yenilenebilir enerji etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yenilenebilir enerji etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Şubat 2017 Pazartesi

2000'Lİ YILLARDA ABD'NİN ENERJİ POLİTİKALARINDA YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI, BÖLÜM 2



2000'Lİ YILLARDA ABD'NİN ENERJİ POLİTİKALARINDA  YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI, BÖLÜM 2


Barack Obama, birinci baskanlık döneminin sonlarında 2012 yılı "Birliğin Durumu" konusmasında, sürdürülebilir bir ekonomi kurulması gerektiğini söylemis, kendi enerji kaynaklarını kontrol edebilmeye vurgu yapmıs, ekonominin gelismesi ve istihdamın artması için izlenecek politikaları anlatırken, sürdürülebilecek bir ekonominin planlarından söz eden Obama, yeni ekonomik plana dair sözlerinde, yeni ekonomik planının ülke içi üretime ve yerli enerji kaynaklarına dayanmasının altını çizmistir.32 

Kasım 2012 ABD Baskanlık seçimini, enerji tasarrufu ve verimliliğinin gelistirilmesi ve alternatif enerji kaynaklarının kullanımını arttıracak projeleri destekleyen, önceliği temiz enerjiye veren ve 2035 yılına kadar elektrik üretiminin yüzde 80'inin yenilenebilir enerjiden elde edilmesini hedefleyen33 Barack Obama kazanmıs, Obama ikinci kez ABD baskanlığına 
seçilmistir. 

İkinci kez baskanlığa seçilmesinden sonraki ilk " Birliğin Durumu " konusmasında Obama, Amerikan enerjisine yatırımların önemini vurgulamıs, yıllarca konusulduktan sonra Amerika’nın nihayet enerji alanında kendi kaderini eline alma yoluna girdiğini açıklamıstır. Obama, konusmasında Amerika’nın son 15 yılda olmadığı kadar çok petrol çıkardığını, doğal gaz üretiminin rekor düzeyde arttığını, yakıt tasarruflu araçların rekor sayıya ulastığını söylemis, dört yıl önce temiz enerji sektöründe diğer ülkelerin liderlik ettiğini belirten Obama, Amerika’nın bu durumu değistirmeye basladığını ifade etmistir. Konusmasının önemli bir bölümünü iklim değisikliği ve yenilenebilir enerjiye ayıran Obama, rüzgar, günes gibi kaynaklardan ürettikleri yenilenebilir enerjinin miktarını ikiye katladıklarını belirtirken, yenilenebilir enerji sektörünün on binlerce Amerikalı’ya istihdam sağladığını da sözlerine eklemistir.34 

Ocak 2009'da iktidara geldiğinden itibaren günes ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını tesvik eden35 Barack Obama 2014 yılı Mayıs ayında yaptığı bir açıklamada da yenilenebilir enerji alanında çalısmak üzere daha çok kisinin eğitilmesi, günes panellerinin kullanımının ve kamu binalarında enerji verimliliğinin arttırılması amacıyla atılacak adımları açıklamıs, açıklamada 2020 yılına kadar 50.000 isçinin günes enerjisi sektöründe çalısabilir hale getirilmesinin hedeflendiği belirtilmistir.36Obama'nın Enerji Danısmanı Dan Utech ise yaptığı açıklamada; günes enerjisi ve verimlilik alanlarında yatırım yapmanın karbon emisyonunun azaltılmasının yanısıra ABD ekonomisi için de önemli olduğunu ifade etmis, ayrıca Obama döneminde ABD günes enerjisi sanayisinin önemli ölçüde gelistiğini ve yeni kurulumlarla 2 milyondan fazla eve yetecek kadar elektrik üretilebildiğini belirtmistir.37 

Sonuç 

2000'li yıllarda yenilenebilir enerji tüketiminin her geçen yıl artıs gösterdiği ABD'nin38 enerji politikalarında yenilenebilir enerji kaynakları, (20 Ocak 2001-20 Ocak 2009) tarihlerinde iki dönem baskanlığı sürecinde Baskan George W. Bush yönetimince ve (20 Ocak 2009-20 Ocak 2013) tarihleri arasındaki ilk döneminde ve Ocak 2013'den beri de ikinci döneminde Baskan Barack Obama yönetimi tarafından ABD'nin dıs petrol bağımlılığını azaltmak, sona erdirmek doğrultusunda alternatif enerji kaynaklarına yönelinmesi gerekliliği 
bağlamında yapılan açıklamalarda vurgulanmıstır. Fosil yakıtların çevreye olan etkileri çerçevesinde alternatif ve temiz enerji kaynaklarına yönelimin küresel ölçekte arttığı 2000'li yıllarda her iki baskanın da yönetimleri sürecinde ABD'nin enerji politikasına iliskin söylemlerinde yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarının kullanımının arttırılmasına dair ifadeler 39 sıklıkla yer almıstır. 

DİPNOTLAR;

1 Vural Altın, "Enerji", Bilim ve Teknik, Ocak 2002, s.4, 
http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bdergi/yeniufuk/icerik/enerj.pdf, (07.06.2014). 
2 Merve Doğan, Gizem Nur Tekin, Murat Efgan Kibar, Ayse Nilgün Akın, "Dünyada Fosil Kökenli Kaynakların Rezervleri ve Geleceği", Uluslararası Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı, Ed. Hasret Çomak, Aysegül Gökalp Kutlu, Cilt.III, Kocaeli, Nisan 2014, s.997. 
3 "Yenilenebilir Enerji Kaynakları", 
http://www.bbc.co.uk/turkish/indepth/story/2006/02/060216_energy_renewables.shtml., (15.07.2014). 
4 H. Naci Bayraç, "Küresel Rüzgar Enerjisi Politikaları ve Uygulamaları", Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Vol.30, No.1, 2011, p. 38. 
5 George W. Bush, "A National Energy Plan", May 17, 2001, Vital Speeches of the Day,Vol. 67, Issue 16, June 
1, 2001, p. 482-485; George W. Bush, "State of the Union", February 2, 2005, Vital Speeches of the Day, 
Vol.71,Issue 9, February 15, 2005, p.259; George W. Bush, "Remarks to the 16th Annual Energy Efficiency 
Forum", June 15,2005, Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.41, Issue 24, p. 999-1003; George 
W. Bush, "State of the Union", January 23, 2007, Vital Speeches of the Day, Vol 73, Issue 3, March 2007, p.96; 
George W. Bush, "Remarks at the Washington International Renewable Energy Conference", March 5, 2008, 
Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 9, March 10, 2008, p. 324-330; Barack H. Obama, 
"Remarks on Energy", March 23, 2009, Daily Compilation of Presidential Documents, March 23, 2009, p. 1-4; 
Barack Obama, "Energy", June 29, 2009, Vital Speeches of the Day, Vol.75, Issue 8, August 2009, p.338-339; 
Jim Tankesley, "Obama Urges Greater Use of Biofuels", February 03, 2010, Los Angeles Times, 
http://articles.latimes.com/2010/feb/03/business/la-fi-biofuels4-2010feb04, (22.07.2014); Barack H. Obama, 
"Remarks at Solyndra, Inc., in Fremont, California", May 26, 2010, Daily Compilation of Presidential 
Documents, May 26, 2010, p. 3-5; Barack Obama, "Remarks by the President on Energy, March 15, 2012, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2012/03/15/remarks-president-energy, (15.08.2014). 
6 George W. Bush: "Address Before a Joint Session of the Congress on Administration Goals," February 27, 
2001, Gerhard Peters and John T. Woolley, The American Presidency Project. 
http://www.presidency.ucsb.edu/ws/?pid=29643, (10.08.2014). 
7 “Out of Gas”, The Nation, Vol.281, Issue 12, 10.17.2005, p.3. 
8 Richard Simon, Nancy Vogel, "Bush Forms Task Force on Supplies", Los Angeles Times, January 30, 2001, 
http://articles.latimes.com/2001/jan/30/news/mn-18931, (10.08.2014). 
9 National Energy Policy, Report of the National Energy Policy Development Group, May 2001, 
http://www.netl.doe.gov/publications/press/2001/nep/nep.html, (28.06.2014). 
10 National Energy Policy, Report of the National Energy Policy Development Group, May 2001, p.1-1, x, 
http://www.netl.doe.gov/publications/press/2001/nep/nep.html, (28.06.2014). 
11"Bush Halkını Benzin Zammından Koruyacak”, Hürriyet, 29 Nisan 2005, 
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=315587, (17.06.2014). 
12 Energ Policy Act of 2005, Public Law 109–58—August. 8, 2005, 
http://www1.eere.energy.gov/femp/pdfs/epact_2005.pdf, (17.06.2014). 
13 George W. Bush: "2006 State of the Union Address”, Vital Speeches of the Day, Vol.72, Issue 8, February 1, 2006, p. 230. 
14 "Bush: 'Yeni Enerji Teknolojisine Hazırız' ", 
http://www.amerikaninsesi.com/content/a-17-2006-02-21-voa588013237/847675.html, (25.06.2014). 
15"Hersey Enerji", http://www.usemb-ankara.org.tr/USA_Economy_Brief/final/page11.html.(20.07.2014). 
16 George W. Bush: "State of the Union”, Vital Speeches of the Day, Vo.73, Issue 3, March 2007, p.96. 
17"Baskan Bush Çevreci mi Oldu?", http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2007/06/070601_bush_qa.shtml, (20.06.2014). 
18 "Bush: Umudumuz biyo-enerji", 02.02.2006, 
http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2006/02/060202_bioenergy.shtml, (20.06.2014). 
19 "President Bush Signs H.R. 6, the Energy Independence and Security Act of 2007 ", December 19, 2007, U.S. Department of Energy, Washington, D.C., 
http://georgewbushwhitehouse.archives.gov/news/releases/2007/12/20071219-6.html,(15.08.2014). 
20 Energy Independence and Security Act of 2007, Public law 110-140, December 19, 2007, 
http://www.gpo.gov/fdsys/pkg/PLAW-110publ140/pdf/PLAW-110publ140.pdf, (15.08.2014). 
21 George W. Bush, “Remarks Prior to a Meeting With the Energy Policy Development Group and an Exchange 
With Reporters”, Weekly Compilation of Presidential Documents,Vol.37, Issue 5, February 5, 2001,p.236-237; 
"First 180 Days", http://www.gwu.edu/~action/first180.html, (07.06.2014); "Timeline of Events:2001", 
http://energy.gov/management/office-management/operational-management/history/doe-historytimeline/timeline-events-4, (07.06.2014). 
22 "Barack Obama's Acceptance Speech", The New York Times, August 28, 2008, 
http://www.nytimes.com/2008/08/28/us/politics/28text-obama.html?pagewanted=all&_r=0, (08.08.2014). 
23 "Obama'dan Enerji ve Dklim Atağı", 16 Aralık 2008, 
http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2008/12/081216_obamaenergy.shtml, (08.08.2014). 
24 Suzanne Goldenberg, "Energy and emissions top Obama's green tasklist", theguardian, 19 January 2009, 
http://www.theguardian.com/environment/2009/jan/19/obama-environment, (20.08.2014). 
25 "Obama: Yenilenebilir Enerji Konusunda Öncü Olmalıyız", Hürriyet, 23 Nisan 2009, 
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/11495397.asp, (15.06.2014). 
26 Helene Cooper, John M. Broder, "Obama Presses Case for Renewable Energy", The New York Times, October 
23, 2009, http://www.nytimes.com/2009/10/24/us/politics/24obama.html?_r=0, (27.06.2014). 
27 "Remarks by the President in the State of the Union Address", January 27, 2010, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/remarks-president-state-union-address, (05.07.2014). 
28 “Obama: Fosil Yakıtlara Bağımlılığımız Sona Ermeli”, 2 Haziran 2010, http://www.turkishny.com/localnews/
6/31653-obama-fosil-yaktlara-bamllmz-sona-ermeli#.VFH3edgcSUk , (05.07.2014). 
29 "Remarks by the President in State of Union Address", January 25, 2011, http://www.whitehouse.gov/thepress-
office/2011/01/25/remarks-president-state-union-address, (05.07.2014). 
30 "Analysis of the Clean Energy Standard Act of 2012", U.S. Energy Information Administration (EIA), May 
2012, p.1, http://www.eia.gov/analysis/requests/bces12/pdf/cesbing.pdf, (28.06.2014). 
31 Hillary Rodham Clinton, "Energy Diplomacy in the 21st Century", Georgetown University, Washington,DC., 
October 18, 2012, http://www.state.gov/secretary/20092013clinton/rm/2012/10/199330.htm.(22.08.2014). 
32 "Remarks by the President in State of the Union Address", January 24,2012, http://www.whitehouse.gov/thepress-
office/2012/01/24/remarks-president-state-union-address, (28.06.2014). 
33 "Kim Kazandıracak", 06 Kasım 2012, http://ekonomi.haberturk.com/makro-ekonomi/haber/791629-kimkazandiracak, (20.08.2014).
34 "Remarks by the President in the State of the Union Address", February 12,2013, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2013/02/12/remarks-president-state-union-address, (15.08.2014). 
35 "Obama'nın Enerji Politikaları", 28 Kasım 2012, 
http://www.turkishny.com/doaction/pdf/107233#.VDpQ8ulxlMs, (25.07.2014). 
36 "Fact Sheet: President Obama Announces Commitments and Executive Actions to Advance Solar Deployment 
and Energy Efficiency", May 09, 2014, The White House, http://www.whitehouse.gov/the-pressoffice/
2014/05/09/fact-sheet-president-obama-announces-commitments-and-executive-actions-a, (25.08.2014). 
37 "Refile-With Corporate Help, Obama Announces Actions on Renewable Energy", May 9, 2014, 
http://www.reuters.com/assets/print?aid=USL2N0NU2OG20140509, (28.06.2014). 
38 BP Statistical Review of World Energy June 2014, http://www.bp.com/content/dam/bp/excel/EnergyEconomics/
statistical-review-2014/BP-Statistical_Review_of_world_energy_2014_workbook.xlsx , (07.08.2014) 
39"George Bush's Global Warming Speech", 14 February 2002, theguardian, 
http://www.theguardian.com/environment/2002/feb/14/usnews.globalwarming, (05.06.2014); George W. Bush, 
"State of the Union 2003", Vital Speeches of the Day,Vol.69, Issue 9, February 15, 2003, p.260; George W. 
Bush, "State of the Union",February 2, 2005, Vital Speeches of the Day, Vol.71, Issue 9, February 15, 2005, 
p.259;George W. Bush, "2006 State of the Union Address", Vital Speeches of the Day, January 31, 2006, Vol.72, 
Issue 8, February 1, 2006, p.230 ; George W. Bush, "State of the Union", Vital Speeches of the Day, January 23, 
2007, Vol.73, Issue 3, March 2007, p.96; George W. Bush, "Remarks at the Washington International 
Renewable Energy Conference", March 5, 2008, Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 
9, March 10, 2008, p.324-330; George W. Bush, "Remarks on Energy and Climate Change", April 16, 2008, 
Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 15, April 21, 2008, p.524-527; Suzanne 
Goldenberg, "Obama Focuses on Green Economy in Speech Before Congress, 25 February 2009, theguardian, 
http://www.theguardian.com/world/2009/feb/25/barack-obama-green-economy-environment, (12.09.2014); 
Barack Obama, "Remarks by the President on Clean Energy", April 22, 2009, 
http://www.whitehouse.gov/the_press_office/Remarks-by-the-President-in-Newton-IA, (07.06.2014); Barack 
Obama, "Energy", Vital Speeches of the Day, June 29,2009, Vol 75, Issue 8, August 2009, p.338-339; Barack H. 
Obama, "Remarks at Solyndra, Inc., in Fremont, California", May 26, 2010, Daily Compilation of Presidential 
Documents, May 26, 2010, p. 3-5; ,Barack Obama, "Remarks by the President on Climate Change", June 25, 
2013, Georgetown University, Washington, D.C., http://www.whitehouse.gov/the-press-
office/2013/06/25/remarks-president-climate-change, (28.06.2014) ; Barack Obama, "Realizing Just What We 
Have Here On Earth", Vital Speeches of the Day, Vol.79, Issue 9, September 2013, p.268-274. 
"Fact Sheet: President Obama Announces Commitments and Executive Actions to Advance Solar Deployment and Energy Efficiency", May 09, 2014, The White House, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2014/05/09/fact-sheet-president-obama-announces-commitments-and-executive-actions-a, (25.08.2014). 


KAYNAKÇA; 

"Analysis of the Clean Energy Standard Act of 2012", U.S. Energy Information Administration (EIA), May 2012, p.1, 
http://www.eia.gov/analysis/requests/bces12/pdf/cesbing.pdf, (28.06.2014). 
"Barack Obama's Acceptance Speech", The New York Times, August 28, 2008, 
http://www.nytimes.com/2008/08/28/us/politics/28text-obama.html?pagewanted=all&_r=0, (08.08.2014). 
"Baskan Bush Çevreci mi Oldu?", http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2007/06/070601_bush_qa.shtml, (20.06.2014). 
"Bush Halkını Benzin Zammından Koruyacak”, Hürriyet, 29 Nisan 2005, http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=315587, (17.06.2014). 
"Bush: Umudumuz biyo-enerji", 02.02.2006, 
http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2006/02/060202_bioenergy.shtml, (20.06.2014). 
"Bush: 'Yeni Enerji Teknolojisine Hazırız' ", http://www.amerikaninsesi.com/content/a-17-2006-02-21-voa5-88013237/847675.html, (25.06.2014). 
"First 180 Days", http://www.gwu.edu/~action/first180.html, (07.06.2014). 
"George Bush's Global Warming Speech", 14 February 2002, theguardian, http://www.theguardian.com/environment/2002/feb/14/usnews.globalwarming, (05.06.2014). 
"Hersey Enerji", http://www.usemb-ankara.org.tr/USA_Economy_Brief/final/page11.html, (20.07.2014). 
"Kim Kazandıracak", 06 Kasım 2012, http://ekonomi.haberturk.com/makro-ekonomi/haber/791629-kim-kazandiracak, (20.08.2014). 
"Obama: Yenilenebilir Enerji Konusunda Öncü Olmalıyız", Hürriyet, 23 Nisan 2009, 
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/11495397.asp, (15.06.2014). 
"Obama'dan Enerji ve Dklim Atağı", 16 Aralık 2008, 
http://www.bbc.co.uk/turkish/news/story/2008/12/081216_obamaenergy.shtml, (08.08.2014). 
"Obama'nın Enerji Politikaları", 28 Kasım 2012, 
http://www.turkishny.com/doaction/pdf/107233#.VDpQ8ulxlMs, (25.07.2014). 
"Out of Gas”, The Nation, Vol.281, Issue 12, 10.17.2005, p.3-4. 
"President Bush Signs H.R. 6, the Energy Independence and Security Act of 2007 ", December 19, 2007, U.S. Department of Energy, Washington, D.C., 
http://georgewbush-whitehouse.archives.gov/news/releases/2007/12/20071219-6.html, (15.08.2014). 
"Refile-With Corporate Help, Obama Announces Actions on Renewable Energy", May 9, 2014, 
http://www.reuters.com/assets/print?aid=USL2N0NU2OG20140509, (28.06.2014). 
"Remarks by the President in the State of the Union Address", January 27, 2010, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/remarks-president-state-union-address, (05.07.2014). 
"Remarks by the President in State of the Union Address", January 24,2012, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2012/01/24/remarks-president-state-union-address, (28.06.2014). 
"Remarks by the President in State of Union Address", January 25, 2011, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2011/01/25/remarks-president-state-union-address, (05.07.2014). 
"Remarks by the President in the State of the Union Address", February 12,2013, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2013/02/12/remarks-president-state-union-address, (15.08.2014). 
"Timeline of Events:2001", http://energy.gov/management/office-management/operational-management/history/doe-history-timeline/timeline-events-4, (07.06.2014). 
"Yenilenebilir Enerji Kaynakları", http://www.bbc.co.uk/turkish/indepth/story/2006/02/060216_energy_renewables.shtml., (15.07.2014). 
“Obama: Fosil Yakıtlara Bağımlılığımız Sona Ermeli”, 2 Haziran 2010, 
http://www.turkishny.com/local-news/6/31653-obama-fosil-yaktlara-bamllmz-sona-ermeli#.VFH3edgcSUk , (05.07.2014). 
“Obama: Fosil Yakıtlara Bağımlılığımız Sona Ermeli”, 2 Haziran 2010, 
http://www.turkishny.com/local-news/6/31653-obama-fosil-yaktlara-bamllmz-sona-ermeli#.VFH3edgcSUk , (05.07.2014). 
Barack H. Obama, "Remarks at Solyndra, Inc., in Fremont, California", May 26, 2010, Daily Compilation of Presidential Documents, May 26, 2010, p. 1-6. 
Barack H. Obama, "Remarks on Energy", March 23, 2009, Daily Compilation of 
Presidential Documents, March 23, 2009, p. 1-4. 
Barack Obama, "Energy", Vital Speeches of the Day, June 29,2009, Vol 75, Issue 8, August 2009, p.338-339. 
Barack Obama, "Realizing Just What We have Here On Earth", Vital Speeches of the Day, Vol.79, Issue 9, September 2013, p.268-274. 
Barack Obama, "Remarks by the President on Clean Energy", April 22, 2009, 
http://www.whitehouse.gov/the_press_office/Remarks-by-the-President-in-Newton-IA, (07.06.2014). 
Barack Obama, "Remarks by the President on Climate Change", June 25, 2013, Georgetown University, Washington, D.C., 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2013/06/25/remarks-president-climate-change, (28.06.2014). 
Barack Obama, "Remarks by the President on Energy, March 15, 2012, 
http://www.whitehouse.gov/the-press-office/2012/03/15/remarks-president-energy, (15.08.2014). 
BP Statistical Review of World Energy June 2014, 
http://www.bp.com/content/dam/bp/excel/Energy-Economics/statistical-review-2014/BP-
Energ Policy Act of 2005, Public Law 109–58—August. 8, 2005, 
http://www1.eere.energy.gov/femp/pdfs/epact_2005.pdf, (17.06.2014). 
Energy Independence and Security Act of 2007, Public law 110-140, December 19, 
2007, http://www.gpo.gov/fdsys/pkg/PLAW-110publ140/pdf/PLAW-110publ140.pdf, (15.08.2014). 
George W. Bush, "2006 State of the Union Address", Vital Speeches of the Day, January 31, 2006, Vol.72, Issue 8, February 1, 2006, p.226-232. 
George W. Bush, "A National Energy Plan", May 17, 2001, Vital Speeches of the Day,Vol. 67, Issue 16, June 1, 2001, p. 482-485. 
George W. Bush, "Remarks at the Washington International Renewable Energy 
Conference", March 5, 2008, Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 9, March 10, 2008, p.324-330. 
George W. Bush, "Remarks at the Washington International Renewable Energy 
Conference", March 5, 2008, Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 9, March 10, 2008, p. 324-330. 
George W. Bush, "Remarks on Energy and Climate Change", April 16, 2008, Weekly 
Compilation of Presidential Documents, Vol.44, Issue 15, April 21, 2008, p.524-527. 
George W. Bush, "Remarks to the 16th Annual Energy Efficiency Forum", June 15,2005, Weekly Compilation of Presidential Documents, Vol.41, Issue 24, p. 999-1003. 
George W. Bush, "State of the Union 2003", Vital Speeches of the Day,Vol.69, Issue 9, February 15, 2003, p.259-264. 
George W. Bush, "State of the Union", February 2, 2005, Vital Speeches of the Day, Vol.71,Issue 9, February 15, 2005, p.258-263. 
George W. Bush, "State of the Union", January 23, 2007, Vital Speeches of the Day, Vol 73, Issue 3, March 2007, p.94-99. 
George W. Bush, "State of the Union",February 2, 2005, Vital Speeches of the Day, Vol.71, Issue 9, February 15, 2005, p.258-263. 
George W. Bush, “Remarks Prior to a Meeting With the Energy Policy Development 
Group and an Exchange With Reporters”, Weekly Compilation of Presidential Documents,Vol.37, Issue 5, February 5, 2001, p.236-238. 
George W. Bush: "2006 State of the Union Address”, Vital Speeches of the Day, Vol.72, Issue 8, February 1, 2006, p. 226-232. 
George W. Bush: "Address Before a Joint Session of the Congress on Administration 
Goals," February 27, 2001. Online by Gerhard Peters and John T. Woolley, The American 
Presidency Project. http://www.presidency.ucsb.edu/ws/?pid=29643, (10.08.2014). 
George W. Bush: "State of the Union”, Vital Speeches of the Day, Vo.73, Issue 3, March 2007, p.94-99. 
H. Naci Bayraç, "Küresel Rüzgar Enerjisi Politikaları ve Uygulamaları", Uludağ 
Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Vol.30, No.1, 2011, p. 37-57. 
Helene Cooper, John M. Broder, "Obama Presses Case for Renewable Energy", The New York Times, October 23, 2009, 
http://www.nytimes.com/2009/10/24/us/politics/24obama.html?_r=0, (27.06.2014). 
Hillary Rodham Clinton, "Energy Diplomacy in the 21st Century", Georgetown 
University, Washington,DC., October 18, 2012, 
http://www.state.gov/secretary/20092013clinton/rm/2012/10/199330.htm, (22.08.2014). 
Jim Tankesley, "Obama Urges Greater Use of Biofuels", February 03, 2010, Los 
Angeles Times, http://articles.latimes.com/2010/feb/03/business/la-fi-biofuels4-2010feb04, (22.07.2014). 
Merve Doğan, Gizem Nur Tekin, Murat Efgan Kibar, Ayse Nilgün Akın, "Dünyada 
Fosil Kökenli Kaynakların Rezervleri ve Geleceği", Uluslararası Güvenlik Kongresi Bildiriler Kitabı, Ed. Hasret Çomak, Ayşegül Gökalp Kutlu, Cilt.III, Kocaeli, Nisan 2014, s.997. 
National Energy Policy, Report of the National Energy Policy Development Group, May 2001, http://www.netl.doe.gov/publications/press/2001/nep/nep.html, (28.06.2014). 
Richard Simon, Nancy Vogel, "Bush Forms Task Force on Supplies", Los Angeles 
Times, January 30, 2001, http://articles.latimes.com/2001/jan/30/news/mn-18931, (10.08.2014). 
Statistical_Review_of_world_energy_2014_workbook.xlsx , (07.08.2014) . 
Suzanne Goldenberg, "Energy and emissions top Obama's green tasklist", theguardian, 19 January 2009, 
http://www.theguardian.com/environment/2009/jan/19/obama-environment, (20.08.2014). 
Suzanne Goldenberg, "Obama Focuses on Green Economy in Speech Before Congress, 25 February 2009, theguardian, 
http://www.theguardian.com/world/2009/feb/25/barack-obama-green-economy-environment, (12.09.2014). 
Vural Altın, "Enerji", Bilim ve Teknik, Ocak 2002, s.4, 
http://www.biltek.tubitak.gov.tr/bdergi/yeniufuk/icerik/enerj.pdf, (07.06.2014). 


***

2000'Lİ YILLARDA ABD'NİN ENERJİ POLİTİKALARINDA YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI, BÖLÜM 1




2000'Lİ YILLARDA ABD'NİN ENERJİ POLİTİKALARINDA  YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI, BÖLÜM 1 



Sibel KAVUNCU
* Yrd. Doç. Dr., Trakya Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İliskiler Bölümü 

   DOĞU AKDENİZ’DE ENERJİ DENKLEMİ VE OLASI YAN ETKİLERİ  

Özet 

Küresellesen dünyada etkili bir ülke, etkin bir güç olabilmek için ekonomik olarak güçlü bir ekonomiye sahip olmanın gerekliliğinden hareketle, ekonominin gelistirilebilmesi ve de ekonomik gelismenin sürekliliğinin sağlanabilmesi büyük önem tasımaktadır. 2000'li yılların değisen dünya kosullarında uluslararası ekonomik rekabette bugün ön plana çıkan en önemli unsurlardan biri de enerjidir. Günümüzde, küresel bir güç olarak ABD, dünyanın tartısmasız en büyük ekonomisi ve yine dünya enerji alanındaki rekabetin büyük güçlerinden 
biridir. Çalısmada, enerji tüketiminin her geçen gün arttığı dünyada giderek artan bir enerji tüketimine sahip olan ABD'nin artan enerji taleplerini karsılayabilmek için izlediği ve gelistirdiği enerji politikaları incelenirken, bu politikalar içinde yenilenebilir enerji kaynaklarının yeri ele alınacaktır. 

Anahtar Kelimeler: ABD, Enerji, Enerji Politikaları, Yenilenebilir Enerji Kaynakları, 2000'li Yıllar 

Giris 

Enerji kaynakları genel olarak; 'fosil', 'yenilenebilir' ve 'yeni' olarak sınıflandırılırlar. Kömür, petrol ve doğalgaz fosil kaynakları olustururken, su, günes, rüzgar, jeotermal ve biyo-kütle ise yenilenebilir kaynakları olusturur. Nükleer enerji, yakıt hücreleri vehidrojen enerjisi gibi kaynaklar ise yeni kaynaklar olarak sınıflandırılmaktadır. Yine baska bir biçimde de 
enerji kaynakları 'birincil' ve 'ikincil' olarak da sınıflandırılabilir. Baska enerji kaynaklarından elde edilmemis olan kaynaklar birincil kaynakları olustururken, baska enerji kaynaklarından elde edilmis olanlar ise ikincil enerji kaynakları olarak adlandırılırlar.1 

Dünya nüfusunun her geçen gün artması ve gelismekte olan ülkelerin hayat standartlarını iyilestirme taleplerindeki artıs çerçevesinde enerji talebi de gün geçtikçe artmaya devam etmekte, dünya nüfusundaki artıs ve de insanların hayat standartlarını daha da iyilestirme isteklerinin bir sonucu olarak dünya fosil yakıt talebi hızla artmaktadır.2 Dünyada artan enerji ihtiyacının büyük bir bölümünü karsılayan fosil yakıtlarındaki kaynak sıkıntısı ve fosil yakıtların yoğun kullanımı sonucu basta karbondioksit olmak üzere sera etkisi yapan 
gazların atmosferde birikmesi nedeniyle enerji kaynağı arayıslarında fosil kaynaklara alternatif olarak; su enerjisi, rüzgar enerjisi, günes enerjisi, dalga ve gelgit enerjisi, biyo(organik) yakıt, jeotermal enerji, hidrojen enerjisi, okyanus enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları3 öne çıkmıstır.4 Küresel ölçekte ülkelerin enerjiye kesintisiz, ucuz ve de güvenli bir sekilde ulasabilmesi çerçevesinde birçok ülke enerji ihtiyacını ithal kaynaklar yerine olabildiğince yerli enerji kaynaklarından karsılayabilmek için politikalar geliştirmektedirler ki, ABD'de de 2000'li yıllarda yönetimlerin enerji alanında vurgu yaptığı konuların basında enerjide dısa bağımlılığın azaltılmasına yönelik olarak yeni kaynaklara 
yönelinmesi kapsamında ABD'nin kendi öz kaynaklarına yönelmesi, yenilenebilir enerji kaynakları vurgusu yer almıstır.5 

2000'li yıllarda gerek George W. Bush'un iki dönem baskanlığı gerekse de Barack Obama'nın hem ilk baskanlık döneminde hem de devam etmekte olan ikinci baskanlık döneminde her iki baskan da gündeme dair konusmalarında yönetimlerinin enerji politikalarını aktarırken yenilenebilir enerji konusuna vurgu yapmıslardır. Hem Bush hem de Obama ABD'nin enerji konusunda petrole olan ihtiyacının dısarıdan karsılanmasının önüne geçilmesi ve ABD'nin enerji ihtiyacının karsılanmasında kendi iç kaynaklarına yönelmesi gereğinin altını çizerken alternatif enerji kaynaklarına isaret etmisler ve bu enerji kaynakları içinde de yenilenebilir enerji kaynaklarına atıf yapmıslardır. 

George W. Bush Döneminde ABD'nin Enerji Politikalarında Yenilenebilir Enerji Kaynakları; 

Ocak 2001 tarihinde göreve baslayan George W. Bush, 2001 yılı Subat ayında Kongre Ortak Oturumu öncesi Yönetiminin hedeflerini anlattığı konusmasında, ulusal bir enerji politikasını gerektiren ciddi bir enerji sorununun varlığına dikkat çekmis, enerji taleplerinin arzın gerisinde olduğunu belirterek, alternatif enerji kaynaklarının ve de tasarrufun tesvik edilmesine isaret etmistir.6 

Baskan Bush’un göreve geldiği ilk aylardan itibaren ABD’nin içinde bulunduğu enerji krizini asmak öncelikli hedefleri arasında yer almıstır.7 Bush Yönetimi Ocak ayının sonlarında Baskan yardımcısı Dick Cheney baskanlığında bir Ulusal Enerji Politikası Gelistirme Grubu olusturmus,8 Baskan Yardımcısı Dick Cheney'nin yönetiminde hazırlanıp, 2001 yılının Mayıs ayında yayınlanan Ulusal Enerji Politikası Raporu'nda9 ; ABD'nin ithal petrole olan bağımlılığının gittikçe arttığı vurgulanırken, ABD'nin 2000 yılında tükettiği petrolün yarısını ithal etmek zorunda kaldığı belirtilmekteydi. Açıklanan enerji politikasında, petrol fiyatlarının düsük tutulması ve de ABD'nin ithal petrole olan bağımlılığının azaltılması 
üzerinde durulmaktaydı. Raporda, ulusal enerji politikasının genis kapsamlı olması, çevreyi koruması ve de yerli petrol, doğalgaz, kömür, nükleer ve yenilenebilir enerji kaynaklarının arzını arttıracak bir politika olmasına vurgu yapılmıs, yenilenebilir ve alternatif yakıtların ABD'nin enerji geleceği için umut sunduğu ancak mevcut enerji ihtiyacının sadece küçük bir bölümünün kaynağı olduğu belirtilerek, bu enerji kaynaklarının tüm enerji ihtiyacını karsılamasının önünde uzun yıllar bulunduğu, o gün gelene kadar ise ülkenin enerji 
ihtiyacının karsılanmasında mevcut enerji kaynaklarına isaret edilmistir.10 

2005 yılı Nisan ayında, "Amerikan halkı için iki hayati konu" olarak nitelediği petrol fiyatlarında artısa neden olan enerji ve sosyal güvenliğe iliskin bir basın toplantısı düzenleyen George W. Bush, basın toplantısında, geçen on yılda Amerikan enerji tüketiminin, enerji üretiminden 40 kat fazla büyüdüğünü belirtmis, bu durumun, ABD dısında üretilen enerjiye bağımlılık anlamına geldiğini söylemistir. 

Bush, konusmasında, "Yabancı enerji kaynaklarına bağımlılığımızı azaltmak için dört temel adım gerek. Birincisi, enerjiyi idareli harcamayı sağlayacak daha iyi bir teknoloji kullanmak. Dkincisi, petrol, doğalgaz, kömür, temiz nükleer enerji gibi varolan enerji kaynaklarını kullanacak çevre duyarlıklı yollar bulmak. Üçüncüsü, hidrojen, etanol ve biyodizel gibi yeni kaynaklar gelistirmek. Dördüncüsü, Çin, Hindistan gibi enerji tüketimi artan ülkelere küresel talebi düsürecek sekilde yeni teknolojiler kullanmalarında yardım etmek" demistir.11 

2005 yılında, ABD’nin yeni Enerji Yasası’nda, federal hükümetin satın aldığı elektriğin 2007’den 2009’a kadar %3’ten, 2010’dan 2012’ye kadar %5’den ve 2013’den itibarense %7,5’dan daha az olmayacak sekilde yenilenebilir kaynaklardan sağlanacağı sartı getirilmistir.12 

2006 yılı "Birliğin Durumu" konusmasında ABD Baskanı George W. Bush, yaptığı yıllık değerlendirmede, ülkenin petrol bağımlılığının ciddi bir sorun olduğunu söylemis, bu bağımlılığın teknoloji sayesinde asılabileceğini ifade etmistir. Amerika'nın petrole olan ihtiyacının kırılması gerektiğini dile getirmis, "Ciddi bir sorunumuz var: ABD petrole bağımlı. Bundan kurtulmanın en iyi yolu teknolojidir" diyen Bush, ekonominin petrole dayalı olmaktan çıkarılmasına vurgu yapmıstır. ABD'nin dıs kaynaklı enerjiye bağımlılığının sona 
ermesinin önemli olduğunu vurguladığı konusmada Bush, ABD'nin 2001 yılından bu yana temiz, ucuz, güvenilir, alternatif enerji kaynakları üretmek için çaba sarf ettiğini belirterek çok önemli gelisme kaydedildiğini söylemistir. Bush konusmasında, temiz enerji arastırmalarına büyük kaynak ayıracaklarından bahsetmis, günes ve rüzgar enerjisine ve temiz güvenli nükleer enerjinin kullanımına ağırlık vereceklerini söylemistir. 13 

Bush, 2006 yılı Subat ayının basında gerçeklestirdiği bu konusmanın ardından yönetiminin enerji politikalarını anlatmak amacıyla çıktığı gezide Wisconsin'de yaptığı konusmada, enerji konusunun hem ulusal güvenlik hem de ekonomik açıdan önemine değinmistir. Bush konusmasında, günes ve rüzgar enerjisi, ayrıca mısır ve talastan etanol gibi biyoyakıt elde etmeyi amaçlayan arastırma programlarını tesvik edeceklerini de söylemistir.14 

2006’da ABD ekonomisi günlük ortalama 20,6 milyon varil petrol kullanmıstır ki, bu miktar dünyadaki arzın yaklasık dörtte biri kadardır.15 ABD’nin yabancı petrole bağımlılığı 2007 yılında da Bush yönetimince vurgulanmıs, Bush, ABD'nin enerji konusunda dısa bağımlılığına alternatif enerji kaynakları ile son verme konusunu 2007 yılı Birliğin Durumu konusmasında gündeme getirmis, Bush Kongre'deki konusmasında, “Sizden önemli bir hedefe ulasmak için destek istiyorum. Daha önce baslattığımız girisimleri sürdürelim ve önümüzdeki 10 yılda Amerika’nın petrol tüketimini yüzde 20 oranında azaltalım,” diye konusmustur. Bush konusmasında Amerika'nın enerji arzını çesitlendirmenin ABD'nin 
yasamsal çıkarlarından olduğunu belirterek, bunun teknoloji ile sağlanabileceğini vurgulamıs, ABD'nin elektrik gücü üretim biçiminin temiz kömür teknolojisi, günes ve rüzgar enerjisi ve temiz, güvenli nükleer gücün daha fazla kullanılması ile değistirilmesinin devamına isaret etmistir.16 

2006'daki yıllık "Ulusa Seslenis" konusmasında ABD'nin petrole olan bağımlılığından kurtulması için alternatif enerji kaynaklarının gelistirilmesine ağırlık vereceğini söylemis olan Bush, bu kapsamda bitkilerden elde edilen biyo-yakıtlar ve su gücünü desteklemistir.17 Ocak 2006'daki Ulusa Seslenis konusmasında petrole bağımlılığın ülkesi için ciddi bir sorun olduğunu söyleyen Bush, bu mesajı ülke çapında çıktığı turda da tekrarlamıs, Nashville'de konusan Bush, bilim adamlarının ot, odun ve mısır gibi doğal ürünlerden etil alkol üretimi konusunda büyük ilerlemeler kaydettiğini söylemis, "Çiftliklerimizde ot yetistirerek enerji sektörüne atılabileceğiz! Otu biçip, enerjiye dönüstüreceğimiz günler yaklasıyor" demis ve eklemistir: "Bize söylenenlere göre, arastırmalara hız verirsek altı yıl içinde benzine alternatif yakıtlar bulabiliriz."18 

Ayrıca, 2007'de ABD’nin 2007 tarihli "Enerji Bağımsızlığı ve Güvenlik Yasası" onaylanmıs,19 bu yasa uyarınca, ABD’nin petrol dısalıma olan bağımlılığının azaltılması ve alternatif enerji kaynaklarına kaynak aktarılması öngörülmüstür. Ayrıca, enerji verimliliğinin tesvik edilmesi ve enerji teknolojilerine yatırım yapılması üzerinde durulmustur. 2007 tarihli Enerji Bağımsızlığı ve Güvenlik Yasası'nda ABD’nin “yenilenebilir enerji kaynaklarına iliskin stratejik rezerv” olusturma hedefi yer almıstır.20 

20 Ocak 2001’de göreve basladıktan birkaç gün sonra 29 Ocak'ta kabineyi enerji gündemiyle toplayarak, Baskan Yardımcısı Dick Cheney’e de "Ulusal Enerji Politikaları Gelistirme Grubu" adlı bir grup olusturarak ülkenin ulusal enerji politikasını gelistirmesi talimatını veren 21 Baskan George W. Bush’un 2001-2009 yılları arasında iki dönem baskanlığı sürecindeki enerji konusuna iliskin söylemlerine bakıldığında, ABD'nin Ortadoğu petrollerine bağımlılığını azaltması, ulusun enerji arz istikrarının yükseltilmesi için alternatif teknoloji ve kaynaklara dayalı olarak ulusal üretimi arttırması gerektiğinin vurgulandığı görülmektedir. 

Barack Obama Döneminde ABD'nin Enerji Politikalarında Yenilenebilir Enerji Kaynakları;

Kasım 2008'deki ABD Baskanlık seçimleri sonucunda iktidara gelen Barack Obama, seçimler öncesinde Ağustos 2008'de Demokrat Parti'nin Denver'da düzenlenen ulusal kongresinin dördüncü gününde, partisinin baskan adaylığını kabulü çerçevesinde yaptığı konusmada, enerji konusuna da değinmis, ekonominin düze çıkması, güvenlik ve gezegenin geleceği için, ABD baskanı olarak, on yıl içinde ülkenin Ortadoğu petrolüne bağımlılığını sona erdirme sözü veren Obama, ''simdi bu bağımlılığı bitirmenin zamanıdır. Açık denizde 
petrol sondajı, sadece kısa vadeli bir çözümdür, uzun vadeli bir çözüm olmaktan uzaktır'' diye konusmus, Obama, ABD baskanı olarak doğal gaz rezervlerine ulasımı sağlayacağını, temiz kömür teknolojisine yatırım yapacağını ve güvenli nükleer enerji kullanımı yollarını bulacağını söylemis, gelecek on yıl içinde yenilenebilir enerji kaynaklarına 150 milyar dolar yatırım yapacağını, rüzgar gücü ve günes enerjisine yöneleceğini ve bu alanlara yatırımın bes milyon yeni is yaratılması anlamına geleceğini belirtmistir.22 

2008 yılı Aralık ayında yaptığı bir basın toplantısında ise Obama, önceliklerinin yabancı petrole bağımlılıktan kurtulmak ve iklim değisikliğiyle mücadele etmek olduğunu söylemis, Barack Obama konusmasında çevre sanayinin yeni is imkanları yaratılması açısından sınırsız fırsatlar içerdiğini belirterek, bu fırsatları, "Karsı karsıya olduğumuz zorluklar, insanlarımız için yeni fırsatlar da arz ediyor. 21'nci yüzyıl ekonomik canlanma planıyla milyonlarca insanımız, rüzgar tarlalarında, günes panellerinde ve az yakıt tüketen araç üretiminde istihdam edilebilir." diyerek, "Yenilenebilir enerji insanlara iyi para kazandıran, dısarıda üretime ihtiyaç duymayacak yeni isletmeler ve yeni sanayilere hayat 
verecektir. Yenilenebilir enerjiye uzun vadeli yatırımla, ekonomimize dinamizm kazandırabiliriz. Kamu binalarını daha az enerji tüketir hale getireceğiz, elektrik sebekemizi yenileyeceğiz, doğal kaynaklarımızı koruyup muhafaza ederken sera gazı salımlarımızı azaltacağız." sözleriyle açıklamıstır.23 

Barack Obama, gerek seçim konusmalarında, gerekse görevine basladığı ilk günlerde yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önemine isaret etmistir. Seçim kampanyasında ABD'nin sera gazı emisyonlarını 2020'de %15; 2050'de ise %80 oranında azaltması gerektiğini açıklayan Obama, elektriğin 2012'de %10; 2025'de ise %25 oranında yenilenebilir kaynaklardan sağlanması hedefini vurgulamıstır.24 Iowa eyaletindeki bir rüzgar enerji tesisi isçilerine hitaben yaptığı konusmada da, ülkenin dıs kaynaklı petrole bağımlılığının azaltılmasına ihtiyaç duyulduğunu söylemis, kısa vadede petrol ve doğalgazda iç üretimin arttırılmasının öngörüldüğünü, gelecekte ise ABD'nin rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmasının öncelikli olduğunu ifade etmistir.25 

Obama, 2009 yılı Ekim ayında Enerji ve çevre konusunda Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde yaptığı genis kapsamlı konusmasında ise, temiz kömür teknolojisi, güvenli nükleer yakıt, sürdürülebilir biyo yakıtlar ile rüzgar, dalga ve günesten elde edecekleri enerji vasıtasıyla ellerinde bol miktarda bulunan kaynaklardan en iyi sekilde istifade etmelerini sağlayacak bir yasal düzenleme nin yapılması çağrısında bulunmustur.26 

2010 yılı "Birliğin Durumu" konusmasında, temiz enerjinin kullanımının önemine dikkati çeken Obama, iklim değisikliği ve enerji konusunda tesvikler içeren kapsamlı bir yasanın geçmesi gereğini söylemistir. Obama, "Enerji verimliliği ve temiz enerji konusunda tesviklerin sağlanmasının geleceğimiz için yapılması doğru olan sey. Çünkü temiz enerji ekonomisinde öncü olan uluslar, küresel ekonomiye de öncülük yapar ve bu ulus ABD olmalı" demistir.27 

Obama, Haziran 2010’da Pittsburgh'da yaptığı bir konusmada ise, enerji politikalarında köklü değisiklikler gerektiğini vurgulamıs, temiz enerji olarak adlandırılan ve fosil yakıtlar gibi çevreye zarar vermeyen teknolojilere yatırımların tesvik edilmesi gerektiğini ifade etmistir. Barack Obama konusmasında, ülkesinin fosil yakıtlara (petrol, kömür, doğalgaz) bağımlılığının sona ermesi gerektiğini söylemis, bu bağımlılığın ABD'nin ulusal güvenliğini, ekonomisini ve çevre kosullarını tehlike altına soktuğunu belirterek, 
''Çocuklarımız ve torunlarımız için belirlediğimiz vizyonumuz, yalnızca fosil yakıtlarla devam eden bir Amerika olmamalı'' demistir.28 

2011 yılı "Birliğin Durumu" konusmasında yönetimin icraatı konusunda bilgi veren, gelecek iki yıl içinde yapmayı planladığı proje ve programları anlatan Obama konusmasında, temiz enerjilere yöneleceklerini söyleyerek, 2035 yılı için ABD'nin elektriğinin yüzde 80'inin temiz enerji kaynaklarından gelmesi hedefini ortaya koymus, konusması kapsamında ülkede yenilenebilir enerji kaynakları perspektifini de yinelemistir.29 

2012 yılında yayınlanan "Temiz Enerji Standardı Kanunu" ile temiz enerji üreticilerine bazı destekler sağlanarak 2035 yılına kadar temiz enerjinin toplam enerji üretimindeki payını arttırmak hedeflenmis, bu çerçevede, yenilenebilir enerji üretimi için tam kredi imkanı, elektrik üretiminde doğal gaz veya kömür kullanımı için kısmi kredi imkanı ve elektriği üretirken ısıyı da yakalayan kombine ısı ve güç sistemleri için de ilave krediler sunulmustur.30 

Dönemin ABD Dısisleri Bakanı Hillary Clinton da, 18 Ekim 2012 tarihinde Georgetown Üniversitesi'nde yaptığı konusmada,31 ABD'nin dıs politika yaklasımlarında enerjiyi ele alısına iliskin bilgiler sunarken, "... Enerji konusu, ABD dıs politikasının bütününü ilgilendirmektedir. Bu konu, bir milli güvenlik ve küresel istikrar meselesidir. Bu konu, küresel ekonominin de temelini olusturmaktadır. Aynı zamanda, demokrasi ve insan haklarıyla da ilgili bir konudur..." demis, Clinton konusmasında; "... kirliliği azaltmak, küresel 
enerji arzını çesitlendirmek, istihdam yaratmak ve iklim değisikliğinin ziyadesiyle gerçek tehdidini ele almak için yeni teknolojileri ve enerji kaynaklarını -özellikle de yenilenebilir olanlarını-tesvik etmeye önem veriyoruz..." sözleriyle yenilenebilir enerji kaynaklarına verilen öneme isaret etmis, geçen dört yılda yenilenebilir rüzgar ve günes kaynaklarından ürettikleri elektriğin iki katına çıktığını, petrol ve doğalgaz üretimlerinin büyük bir yükselis içinde olduğunu belirtmis, Clinton konusmasında, enerji dönüsümü konusuna da değinerek, 
"...Daha temiz enerjiye doğru dönüsüm dünyanın karbon emisyonunun azaltılması için merkezi önemdedir ve 21’inci yüzyıldaki güçlü küresel ekonominin çekirdeğini olusturacaktır..." demistir. 

2 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR,


***

19 Şubat 2017 Pazar

İTHAL ENERJİ BAĞIMLILIĞININ AZALTILMASINDA YENİLENEBİLİR ENERJİNİN FİNANSMANI



İTHAL ENERJİ BAĞIMLILIĞININ AZALTILMASINDA YENİLENEBİLİR ENERJİNİN FİNANSMANI 




   DOĞU AKDENİZ’DE ENERJİ DENKLEMİ VE OLASI YAN ETKİLERİ
Emre ERGİN*1, 
* Doç.Dr., Kocaeli Üniversitesi, emre.ergin@kocaeli.edu.tr 
Hasret ÇOMAK**2 
**Prof.Dr., Kocaeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Uluslararası İliskiler Bölüm Baskanı 


Özet 

Enerji ile ekonomik gelisim arasında sıkı bir iliski bulunmaktadır. Ekonomik büyüme için düsük maliyetli, istikrarlı, asgari zararlı yan etkileri olan enerji kaynaklarına gereksinim bulunmaktadır. Enerji kaynaklarına sahip veya bu kaynakları diğer ülkelere göre daha düsük maliyetle edinebilen ülkeler, diğer ülkelere üstünlük kurabilmektedirler. Enerjiye olan bağımlılık sadece gelismekte olan ülkeleri değil, gelismis ülkeler için de güvenlik sorunu olmaya devam etmektedir. Küresellesme ve teknolojik gelismeler ile birlikte insanoğlunun 
enerjiye olan gereksinimi her alanda sürekli artmaktadır. Bu nedenle, geleneksel enerjiye ulasılmasında ve kullanılmasında ortaya çıkan olumsuzluklar, toplumları yeni enerji türlerinin arayısına ve kullanımına itmektedir. Türkiye enerji kaynaklarının yetersiz olusundan dolayı büyümek için enerji ithalatına bağımlı durumdadır. Dısa bağımlılık enerji güvenliğini doğurmaktadır. Dthalatın maliyetinin reel olarak artması ve Türk lirasının değer kaybetmesi nedenlerinden dolayı hedeflenen büyüme oranlarının altında kalınmaktadır. Yenilenebilir 
enerji mevzuatı yürürlüğe girmesine karsın, çok büyük yatırım gerektiren bu yeni alanlara sirketler girmekte zorlanmaktadırlar. Dünyada yenilenebilir enerjinin özendirilmesi amacıyla yapılan çesitli finansman ve vergi tesviklerinin bulunduğu bir dönemde, Türkiye’nin de bu süreçten faydalanması amacıyla bir an önce daha somut ve hızlı adımların atılması gerekmektedir. Bu çalısmada, yenilenebilir enerjinin finansmanını sağlayacak, sirketler ve bireyler adına bu konuda uzmanlasarak onları yönlendirip danısmanlık hizmet sunacak 
Yenilenebilir Enerji Bankası’nın kurulması; bu alanda menkul kıymetlestirme seçeneği ile yenilenebilir enerji yatırımları hızlanırken sermaye piyasalarına yeni bir varlık sunulması basta olmak üzere çesitli önerilerde bulunulmaktadır. 

Anahtar kelimeler: Enerji, yenilenebilir enerji, menkul kıymetlestirme, banka, finansman, ithalat, brent petrol. 

Giriş; 

Enerji bağımlılığı sadece az gelismis veya gelismekte olan ülkelerin sorunu değildir. Gelismis ülkeler de enerjiye ve özellikle de ithal petrole bağımlıdırlar. Örneğin, ABD’de son sekiz baskanın politika söylemleri arasında yabancı petrole olan bağımlılığın azaltılması konusu olmasına rağmen, petrol ve karbon bazlı yakıtlara bağımlılık azalmadan devam etmektedir. Son on yıl içerisinde dünya petrol üretimi 86 milyon varile ulasmıs ve ulasılan bu seviye azami sınır olarak kabul edilmektedir. Ancak küresel ekonomik büyüme için enerji ihtiyacı sürekli artmaktadır. Bununla beraber, fosil enerjinin kullanımının doğaya verdiği zararların önüne geçme çabalarında ise istenen sonuçlar elde edilememektedir. On yıl önce imzalanan Kyoto Protokolü’nden beri sera gazları azalacağına ikiye katlamıstır. Dünyanın önünde sera gazlarının azaltılması ve enerjinin geleceği hakkında alınması gereken önemli kararlar bulunmaktadır. Bu bağlamda, en iyi strateji karbona bağlı yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması ve günes, rüzgâr, biyo-yakıtlar gibi yenilenebilir enerji (YE) kaynaklarının 
arttırılması olarak gözükmektedir (Joshi, 2012, s. 175). 

Türkiye son on yılda altyapı yatırımları ve insaat sektörü odaklı ağırlıklı olarak içsel bir büyüme gerçeklestirmistir. Türkiye’deki tasarruf oranı %14 olurken büyümeyi sürdürmek için milli gelirin %20’si oranında kaynağa gereksinim duyulmaktadır. Tasarrufların, diğer bir ifadeyle öz kaynakların yetmediği kısım yabancı sermaye ile sağlanmaktadır. Yurtdısından kaynak sağlarken, diğer yandan da yurtdısından enerji ithaline bağımlı durumda bulunulmaktadır. Dolayısıyla yurtdısından enerji ithali için yine yurtdısından borçlanarak 
kaynak kullanılmaktadır. Türkiye’nin önündeki dönemde sanayi sektöründe büyümeyi seçmesi gerekmektedir. Bu sektörün önemli girdisini olusturan enerjide de dısa bağımlılığı azalmak ve dünyadaki eğilime paralel olarak hızlı bir sekilde YE yatırımlarına ağırlık vermelidir. 

İthal Enerji Bağımlılığı 

Türkiye’nin yeterli enerji kaynaklarına sahip olmaması nedeniyle enerji gereksiniminin %72’sini ithal etmektedir. Türkiye’de kullanılan petrolün %93’ü ve doğalgazın %97’si ithaldir. Tablo 1’de toplam ithalat içerisindeki enerjinin aldığı payın yıllar itibarı ile artmakla beraber son yıllarda %21 ile %25 arasında dengelendiği görülmektedir. Reel gayrı safi yurtiçi hasıla (GSYH) içerisindeki enerji ithalatı oranındaki artıs hızı ise daha yüksek olarak gerçeklesmektedir. 

Türkiye’nin ithal enerji bağımlılığının azaltılmasında önemli rol oynayacağı düsünülen nükleer tesislerin en iyimser senaryoda 2019 yılında üretime baslayacağı öngörülmekte olup 2022 yılında toplam enerji üretiminin yaklasık %5’ini karsılayacağı tahmin edilmektedir (Enerji Enstitüsü, 2014). Diğer ülkeler incelendiğinde, nükleer enerjinin tek basına ülkelerin sorununu çözmediği görülmektedir. Örneğin, Meksika’da 1989 yılında kurulan ilk nükleer santralle beraber günümüzde faaliyet gösteren iki nükleer santral, ülke elektriğinin %4’ünün üretmektedir. Ancak Meksika’nın dalgalı büyüme ve cari açık sorunu halen devam etmektedir (Yavuz, 2013). Dolayısıyla, Türkiye’deki gerek geleneksel enerjiler gerekse de yeni kurulacak nükleer santral(ler) tarafından üretilecek enerji uzun vadede tek baslarına çözüm değildirler. 


Tablo 1: Enerji İthalatı ve Enerjinin Toplam İthalat İçindeki Payı Enerji İthalatı Toplam İthalat Reel GSYH (USD) 
Kaynak: TUİK. 


Tablo 2’de Brent petrolün USD fiyatını, USD/TL değerlerini ve bu iki verinin bir önceki yıla göre yüzde değisimleri 2000 yılından itibaren sunulmaktadır. 

*: İlgili yıla ait 12 ayın ortalama Avrupa Brent petrol spot varil basına USD fiyatıdır. Kaynak: U.S. Energy Information Administration (www.eia.gov). 
**: Bir önceki yıla göre yüzde değisimdir. 
***:Dlgili yılın son islem gününe ait TCMB ABD doları döviz alım kurudur. 
Brent Petrol ile USD/TL nominal değerlerinin korelasyonu: 0,69. Brent Petrol ile USD/TL değisim değerlerinin korelasyonu: -0,15. Brent petrol st.sapma: 34. USD/TL st. sapma: 41. 


Tablo 2 incelendiğinde, 1 Ocak 2000 tarihinden 31 Aralık 2013 tarihine kadar Brent Petrol 6,1 katı, USD/TL ise 3,9 katı artıs göstermistir. Nominal değerleri açısından aralarında yüksek korelasyon değeri (0,69) bulgulansa da, değisimlerin korelasyon değerleri düsük negatif (-0,15) olarak hesaplanmak tadır. Aynı dönemde enflasyonda ise yaklasık 7 kat artıs yasanmış tır. Brent petrolün 6,1 katı artması ve nominal değerlerdeki yüksek pozitif korelasyon, Türkiye’nin petrolü reel olarak daha pahalıya ithal ettiğini göstermektedir. 2000 yılında 1 varil brent petrole 19 TL ödenirken 2013 yılında ödenen tutar 231,4 TL’ye yükselmis, diğer bir ifadeyle birim bazında 12 kat artmıstır. Değisimlerin arasındaki düsük negatif korelasyon ise gerek makroekonomik planlamanın zorluğuna gerekse de mikro ölçekte ekonomik faaliyetleri (üretim, kredi kullanımı vb.) gerçeklestirmenin güçlüğüne dikkat çekmektedir. 

Hem ithalatın maliyetini kontrol edememe hem de yabancı paralara karsı istikrarlı bir ulusal para değerinin öngörülememesi, ekonomik planlama ve kalkınmanın önüne çıkan engellerdir. Dthal enerjiye bağımlılığın azaltılmasında önemli bir fırsat olan YE’nin üretilmesi sayesinde ekonomik faaliyetleri planlamak kolaylasarak belirsizlikler azalacaktır. Petrole olan bağımlılık, petrol fiyatlarında yasanan artıs yönlü soklar nedeniyle Türkiye’de enflasyonda da artıs olduğunu göstermektedir (Öksüzler ve Dpek, 2011, s. 30). Dolayısıyla, ithal enerjiye bağımlılık, arz yetersizliği ile ekonomide enflasyon risklerini barındırmaktadır. Enerjisini ithal etmek durumunda kalan ülkeler kendilerini güçsüz hissetmekte ve bu durum ülkelerin enerji güvenliği politikalarına (Çomak, 2013) etki edebilmektedir. Enerjisinin %88’ini ithal eden ve bu enerjinin %56’sını petrolün olusturduğu Drlanda’da, petrolde artıs yasanacağı varsayımıyla hazırlanan senaryolarda, enerji ithalatının GSMH’de yılda ilave %4,9 oranında maliyete neden olacağı bulgulanmıstır (Glynna, 2014). 

Yenilenebilir Enerji (YE) 

Kömür gibi geleneksel enerjilerin, üretim maliyeti düsük olmasına karsın havayı kirletmesi ve atıklarının zararlı etkilerinden dolayı asit yağmuru, küresel ısınma, insan sağlığını bozması gibi olumsuz yan etkileri olmaktadır. YE, diğer bir ifade ile yesil enerji, doğayı kirletmeyen günes, rüzgâr, jeotermal gibi enerji türlerini tanımlamaktadır. YE kaynakları en basit tanımıyla kaynağı doğada bulunan, sürdürülebilir olan ve fosil yakıtların aksine çevreye sera gazı yaymayan ya da ihmal edilebilir düzeyde sera gazı yayan, dolayısıyla doğayı kirletmemesi nedeniyle doğa dostu olan ve temiz niteliği tasıyan enerji kaynaklarıdır. YE kaynakları Tablo 3’de sunulmaktadır. 


Tablo 3: Yenilenebilir Enerji Türleri ve Kaynakları 

YE Türü Sağlandığı Kaynak Biyokütle Enerjisi Biyolojik maddeler ve atıklar Hidrolik (Su) Enerji Düsen (baraj) veya akan su (nehir) Rüzgâr Enerjisi Hava akısı Günes Enerjisi Günes ısığı ve ısısı Jeotermal Enerji Yer altındaki termal sular Dalga, Gelgit Enerjisi Deniz ve okyanuslar Biyodizel Enerji Bitkisel ve hayvansal yağlar Hidrojen Enerjisi Doğalgaz, su, biyokütle Etanol Çoğunlukla bitkisel biyolojik maddeler 

Günes enerjisi sonsuz enerji sağlamakta olan yenilenebilir bir enerji türüdür. Rüzgâr enerjisi de tamamen yenilenebilmekte ve herhangi bir hava kirliliği yaratmamaktadır. 
Jeotermal enerji, yerkürede olusan sıcak su kaynakları olup elektrik üretiminde kullanılabilmektedir. Biyokütle (biomass) ise, organik maddelerin (hayvansal ve tarımsal atıklar) yakılarak enerji haline dönüstürülmesidir. Biyokütle enerji, Amerika’da toplam kullanılan enerjinin %4’ünü, toplam yenilebilir kaynakların %45’ini olusturmaktadır. 

Yenilenebilir Enerji ve Türkiye 

Türkiye’de 10 Mayıs 2005 tarihinde bu konuda yapılan ilk düzenleme ile 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kanunu yürürlüğe girmistir. 2 Kasım 2011’de 662 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü kurulmustur. Bu kurumun amacı, Türkiye’deki hidrolik, rüzgâr, jeotermal, günes, biyokütle ve diğer YE kaynakları öncelikli olmak üzere tüm enerji kaynaklarına yönelik arastırma ve gelistirme faaliyetlerini yürütmektir (Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, 2014). 

Türkiye petrol, doğalgaz ve kömür gibi birincil enerji arzının yaklasık %70’ini ithal etmektedir. Türkiye’de kullanılan toplam enerjinin %19’unu ise YE sağlamakta olup YE’nin %90’dan fazlasını hidrolik enerji olusturmaktadır (WWF, 2011). Bu verilerden anlasıldığı üzere, hidrolik enerji dısındaki YE türlerinin kullanımı son derece kısıtlıdır. 2012 yılında, bir önceki yıla göre dünyada YE artısı %8 olmustur. Hidrolik enerjinin artısı sadece %3 olurken, geriye kalan YE’deki artıs %21,5 olarak gerçeklesmistir (Renewables, 2013). Türkiye hidrolik enerjide potansiyelinin yaklasık yarısı kadar kurulu gücü varken, rüzgârda %3,7, jeotermalde %19 ve günes enerjisinde sıfır kurulu güce sahiptir (Yaman, 2012). Türkiye’de de dünyadaki eğilime benzer bir strateji uygulanması gerekmekte olup hidrolik dısındaki YE türlerine yatırım yapılmasını özendirici kararlar alınarak uygulamaya sokulmalıdır. 

Türkiye’nin 2023 stratejik YE hedefi %30’dur. WWF (2011) raporunda, 2050 yılına kadar küresel enerji arzının tamamının YE’den sağlanabileceği belirtilmektedir. AB topluluğu incelendiğinde ise, YE’nin de içinde bulunduğu üçlü bir enerji stratejisi hedefi görülmektedir: 2020 yılında YE enerjisinin toplam tüketilen enerjinin %20’sini olusturması, enerji verimliliğinin %20 arttırılması ve enerji tüketiminin %20 azaltılması stratejileri benimsenmistir. 


Tablo 4: Enerji Kaynaklarına Göre Elektrik Enerjisi Üretimi ve Payları 
*: Jeotermal, rüzgâr, katı biyokütle, biyogaz ve atık kaynaklarını içerir. 
Kaynak: TEDAS, Türkiye Elektrik Üretim -Dletim Dstatistikleri. 

2023 yılı hedefi olarak, toplam enerjinin %30’unun YE’den elde edilme hedefi, hem Avrupa Birliği ülkeler ile kıyaslandığında zor hem de yurtiçi kurumlar tarafından yapılan senaryolarda ulasılması zor gözükmektedir. Türkiye Enerji Enstitüsünün 2021 yılına ait güvenilir enerji üretimi senaryosuna göre, biyogaz, atık, hidrolik, rüzgâr ve jeotermal enerjilerin toplamı, 2012 yılına göre yaklasık %33 oranında bir artıs göstereceği öngörülmektedir (Enerji Enstitüsü, 2014). 

Yenilenebilir Enerjinin Finansmanı 

Türkiye, OECD ülkeleri arasında enerji talebinde son on yılda en büyük artısı kaydetmis (TÇMB, 2012) ve enerjiye olan bağımlılığın gelecekte de bu ivme ile sürmesi beklenmektedir. Türkiye’nin YE’ye ait 2023 hedefine ulasması için her yıl ortalama 4 ile 5 milyar USD tutarında kaynak ayırması gerekmektedir (GAIA, 2014). Bu tutarda bir yatırımın sadece yurtiçi kaynaklarla sağlanması mümkün değildir. Küçük ölçekli finansman sirketlerinin sağlayacakları fonlarla da bu boyuttaki bir yatırımı sürdürmek olası gözükmemektedir. Sermaye, borç ve bunların ikisinin bilesimi ile Türkiye’deki projelerin yurtiçi ve yurtdısı finansmanı gerekmektedir. Bu finansman sürecinde liderlik yapacak bir finansal kuruma gereksinim vardır. 

2012 yılı verilerine göre, küresel ölçekte enerji tüketiminin %19’u YE kaynaklarından sağlanmıstır (Renewable, 2013). Yaklasık 30 yıl öncesinde YE’nin payının neredeyse sıfır olduğu gerçeği ısığında bu gelisimin boyutu çok önemli olup, bu oranın 2035 yılında %23’e ulasması öngörülmektedir (World Energy Outlook, 2010). 2013 yılında üretilen elektriğin %22’si YE kaynaklarından sağlanmıstır (IEA, 2014). Dolayısıyla, yatırım gereksinimi duyulan bu alanda doğal olarak finansman sorunu da kendisini göstermektedir. Bu alana verilen tesvikler, uygun borç ya da sermaye desteği olmadan amacına ulasması beklenmemelidir. Türkiye’deki risk sermayesi örnekleri, finansal kiralama (leasing) uygulamaları gibi finansal seçenekler de böylesi bir projeyi tek baslarına karsılamakta yeterli değildirler. 

YE girisimcileri ve isletmeleri kaynak bulmakta uzun yıllar sıkıntı çektikten sonra finansal piyasaların durgunluğa girdiği 2000’li yıllarda birdenbire ilgi odağı haline gelmislerdir. Yüksek petrol fiyatları ve küresel ısınmayı yavaslatma isteği hükümetlerin ve halkın yaratıcı enerji projelerine eğilmelerine neden olmustur. Finansal kurumlar, risk sermaye sirketleri, yatırımcılar ve geleneksel YE dısındaki isletmeler bu yeni ve temiz enerji teknolojilerine para yatırırken diğer sektörlerin finansmanı durağan kalmıstır. YE’ye olan ilgi bir dönemki internet teknolojisi sirketlerine olan yatırım istahını hatırlatmaktadır. 2007 yılında küresel yatırım YE teknolojisine %60 artarak 148 milyar dolara ulasmıstır. 

Bu yatırımın %43’ü rüzgâr, %24’ü günes, %17’si biyo yakıtlar ve %9’ü biyokütleden olusmaktadır. 2020 yılında 600 milyar dolarlık yıllık yatırım olacağı beklenmektedir. YE’nin ilgi görmesinin diğer nedenleri arasında vatandasların doğayı koruma bilincinin artması; hükümetlerin küresel ölçekte düsünmesi; BP, Walmart ve Intel gibi büyük sirketlerin YE’yi tercih etmeleri sayılabilir. Finansman sirketlerinin yöneticilerinin paranın yönünün YE’ye çevirmelerinin nedenleri arasında ise bu alanın bakir olması ve bu yeni sektördeki büyüme fırsatının yüksekliği gelmektedir. Risk sermaye sirketleri Kuzey Amerika, Avrupa, Çin ve Hindistan’daki YE teknoloji sirketlerine yatırım yapmaktadırlar (Rombel, 2008). Bazı bankalar, enerji finansı uzmanlık birimi kurarak bu yeni ve gelisen pazarda pay kapmayı hedeflemektedirler. 

Bu birimde çalısan uzmanlar eyalet, devlet ve özel kurumlar tarafından YE alanında verilen hibeler, vergi indirimi gibi tesvikleri arastırarak müsterilerine 
sunmaktadırlar. Arizona Ulusal Bankası 2009 yılında günes enerjisi projesi ile nihai tüketicilere aylık kiralama seklinde kredi vermistir. Dslemler küçük tutarlarda olsa da banka yönetimi YE’nin geliseceğine inandıkları için sektörün geleceğine yatırım yapmayı seçmislerdir (Fest, 2011). 

YE sirketleri halka arz ve hisse satıslarında dikkatleri üzerlerine çekmislerdir. 2007 yılında 27 milyar dolarlık halka arz gerçeklesmistir. Dspanyol rüzgâr enerji firması Dberdrola Renovables tarafından gerçeklestiren halka arz, Dspanya’da o tarihe dek yapılan en büyük halka arz olmustur (Rombel, 2008). 

YE yatırımı yapacak isletmelerin önünde çesitli engeller bulunmaktadır (Olson, 2013): İlk yatırım maliyetinin finansmanı sorunu, düsük sabit faizli kaynak bulma zorluğu, 15-20 yıl gibi uzun vadeli fonlar bulunmasındaki güçlük, mülk satısı veya ortaklığın el değistirmesi durumunda enerji yatırımının finansmanının geri dönüsü problemi, vergisel konulardaki bilgisizlik, sektördeki tesviklerin karmasıklığı, borç verenin deneyimsizliği ve yatırımcının deneyimsizliği. Tüm bu engeller, finansal gücü ve uzmanlığı olan lider bir kurumun varlığı ile 
asılabilecektir. 

YE’nin maliyet-etkin olup olmadığının analizinin iyi yapılması gerekmektedir. Hindistan’daki rüzgâr ve günes enerjisinin finansman politikalarının sanıldığı gibi uygun maliyetli olmadığı yapılan arastırmalarda ortaya çıkmıstır. Arastırmada borcun maliyetini düsürücü aynı zamanda da vadeyi uzatan bir politikanın en uygun politika olduğu anlasılmıstır. Arastırmada YE’nin geleneksel yöntemlere göre %52-%129 daha maliyetli olduğu bulgulanmıstır. Hedefler yüksek olsa da bütçenin sınırlı olması nedeniyle maliyet- etkin stratejiler uygulanmamaktadır (Monica, 2014). Ancak, Hindistan hükümetinin yakın gelecekte yeterli uzun vadeli fon sağlamada karsılasacağı güçlükler YE politikasının amacına ulasmasındaki en büyük zorluktur. 

Türkiye’de 2007 yılında yayımlanan 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ve 2008 yılında yayımlanan 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile YE tesviklerinde bazı 
düzenlemeler yapılmıstır. Tesvik sistemleri arasında üretilen enerjiye verilecek fiyat desteği, enerjinin alım garantisi, arazi kullanımı için destek ve desteğin süresi bulunmaktadır. Ayrıca uluslararası standartların Türkiye’de benimsenmesi, bürokratik islemlerin azaltılması, sertifikasyon çalısmaları ve sebekeye ulasım olanakları gibi yapısal ve altyapı konuları bulunmaktadır (Uluatam, 2010). 

Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu YE yatırımının büyüklüğü ve ivediliği göz önüne alındığında, bu yatırımların ulusal bir strateji ile değerlendirilmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Böyle uzun soluklu bir strateji ancak güçlü ve sürdürülebilir bir finansal destek ile gerçeklesebilir. Ancak Türkiye’deki tasarruf oranının yetersizliği ve öz kaynak eksikliği nedeniyle bunun mevcut olanaklarla finansmanı gerçekçi değildir. Sürekli yurtdısından kullanılacak kredilerle de dısa bağımlılık artarken, olusacak katma değer de kredinin faizi veya ortaklara ödenecek kâr payı olarak yurtdısına transfer olacaktır. Bu nedenle, Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Bankası kurulması gerekmektedir. Bu bankanın ortaklarını olusturacak kurumlar arasında hem sermaye katacak isletmeler hem de bu konuda bilgi, deneyim koyarak katkı sağlayacak kurumlar bulunmalıdır. Bu banka, likiditesi olmayan enerji yatırımlarını finansal mühendislik yoluyla menkul kıymetlestirme sürecine tabi tutacaktır. Banka sermaye piyasaları aracılığıyla menkul kıymet ihracı yaparak YE yatırımında bulunan girisimcilere uzun vadeli kaynak sağlayabilecektir. 

Menkul kıymetlestirme sayesinde sağlanacak bazı üstünlükler su sekilde sıralanabilmektedir (Joshi, 2012, 182): 

-Garantili menkul kıymet ihraçları, uzun vadeli borçlanma olanakları    yaratacaktır.
-Ucuz yabancı kaynak borçlanması ve kaldıraçlı öz kaynak projelerine    olanak sağlayacaktır.  
-Yatırımcılar ve toplum yeni bir varlık sınıfından fayda sağlayacaktır. 
-Vergisel avantajlar sağlanacaktır. 
-Bu konuda uzmanlasmıs kisi ve kurumlar artacaktır. 

YE Bankası, YE konusunda faaliyette bulunacak girisimcilere ve faaliyetlerini sürdüren isletmelere sadece kaynak sağlamakla kalmayacaktır. Banka ayrıca YE sektörü ile ilgili ulusal ve küresel bazda yayınlanan bilgi (teknoloji, ortaklık arayanlar vb.) ve sağlanan fırsatları (tesvik, hibe vb.) arastırarak raporlar halinde yayınlayacak ve isteyenlere danısmanlık hizmeti verecektir. Günümüzde bu arastırma islerini her isletme kendi kısıtlı kaynaklarını kullanarak ayrı ayrı yapmaktayken, banka sayesinde bu hizmetlere kolaylıkla, belki küçük bir bedelle ulasabilecektir. Dolayısıyla, banka aynı zamanda isletmenin bir ortağı gibi davranarak isletmeye hem parasal kaynak verecek hem de isletmeye bilgi aktarıp faaliyetlerini yakından izleyecektir. YE Bankası Tübitak, üniversiteler ve teknoparkta kurulu isletmeler ile isbirliklerini arastıracaktır. Böylece Türkiye genelinde bu alanda faaliyet gösteren kisi ve kurumların veri bankasını da olusturarak büyük bir sinerji yaratabilecektir. 

Ayrıca, yurtdısından Türkiye’ye aktarılan desteklerin de koordinasyonunu sağlayabilecektir. 

Örneğin, Avrupa Yatırım Bankası (AYB) 2006-2010 yılları arasında kamu ve özel sektörün çesitli projelerinin finansmanında yıllık 2 milyar avrodan fazla destek 
sunmustur. AYB YE ve enerji verimliliği alanında Türkiye’de yerel aracı bankalar aracılığıyla ve doğrudan özel sektör yatırımlarının gerçeklestirilmesine yönelik destekler vermektedir (Enerji Enstitüsü, 2011). Tüm bu desteklerin koordinasyonu YE Bankası ile sağlanabilir. 

2012’de hazırlanan bir rapora göre, Türkiye’de 2003 yılında lisans verilen toplam 1.152 projeden sadece 283 adedi, diğer bir ifadeyle lisans alımından sonra geçen 9 yılda projelerin sadece 25%’i isletmeye alınmıstır. Basvuran projelerin %74’ü hidrolik, %22’si rüzgâr olup, kabul edilen projelerin %72’si hidrolik ve %18’i rüzgâr alanındadır. Diğer projeler ise jeotermal ve biyokütleden olusmaktadır. Aynı raporda, 206 adet tekli rüzgâr lisans basvurusundan 144 adedinin reddedildiği 
belirtilmektedir (Yaman, 2012). Bu rapor, YE konusunda faaliyet göstermek isteyen isletmelere teknik, ekonomik, hukuki ve finansal destek verecek bir lider kurumun olmasının önemini vurgulamaktadır. Bu görevi, asli faaliyet alanı olacak YE Bankasının üstlenmesi durumunda Türkiye’nin YE alanında stratejik hedeflerine ulasması kolaylasacaktır. 

Yabancı kaynak kullanımın, öz kaynak kullanımına göre sunduğu vergi üstünlüğü bulunmaktadır. Kullanılan krediye veya menkul kıymet ihracı nedeniyle ödedikleri faizler vergi matrahından düsülmektedir. Oysaki öz kaynak kullanılması durumunda, ortaklardan sağlanan sermaye vergiden düsülemediği gibi, isletme ortaklarına kâr dağıtacağı zaman, dağıtılacak kâr üzerinden %15 oranında stopaj kesintisi yapılmaktadır. 

İsletmelerin YE yatırımlarının özendirilmesinde vergi tesvikleri önemli bir itici güç olusturmaktadır. Yatırım türüne bağlı olarak vergi tesviklerinde farklılık olmaktadır. 
İsletmelerin sağladıkları YE, enerji verimlilik ölçüleri gibi kriterler vergi indirimlerine veya vergi muafiyetine hak kazanmalarını sağlayabilmektedir. Günes paneli yatırımı yapan isletmelere ise vergi iadesi veya vergi hibeleri seklinde tesvikler yapılması daha uygun olabilir. Dolayısıyla, YE türüne göre isletmeyi özendirecek türde vergi tesvikleri uygulanmasında fayda bulunmaktadır (Cook and Hall, 2011). Duran varlık yatırımlarında uygulanacak amortisman yöntemi de, ödenecek vergide isletmelere erteleme sağlaması 
açısından baska bir vergi tesviki sağlamaktadır. Türkiye’de amortisman oranları Maliye Bakanlığı tarafından yayınlanmaktadır. Azalan bakiyeler yönteminin kullanılması ile ilk yıllarda isletmelerin, dönem net kârı olması durumunda ödeyecekleri kurumlar vergisi azalmaktadır. Dolayısıyla, YE yatırımı yapan isletmeler, normal amortisman ile azalan bakiyeler yöntemi arasında seçim yapabilmektedirler. Ancak kurumlar vergisi kanununa göre kurumların zararları en çok bes yıl ileriye doğru tasınarak kârdan mahsup edilebilmektedir. YE yatırım sürecinin uzunluğu göz önüne alındığında, bes yıllık dönem kısa olarak değerlendirilebilir. Dolayısıyla, Türkiye için stratejik önemi olan YE’nin bu emekleme ve büyüme asamasında zararın mahsubunun bes yıldan on yıla çıkartılması da isletmelerin nakit akıslarında fayda sağlayacaktır. 

Sonuç 

Ekonomik büyüme için her alanda enerjiye gereksinim duyulmaktadır. Geleneksel enerji kaynaklarının (petrol, kömür, doğal gaz gibi fosil yakıtlar) öngörülebilir gelecekte tükenme riski ve bu kaynakların doğanın dengesini bozması gerçeklerinden dolayı son otuz yıldır dünyada yeni enerji arayısları baslamıstır. Yenilenebilir enerji (hidrolik, rüzgar, günes, 
biyokütle, jeotermal, hidrolik vb.) hem sürdürülebilir hem de doğayla dost olmasından dolayı insanoğluna bir fırsat sunmaktadır. Günümüzde küresel olarak YE tüketimi toplam tüketilen enerjinin yaklasık %20’sini olusturmakta olup YE’nin yaklasık yarısı hidrolik enerjiden sağlanmaktadır. Türkiye’de YE’nin payı yaklasık olarak aynı olmakla beraber, YE’nin %90’ı hidrolik enerjiden kaynaklanmaktadır. Türkiye’deki bu alanda mevzuat birkaç yıl önce olusmus olup YE projelerinin hayata geçirilmesi konusunda sıkıntılar yasanmaktadır. 

Enerjide ithalatının payı yüksek olup yıllar itibarıyla Türkiye ekonomisine reel maliyeti artmaktadır. Türkiye enerji ihtiyacının %72’sini ithal etmektedir. Bu ithalat tutarı, toplam ithalatın yaklasık dörtte birine yaklasmaktadır. Petrolün %93’ünü ve doğalgazın da %97’si ithal edilmektedir. Dthalat bağımlılığının azaltılabilmesi için YE bir fırsattır. Ancak, Türkiye’de bu alanda yapılan çalısmalar istenen amaca ulasamamaktadır. Örneğin, verilen tesviklerde ve kabul edilen projelerin hayata geçirilmesinde sorunlar yasanmaktadır. Çünkü YE yatırımı yapacak isletmeler uzun vadeli düsük maliyetli finansmana ve danısmanlık hizmetine gereksinim duymaktadırlar. Türkiye’deki mevcut öz kaynak yetersizliği nedeniyle, YE yatırımları için her yıl ihtiyaç duyulan fonun mevcut finansman kuruluslarından sağlanması mümkün değildir. Türkiye’de tasarruf oranı %14 iken, yatırım oranı %20’dir. Aradaki fark yurtdısı finansmanı ile sağlanmaktadır. Ayrıca, mevcut yapıda, finans kurulusları YE projesini yürüten isletmeden veya sponsorlarından yüksek teminat veya garanti istemektedirler. Türkiye’nin YE konusunda ulusal bir strateji benimsemesi gerekmektedir. Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Bankası kurulması ile bu ilk adım atılacaktır.  YE Bankası  ortakları arasında, YE ile ilgili kamu kurumlarının yanında bankaya sermaye dısında da katkıda bulunacak bankalar, kalkınma ajansları vb. kuruluslar olmalıdır. YE Bankası hem küçük hem de büyük ölçekli YE projelerine kredi sağlayacaktır. Ayrıca YE yatırımları menkul kıymetlestirme ile finansal varlıklara dönüstürülecektir. YE Bankası’nın ihraç veya aracılık edeceği menkul kıymetler ile YE isletmelerine hem uzun vadeli kaynak sağlanacak hem de sermaye piyasalarında yatırımcılara yeni bir varlık sunulacaktır. YE Bankası para ve sermaye piyasalarına girerek sunduğu menkul kıymetlerin likit kalması için piyasada islem gerçeklestirecektir. Bankanın ana faaliyet alanının YE olmasından dolayı, YE konusunda sunacağı arastırma raporları ve bilgilendirmeler ile YE alanındaki isletmelere çok değerli hizmetler verecektir. Banka aracılığıyla özel sektörün ve bireyin YE konusunda bilinçlendirilmesi sağlanacaktır. YE bankası bu konuda uzmanlasacağı için, küresel ölçekte yapılmakta olan teknolojik, hukuksal, toplumsal, ekonomik ve finansal yenilikleri izleyerek Türkiye’de de yapısal düzenlemelerin yapılmasına lider olacaktır. Finansman sorununun çözülmesi ile beraber YE altyapısındaki iyilestirmeler, tesvik mekanizması ve vergisel avantajlar hızlı bir biçimde sonuç vermeye baslayacaktır. 

KAYNAKÇA;

Cook, David R. and Hall, Roland F., “Financing Energy Efficiency Initiatives”, Financial Executives, March 2011, p. 17-19. 
Çomak, Hasret (Ed.), Bildiriler Kitabı Önsöz, Uluslararası Güvenlik Kongresi, 8-9 Ekim 2013, Kocaeli. 
Enerji Enstitüsü, “AYB’den Türkiye’ye 445 milyon Euro’luk destek”, 04 Temmuz 
2011, http://enerjienstitusu.com/2011/07/04/aybden-turkiyeye-445-milyon-euroluk-destek/ (Erisim 11 Temmuz 2014). 
Enerji Enstitüsü, Güvenilir Enerji Üretimi (GWh) -Senaryo, Türkiye Kurulu Enerji Gücü, 2014, 
http://enerjienstitusu.com/turkiye-kurulu-elektrik-enerji-gucu-mw/ (Erisim 07 Ağustos 2014). 
Fest, Glen, “Energy Financing: Soaking in the Sun”, US Banker, February, 2011, p. 8-9. 
GAIA, http://www.gaiacf.com/tr/index.php?option=com_content&view=article&id=62&Itemid=68 (Erisim 20 Temmuz 2014) 
Glynna, J., Chiodia, A., Gargiuloa, M., Deanea, J., Baziliand, M. Gallachóira, B., “Energy Security Analysis: The Case of Constrained Oil Supply for Ireland”, 
Energy Policy, Vol. 66, 2014, p. 312-325. 
IEA (International Energy Agency), Key World Energy Statistics 2013, 
http://www.iea.org/publications/freepublications/publication/key-world-energy-statistics-2013.html  (Erisim 03 September 2014). 
Joshi, John, Renewable Energy Finance And Securitization, The Journal of Structured Finance, Winter, 2012, p. 174-183. 
Monica, Chaturvedi Charna, “Renewable Energy Scenario in India”, Chemical Business, Vol. 5, No 2, 2014, p. 76. 
Olson, Chris, “New Financing Solutions For Energy Retrofits”, Buildings, November 2013, 
http://www.buildings.com/article-details/articleid/16495/title/new-financing-solutions-for-energy-retrofits.aspx, (Erisim 15 Temmuz 2014). 
Öksüzler, Oktay ve Dpek, Evren, “Dünya Petrol Fiyatlarındaki Değisimin Büyüme ve Enflasyon Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği”, 
ZKÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 7, Sayı 14, 2011, s. 15-34. 
Renewables 2013 – Global Status Report, Renewable Energy Policy Network for the 21st Century (REN21). 
Rombel, Adam, “Growth Story”, Green Finance, September, 2008, p. 24-26. 
TÇMB, Temiz Enerji Finansmanı Uluslararası Çalıstayı, Çimento ve Beton Dünyası, Vol. 17, No 97, 2012, s. 45-46. 
Uluatam, Ela, “Yenilenebilir Enerji Tesvikleri”, Ekonomik Forum, Ekim 2010, s. 34-41. 
World Energy Outlook, (2010). U.S. Energy Information Administration (EIA). 
WWF (World Wildlife Fund, Dünya Doğayı Koruma Vakfı), Yenilenebilir Enerji Geleceği ve Türkiye, 2011, www.wwf.org 
Yaman, Yücel, “Yenilenebilir Enerji Mevzuatı ve Uygulamalar”, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, 25 Nisan 2012. 
Yavuz, Mine, “Enerji Dthalatının Cari Açığa Etkisi”, Ankara Strateji Enstitüsü, 18 Temmuz 2013, 
http://www.ankarastrateji.org/haber/enerji-ithalatinin-cari-aciga-etkisi-781/ (Erisim 01 Ağustos 2014). 
Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü, www.eie.gov.tr, (Erisim 30 Temmuz 2014). 


***