

Bu devrim komite konseyi hem yasama organı, hem yürütme organı otoritelerini hatta yargı da elindeydi. Hiçbir parlamenter sistem 1968’den 2003 yılına kadar yoktu. 2005’den sonra iki tane seçim yapıldı. Millet Meclisi kuruldu ilk Millet Meclisi 275 üyeden oluşuyordu son 2010 yılında olan son seçimlerde bu sayı 325’e çıkarıldı. 325 Milletvekili süresi 4 yıllık olarak belirlenmiştir. Meclisin görevleri federal yasaları çıkarmaktır çünkü bu Anayasa bir federal hükümet kurdu. Ayrıca yerel bölgeler kuruldu. Bunların içinde bu anayasanın bir maddesi olarak kuzeyde fiili bir otorite olarak kurulan Kürt otoritesi 3 vilayeti kapsıyor. 

Süleymaniye ve Erbil’de bu fiili otonomi federal bir sistem olarak anayasada kabul edildi. Badat’ta bir federal hükümet birde Irak’ın kuzeyinde 3 vilayette 
bölgesel federal bölge teşkil edildi ve bu şekilde başkentte Bağdat’ta Cumhur başkanı Başbakan, kabine, meclis ve bakanlıklar var. Bölgede ise yine bölgenin bir başkanı, parlamentosu var. Yerel parlamento, yerel hükümet, yerel bakanlıklar, yerel Meclis ve seçim bu anayasaya göre diğer bölgelerde, diğer 
vilayetlerde federal bölgeler tesis edebilirler tek başlarına veya iki veya üç vilayet birleşerek bir bölge tesis edebilirler. Bakın bu geçen 8 yılda içinde bazı 
uğraşılar oldu bu konuda başarılı olmadı hala şimdi ki durum 15 vilayeti kapsayan bir federal devlet ve hükümet 3 vilayeti de kapsayan bir yerel federal bir bölge var. 

Bağdat’taki federal Meclisin görevleri federal yasaları çıkarmak yani yasama organı olarak yürütme organını yani kabineyi başbakanı, bakanları ve bakanlıkları kontrol etmek Cumhurbaşkanını seçmek. Cumhurbaşkanını Türkiye de olduğu gibi Millet Meclisi seçiyor ve uluslararası anlaşmaları onaylamak, bunu gibi yetkiler yürütme organına gelince yürütme organı Cumhurbaşkanı, bakanlar kurulu vesaire. Cumhurbaşkanı, Meclisin üçte iki oyuyla seçilir. 

Süresi 4 yıldır. İkinci kez seçilebilir ondan sonra üçüncü kez seçilemez. Bu konuda da bir hile yapıldı. Irak’ta olan entrikalar çok ilginç ilk cumhur başkanı bir Sünni Arap oldu. İkinci Cumhurbaşkanı şimdi ki Cumhurbaşkanı Kürt asıllı olan Celal Talabani oldu, birinci süreyi hesaba katmadılar, ikinci defa Cumhurbaşkanı seçildi şimdi 2010 yılında kadar tartışmalar oldu. 

Bu Üçüncü sefer mi İkinci mi diye ve İkinci olarak karar verdiler. 

İlk seçildiği hesaba katılmıyor ve dolayısıyla bir daha Cumhurbaşkanı olarak Meclis seçti onu ancak 2010 yılına kadar Cumhurbaşkanlığı ve bir Meclisi 
vardı yani bir Cumhurbaşkanı iki tane de yardımcısı bir Meclis teşkil ederlerdi. 

  Bütün kararlar, yasaları onaylama dahil bu üç kişinin, Cumhurbaşkanı ve 
iki tane yardımcısının onayından geçmesi gerekirdi. 

Birisi veto ederse o yasa ve ya o Cumhuriyet kararı ve ya o atama geçersiz olurdu. 

Şimdi 2010 yılından itibaren Artık bu kalktı sadece Cumhurbaşkanı var, Meclis Cumhurbaşkanlığı, Meclisi yok, fakat yetkileri de kısıtlandı.


***