25 Şubat 2019 Pazartesi

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 11

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 11


 KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLERİN 09.11.2005 GÜNÜ ŞEMDİNLİ'DE MEYDANA GELEN OLAYI DEĞERLENDİRMELERİ., 


XIV- TANJU ÇAVUŞ OLAYININ DEĞERLENDİRİLMESİ : 

1- Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığının Hazırladığı İddianamede Konunun Ele Almışı Komisyonumuzca 19.11.2006 tarih ve A.0.1.GEÇ. 10/322,323,324- 64 sayılı yazısı ile Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığından Tanju ÇAVUŞ'a ait hazırlık soruşturması dosyasının ve iddianamenini onaylı bir sureti istenilmiş, 
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 10.02.2006 tarih ve B.03.0. cig. 0.00.00.03-659-138-2006 sayılı üst yazısı ile dosya örneği gönderilmeyip sadece 21.12.2005 tarihinde tanzim edilen iddianame örneğinin gönderildiği; 
Soruşturma no. 2005/1591. 
Esas No. 2005/580 ve İddianame no : 2005/60 savılı iddianamede: Tanju Çavuş'un 10.11.2005 günü gözaltına alınıp 12.11.2005 günü tutuklandığı, isnad edilen suçun meşru müdafa sınırının aşılması suretiyle bir kişiyi öldürmek, 
silahla beş kişiyi yaralamak olduğu ve "09.11.2005 tarihinde Şemdinli ilçesi Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Umut Kitap evine yapılan el bombalı saldın sonucu kitap evinde bulunan Mehmet Zahir Korkmaz' ın ölmesi, bir kişinin de yaralanması üzerine Şemdinli ilçesinde yasa dışı olarak toplanan kalabalığın kamu binalarını taşlayarak zarar verdikleri, kalabalığın olay yerinden uzaklaştırılmasının sağlanması üzerine Şemdinli Cumhuriyet Başsavcılığınca bombalama olayı nedeniyle olay yerinde yapılan inceleme sırasında bir grup 
halkın inceleme mahallinin ilerisinde Ziraat Bankasının karşısına gelen yerde toplandıkları ve olayı protesto etmeye devam ettikleri, Şüpheli Tanju Çavuş'un 08.11.2005 tarihinde eşinin rahatsızlığı sebebiyle Van ilinde bulunduğu ve eşinin tedavisini 08.11.2005 tarihinde Van Özel Divan Hayat Hastanesinde yaptırdığı ve o gece Fuat otelinde eşi ve çocukları ile kaldıktan sonra Şemdinli ilçesindeki 
evine gitmek üzere 09.11.2005 tarihinde Van ilinden ayrıldığı, saat 17.30 sıralarında da Şemdinli ilçesine giriş yaptığı, Şemdinli ilçe girişindeki bir grubun elektrik direğini yola devirerek ateşe verdiklerini gören Tanju Çavuş'un yolun kenarındaki boşluktan geçerek Yüksekova yolu üzerinde Cumhuriyet Caddesine doğru 42 D 1935 plaka sayılı aracı ile gitmeye devam ettiği, şüpheli Tanju Çavuş'un aracı ile ilerlerken Şemdinli Cumhuriyet caddesinde ziraat bankasının karşısında bulunan ve caddeyi tamamen dolduran bombalama olayını protesto eden bir grup ile karşılaştığı, grup içerisinden Tanju Çavuş'un uzman çavuş  olarak görev yaptığını bilen ve kimlikleri belirlenemeyen bazı kişilerin Tanju Çavuş'un aracına saldırdığı, aracın arka ve sol arka yan camının kırıldığı, aracın muhtelif yerlerine zarar verildiği, bu sırada araç içerisinde bulunan eşi ve çocuklarının saldın üzerine korktukları, Tanju Çavuş'un aracı ile yolda ilerlemesinin güçleşmesi ve aracına yapılan saldınlar nedeniyle üzerinde bulunan ruhsatlı sarsılmaz Kılınç marka 9 mm'lik B 00-03597 seri nolu tabanca ile araç içerisinden rastgele ateş etmeye başladığı, şüpheli Tanju Çavuş'un silahı ile 
ateş etmesi sonucu caddede bulunan yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı Ali Yılmaz'ın öldüğü diğer 5 müştekinin de kesin hekim raporlarına göre ateşli silah ile basit tıbbı müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandıklan, şüpheli Tanju Çavuş'un böylelikle üzerine atılı suçu işlediği yukanda yazılı deliller ve soruşturma evrakı kapsamından anlaşılmakla, Şüpheliye ait duruşmanın mahkemenizde icrası ile, müsnet suçtan eylemine uyan yukarıdaki sevk maddeleri ile cezalandınlmasma, şüphelinin suçta kullandığı sarsılmaz Kılınç 
marka 9 mm'lik B 0003597 seri nolu tabancanın TCK'nun 54. maddesi uyannca 
müsaderesine, şüphelinin gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin TCK'nun 63. maddesi gereğince cezasından mahsubuna karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur." biçiminde ceza talep edildiği incelenmiştir. 

2- Mülkiye Müfettişliğinin 27.02.2005 tarih ve 82/8 sayılı "Araştırma 
Raporu"nda Tanju Çavuş Olayının Değerlendirilmesi: 

Mülkiye Müfettişinin anılan raporunda aynen; 

" C. ŞEMDİNLİ 3 NCÜ DAĞ KOMANDO TABUR KOMUTANLIĞINDAN TEMİN EDİLEN BİLGİ VE BELGELERİN İNCELENMESİ: 

16.11.2005 tarihinde 3 ncü Dağ Komando Tabur Komutanlığına gönderilen yazı ile Komutanlık enirinde görev yapan Uzman Çavuş Tanju ÇAVUŞ'la ilgili olarak; "09 Kasım 2005 tarihinde Şemdinli ilçe merkezinde Ziraat Bankası önündeki kalabalığa, Komutanlığınız emrinde Uzman Çavuş olarak görev yapan Tanju ÇAVUŞ'un silahla ateş etmek suretiyle bir kişinin ölümüne, dört kişinin de yaralanmasına neden olduğu iddia edilmektedir. Bu şahsın Komutanlığınızda görevli olup olmadığının, görevli ise olay yerinde bulunma sebebinin tasdikli belgeleri ile birlikte,** gönderilmesi istenmiş olup, Şemdinli 3 ncü Dağ Komando Tabur Komutanlığı 16.11.2005 gün ve 1623 sayılı cevabi yazısı ile istenen bilgi ve belgeleri göndermiştir. Bu bilgi ve belgelerde; 09 Kasım 2005 Çarşamba günü Şemdinli'de meydana gelen olaylar sırasında bahsi geçen 42 D 1935 plaka sayılı aracın, 1993 model Doğan SLX marka, beyaz renkli hususi otomobil olduğu, Pol-Net sorgulamasına göre Sevil ÇAVUŞ (Tanju ÇAVUŞ'un eşi) adına kayıtlı olduğu, 

Şemdinli 3 ncü Dağ Komando Tabur Komutanlığında Piyade Uzman Çavuş olarak görevli Tanju ÇAVUŞ'a 06 Kasım-10 Aralık 2005 tarihleri arasından yıllık izin verildiği, ilgilinin 08 Kasım 2005 tarihinde eşini tedavi için Van'a götürdüğü ve 09 Kasım 2005 günü eşi ve çocukları ile birlikte Van'dan Şemdinli'ye dönüşü sırasında malum olayların yaşandığı, Tanju ÇAVUŞ'un 06.11.2005-10.12.2005 tarihleri arasında izinli olduğuna ilişkin izin belgesi, Sevil ÇAVUŞ adına Van Askeri Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanınca düzenlenmiş 08.11.2005 tarihli TSK Reçete Kağıdı, 01 Ağustos 2005 tarihinde Şemdinli 3 
ncü Dağ Komando Tabur Komutanlığı Lojman tahsis Çizelgesine göre C Blok 2 Nolu Dairenin Tanju ÇAVUŞ'a tahsis edildiğine ilişkin belgenin, Van Askeri Hastanesinin Hasta Kayıt Defterinin 3001 nci sırasında 08.11.2005 tarihinde Sevil ÇAVUŞ'un kaydının bulunduğu evrakın, Van'daki Fuat Otelinin 101 nolu odasında Tanju ve Sevil ÇAVUŞ çiftinin 08.11.2005 tarihinde kaldığına ilişkin belgenin yazılar ekinde ibraz edildiği, İncelenmiştir. 

8.Cİ KEŞİFİN YARIM KALMASINA NEDEN OLAN "TANJU ÇAVUŞ" OLAYI: 

Konunun anlaşılabilmesi açısından öncelikle olayın taraflarının ve tanıklarının 
beyanlarına baktığımızda; Sözleşmeli Uzman Çavuş Tanju ÇAVUŞ; "Ben Üçdağ Komando Taburunda 5 yıldır Uzman Çavuş olarak çalışıyorum. 06 Kasım günü 30 gün yıllık 4 gün yol olmak üzere 34 gün izin aldım. Daha önceden randevu aldığıma için eşimi Van Askeri Hastanesine tedavi için götürdüm. Yapılacak tedavi özel Hayat Hastanesinde gerçekleşti. Tedavi olduğunda saat: 
18.30 civarıydı. Hastaneden ayrılınca biraz şehirde dolaştık ve kakacağımız Fuat Otele gittik Akşam yemeğimizi dahil bu otelde yedik Sabah 09.30-10.00 civarında Otelden ayrıldık. Bir kuyumcuya uğrayarak Birliğimizde görevli ve komşumuz olan Uzman Çavuş arkadaşım Hüdayi Çakar'm eşine ait künyeyi tamir ettirmek üzere Belediye Pasajına gittik Tamir işleminin vakit alacağını öğrenince vazgeçtik Almayı düşündüğüm araç için Fiat/Tofaş Bayiine uğradık. Saat: 13.10 civarında bu bayiide idik Bir süre araçlara baktık sonra 
Şemdinli'ye hareket ettik. Hoşap Kalesinde çay molası verdik Yüksekova'dan ekmek aldık. Şemdinli'ye geldiğimizde Saat: 17.30 sularında idi. Tüm yolculuk boyunca cep telefonum kapalı olduğu için İlçede ne olup bittiğinden habersizdik Polis noktasının karanlık olduğunu gördüm. Hemen Polis noktasından sonra küçük bir sırt var burayı aşınca bir kalabalığa rastladık. Önce bir düğün olabileceğini zannettim. Eşimin yerlerde taşlar var demesi üzerine 
durumun farklı olabileceğini anladım. Ama artık kalabalığın arasında idik Nitekim geldiğimiz yerde caddeyi elektrik direği ile kapatmışlardı. Biz direğin kenarından geçerek yolumuza devam etmeye çalıştık Durumun olağan üstülüğünü görünce uzun farlarımı yaktım. Camının penceresini açtım. Etraftan bu polis vurun öldürün benzeri bağırmalar geliyordu. 

Kalabalık gittiğimiz yöne doğru artan kalabalığa bizim polis olduğumuz yolunda yüksek sesle bilgiler aktarıyordu. Cadde kalabalık olduğu için yolda zaten güçlüklerle ilerliyorduk. Ziraat Bankasının önündeki kavşağa 25-30 metre kala bir grup gelerek aracımıza taşlı sopalı saldırıda bulundu. Araçta arkada 3 çocuğum ön koltukta eşim oturuyordu. Arka cam da kırılınca çocuklarıma koltuğun arasına yatmalarım söyledim. Çocuklar tablonun dehşeti karşısında "baba bizi kurtar, biz ölmek istemiyoruz" biçiminde bağınyorlardı. Eşim de 
hakeza endişelenmişti. Artık normal şartlarda ilerleme şansımız kalmamıştı. Bir linç girişimi ile karşı karşıya idik. Çocuklarımı ve eşimi kurtarmak amacıyla zaten açık olan pencereden silahımı havaya doğru kaldırarak birkaç el ateş ettim. Oluşan şaşkınlıktan yararlanarak olay yerinden uzaklaştım. Kesinlikle hedef gözeterek ateş etmem söz konusu değildir. 3 Dağ Komando Taburu Lojmanlarına giderek ailemi eve bıraktım. Birlik Komutanını bilgilendirdim. Aracımı Tabura götürdüm. Kendimde geceyi orada geçirdim. Daha sonra 
C.Savcıhğım talimatı üzerine Emniyet yetkileri eve geldi. Silahımı teslim aldılar ve Savcılığın talebi üzerine tutuklandım." 

Tanju ÇAVUŞ'un eşi Sevil ÇAVUŞ; " 6 Kasım günü eşim 30 günlük yıllık izine 
ayrıldı. Benim şahsi sağlık sorunlarım nedeni ile yaklaşık 3 aydır tıbbi tedavi görmekte idi. Tedavim için 8 kasım gününe Van Askeri hastanesinin kadın hastalıklı bölümünden randevu almıştık. 8 Kasım günü ilçeden Van'a karayolu ile ve kendi aracımızla hareket ettik. Saat: 11.00'deki randevümüze yetiştik Ancak tedavinin özelliği nedeni ile ve askeri hastanenin bu konudaki imkanlarının yetersizliği bakımından tedavim özel hayat hastanesinde akşam saatlerinde tamamlandı. Güvenlik şartlan nedeni ile geceyi Van 'da Fuat otelinde geçirdik 9 Kasım günü Saat: 13.00 civarında Van'dan Şemdinli ye hareket ettik. 

Şemdinli ye geldiğimizde Polis noktasının karanlık olması her zamankinden farklı bir durum olduğu izlenimini bana verdi. Normal olarak o bölgenin aydınlatılmış olması gerekiyordu. İlçe merkezine doğru haraket ettiğimizde kalabalıklar ile karşılaştık. Önceleri kalabalığa rağmen her şey yolunda gidiyordu. Ancak merkeze yaklaştıkça kalabalık çoğaldı. Sanıyorum aracımızın plakasından dolayı bazı kimseler eşimin güvenlik görevlisi olduğunu fark etti. Kalabalık zaten "PKK içeri, Türkiye dışan" gibi sloganlar atıyordu. Fark edilme hadisesi ile birlikte bize yönelen bağırmalar ve şiddet gösterileri başladı. Arabamızın önünden ve 
arkasından tacizler ile karşılaştık Eşime Polis olduğu yönünde bağırmalar vardı. Eşim Polis olmadığını söylemesine rağmen kalabalık teskin olmadı. Orada herhangi bir tanıdık yüze de rastlayamadık. Doğal olarak araçta bulunan 11, 9 ve 6 yaşlarındaki çocuklarım ciddi bir korkuya kapıldılar. Çocuklarım arabanın arkasında, ben ön sağ tarafta oturuyordum. Taşlarla arabanın arka tarafındaki camlar tamamen kırıldı. Eşimin soğuk kanlılığını korumaya çalıştığını gözledim. Zaman zaman bende ikaz ederek "aman kimseye aracı değdireyim deme " diye ikazlarda bulundum. Belli bir noktadan sonra hiç ilerleme şansımız kalmadı. Taşlar ve tekmeler ile araca müdahaleler arttı. Linç edilme ortamı tamamen 
oluşmuştu. Bazıları "yakın bu arabayı" diye bağırıyordu. Eşim silahını eline alınca ben yeniden "yapma" dedim. O bana "endişe etme, havaya ateş açacağım, kalabalık ancak bu şekilde bize yol verir" dedi. Birkaç el havaya ateş etti. 

Bu arada önümüzdeki kalabalık yere yattı. Arkamızdaki şahıslar hâlâ saldırılarına devam ettiler. Biz bu küçük duraksamadan yararlanarak hızlı bir biçimde dağ komando taburu lojmanlarındaki evimize giriş yaptık Bir süre sonra eşim durumu birilerine telefon ile anlattı. Ancak o anda ciddi bir korku yaşayan 
çocuklarım ile ilgilendiğim için muhatabının kim olduğunu bilemiyorum. Arabamızın kaportasında, arka sinyal lambalarında ve camlarında ciddi hasarlar yaşadığımız trajedinin en önemli delilidir. Çocuklarım olayın şokunu hâlâ atlatabilmiş değil, normal olmayan tepkileri devam ediyor." Şemdinli Emniyet Müdürü Tacettin ASLAN; "...Sanırım 15.30-16.00 sıralarında savcı bey'i keşif yapmak üzere olay mahalline götürdüm. Yanımda beş kişilik kuvvetim de 
vardı. Bu arada Başkomiserim beni aradı ve "nokta düşüyor" dedi. Keşif mahallinden ayrıldım ve Emniyete döndüm. Emniyet Müdürlüğüne gireceğim sırada olay mahallinden 7-8 el silah sesi geldiğini duydum. Orada bulunmadığım için ben görmedim ancak sonradan aldığım bilgilere göre Ziraat Bankası önüne toplanmış ve ateş yakmış olan 500-600 kişilik gruba Tanju Çavuş isimli uzman çavuşun ateş açtığı ve 5 kişinin de yaralandığını, hepsinin de 
Yüksekova ya sevk edildiğini söylediler... " İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Erdem YILMAZ; "...Keşif yürürken silah atıldığını ve bazı şahısların silahla yaralandığı haberi geldi. Beni Mehmet TEKİN isimli şahıs aradı ve silah atma olayının faili olarak Tanju Çavuş 'un gösterildiğim ifade etti. Ben bu şahısın hangi birlikte görev yaptığını öğrenmek üzere bir çalışma yaptım. O esnada Kriz 
merkezinin vazife yaptığı Taktik Alayda bulunan sayın Valimiz beni çağırarak kendisine aynı mahiyette gelen haberi söyledi. Araştırılmasını istedi. Araştırma sonucunda Tanju Çavuş 'un Dağ Komando Tabur Komutanlığında görevli Uzman çavuş olduğunu öğrendim. O anda tabur komutanı Polis noktasına yardıma gittiği için onu bekledim. Tabiatı ile onun dönüşü biraz gecikti. Kendisi gelince konuyu ilettim. Gece 02.00 sularında yapılan bu görüşmeden sonra ilgiliyi arayarak hiçbir yere çıkmaması tembih edildi. Savcı bey durumdan haberdar 
edildi. Ertesi günde hadiseler devam ettiği için Tanju Çavuş 'u 10 Kasım günü akşam saatlerinde evinden alarak Taktik Alayda gözetim altına aldık..." 
Şemdinli Belediye Başkanı Hurşit TEKİN; "...Akşam üzeri Savcı Bey'in keşfi 
sırasında bir takside kalabalığa ateş açıldı. Bu sırada bir vatandaş hayatını kaybetti. Ortalık karışınca savcı Bey'de keşfi tamamlayamadan olay yerinden ayrıldı. Ateş açan kişinin uzman çavuş Tanju Çavuş olduğunu vatandaşlar söylediler. Ateş açtığı araçta ayrıca iki erkek daha varmış. Görgü şahitleri bu aracın da plakasını almışlar... " 

Yüksekova Belediye Başkanı Salih YILDIZ; "...Ardından yaklaşık 6 saat sonra ilçe savcısı yanında CHP Milletvekili Esat CANAN bey de olduğu halde keşif yapmaya gelmiştir. Ancak keşfin yürütme esnasında 42 D 1248 plakalı araçtan keşif yapan savcı bey ve etrafındaki avukatlarında bulunduğu kitleye ateş açılmıştır. Ateş açan şahıs ilçede herkesin tanıdığı Tanju Çavuş isimli bir uzman çavuştur. Ancak görgü tanıkları Tanju Çavuşun da yanında bir başka görevlilerin daha olduğunu iddia etmektedirler. Bu 6 saat içerisinde olayı protesto etmeye yönelik olarak toplanan kalabalığın kamu binalarına karşı taşlı saldırıları 
olduğunu, barikatlar kurulduğunu, lastikler yakıldığını duydum. Yarım kalan keşif sonrasında açılan ateş nedeni ile ölen bir kişi ve yaralanan 4 kişi nedeniyle de çeşitli gerginlikler yaşanmıştır..." 

Kitabevine sahibi Seferi YILMAZ; "...Bu esnada yanında avukatlar ve CHP 
Hakkari Milletvekili Esat CANAN beyde Savcı Bey 'e eşlik ettiler vatandaşlar uyan üzerine 10-15 metre uzağa çekilmişlerdi. Ancak esas kalabalık Ziraat bankası civarında bulunmaktaydı. O saatlerde havada kararmış durumdaydı. Bir ara silah sesleri ve izli mermiler gördük. Hemen akabinde Mehmet TEKİN isimli şahıs keşif mahalline doğru gelerek "ateş açıldı ve beş kişi vuruldu " dedi. Bunun üzerine keşif civarında bulanan şahıslar tahrik oldular. Emniyet Müdürüne yönelik olarak "Müdür bey tedbir alda ateş açılmasın " dediler. Ancak Savcı bey keşif yapılması için şartları uygun görmese gerek ki keşif mahallinden ayrıldı. Zaten o sırada ortalıkta biraz karışmıştı. Milletvekili biraz durdu ve savcı bey'in nereye gittiğini sordu. Kalabalık yaralanan şahısların hastaneye sevk edilmesi nedeni ile 
hastaneye gitti. Bende daha sonra hastaneye gittim. Cabbar ÖPENGİN ve Kadri ÖZCANER araç başından hiç ayrılmayacaklarım söylediler. Bunların önemli bir delil olduğunu ifade ettiler... " 

Şemdinli halkından Abdulcebar ÖPENGİN; "...Savcı bey dosyaları incelerken 
kendisini göremediğim ama sesinden Altınsu köyünden Abdulaziz DEMİR veya Hacı KILIÇ olduğunu tahmin ettiğim bir kişi bağırarak savcı bey 'e ve Esat bey 'e "müdahale edin ateş ediyorlar, beş kişi daha vuruldu " dedi. Bu fırsattan yararlanan ve ilçe merkezinde Alan yolu üzerinde oturan ve 5-6 yıl önce babası PKK tarafından öldürülen ve deli Mehmet olarak tanınan şahısın oğlu C. Savcısına bağırarak bir şeyler söyledi. O arada keşifte kullanılan daktilo yere düştü..." 

12. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,

***

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 10

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 10



 KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLERİN 09.11.2005 GÜNÜ ŞEMDİNLİ'DE MEYDANA GELEN OLAYI DEĞERLENDİRMELERİ., 


Y SABAH BEN ŞEMDİNLİ'YE GELDİM 1-2 SAATTİR BİZİM ÇARŞININ 
GİRİŞ ÇIKIŞINI KAPATMIŞLAR. BİZ NÖBET TUTUYORUZ YA O DOSYA 
MOSYALAR ŞEMDİNLİ'NİN PROJESİ ARABADADIR. 

10 02 ONLARIN DOS MU, MOS MU ASKERİ DOKÜMAN GİZLİ MİZLİ 
HAMOYLA ÇIKARIN GÖTÜRÜN BİR YERE GÖTÜRÜN SAKLAYIN. 
Y TAMAM ONLARI SAKLAYACAĞIZ. ŞİMDİ BİZ SAVCININ SÖZÜNE 
BAKIYORUZ SAVCI KEŞİF YAPACAK. MİLLET LİNÇ YAPTI BİZ DE DEDİK SAVCI 
MİLETVEKİLİ AVUKATLAR HAKKARİ'DEN GETİRDİĞİMİZ AVUKATLAR ORDA 
KEŞİF YAPACAK. 

Y ARKADAŞLARI DİYOR İKİ KİŞİ ASTSUBAY, BİR KİŞİ DE UZMAN 
ÇAVUŞ DEVLETİN ÖZEL TİMİ. 
10 02 YA BEN DİYORUM ARABADAKİ EŞYALAR VAR YA. 

Y HE İÇİNDEKİ SİLAH BOMBA EŞYA. 
10 02 BİZ ONLARI ŞEY YAPARIZ. 
10 02 YOK, YOK TELEFON AÇIKTI TAMAM SEN O EŞYALARI ARABADAN 
ÇIKARIN AGİRİ(K) İLE ARABAYI YAKIN TAMAM. 

Y- YA  DELİLLER KAYBOLMASIN DÜNYA KAMUOYU, GAZETECİLER ÇEKSİN, SONRA YAKALIM. 

10 02 ÖNEMLİ EŞYALARI ÇIKARIN FORMALİTE İCABI GAZETECİLER ÇEKSİN. 

NOT: Bu görüşmede Sabrı (K) Ali KISIKYOL, araç başında bulunan örgüt 
mensuplarına ye işbirlikçilerine ısrarla arabayı ve içerisindeki dokümanları yakmaları talimatı vermesine rağmen araç başındaki örgüt mensuplarının aracın içerisindeki delilleri tespit ettirelim daha sonra yakarız demektedirler. Yine konuşmanın içerisinde bombalardan bahsedilmesi, olay sonrası personele ait (2) adet MKE el bombasının kaybolması ile birlikte araçta ele geçirilen (2) adet Alman malı el bombası ile Seferi YILMAZ'in işyerine atılan bombaların olay sonrası kriminal tespitinde aynı bomba olduğunun tespit edilmesi olayın 
tamamen planlı ve organize bir saldırı olduğunu göstermektedir. Yoksa olay günü dağdan şehir merkezine gelen örgüt mensupları pasajda patlayan bombalar ile araç içerisindeki konuşmalarda bahsettiği bombaların "DELİL " niteliği taşıdığını bilmelerine imkan yoktur. 

Tarih Saat ve Sûre : 15.11.2005/ 15.05.51 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : (X)NO- 0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler : (X) ŞAHIS-SABRİ (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

X BAK BELGEDE GEÇTİ BU MESELE BİZİM YAPTIĞIMIZ OLAY YOK MU, ONLAR ONU TESPİT ETMİŞ BELGEDE YAZILI. 

NOT : HACI (K) Seferi YILMAZ ile SABRİ(K) Ali KISIKYOL'un görüşmesi: Bu 
görüşme olay sonrası C.Savcıhğına ifade veren Seferi YILMAZ'm öğrendiği bazı bilgileri teyit etmek amacıyla SABRİ(K) Ali KISIKYOL 'u arayarak Almanya 'dan gönderilecek olan paketin gönderilip, gönderilmediğini sormaktadır. Ayrıca konuşmada, HACI(K) Seferi YILMAZ "Bizim yaptığımız olay yok mu, onlar onu tespit etmiş, belgede yazılıdır" demektedir. Olay sonrası Özcan İLDENİZ'e ait olan İstihbarat Dokümanlarında, Seferi YILMAZ'm 05 Ağustos 2005 tarihindeki eylem ile 01 Kasım 2005 tarihindeki patlama olayına Seferi YILMAZ'm karıştığı bilgisi mevcuttur. Ayrıca C.Savcıhğına personel verdiği ifade de Almanya'dan örgüte gönderilmek üzere Seferi YILMAZ'a bir paketin gönderileceği bilgisi de 
iletilmiştir. 

Tarih Saat ve Süre : 15.11.2005/15.28.10 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan: (X)NO- 0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler : (X) ŞAHIS-SABRİ (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

10 02 SEN O MALZEMELERİ KİMİN ADINA GÖNDERDİN? 
X UMUT KİTABEVİNE. 
X TELEFONDA SÖYLEMEK İSTEMİYORUM. 
10 02 GÖNDERDİĞİN YER HAVAYA UÇTU. 
X BU SEFER'LE VAR YA ONA PAKET GELİYOR DEDİM. 
X BEN ÖZELLİKLE ONUN ADINI YAZMADIM. ONUN DÜKKANININ 
ADINI YAZDIM. BENİM ADIM DA YAZILI DEĞİL. DÜKKANIN ADI YAZILI NARLI 
MARKET DİYE GÖNDERDİM. BENİM MERKETİN İSMİ. 
10 02 BU AYIN 9'UNDA ALÇAKLAR ONA BOMBA ATTI. O ADAM ŞİMDİ 
TV.LERE ÇIKTI. 
ZATEN O EŞYAYI ALMAZSAK ŞEMDİNLİ ALAY KOMUTANI GİDECEK. 

(Önemli: İddianame 'nin 4. sayfasında Sn.Savcı Sabri 'nin konuşmasını diğer şahsın konuşması yapmış) 
NOT: SABRİ(K) Ali KISIKYOL ile Almanya 'da bulunan amcasının oğlu ile gönderilen paket hakkında görüşme: Bu görüşmede Almanya 'dan gelecek olan paketin Seferi YILMAZ'm işyeri adına gönderildiği, ancak işyerinin bombalandığım "Alçaklar" kelimesinin kullandığı vurgulanmaktadır. Bilindiği gibi örgüt kendi yandaşları ve örgüt mensuplarının ihanetlerini Alçak olarak değerlendirir. Güvenlik güçlerini kastederse Düşman kelimesini kullanması 
gerekirdi. 

VAN 3 ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2005 tarih ve 2005/307 Müt. Sayılı 
Karan ile Sabri (K) Ali KISIKYOL (Hasan- Hatice oğlu 1970 Çağlayancerit doğumlu 
KAHRAMANMARAŞ-Çağlayancerit-Bozlar Köyü nüfusuna kayıth)'un kullandığı 
0 536 368 10 02 GSM hattının dinlenmesi sonucu kullandığı 356 238 003 594 170 numaralı İMEİ tespit edilmiştir. 
VAN 4 ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 06/10/2005 tarih ve 2005/364 Müt. Sayılı karan ile 356 238 003 594 170 İMEİ numarasına (3) ay süreyle dinlenmesi, izlenmesi, tespit edilmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınması karan alınmıştır. (3) aylık sürenin bitimine müteakiben VAN 4 ncü Aşır Ceza Mah. 03/01/2006 tarih ve 2006/11 Müt sayılı karan ile 356 238 003 594 170 İMEİ numarasına ikinci kez (3) aylık süreyle dinlenmesi, izlenmesi, tespit edilmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına dair uzatma karan alınmıştır. 
356 238 003 594 170 No'lu İMEİ abonesinin yapılan dinlenmesinde: 
Tarih Saat ve Süre : 10.12.2005/17.25.29 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : 
0 538 716 63 95-0 331 4003 87 02 
Arayan : SABRİ(K) Ali KISIKYOL 
Aranan : Hasan KISIKYOL (SABRİ (K)'un babasıdır) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe-Türkçe 
63 95 TELEVİZYON SEYİR ETMİYORSUNUZ. HER GÜN GÜNDEMDİR. MAHVETTİK BİZ ŞEMDİNLİ'Yİ. 

NOT: Olaydan birkaç ay sonra SABRİ (K) Ali KISIKYOL ile babası Hasan 
KISIKYOL'un yaptığı görüşmedir. Bu görüşmede babasına seni mahkemeye çağırırlarsa, Şemdinli'ye gezmeye gittiğini söylemesini. Seferi YILMAZ'ın adını vermemesini istemektedir. Bu görüşmedeki en önemli husus SABRİ (K) Ali KISIKYOL'un babasına "sen televizyon seyretmiyor musun o adam "Seferi YILMAZ" her gün televizyona çıkıyor, her gün gündemdir- MAHVETTİK BİZ ŞEMDİNLİ'Yİ - diyerek, 09 Kasım 2005 tarihindeki patlama olayım PKK terör örgütünün gerçekleştirdiğini vurgulamaktadır. 

VAN 3 ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 19/10/2005 tarih ve 2005/366 Müt. Sayılı karan ile 0536 222 49 88 nolu GSM'nin, (3) ay süreyle dinlenmesi, izlenmesi, tespit edilmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınması karan alınmıştır. (3) aylık sürenin bitimine müteakip VAN 3 ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 17/01/2006 tarih ve 2006/10 Müt sayılı karan 
ile ikinci kez (3) aylık sureyle GSM numarasının dinlenmesi, izlenmesi, tespit edilmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına dair uzatma karan alınmıştır. 0536 222 49 88 nolu GSM'nin yapılan dinlenmesinde: 
Tarih Saat ve Süre : 06.02.2006-14.57.28 Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : 0536 222 49 88-9176 2557 9806 (ALMANYA) 

Arayan Kişi : SABRi (K) Ali KISIKYOL 

(Hasan oğlu 1970 doğumlu Kahramanmaraş-Çağlayançerit-Bozlar köyü nüfusuna kayıtlıdır.) Aranan Kişi :EDİP 
Konuşma Dili/Lehçe : Türkçe 
49 88 :SEN BU ŞEMDİNLİ MESELELERİNİ DUYDUN DEĞİL 
98 06 :YA HE DUYDUM, AGİRİ'NİN İSMİNİ OKUDUM. BİR GAZETEDE 
TAKİP EDİYORUZ DA, AMA SAĞLAM ŞEY YAPMAMIŞ 
49 88: ÇOCUK, ÇOCUK 
98 06: DUYDUĞUMA GÖRE AGİRFDE GELMİŞ 
49 88 :EVET EVET AGİRİ'DE GELMİŞ 
98 06 .AGIRTDE GİTMİŞ 
49 88 :EVET DOĞRU. DEDİM EDİP, YA YAPAN... 
98 06 :HE... 
49 88 .YAPAN BİZİZ, AMA SAHİPLENEN DE BAŞKALARIDIR HA, HABERİN VAR? 

(09 Kasım 2005 tarihindeki bombalama olayı) 

NOT : SABRI (K) ALİ KISIKYOL ile daha önce PKK terör örgütünde faaliyet 
göstermiş ve örgütten kaçarak K.Irak üzerinden Almanya ya giderek mülteci kampında kalan Edip.... isimli arkadaşı ile yaptığı görüşme, bu görüşmede: 
SABRİ (K) ALİ KISIKYOL, çok zor şartlarda örgütte sorumlu düzeyde faaliyet 
gösterdiğini, ancak örgütün üst düzey sorumluları tarafından taktir edilmediğini, aslında PKK terör örgütünün çok temiz ve pırlanta gibi olduğunu, ancak yönetim kadrosundaki teröristlerin sorumluluk sahibi olmadıklarım, Yukarıdaki sebeplerden dolayı PKK terör örgütünden kaçmaya karar verdiğini, 
bundan dolayı Klrak'tan nasıl geçip Almanya'ya kaçakçılar aracılığı ile geçebileceği, yanında yüklü miktarda para olduğunu, bu parayla gitmesi durumunda Klrak'taki peşmergelerin nasıl davranacağı hakkında bilgi almak için aynı güzergahtan kaçan EDİP isimli arkadaşından bilgi aldığını, 

SABRİ (K) ALİ KISIKYOL. örgüt içerisindeki hiyerarşiyi eleştirdikten sonra, arkadaşı EDİP'e Şemdinli'deki olayları duyup duymadığım sorduğunu, arkadaşı Edip'inde olayları takip ettiğini (senin-SABRİ (K) un ve AGİRİ (K) un) adının geçtiğini ancak AGİRİ (K) un sağlam iş yapmadığını, çocukça davrandığını söylemektedir. Bunun üzerine SABRİ (K) nin - 

ŞEMDİNLİ'DEKİ OLAYLARI BİZ YAPTIK. BAŞKALARI SAHİPLENDİ- diyerek, 09 Kasım 2005 tarihindeki umut kitap evine bomba yatması eylemini PKK terör örgütünün gerçekleştirdiğini söylemektedir. 
Bilindiği gibi, olay günü saldırıya uğrayan Jandarma İstihbarat personeli aracın 
başından ayrıldıktan kısa bir süre sonra aracın kontrolünü ele geçiren örgüt mensupları veişbirlikçilerinin örgütün ŞEMDİNLİ KIRSAL SORUMLUSU SABRİ (K) Ali KISIKYOL ile yaptıkları telefon görüşmelerinde olay günü AGİRİ (K) ve REŞİT (K) isimli teröristlerin Şemdinli merkezinde olduğu tespit edilmiştir. Bu konuşmada da AGİRİ (K) nin olayı gerçekleştirdiğinin vurgulaması aynı zamanda diğer konuşmaların teyidini de yapmaktadır. Olay sonrası konu hakkında yapılan istihbarı çalışmalar ve elde edilen teknik bilgiler neticesinde, Şemdinli'deki patlamalara karışan örgüt mensuplarından, SABRİ (K) Ali KISIKYOL, AGİRİ (K) Yılmaz ERTAŞ ve REŞİT (K) isimli örgüt mensupları PKK terör örgütünden yüklü miktarda para çalarak kaçtıkları bilgileri elde edilmiştir. 
02 Kasım 2005 tarihli telefon konuşmalarında görüleceği gibi 01 Kasım 2005 
tarihindeki büyük patlamayı gerçekleştiren Reşit (K) ile birlikte (diğer örgüt mensupları ki bunlar SABRİ (K) ve AGİRİ (K) olduğu telefon dinlemedeki tutanaklarda tespitlidir.) Soruşturma açılacağı bilinmektedir. Bütün bu durumlar birleştirildiğinde örgüt içerisinde bir iç hesaplaşmanın olduğu sonucuna varılabilir." Biçimindedir. 

11.Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,

***

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 9

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 9



 KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLERİN 09.11.2005 GÜNÜ ŞEMDİNLİ'DE MEYDANA GELEN OLAYI DEĞERLENDİRMELERİ., 


TELEFON TESPİT TUTANAKLARININ İÇERİĞİ : 

A) (1.2.3.4.) Nolu Görüşmeler : Bu tutanaklarda Hacı (K) Seferi YILMAZ ile Sari 
(K) Ali KISIKYOL'un örgütsel görüşmeleri ile Şemdinli İlçesine gelen Sabri (K) Ali KISDCYOL'un Babası Hasan KISIKYOL'un Seferi YILMAZ tarafından karşılanarak K.Irak Kırsalına götürüp Sabri (K) ile buluşturması: 

B) (5.6.7.8.9) Nolu Görüşmeler: Bu görüşmelerde 05 Ağustos 2005 tarihindeki eylem ile 01 Kasım 2005 tarihindeki eylemlerle ilgili konuşmalar ve bu eylemleri PKK terör örgütünün yaptığına dair kanıtlar. 

C) (11.12.13.14) Nolu Görüşmeler : 09 Kasım 2005 tarihinde meydana gelen olayla ilgili görüşmeler, bu görüşmelerde olay günü Reşit (K) ve Agiri (K) isimli örgüt mensuplarının ilçe merkezinde oldukları, olay sonrası personele ait görev aracı, silah, teçhizat ve dokümanları ele geçirdiklerini ispatlayan konulan içermektedir. 

D) (10) Nolu Görüşme : Bu görüşmede Sabri (K) Ali KISIKYOL'a Almanya'dan 
örgüt gönderilecek bir paketin gelmesi için Hacı (K) Seferi YILMAZ tarafından evinin ve işyerinin adresini verdiği görüşmedir. 

E) (15.16.) Nolu Görüşmeler: Bu görüşmelerde 09 Kasım 2005 tarihindeki olaylardan (1) gün sonra Sabri (K) Ali KISIKYOL'un talimatıyla Şemdinli ve Y.Ova ilçelerinde meydana gelen örgütsel eylemleri anlatmaktadır: 

F) (17.18.) Nolu Görüşmeler : Olay sonrası Hacı (K) Seferi YILMAZ ile Sabri (K) Ali KISIKYOL ve Sabri (K) un amcasının oğlu olan Almanya'da yaşayan bir şahsın gönderilen paket ile ilgili görüşmelerini içermektedir. 

G) (19.) Nolu Görüşme : Bu görüşmede Sabri (K) Ali KISIKYOL babası Hasan 
KISIKYOL'u arayarak birileri mahkemede kendisine Şemdinli ilçesine niye gittiğini ve kendisine kimin yardımcı olduğunu sorarlarsa Seferi YELMAZ'ın adını söylememesini istemektedir. Aynca yine bu görüşmede 2005 tarihindeki olayları PKK terör örgütünün yaptığını vurgulamaktadır. 

H) (20.) Nolu Görüşme : Olay sonrası örgütten kaçmayı planlayan Sabri (K) Ali 
KISIKYOL'un daha önceden örgütten kaçan ve Almanya'ya giden Edip isimli bir şahısla yaptığı görüşme, bu görüşmede net olarak Sabri (K) Ali KISIKYOL "Şemdinli'deki olayları biz yaptık, başkaları sahiplendi" diyerek 09 Kasım 2005 tarihindeki eylemi PKK terör örgütünün yaptığım söylemiştir. 

I) (21.22.23.) Nolu Görüşmeler : Bu görüşmeler 11 Ekim 2005 tarihinde Şemdinli ilçesi girişinde polis noktasına 50 m. Mesafedeki yerden geçiş yapan Askeri Konvoya yolun kenarına bırakılan patlayıcının uzaktan patlatılması eylemini PKK terör örgütünün yaptığına dair konulan içermektedir biçiminde açıklamalarda bulunduğu gözlenmiş" Biçiminde açıklamada bulunmuştur. 


c) Ali KAYA'nın aynı gün yazı ile beraber sunduğu Van 3. Ağır Ceza 
Mahkemesinin 19.10.2005,17.01.2006 gün ve 2005/366,2006/10 mut sayılı izin kararlan ile yapıldığı belirtilen dinleme tutanaklarında bu olayla ilgili olarak geçen konuşmalar ve altında Ali KAYA'nın açıklama notları aynen; 

"VAN 3 ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2005 tarih ve 2005/307 Müt. Sayılı 
karan ile 0536 368 10 02 (Seyfiıllah KOÇ 2001 adına kayıtlı iken 28.04.2005 tarihinde Mesut SALIKBAĞRA, Asim oğlu 1977 d.lu Göçebe cd. No=l Besni/Adıyaman fatura adreslidir olup PKK/Kongra-Gel Terör Örgütünün Şemdinli ilçesi Gümrük sorumlusu olan Sabri (K) Ali KISIKYOL tarafindan kullanılmaktadır.) nolu GSM abonesinin, (3) ay süreyle dinlenmesi, izlenmesi, tespit edilmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına karan verilmiştir. 0536 368 10 02 nolu GSM'nin yapılan dinlenmesinde: 
Tarih Saat ve Süre : 03.10.2005-14.15.26 Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan: 0 536 368 10 02- 0 535 251 44 11 
Arayan ve Aranan Kişiler : SABRİ (K)- SEFERİ YILMAZ 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

10 02 YA O GÜN BİR YERDE GÖRÜŞMÜŞTÜK YA 
10 02 BERMİZE BERMİZE 
10 02 YARIN GELİYOR ORAYA 
10 02 SABRİ'NİN BAKKALI 
44 11 OLDU PROBLEM OLMAZ 
44 11 BABAN BOL BOL CEVİZ ALACAKMIŞ 
44 11 SENİN ORDAN GEÇECEK ÖBÜR TARAFTA NÜFUS DEĞİŞİK 
BULAMIYORLAR BİLİYORSUN 
Tarih Saat ve Süre : 10.10.2005/16.13.40 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : 0 535 251 44 11 - O 536 368 10 02 Arayan ve Aranan Kişiler : HACI(K) SEFERİ YILMAZ SABRİ (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 
10 02 SEN KİMSİN? 
44 11 HACI HACI 
44 11 BABAN GELDİ 
10 02 SAĞLAM GELDİ 
44 11 BURDADIR BURDA 

NOT : SABRİ (K) Ali KISIKYOL ile HACI (K) Seferi YILMAZ'in görüşmesi : Bu 
görüşmede HACI (K) Seferi YILMAZ SABRİ (K) Ali KISIKYÖL'u arayarak Babasının Şemdinli ilçesine geldiğini bildirmektedir. 

NOT: SABRİ (K) ALİ KISIKYOL ile HACI (K) Seferi YILMAZ'in görüşmesi : Bu 
görüşmede SABRİ (K) Ali KISIKYOL kendisini görmek için Şemdinli ilçesine gelecek olan Babası Hasan KISIKYOL 'u Seferi YILMAZ'm karşılamasını istemektedir. Tarih Saat ve Süre : 16.10.2005/ 09.03.57 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan: 
0 536 368 10 02- 0 535 251 44 11 
Arayan ve Aranan Kişiler : SABRi (K)-SEFERİ YILMAZ 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

10 02 MARHABAHACI 
10 02 LEYLA NIN SANA SELAMI VAR 
44 11 DEDİM SİZİN BİRAZ KİTABINIZ VARDI 
10 02 AKTAR GELSİN 
44 11 SAĞLAM GELSİN BİLİYORMUSUN 
10 02 BİR TANE VARYA S ARIŞIN 
44 11 BEN O GÜN DÖNDÜĞÜMDE BENİM BAŞIMA NE GETİRDİLER 
44 11 BEN DÖNDÜM YA O GÜN 
44 11 O YOLDAKİLER 
10 02 SEN TEHLİKELİ BİR ADAMSIN 
44 11 BENİM ORDAKİ, BERABER GELDİK YA İSMİNİ SÖYLEME 

NOT : HACI (K) Seferi YILMAZ ile SABRI (K) Ali KISIKYOL'un görüşmesi : Bu 
görüşmede Seferi YILMAZ'm kırsala gidip SABRI (K) Ali KISIKYOL ile buluştuktan sonra geri dönüşünde arama noktasına denk geldiğini, ayrıca elinde bulunan bazı malzemeler ile dağa gidecek olan yeni katılımları göndermesini içeren görüşmelerdir. Tarih Saat ve Süre : 18.10.2005/12.49.05 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : X NUMARA- 0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler : Seferi YILMAZ- Renas (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

SEFERİ, O KİTAPLAR GELDİ Mİ? 
RENAS EVET GELDİLER 
SEFERİ, SAĞLAM GELDİLER Mİ? 
RENAS EVET SAĞLAM GELDİLER ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. 

NOT: HACI (K) Seferi YILMAZ ile RENAS (K) isimli örgüt mensubunun görüşmesi: Bu görüşmede HACI(K) Seferi YILMAZ'm kırsaldaki örgüt mensuplarına malzeme aktardığını, ancak aktardığı malzeme ve yeni katılımlardan bahsederken (Kitap) kelimesini kullandığı görülmektedir. Buradan da anlaşılacağı gibi Şemdinli 'deki Özipek pasajında bulunan Seferi YILMAZ'a ait Umut Kitapevinin gerçekte örgüte malzeme aktarma, dağa çıkacak olan gençleri gönderme ve örgütsel faaliyetlerde kullanmak amacı taşıdığı 
görülmektedir. 

Tarih Saat ve Süre : 04.11.2005/16.32.44 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : 
0 536 368 10 02-0 535 251 44 11 
Arayan ve Aranan Kişiler : SABRI (K)-SEFERİ YILMAZ 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

10 02 YAV BU ŞİMDİKİ KONUŞTUĞUMUZ NUMARA SENİN ÜZERİNDEDİR. 
44 11 HANGİSİ 
10 02 BU ŞİMDİKİ KONUŞTUĞUMUZ NUMARA 
44 11 HEHE BENİM ÜZERİMDEDİR DOĞRUDUR 
10 02 EE SEN BAŞKA BİRİSİYLE BENİ ARAYAMAZ MISIN BENİ ? 
10 02 YAV BİRAZ İŞİM ACELEYDİ 
10 02 PEKİ BAŞKA YANİ BAŞKA BİR ŞEYLE ARAYAMAZ MISIN BENİ? 
44 11 YAV BENİM YERİM FELLUCE DİR ÇIKAMIYORUM BİLİYOR MUSUN? 
10 02 EVET EVET TAMAM O ZAMAN SEN BANA BİR ADRES VERSENE 
10 02 E TAMAM BİR EVİN KİNİ VER ÇÜNKÜ DIŞARI DA ALMANYA DAN 
EŞYALAR GELECEK HA 
44 11 UMUT KİTABEVİ ŞEMDİNLİ 
44 11 İSMİMİ DE VERİYORSUN SOYADIMI BİLİYORSUN DEĞİLMİ 
44 11 YILMAZ YILMAZ 
44 11 YANİ CUMHURİYET CADDESİ OLUR 
NOT : HACI (K) Seferi YILMAZ ile SABRI (K) ALİ KISIKYOL 'un görüşmesi : Bu 
görüşmede SABRİ (K) ALİ KISIKYOL "Almanya 'dan örgüte bir paket geleceğini" bu paketin gönderilmesi için HACI (K) Seferi YILMAZ'dan adres istediği. HACI (K) Seferi YILMAZ'm da evinin ve işyeri olan Umut Kitapevinin adresini verdiğini. Tarih Saat ve Süre : 09.11.2005/13.53.35 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : 
0 536 368 10 02- 0 535 313 62 92 
Arayan ve Aranan Kişiler : SABRİ (K)-FAİK DUYAN 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 
62 92 ŞİMDİ BİZ ÇARŞIDAYIZ KIYAMET GİBİ BİZDE ONLARIN ARABASINI 
YAKALADIK RESİMLERİNİ ALDIK. 
10 02 KAÇ KİŞİ YAKALADINIZ, KAÇ KİŞİ ELİNİZDE VAR 
62 92 VALLAHİ BİRİNİ YAKALADIK ONU DA BIRAKTIK. MİLLET EKSİKTİ 
GELMİŞLERDİ ŞİMDİ ARABADA EŞYALARI VAR MİLLET YÜRÜYÜŞ YAPIYOR 
ÇARŞIDA. 
10 02 EE TAMAM ARABAYI YAKIN ARABAYI. 
62 92 BİZ ADAMLARI İMHA ETTİK. 
10 02 EVET EVET BANA BAK KİM YAPMIŞSA ELİNİZLE ÖLDÜRÜN 
KANINI İÇİN. 
62 92 VALLAH BİZ YÜKSEKOVA'NIN ÇIKIŞINA GETİRDİK İMHA ETTİK. 
10 02 TAMAM ARTIK İLÇE BAŞKANI İLÇE BAŞKANI İLE BİR ÇÖZÜM 
YAPIN OLAY YARATIN. 0535 313 62 92: 
Faik DUYAN. Cemal oğlu 1985 doğumlu Gelişen Köyü/Hakkari 

NOT: 09 Kasım 2005 tarihinde Şemdinli İlçesinde meydana gelen patlama olayından (1) saat sonra SABRİ (K) ALİ KISIKYOL ile AGİRİ (K) Yılmaz ERTAŞ isimli örgüt mensubunun görevli personele ait J. İst. aracının tahrip edilmesini de içeren görüşme. Ayrıca bu görüşmede örgüt mensupları kitapçıya bomba atan şahısları Yüksekova çıkışına götürüp imha ettiklerini söylemektedir. 
Tarih Saat ve Süre : 09.11.2005/ 17.42.19 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan :(X) NO- 
0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler :MECİT...-SABRİ (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

MECİT BEN MECİT MECİT. 
MECİT BEN SANA BİR BİLGİ VERMİŞİM. 
10 02 EVET EVET. 
MECİT O DOĞRUDUR. 
10 02 DURUMU KESİN Mİ TAMAM. 
MECİT EVET DOĞRUDUR. TAMAM İKİSİ DE KESİNDİR O 
LOKMAN'DIR. 
10 02 O CENAZELERİ NEREYE GÖTÜRMÜŞLER? 
MECİT ZİVEY YE GÖTÜRMÜŞLER. 
10 02 BEN DİYORUM SEN İYİ BAK BU İŞ KİMİN ELİYLE YAPILMIŞ 
İYİ BAK BİLGİ ELDE ET BİZE BİLDİR. 
MECİT LOKMAN'IN ELİYLE YAPILMIŞ. LOKMAN'DA KENDİSİ DE 
HÜKÜMET TARAFINDAN HA. 

NOT : SABRİ (K) ALİ KISIKYOL ile LEYLA (K) isimli örgüt mensubunun abisi 
MECİT isimli şahısla 09 Kasım 2005 tarihindeki bombalama olayı hakkındaki görüşme : Bu görüşmede SABRİ (K) ALİ KISIKYOL olayı kimin yaptığım öğrenmesi için MECİT'e görev vermektedir. MECİT'de olayı yapanları araştırdığını Teto oğlu Lokman isimli bir şahsın bu olayı gerçekleştirdiğini söylemektedir. Daha önceki 01 Kasım 2005 tarihli olayla ilgili görüşmede 01 Kasım 'daM büyük patlamada Lokman BİLMEZ isimli işbirlikçinin parmağı olması da düşündürücüdür. 
Tarih Saat ve Süre : 09.11.2005/ 18.29.20 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaralan : (X) Numara- 0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler : X Şahıs -Sabri (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

X SANA BİR ŞEY SÖYLEYEYİM REŞİT YANIMA GELDİ DEDİ Kİ 
KENDİLERE SÖYLE DEDİ. O ŞEMDİNLİ'DEKİ PATLAMA VARDI YA. 
X O POLİSLERİN SİLAHLARI, YELEKLERİ, ŞARJÖRLERİ. O EŞYALARIN 
HEPSİ ELİMİZDE ONLARI NE YAPALIM 
10 02 YA BANA BAKSAN. ONLARI KALDIRIN SAKLAYIN. 
X BU EŞYALAR ELİMDE MÜŞKÜL DURUMDAYIM BU EŞYALAR 
ARABANIN İÇİNDE. 
X BİZ ŞİMDİ ŞEMDİNLİ'DE ÇARŞININ İÇİNDEYİZ. 

10 02 ONLARI ALIN BİR YERDE SAKLAYIN. 
10 02 YANİ SİZ BİR YERE KOYUN BİZ GELİR ALIRIZ 
10 02 SAKLAYIN BU TARAFA GELİRSENİZ KENDİNİZLE GETİRİN TAMAM. 
10 02 EVET BİRİ SENSİN BİR KİŞİ DAHA VAR. 

NOT : SABRİ (K) ALİ KISIKYOL ile (X) örgüt mensubunun 09 Kasım 2005 
tarihindeki bombalama olayı ile ilgili görüşmeleri: Bu görüşmede Hakkari İl Jandarma Komutanlığına ait İsth. Aracı ile birlikte araçtaki silah, teçhizat ve dokümanların REŞİT (K) isimli örgüt mensubunun eline geçtiğini, REŞİT (K) isimli örgüt mensubunun olay günü Şemdinli merkezinde olduğunu kanıtlayan görüşmedir. Bilindiği gibi 01 Kasım 2005 tarihindeki büyük patlama olayını da REŞİT (K) un gerçekleştirdiği vatandaşlara büyük ölçüde zarar verildiği için önceki görüşmelerde tenkit edilmektedir. 
Tarih Saat ve Süre : 09.11.2005/20.18.12 
Arayan ve Aranan iletişim Aracının Numaraları : (Y) Numara- 0 536 368 10 02 
Arayan ve Aranan Kişiler : Y Şahıs -SABRİ (K) 
Konuşma Dili/Lehçe : Kürtçe 

10.CU BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,

***

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 8

TBMM ARAŞTIRMA KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLER., BÖLÜM 8



 KOMİSYONUMUZCA BİLGİSİNE BAŞVURULAN KİŞİLERİN 09.11.2005 GÜNÜ ŞEMDİNLİ'DE MEYDANA GELEN OLAYI DEĞERLENDİRMELERİ.,

Tutanakların imzalanmaması meselesine, çok üzüldüğünü, kendisinin de şaşırdığım, emniyet yetkilisinin toplantı olmadığı,"Olmadığı için imzalamadım" 'Toplantı olmadı, sonradan geçmiş tarihli olarak imza atıldığı için imzalamadım" daha doğrusu "ben katılmadım, yardımcım da katılmamış" şeklindeki ifadesinin hatırlatılması üzerine, toplantının olduğunu onun katılmadığını, Jandarmanın istihbarat çalışması yaparken emniyete haber verip vermediği veya neden 
vermediği, Seferi Yılmaz'ı takip ederken emniyetle o istihbarı bilgileri paylaşıp 
paylaşmadıkları sorusu üzerine kendilerini haber elemanı kullandıklarını, haber verilmesi halinde Emniyetin de haber elemanı kullanabileceğini ve hareketin deşifre olabileceğini, Seferi Yılmaz merkezde polis bölgesinde olduğu için polisle paylaşmanız gerekmiyor mu? sorusuna paylaşacak durumun henüz gelmemiş olduğunu, olgunlaşma durumunda olduğunu, 5 Ağustos, 1 Kasım, 4 Kasım, paket meselesi artık bunlan toplama zamanının gelmiş olduğunu, zaten bu amaçla gidip onlara devredeceklerini, Değerlendirmelerinde Seferi Yılmaz'a Almanya'dan gelen paketin bomba olduğunu zaten iddia etmediklerini, doküman olabileceğini ancak ne olduğunun belli olmadığım, Patlamadan sonra Veysel Ateş ile bir telefon görüşmelerinin olduğunu, ancak bunun patlamadan hemen sonra olmadığını, patlama saatinde telefon konuşmasının çıkması halinde suçsuz olduğu halde bu suçu üstüne almaya razı olduğunu, Telefonlann dinlendiğini biliyor muydunuz? sorusuna, dinlendiğini tahmin ettiğini, Kendileri savcılığa çıkmadan bir iki gün içinde ifade vermeye giden olmadığını, Ondan sonra şu an ismini vermeyeceği karşı tarafın bir avukatının taraklan topladığını, 
O arama kayıtlan ne zaman çıkarılmış, ondan bilginiz var mı sizin? Birbirlerini 
aramalan ne zaman check edilmiş? olduğu sorulduğunda hepsinin aynı gün alınmış olduğunu, savcının 1 500 sayfa telefon konuşması elde ettiğini, 
Kendi telefonlarının olaydan önce dinlenmediğini, Şemdinli'de serbest kaldıktan sonra savcılıktan, ayın 18'i gibi Kendisinin ve Özcan İLDENİZ'in telefonlarının tutuklandıktan sonra bu süre zarfında dinlemeye alınmış olduğunu, 

Soru üzerine burada, istihbarat sisteminde MİT olsun, emniyet istihbarat olsun, 
jandarma istihbarat olsun şahısın deşifre olduğunu, bunun engellenemeyeceğini, ama faaliyetin deşifre oltnaması lazım geldiğini, 1995'ten beri aynı bölge görev yaptığı, normalde batıya gitmesi gerektiği, kalmasının sebebi sorulduğunda, Bingöl'deyken uzman çavuş olduğunu, Bingöl'den astsubaylığı kazandığını, şark hizmetini tam doldurmadan gittiğini, Diyarbakır'da dört yıl kaldığını, 
müteakiben şark için dilekçe verdiğini, iki yıl daha Bingöl'deki eksiği oraya saydırdıklarını, ondan sonra Antep'e gittiğini, Antep'in batı hizmeti sayıldığını, yani birilerinin özellikle kendisini oraya bırakmış olmadığım, hepsinin normal kanunî talep çerçevesinde gerçekleşmiş şeyler olduğunu, özel eleman konumunda olmadığını, ancak Kürtçe, Zazaca bildiğini, yöre insanı olduğunu, aşiret yapışım bildiğini, istihbaratta iyi bilgi topladıklarım, halkla da iyi 
kaynaştıklarını, çünkü aynı örf ve adeti bildiklerini, Selim Akyıldız'ın "Ben odaya girdiğimde Veysel Ateş telefonla konuşuyordu, ben kendisine ne yapıyorsun sen burada gözlem altında birisisin, konuşamazsın deyip telefonu aldığımda karşıdakinin Ali Kaya olduğunu öğrendim." dediği, kendisinin tersini söylediği 
hatırlatıldığında, 'Kur'an-ı Kerim'e el basarım ki benim dediğim doğru', Selim Akyıldız'ın orada olduğunu da o zaman bilmediğini, kendisi Veysel'in cebinden arayıp "ben terörle mücadele daire başkam" deyince öğrendiğini, Selim Akyıldız'ın kendisini direkt aradığını, kendisinin "Veysel alo" dediğini, "Ali Bey, ben Veysel değilim, ben Selim Akyıldız Terörle Mücadele Daire Başkam" dediğini, Bomba atılan pasaja hiç gitmediğini, pasajı Özcan'nın bildiğini, 
Sorulması üzerine 1 Eylül Dünya Barış Günü, Zağros İş Merkezine bomba atma olayı, Var Erciş otobüsünün altına bomba bırakma olayı, Huzur Et Lokantası önüne bomba atılma eylemlerin tamamını tereddütsüz PKK terör örgütünün yapağım, 1 Eylülde Hakkâri merkezde olduğunu, zaten mesajsız, deftere kaydetmeden, araçlarım bilmem ne yapmadan hiçbir görevlerinin olmadığını, 
Veysel Ateş'in 2001 yılından beri şubenin haber elemanı olduğunu, 2001 yılından sonra teşkilatta bir değişiklik olduğunu, İstihbaratın yeniden yapılandırıldığını, haber elemanlarının kayıt altına alınma sisteminin değiştiğini, 2003 yılından beri de kayıtlı haber elemanı olduğunu, 1 Eylül Dünya Banş Gününü DEHAP teşkilatının kutladığını, eylemin mantığının ne olduğu sorulduğunda, Hikmet Fidan'm PKK'lı olduğunu, DEHAP Genel Başkan 
Yardımcılığı yaptığını ama öldürüldüğünü, Faysal Dunlayıcı denilen Kani Yılmaz'ın PKK'nın Avrupa ERNK sorumlusu olduğunu ama ikisini de üstlenmediklerini, Şemdinli halkının Barzani'nin akrabaları olduklarını, Şemdinli'de Barzani ne derse onun olacağım, Türkiye Cumhuriyetinin yasalarının Şemdinli'de yüzde 100 geçerli olmadığını, ne sınıra ne de kaçakçılığa, ne örgüte sahip olunabileceğini, aşiret yapısı olduğunu, Barzani aşiretinin Herki, olduğunu, Gerdi'nin yansının Barzani'nin akrabası olduğunu, 1997 Çelik Operasyonunda gündüz kendileriyle beraber araziye gelen peşmergenin gece PKK ile beraber kendilerine ateş ettiğim, bu adamlardan hiçbir pakt hiçbir sınır  beklenemeyeceği ni, nihaî amaçlarının önce bölgesel kürdistan, sonra büyük kürdistan kurmak 
olduğunu, Şemdinli'deki kaçakçılık olayları sorulduğunda, Şeker kaçakçılığından, uyuşturucuya, silah kaçakçılığından canlı hayvan kaçakçılığına her şeyin kaçakçılık üzerine olduğunu, kaçakçılığı yapan belli aileler olduğunu, PKK terör örgütüyle iyi geçinemeyen, PKK terör örgütüne orada vergi vermeyen, haraç vermeyen hiç kimsenin kaçakçılık yapamayacağını, Emniyet, jandarma veya polisin Şemdinli, Yüksekova, Hakkâri'de yeterli olup olmadığı sorusuna jandarmanın 2001 yılından sonra iyi yapılandığını, eskiden istihbaratın 
kötü olduğunu, teknik olarak da desteklendiğini, şu an jandarma verimli hale geldiğini, polisin eskiden çok iyi olduğunu, ancak, son 5-6 yıllık süre zarfinda mezun olanların tecrübesiz olduğunu 

Diyarbakır'da görev yaparken tüm bu olaylarla ilgili sorgulamaları sizin yaptığınız, sizin yönlendirdiğiniz şeklinde bir iddia var. Adliyeyle irtibatı da sizin kurduğunuz söyleniyordu. Komutanlıkla irtibatı da sizin kurduğunuz söyleniyor. Bu konularda durumunuz neydi sizin Diyarbakır'da? Sorusuna: 

"Kürtçe ve Zazaca bilmem iyi bir sorgucu olmama imkân veriyordu. Nedir, dil farkı. Adam geliyor, Türkçe bilmiyor, Suriye'de örgüt mensubu, sırf Kürtçe biliyor mesela. Mecburen bunu ben sorguluyordum. Oraya korucu sokamazsınız, sorguya itirafçı da sokamazsınız. Çünkü sorgu hassas bir yer. Her türlü şeyin dönebileceği bir yer dışarıda. Siz aldığınız bir bilgiyi kime ileteceksiniz? Tabiî ki komutan sizi çağıracak. Beni Diyarbakır adliyesinden bir tane hâkim, savcı tanısın iddiayı kabul edeyim. Ben -Nihat Çakar çete falan deniyor da- Nihat Çakar'ı hayatımda bir defa gördüm, Başsavcı Nihat Bey." Hakkâri'de Kürtçe, Zazaca, Türkçe bilen kendi vasıflarında başka kimse olmadığını, Kürtçe bilen bir de uzman çavuş olduğunu, İllegaliteye bulaşanların olup olmadığı sorusuna, kim yaptıysa içeriye girdiğini, meslekten atıldığını, Seferi Yılmaz'ın işbirlikçi, Hacı kod ismiyle faaliyet gösteren milis, dağa adam gönderen biri olduğunu," 

b) Ayrıca aynı gün Komisyon Başkanlığımıza sunduğu yazısında da aynen; 
'TBMM Şemdinli Olayları Araştırma Komisyonu Başkanı Sayın Musa 
Sıvacıoğlu'nun dikkatine; 

1- Olayla ilgili gönderilen (23) Adet örgüt mensupları ve işbirlikçilerinin 
görüşmelerim içeren telefon dinleme tutanaklarının tamamı Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafindan alman Teknik Takip ve İzleme karan ile elde edilen yasal delillerdir ve bu konuşmalarında içerisinde bulunduğu (149) Adet Telefon Dinleme Tutanakları Van 3. Ağır Ceza Mahkemesine teslim edilmiştir. Bu telefon dinlemelerinden: 

a) 11 Ekim 2005 tarihinde Şemdinli İlçe Merkezi girişine S0 m. Mesafede geçiş 
yapmakta olan Askeri Konvoya yolun kenarına yerleştirilen patlayıcı maddenin uzaktan patlatılması eylemi. 

b) 0S Ağustos 2005 tarihinde Şemdinli İlçe Jandarma Komutanlığının nizamiyesine poşet içerisinde bırakılan, patlayıcı maddenin uzaktan patlatılarak (3 Uzm. J.Çvş 2 J.Eri) 5 personelin şehit edilmesi eylemi. 

c) 01 Kasım 2005 tarihinde Şemdinli İlçe J.Klığının önüne bırakılarak içerisinde 100 kg. C-4 olan aracın uzaktan patlatılarak (3) Uzm.J.Çvş (5) Polis memuru (20) vatandaşın yaralandığı (67) adet işyerinin zarar gördüğü eylem. 

d) 09 Kasım 2005 tarihinde Şemdinli Merkez Umut Kitabevine (2) adet el bombası atılarak (1) vatandaşın ölmesi (1) vatandaşın yaralanması eylemlerini PKK terör örgütü mensupları tarafından gerçekleştirdiği tespit edilmiş olmasına rağmen PKK terör örgütü bölgedeki diğer patlama eylemlerini kabul etmediği gibi bu eylemleri de kabul etmeyerek T.S.K.leri tarafından gerçekleştirildiğini ileri sürmektedir: 

2- Olay günü basın mensupları tarafindan çekimi yapılan (2) adet CD'den 1 .CD'de; 

a) Olay anında örgüt yandaşlarının araca saldırılan ve aracın arka iç kısmında bulunan Özcan ILDENİZ'e ait evrak çantasını alarak çantanın açılması ve çantanın içerisinde bulunan istihbarat dökûmanlannın gasp edilmesi görüntüleri. (Bilindiği gibi söz konusu evrak çantası olay sonrası keşif yapan Şemdinli C.Savcısı tarafindan aracın bagajında içerisinde 2 adet pasaja atılan Alman malından olan el bombası çıkarmıştır.) aslında Ali KAYA'nın zimmetinde bulunan (2) adet MKE el bombası aracın bagajında hücum yeleğinin üst cebindedir ve olay sonrası kayıp olmuştun 

b) Olay günü bölgede bulunan CHP Milletvekili Esat CANAN'ın bağlandığı canlı 
yayınlarda aracın bagajmda MKE el bombası gördüğünü söylediği görüntü mevcuttur. (Keza olay yerine keşif amacıyla Milletvekili Esat CANAN ile birlikte gelen Şemdinli C.Savcısı Harun AYK'ın tanzim ettiği olay yeri tespit tutanağında (2) adet (MKE) el bombası olduğunu belirtmiştir.) 

c) Olay sonrası olayla ilgili haberler veren bölücü örgütün yayın organı Roj Tv. "Olayı gerçekleştirenlerin 2 Asbtsb. 1 Uzm. Çvş. Olduğunu gözaltına alman Uzm. Çvş'un (Veysel ATEŞ'i kastetmekte) bölgedeki patlamaların tamamı ile birlikte 05 Ağustos 2005 tarihindeki patlama eylemi ve 01 Kasım 2005 tarihindeki büyük patlama eylemlerini de bu ekibin gerçekleştirdiğini itiraf etti." Şeklinde asılsız haberler vermesi de (09 Kasım 2005 tarihinde sırf bölgedeki patlamaları TSK leri yaptığını ispat etmeye yönelik gerçekleştirilen planlı bir komplonun kanıtıdır.) 
Olay günü basın mensupları tarafından çekimi yapılan (2 ) adet CD'den 2. CD'de 
incelendiğinde; 

a) Olaydan kısa bir süre sonra gerçekleştirilen saldırılardan dolayı olay mahallinden güvenlik güçlerinin tamamen uzaklaşması ile birlikte araç ve aracın içerisinde bulunan silah, teçhizat ve dokümanların tamamen örgüt mensupları ve sempatizanlarının kontrolüne geçtiği, bu sırada çekim yapan Yüksekova haber görevlilerinin yaptığı çekimlerde "sakallı spor ayakkabılı bir kişinin" ki bu şahsın Reşit (K) olduğunu söyleyen görgü tanığı mevcuttur." Seferi YILMAZ ile aracın başında olduğu ayrıca şüpheli şahsın personele ait silah, şarjör, dokümanlar ile hücum yeleklerini bir çuvalın içerisinde getirdiği görülmektedir. 

b) 01 Eylül 2005 tarihindeki barış çadırında yapılan kutlamalarda meydana gelen patlama olayının hemen ilk saniyesinde Hacı (K) Seferi YILMAZ'ın çadırdan herkesten önce kaçarken görüntülenmesi, 09 Kasım 2005 tarihindeki işyerinden de bombanın atılması ile birlikte kendisini dışan atarak patlamadan kurtulduğunu söylemesi de düşündürücüdür. 

3- Olayla ilgili ifade verenlerin tamamının eş, dost, akraba olduğu, ayrıca olay anında tamamı Veysel ATEŞ'i kaçarken gördük demelerine rağmen, görevli J.Personeli ve aracına yapılan saldın ve darp olaylarını kimlerin yaptığını görmediğini söylemektedir. Örgütteki konumu tespitli olan Hacı (K) Seferi YILMAZ'ın "bombayı atan şahıs şu arabayla kaçtı" şeklindeki yönlendirmesi sonucu, olayı duyan esnaf ve halk tarafından araca ve personele saldırılar başlamış, örgüt mensupları ve sempatizanlarının yönlendirmeleri ile olay suçüstü yapıldı izlenimi yaratılarak örgütsel eylemlere dönüştürülmüştür. Yine olay anında Veysel ATEŞ Ali KAYA'yı telefon ile aradığı ve telefonda "Ben bombayı attım" sen neredesin diye konuşmalar yaptığı iddiasını olay sonrası (2) gün içerisinde Seferi YILMAZ'ın Avukatı tarafından olay tanıklarına söyletilerek, olayda bombalamayı personelin yaptığı izlenimi yaratılmıştır. Olay sonrası telefon dökümlerini isteyen Van C.Savcısı Ferhat SARKAYA olayla hiç ilgisi olmayan olaydan en az 30 dk önce Veysel ATEŞ ile Ali KAYA'nın Şemdinli 
girişine 4-5 km mesafedeki kaymakamlık çeşmesi mevkiinde deneme amaçlı yaptıkları telefon görüşmesini olay saati kabul ederek iddianamede ileri sürmüştür. Ancak bütün tanık ifade tutanakları, polis tarafından tanzim edilen olayla ilgili tespit tutanakları, Şemdinli C. Savcılığının olayla ilgili tutanakları ile yazışmalarının tamamında olay saati 11.50 - 12.10 olarak ortaya çıkmaktadır: 

9.CU BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,

***