RUSYA’YA YÖNELİK YAPTIRIMLAR VE DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİ
DOĞU AKDENİZ’DE ENERJİ DENKLEMİ VE OLASI YAN ETKİLERİ
Nurhan Verda ÖZYER*1
*Kocaeli Üniversitesi, Uluslararası İliskiler Bölümü Doktora Öğrencisi
Rusya’nın 2012 yılında Dünya Ticaret Örgütü üyesi olması, pek çok açıdan önem taşımaktadır.
İlk olarak, Rusya (ve Çin’in) üyeliği, DTÖ ticaret düzeninin küresel bir düzene dönüsme sürecinin bir sonraki asamasıdır.
İkincisi ise, ironik olarak, bu iki ülkenin kalkınma yolları incelendiğinde, küresel ticaret düzeninin serbest piyasayı yaygınlastırıcı rolüne ne
kadar devam edeceği sorusu da gündeme gelmektedir.
Son olarak, Rusya’nın adının son zamanlarda gittikçe daha fazla yaptırımlarla gündeme gelmesi, enerji devi olan bu ülke vasıtasıyla, küresel ekonomik sistemle küresel güvenlik sisteminin geçmiste olmadığı kadar bir araya gelmesi ihtimalini artırmaktadır2,3.
Diğer bir değisle, Rusya’nın jeopolitik hırslarının canlanması, bugüne kadar iki ayrı kap olarak değerlendirilen sözkonusu sistemlerin bütüncül
bir sekilde ele alınmasını zorunlu kılacaktır. Bu durum da, gene ironik bir sekilde, bu iki sistemin İkinci Dünya Savası’ndan sonraki tasarımlarına daha uygun bir sekilde çalısmasına neden olacaktır4.
Dünya Ticaret Örgütü, (GATT5 ile baslayarak) ülkelerin küresel ekonomik konjonktür kapsamında yaptıkları liberallesmeyi kayıt altına alma ve geri dönüsü zorlastırma fonksiyonu vasıtasıyla, küresel ticaretin liberallesmesine katkı sağlamıstır. Ülkelerin taahhütleri ve 30 Anlasma da dahil olmak üzere, 30.000 sayfadan fazla devasa çalısmadır6. Kendisi, hazırlanmıs ve bitirilmis bir yapı değildir, yasayan gelisen ve değisen bir yapıdır. DTÖ ile ilgili eğilimleri asağıdaki ana gruplar altında toplayabiliriz:
-Uluslararası ticaretin liberallesmesi terimi artık sadece tarifeleri ve kotaları kapsamamaktadır. Hijyen standartları ile ilgili idari kurallardan yatırımların korunmasına kadar çok genis bir yelpazeyi içermektedir. Ayrıca genel hükümler (horizontal) yaklasımlar devam etmekle beraber, sektörel (dikey) yaklasımlar da güç kazanmaktadır.
Bu çerçevede, enerji konusu halihazırda genel hükümler kapsamında incelenirken, gelecekte enerji konusunda spesifik hükümler hatta bir anlasma sözkonusu olabilir.
-Halihazırda yeni bir Round devam etmekle beraber büyük ölçüde kitlenmis durumdadır7. Bu kitlenmenin en önemli nedeni, aslında DTÖ’nün ticari serbestlesmeyi kayıt altına alan fonksiyonun ötesine geçmesinin müzakere edilmesidir.
-Küresel ticaret sisteminde devam etmekte olan bir baska eğilim ise, DTÖ’de Doha Round’daki yavaslama ile bölgesel ticaret ve ekonomik anlasmalardaki artısın da kanıtladığı8 gibi, küresellesme kulvar değistirmis gibi durmaktadır. Bunun geçici mi yoksa kalıcı bir gelisme olup olmadığı halihazırda belli değildir9. Rusya’nın DTÖ’ye katılması, bu eğilimi güçlendirecektir, zira bu ülke bir güçlenme (resurgence) döneminde olduğunu düsünmekte ve bu asamada küresel hırsları bulunmamaktadır. Ayrıca, DTÖ ile vücut bulan küresel ticaret sisteminin daha da genislemesi ve derinlesmesinden çok fazla çıkarları bulunmamaktadır. Bu ülke bazı zorluklarla yerine getirebileceği daha fazla
serbestlesme kuralları yerine, bölgesellesmeye siddetle ihtiyaç duymaktadırlar. Bu nedenle, DTÖ’nün konsensüsle karar alması dikkate alındığında Rusya’nın DTÖ’yü bu yönde sürüklemesi beklenebilir.
Rusya’nın DTÖ müzakereleri sonucunda verdiği taahhütler incelendiğinde, zaten çok yüksek olmayan vergi oranlarında gene çok yüksek olmayan indirimler taahhüt ettiği görülmektedir10 . Rusya için önem arz eden enerji ürünlerinin ihracatında uygulanan ihraç vergileri konusunda ise, bunların taahhüt olarak kayıt altına alınması ve bir miktar indirimi dısında önemli bir gelisme olmamıstır11 . Enerji ürünlerinin yurtiçindeki enerji yoğun sektörlere daha düsük fiyatla satılması ve bu sektörlerde diğer ülke üreticileri açısından haksız
rekabet yaratılması konusunda ise, üretim maliyetinin üstünde satıs yapılması taahhüdü dısında önemli bir taahhüt alınmamıstır12,13 . Ancak, Avrupa Birliği bu durumu halihazırda DTÖ Anlasmazlıkların Halli Mekanizması’na tasımıstır14 .
Enerji üretiminde genelde baskın olan Gazprom gibi devlet tesekkülleri konusunda ise, gene maliyetinin üstünde satıs yapma ve ayrım yapmama taahhüdü dısında önemli bir taahhüt alınmamıstır. Avrupa Birliği’nin üçüncü enerji paketi kapsamında getirmeye çalıstığı ayrıstırma (unbundling) kosulu ise özellikle Gazprom’un (ve ayrıca Rusya’nın Doğu Avrupa ve Baltık ülkelerinde yatırım yoluyla sağlamaya çalıstığı) enerji tekelini kırmayı amaçlamaktadır.
Rusya neden DTÖ’ye girdi? Rus elitleri su gerçeğin fakında: Rusya enerji ürünleri ihracatına gereğinden fazla bağımlı durumdadır ve bu yüksek bağımlılık ülkenin geleceği açısından iyi bir sey değildir. Ayrıca, Rusya imalat sanayinin gelismesini sağlayacak kurumsal yapıya da sahip değildir15 ,16. DTÖ bunu gerçeklestirmek için iyi bir asama olabilir.
Benzer sekilde, Rusya dünyada rekabet edebilecek teknolojiyi de üretememek tedir17. DTÖ bu teknolojinin yabancı sermaye vasıtasıyla ülkeye gelmesi için önem arz etmektedir. Zira, DTÖ üyeliği yabancı yatırımcı açısından Rusya’yı daha öngörülebilir hale getirmekte dir 18 . Veya Rus elitleri bunu ummaktadırlar. Nasıl ki, 19. yy sonu 20. yy basında İngiliz donanmasının
kömürden petrole geçisi, ülkenin geleceği açısından önemli bir kararsa, Rusya açısından da bu tip bir kulvar değisikliği politik bir karardır. Hedef değisememişse de artık araçlar farklıdır.
Ancak, bu durum Rusya’yı neo-liberalizmin bir sonraki kalesi yapmayacaktır. Zira Rusya bölgesel hegemon olabilmek için stratejik kaynakların ve bunların nakliyesinin Rus devleti kontrolünde olması yönünde bir tutum sergilemektedir. Bu tutumun zaman içinde nasıl geliseceği ise su an belirsizdir.
Diğer taraftan, Rusya’ya yönelik yaptırımlar konusu iki yönlüdür: Rusya’ya yönelik olanlar ve Rusya tarafından uygulananlar. Rusya’ya yönelik olanları incelerken Dran ile bir karsılastırmak yapmak faydalı olacaktır. Rusya tarafından uygulanacak olanlar konusunda ise Rusya’nın enerji kartını ve DTÖ ve BM gibi küresel kurumları nasıl kullanabileceğini incelemek faydalı olacaktır. Bu hususları DTÖ açısından inceleyebilmek için GATT Anlasması’nın pek bilinmeyen ancak zamanla daha fazla önem arz edeceği düsünülen üç maddesi üzerinde durulacaktır. Ayrımcılık yapmama ve ulusal muamele gibi hükümler zaten bilindiği için bu hükümler üzerinde durulmayacaktır19,20 .
GATT Anlasması’nın 5. Maddesi transit serbestisi ile ilgili olup, transit geçislerin serbest olması, ayrım yapılmaması ve gerekmesi durumunda alınacak ücretlerin adil olması ile ilgilidir. Bu maddenin boru hatlarına uygulanamayacağı yönünde herhangi bir karar olmaması nedeniyle, örnek olarak, Ukrayna’nın Rusya’dan AB’ye giden gazı kesmesi, bu maddeye aykırı bir uygulama olacaktır.
Diğer madde ise GATT’ın devlet tesekkülleri ile ilgili 13. Maddesidir. Bu madde ile devlet tesekküllerinin ticari kaygılarla hareket etmesinin kamu otoriteleri tarafından engellenmemesi hükme bağlanmıstır. Ancak, devlet tesekkülleri konusu mevcut Doha Round görüsmelerinde sıklıkla gündeme gelen ve çok fazla düzenlenmemiş bir konudur.
Küresel güvenlik sistemi ile küresel ekonomik sistemi birbirine bağlayan ve yaptırımlar için en önemli dayanağı olusturan hüküm ise GATT’ın 21. Maddesidir21 .
Bu maddeye göre, bir ülke “ Güvenliği bakımından ana menfaatlerinin himayesi için elzem addettiği ” tedbirlerin alması durumunda, bu durum aykırılık teskil etmeyecektir.
Bunlardan
Birincisi silah ticaretine konulan ambargolar, ikincisi ise “ Harb zamanında veya daha vahimi milletlerarası gerginlik anlarında uygulanan tedbirler ” olarak sıralanmıstır.
Ayrıca, Birlesmiş Milletler Sartı’nda kapsamında alınacak önlemler de bu kapsama alınmıstır22 .
a) Bir Âkıd Tarafı açıklanmasını güvenliği bakımından ana menfaatlerine aykırı gördüğü malûmatı vermeye icbar edecek sekilde,
b) Veya bir Âkıd Tarafın güvenliği bakımından ana menfaatlerinin himayesi Dçin elzem addettiği asağıdaki tedbirleri ittihaz etmesine mâni olacak sekilde:
ı) Parçalanabilir maddelere veya bunların imalinde kullanılan maddelere mütaallik tedbirler;
ii) Veya silâh, mühimmat, harb malzemesi ve doğrudan doğruya veya bilvasıta silâhlı kuvvetlerin ikmaline tahsis edilen diğer emtia ve malzemenin ticaretine mütaallik tedbirler;
iii) Harb zamanında veya vahimi milletl erarası gerginlik anlarında uygulanan tedbirler;
c) Veya bir Âkıd Tarafın sulhun ve milletlerarası güvenliğin muhafazası maksadiyle Birlesmis Milletler sartı gereğince deruhde ettiği taahhütlerin ifası zımnında alınan tedbirler ittihazına mâni olacak sekilde, tefsir edilmiyecektir.” 31 Aralık 1953 tarihli Resmi Gazete
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf&main=
http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf , s 7891 (Son Ulasım 4 Ekim 2014)151
21. Madde her ne kadar Rusya’ya uygulanacak yaptırımlar açısından iyi bir dayanak olustursa da, aynı maddeyi Rusya’nın nasıl kullanabileceği de çalısılması gereken bir
husustur. Örnek olarak, Rusya “Ukrayna’daki Rusların güvenliğini sağlama” kartını DTÖ Uzlasmazlıkların Halli Mekanizması’nın önüne koyduğunda, ticari bir kurum olan DTÖ azınlık nedir ne değildir ve/veya hakları nelerdir soruları ile bas basa kalacaktır. DTÖ Anlasmazlıkların Halli Mekanizması bazı diğer küresel kurumlardan farklı olarak, konsensüs mantığı üzerine çalısmaz. DTÖ konularında uzmanlasmıs bağımsız yargıçların vereceği kararlar bağlayıcıdır. Bu nedenle, taraf ülkenin diğer ülkeler üzerindeki baskısının bir anlamı yoktur. Yargıçlar bir ülkenin kararının DTÖ hükümlerine aykırı olduğu yönünde hüküm verdiklerinde ise gene uluslararası anlasmalarda olmayan baska mekanizmalar devreye girer. Elbette her zaman ve her asamada taraflar arasında karsılıklı konsültasyonlara öncelik verilir. Ancak bir sonuç çıkmaması durumunda, sikayetçi olan ülke,
diğer ülkeden zararının tazmin edilmesini isteyebilir. Bunun gerçeklesmemesi durumunda, sikayet edilen ülkeden bazı ürünlerin ithalatını durdurabilir veya kısıtlayabilir23. İste tam bu nokta DTÖ’nün diğer kurumlarda olmayan bir özelliği ortaya çıkmaktadır: Uluslararası sorun, yerel / ulusal bir sorun haline dönüsmekte, ihracatı kısıtlanma tehlikesi altında olan sektörler kendi ülkelerinin hükümeti üzerinde baskı kurmak eğiliminde olmaktadırlar. Sikayet eden ülke tarafından seçilen sektörler genelde rekabet gücü olan sektörler olduğu için, bunların siyasi gücü de orantılı bir sekilde daha yüksek olmaktadır. Diğer bir değisle, DTÖ sistemi küresel düzenin korunması için iç siyasi güçleri kullanma konusunda Birlesmis Milletler’e göre çok daha mahirdir ve bunu daha sessizce yapar. (Burada uluslararası liberalistlerin argümanlarının hatırlanması faydalı olacaktır.)
Yaptırımların muhtemel etkileri konusunda Rusya – İran karsılastırmasını yapmak faydalı olacaktır. İlk olarak İran ciddi derecede potansiyele sahip olmasına karsılık önemli bir gaz ihracatçısı değildir. Diğer bir değisle gaz kartını oynayamaz. Petrol ise gaza göre daha akıskan bir piyasadır, diğer bir değisle kaynak ikamesi daha kolaydır. Dolayısıyla İran’ın enerji kartını oynaması Rusya’ya göre daha zordur. Ayrıca, her ne kadar Avrupa Birliği kaynak çesitliliğini sağlamak için İran seçeneğini de düsünüyorsa da, Rus doğalgazına göre daha dolaylı bir seçenektir. Ayrıca, İran’ın Avrupa’ya doğalgaz ihracatı gerçeklestirebilmesi için yüksek derecede yatırıma ihtiyacı bulunmaktadır. İran ayrıca dıs politikasında önemli derecede Rusya’ya bağımlıdır. Rusya ise, İran’ın aksine Batı kurumları içinde daha rahat hareket edebilecek ideolojik değisimi büyük ölçüde gerçeklestirmistir. DTÖ üyeliği Batı ile Batı yöntemleriyle mücadele etmenin bir ifadesidir. Bu kosullar altında Rusya’nın İran örneğini takip etme olasılığı düsüktür.
Rusya’nın çok daha sofistike ve yaratıcı yollar deneyeceği beklenebilir.
DİPNOTLAR;
1 Kocaeli Üniversitesi, Uluslararası Dliskiler Bölümü Doktora Öğrencisi
2 Carla L. Reyes,“International Governance Of Domestic National Security Measures: The Forgotten Role Of The World Trade Organization”, UCLA Journal Of International Law & Foreign Affairs, 2009, s 531-566, s 540
3 Bhala, Raj, "Fighting Bad Guys with International Trade Law" ,1997, Faculty Publications. Paper 844.
http://scholarship.law.wm.edu/facpubs/844 (son ulasım 15.08.2014)
4 Reyes,a.g.e
5 Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlasması (tarihçe için bakınız:
http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/inbrief_e/inbr01_e.htm )
6 http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/inbrief_e/inbr03_e.htm (son ulasım 04.10.2014)
7 2013 yılında üzerinde uzlasılan ve küresel ticaret sistemi açısından pek de önemli değisiklikler getirmeyen ‘Bali Paketi’, DTÖ Sekretaryası tarafından hazırlanan 2014 Yılı Raporu’nda, “1995 yılında DTÖ’nün
kurulmasından bu yana gerçeklestirilen ilk önemli anlasma” olarak tanımlanmaktadır. s 24,
http://www.wto.org/english/res_e/booksp_e/anrep_e/anrep14_e.pdf , (son ulasım 04.10.2014)
8 Yıldız Tuğba Kurtulus Kara, Dünya Ticaret Örgütü Ve Bölgesel Ticaret Anlasmaları Dliskisi: Sorunlar, Çözümler ve Türkiye’ye Yansımaları, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü AB ve Uluslararasi
Ekonomik İliskiler (Uluslararasi Dliskiler) Anabilim Dali Doktora Tezi, Ankara 2012, s 15
9 Jo-Ann Crawford, Sam Laird, “Regional Trade Agreements and the WTO”, North American Journal of Economics and Finance , 12, 2001, s 193–211
10 Richard Connolly ve Philip Hanson, “Russia’s Accession to the World Trade Organization”, Eurasian Geography and Economics, 2012, Cilt 53:4, sayfa 479-501, s. 480
11 Connolly ve Hanson, a.g.e., s. 485
12 David G. Tarr,“Russian WTO accession: Achievements, Impacts, Challenges,”,
http://en.irakliy.com/d/462408/d/eng-9.pdf , (son ulasım 30.09.2014), s 10-12
13 Connolly & Hanson, a.g.e., s. 487
14 Bu durum da, müzakereler ile Anlasmazlıkların Halli Mekanizması’nın birbirini ikame edebileceğine iliskin ilginç bir örnektir.
15 Anders Åslund, “Russia's Accession to the World Trade Organization”, Eurasian Geography and Economics,
Cilt 48:3, sayfalar 289-305, s 292, 293, 295
16 After 18 Years Russia Is On The Verge Of Joining The World Trade Organisation, Economist (From the print edition: Europe), 5 Kasım 2011,
http://www.economist.com/node/21536649 ( son ulasım10.04.2014)
17 Darya Gerasimenko, “Russia’s Commercial Policy, 2008–11: Modernization, Crisis, and the WTO Accession”, Oxford Review of Economic Policy, Cilt 28, No 2, 2012, pp. 301–323, s 302
18 Pekka Sutela, “How Strong is Russia’s Economic Foundation?”, Centre for European Reform, Policy Brief,
www.cer.org.uk, s 1-7
19 GATT’ın Sözkonusu 1. ve 3. maddeleri ve enerji konusunda daha fazla bilgi edinmek için: Yulia Selivanova, “The WTO and Energy Trade and Sustainable Energy”, ICTSD International Centre for
Trade and Sustainable Development, August 2007 Issue Paper No. 1, s 14
20 Ancak “Tasımacılık ve dağıtım ile ilgili olarak, GATT’ın 3. Maddesinin dördüncü fıkrası farklı ücretler
uygulanmasını, bu farkın ürünün hangi ülkeden geldiğine değil de, tasıma sekli ile ilgili ekonomik operasyona dayandığı sürece mesru hale getirmektedir. Örnek olarak, farklı ücretler farklı mesafeler ve boru hatları ile ilgili parametreler den kaynaklanabilir.” (Selivanova, a.g.e. s 15) GATT’ın 3. Maddesinin dördüncü fıkrası tam metin: “Her hangi bir Âkıd Taraf ülkesinden diğer her hangi bir Taraf ülkesine ithal edilen mallar, iç piyasada bu malların satısına, satısa arzına, alımına, tasınmasına, dağıtılmasına veya kullanılmasına taallûk eden bilûmum kanun, nizamname veya talimat bakımından, mümasili millî menseli mallara uygulanan muameleden daha az müsaadekâr bir muameleye tabi tutulmayacaktır, isbu fıkra hükümleri dahilî nakliyatta, malın mensei kaale alınmadan, münhasıran nakil vasıtalarının iktisadi kullanılıslarına istinat ettirilen farklı tarifeler uygulanmasına mâni olmıyacaktır”. 31 Aralık 1953 tarihli Resmi Gazete
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf&main=
http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf , s 7883 (son ulasım 4 Ekim 2014)
21 “Madde — XXI Güvenliğe mütaallik istisnalar İşbu Anlasmanın hiçbir hükmü :
22 Peter Lindsay, “The Ambiguity Of GATT Article XXI: Subtle Success Or Rampant Failure?”, Duke Law Journal, Cilt. 52 s.1277-1313
23 http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/tif_e/disp1_e.htm (son ulasım: 4 Ekim 2014)
KAYNAKÇA
31 Aralık 1953 tarihli Resmi Gazete,
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf&main=
http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf , s 7891 (son ulasım 4 Ekim 2014)
After 18 Years Russia Is On The Verge Of Joining The World Trade Organisation, Economist (From the print edition: Europe), 5 Kasım 2011,
http://www.economist.com/node/21536649 ( son ulasım10.04.2014)
Anders Åslund, “Russia's Accession to the World Trade Organization”, Eurasian Geography and Economics, Cilt 48:3, sayfalar 289-305
Bhala, Raj, "Fighting Bad Guys with International Trade Law" ,1997, Faculty Publications. Paper 844.
Carla L. Reyes,“International Governance Of Domestic National Security Measures: The Forgotten Role Of The World Trade Organization”, UCLA Journal Of International Law & Foreign Affairs, 2009, s 531-566
Darya Gerasimenko, “Russia’s Commercial Policy, 2008–11: Modernization, Crisis, and the WTO Accession”, Oxford Review of Economic Policy, Cilt 28, No 2, 2012, pp. 301–323,
David G. Tarr,“Russian WTO accession: Achievements, Impacts, Challenges,”,
http://en.irakliy.com/d/462408/d/eng-9.pdf , (son ulasım 30.09.2014),
DTÖ 2014 Yılı Raporu,
http://www.wto.org/english/res_e/booksp_e/anrep_e/anrep14_e.pdf , (son ulasım 04.10.2014)
GATT Anlasması Türkçe Çeviri, 31 Aralık 1953 tarihli Resmi Gazete
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf&main=
http://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/8597.pdf , (son ulasım 4 Ekim 2014)
http://scholarship.law.wm.edu/facpubs/844 (son ulasım 15.08.2014)
http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/inbrief_e/inbr03_e.htm (son ulasım 04.10.2014)
http://www.wto.org/english/thewto_e/whatis_e/tif_e/disp1_e.htm (son ulasım: 4 Ekim 2014)
Jo-Ann Crawford, Sam Laird, “Regional Trade Agreements and the WTO”, North American Journal of Economics and Finance , 12, 2001, s 193–211
Pekka Sutela, “How Strong is Russia’s Economic Foundation?”, Centre for European Reform, Policy Brief, www.cer.org.uk
Peter Lindsay, “The Ambiguity Of GATT Article XXI: Subtle Success Or Rampant Failure?”, Duke Law Journal, Cilt. 52 s.1277-1313
Richard Connolly ve Philip Hanson, “Russia’s Accession to the World Trade Organization”, Eurasian Geography and Economics, 2012, Cilt 53:4, s 479-501
Yıldız Tuğba Kurtulus Kara, Dünya Ticaret Örgütü Ve Bölgesel Ticaret Anlasmaları İliskisi: Sorunlar, Çözümler ve Türkiye’ye Yansımaları, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü AB ve Uluslararasi Ekonomik Dliskiler (Uluslararasi İliskiler) Anabilim Dali Doktora Tezi, Ankara 2012
Yulia Selivanova, “The WTO and Energy Trade and Sustainable Energy”, ICTSD International Centre for Trade and Sustainable Development, August 2007 Issue Paper No. 1
***