osman pamukoğlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
osman pamukoğlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Şubat 2017 Pazar

MAZERET YOK İSTEYEN BİZİMLE GELİR



MAZERET YOK   İSTEYEN BİZİMLE GELİR


8 Nisan 2016 Cuma

HEPAR= HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ “ Çözüm Sürecini Tanımıyoruz ”



HEPAR= HAK VE EŞİTLİK PARTİSİ  
“ Çözüm Sürecini Tanımıyoruz ”



24 Mart 2015 Salı 11:17


HAK VE EŞİTLİK PARTİSİNDE MAKAMLAR  DEĞİL... 
HALKA HİZMET İÇİN.., 
GÖREV YERLERİ VARDIR..,

Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) İl Başkanı Mehmet Soner Özbey, hafta sonu İzmit’te gerçekleşen Nevruz kutlamalarıyla ilgili açıklama yaptı, eylemi “ Nevruz kutlamaları adı altında, terör örgütünün ve Öcalan'ın meşrulaştırılması rezaleti ” olarak yorumladı.

Özbey, “Hafta sonu terör örgütü paçavraları ile süslenen Perşembe Pazarında  eli kanlı Abdullah Öcalan haini için özgürlük mitingi düzenlenmiştir. Miting alanının  güvenliğini de bu hainlerin silahlı eylemlerinde istedikleri zaman sehit ettikleri emniyet güçleri tarafından sağlanmıştır. Eminim ki meslektaşlarını şehit eden bu hainleri korumak orada görev yapan polislerimizin vicdanlarını fazlası ile sızlatmış, canlarını çok yakmıştır. Olayı duyan ve şahit olan vatansever hemşerilerimizin ise yürekleri kan ağlamıştır. Görüldüğü gibi çözüm süreci diye ortaya atılan bu haysiyetsiz  uygulama, toplumun her kesimini derinden yaralamaya devam etmektedir. Hak ve Eşitlik partisi olarak biz bu  süreci tanımıyoruz ve hiç bir zaman da tanımayacağız.” dedi.
Hepar İl Başkanı Özbay, açıklamasında “Her şeyden önce vatanını, bayrağını ülkesini canından çok seven bizler bu görüntülerin şehrimizde bir daha yaşanmasına fırsat vermeyeceğimizi temin ediyoruz. Biliyoruz ki bizim sessiz kalışımız  vatan hainleri tarafından yanlış yorumlanmış ve onlara cesaret vermiştir. Biz istemeden verdiğimiz bu cesareti nasıl geri alacağımızı çok iyi biliyoruz ve geri de alacağız.” şeklinde görüş belirtti.


http://www.ozgurkocaeli.com.tr/politika/hepar-cozum-surecini-tanimiyoruz-h262892.html

..

Türk Ocakları Osman Pamukoğlu’nu ağırladı



Türk Ocakları Osman Pamukoğlu’nu ağırladı



Tarih: 24-01-2016 17:11:15
Güncelleme: 24-01-2016 



Türk Ocakları Kocaeli Şube Başkanı Yücel Alpay Demir ve yönetim kurulu Emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu’nu ocakbaşı sohbetinde ağırladı

Türk Ocakları Kocaeli Şubesi’nin ocakbaşı sohbetleri programının bu haftaki konuğu Emekli Tümgeneral aynı zamanda Hak ve Eşitlik Partisi Genel Başkanı Osman Pamukoğlu’ydu. Düzenlenen programa Türk Ocakları Kocaeli Şube Başkanı Yücel Alpay Demir, Türk-Eğitim Sen Kocaeli Şubesi eski başkanı Süleyman Pekin, Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Çetin Gürol ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu ile öğrenciler katıldı. Programa yoğun katılım gösterilmesi gözlerden kaçmadı.

UĞUR MUMCU VE GAFFAR OKKAN ANILDI

Programın açılış konuşmasını Demir gerçekleştirdi. Demir; “ Öncelikle 20 Ocak 1990 yılında Ermenileri korumak iddiası ile masum, silahsız, kadın, yaşlı ve çocuk demeden 143 soydaşımızı katleden Rusya’yı tarihindeki birçok katliamdan dolayı kınıyoruz. Türk’ün bu Coğrafyaya hakimiyet kuramaması için hep insanlık dışı soykırımlar yapan Rusya bugün hem Ermenistan’ın hem de vatanımızdaki PKK ve türdeş terör örgütlerinin hamisidir. Gençlerimiz tarihini, tarihinde yaşadığı acı olayları bilmelidir ki yarın aynı hainler tarafından aynı elim olaylara maruz kalmasınlar. Devletimizin terörle mücadeleden vazgeçmemesini istiyor ve yayınlanan bildiri ve saldırılarının son çırpınışları olmasını Yüce Allahtan diliyoruz. Ayrıca bugün görevi başında şehit edilen Uğur Mumcu ve Gaffar Okkan’ı da anıyor Yüce Allah'tan rahmet diliyorum. Barış içerisinde bir yaşantı ve adaletli bir devlet idaresi için biz Türk Ocaklılar da hizmetlerimize, akademik camiayı ve kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz ” açıklamalarında bulundu.

“ İNSANLIĞIN CİNNET HALİ SAVAŞTIR ”

Demir’in ardından konuk Pamukoğlu; “ Suriye ve Kürdistan meselesini Rusya ve Amerika destekliyor. Rusya bütün sistemlerini Suriye üzerine kurdu. Egenin sularında ise mülteci durumları devam ediyor. İnsanlığın cinnet hali savaştır. Dinler bile savaşlara engel olamadı. Bütün din kitaplarında öldürmeyin, çalmayın, çırpmayın yazdığı halde günümüzde hepsi yapılıyor. Ülkemizde düzen, yapı, sistem mevcut olduğu halde enerjide yüzde doksan Rusya’ya bağlılık durumu mevcut” dedi. Pamukoğlu konuşmalarına; “ Dünyada Türkiye olarak sözünün geçmesi için nükleer silah, uzun menzilli füzeler üretemiyorsak boş boş konuşmaktan başka bir şey yapmış olmuyoruz. Muhteşem bir coğrafyaya sahip olduğumuz halde bunu politik olarak kullanamıyoruz. Bunların kullanılması genç nüfusumuz ile gerçekleşecektir” şeklinde devam etti.

Pamukoğlu son olarak; “ Kürdistan İşçi Partisi yani PKK Türkiye topraklarında ve diğer Kürt bölgelerinin de parçalanması ile büyük Kürdistan’ı kurmak için savaşıyor. Aklınıza şu geliyordur, devletimizin neyi eksik. Silahımız mı yok, asker mi eksik. Hiçbir şey eksik değil. Ancak bunlar varken nasıl bu hale geliyoruz diye sormak lazım. PKK’nın örgüt yapısına uygun istihbarat örgütlenmesi yapmak lazım. Kırsal da ve kentlerde savaşmak üzere eğitilecek asker gerekiyor. Bunun yanında siyasi irade de güçlü oldu mu terörün bitmemesi için hiçbir sebep yok. Tabi dış destekte var bunlara. Almanya, Amerika, Fransa ve bir çok dış devletten silah ve maddi destek alıyorlar” ifadelerini kullandı. 

http://mavikocaeli.com.tr/turk-ocaklari-osman-pamukoglu-nu-agirladi/156248/


..

Osman Pamukoğlu Önder'i Anlatıyor




Osman Pamukoğlu Önder'i Anlatıyor




20 Ocak 2016 Çarşamba 15:41


Fikirleri Binlerce kişiye ilham kaynağı olan Osman Pamukoğlu'nun Yeni Kitabı İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlandı.



VİDEOYU SEYREDİN ; ÖNDER  BÖYLE  OLUR.

Bir Komutan, siyaset adamı ve yazar olarak Osman Pamukoğlu, İnkılâp Kitabevi'nden çıkan son kitabı Önder: Çağların Özlemi ile doğanın tehlikeli yüksekliklere çıkardığı aykırı bir kişilik olan önderi bütün yönleriyle, olmazsa olmazlarıyla çarpıcı bir biçimde anlatıyor.

Osman Pamukoğlu Önder'i anlatıyor




“ÖNDER ÇIKARMAYAN VE TARİHİ İYİ BİLMEYEN ULUSLARIN COĞRAFİ SINIRLARINI DÜŞMANLARI ÇİZER..'' 


< ARKADAŞLAR... BU ÜLKEYİ DÜŞÜNENLER..
^^ UYUYANLARI UYANDIRSIN ARTIK ^^ >


Önder: Çağların Özlemi..,


Fikirleri binlerce kişiye ilham kaynağı olan Osman Pamukoğlu'nun yeni kitabıyla İnkılâp Kitabevi tarafından yayımlandı.

Bir komutan, siyaset adamı ve yazar olarak Osman Pamukoğlu, İnkılâp Kitabevi'nden çıkan son kitabı Önder: Çağların Özlemi ile doğanın tehlikeli yüksekliklere çıkardığı aykırı bir kişilik olan önderi bütün yönleriyle, olmazsa olmazlarıyla çarpıcı bir biçimde anlatıyor.

Osman Pamukoğlu'na göre Önder kimdir?

Önder, insanoğlunun çağlar boyu özlem duyup hasretiyle yaşadığı en değerli bir üst ihtiyaçtır. Niçin insanlar önderin peşinden koşar? Çünkü her şey onunla yükselir ve onunla düşer. Önder, yaşadığı zaman içerisinde ulusuna ve hatta insanlığa damga vurandır.

Önder; idealisttir, isyancıdır, yollarını kendi çizer. Önderlik üzerine dünyada sayısız çalışma yapılmış, kavram ve teoriler oluşturulmuştur. Önderlik kategorilere ayrılmış, kurallar konulmuş, yöntemleri incelenmiş, önderler tiplere ayrılmış, türler üretilmiş, beş önder cinsi, 525 önderlik kuralı, 2 dakikada önderlik ilkeleri, vb. gerçeklikten ve doğruluktan uzak, amatörce bile sayılamayacak çalışmalar ortalığa dökülmüştür. Buna: " Beylik çiftlik " denir...

Kimler Önder olabilir?

Komutan olduğu dönemde önderlik yapan Pamukoğlu, kimlerin önder olabileceğini şöyle açıklıyor: İnsanoğlunca kayıtların tutulması 5000 yıl önceye dayanmasına rağmen, beş kıtada yaşamış milyarlarca insandan en fazla 100-1000 önderin çıkabildiği gün gibi meydandadır. Uluslararası antolojilerde de bunları görmek mümkündür. Kanıtlanmış tescil edilmiş ve resmileştirilmiştir.

Evrensel olarak önderliği kanıtlanan kişiler iki alanda ortaya çıkmışlardır. Politikacılıktan gelen "devlet adamları" ve askeri alandan gelen "generaller"dir. Ulusların başı belada değilse, hayati kayıplar ve acılarla yüz yüze kalınmamışsa, bu iki alandan da önder çıkmamıştır.

Mustafa Kemal Atatürk, İskender, Napolyon, Churchill, Eisenhower, Bismark, De Gaulle, George Washington, Cengiz Han, Jül Sezar, Anibal, Büyük Petro gibi daha birçok önder, asker kökenli olup, aynı zamanda devlet başkanlığı ve hükümdarlık yaparak, devlet adamlıklarını da kanıtlamış şahsiyetlerdir. İnsan konuşacağı ve yazacağı şeyleri yaşamamış, uçsuz bucaksız bir araştırmadan geçirmemişse; söyleyeceklerinden ve kaleme alacaklarından 40 kat fazlasını bilmiyorsa, ne bir mecliste konuşmalı ne de yazı yazmalıdır... Tersini yapanlara, " Yama vurucu " denir. Önder; filozof, filolog, devrimci, edebiyatçı bir karışımdır!

Yolculuk devam ediyor

Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok, Kara Tohum, Ey Vatan ve Savaş Sanatı gibi kitaplarıyla binlerce kişiyi derinden etkileyen Osman Pamukoğlu, yeni kitabıyla da bu yoldaki rehber kişiliğini sürdürmeye devam ediyor.

**

ARKA KAPAK YAZISI

Ulusların tarihini kim yaratır? 

Devletin ve bütün insanlığın yaşamındaki en önemli olaylar kimler tarafından yönetilir? Ayrı ayrı kişiler tarafından mı? Büyük İngiliz düşünürü Carlyle'ın dediği gibi kahramanlar tarafından mı? Yoksa, bütün fertlerinin çabası ve halkın ruhunun gerilimi sayesinde mi gerçekleşir?

Önderi var Eden, Halkın Korku ve Çaresizliğidir...

Sayısız önder yetiştirme programı, Seminer, kurs ve konferans var. Çeşitli önder sınıflandırmaları yapılırken, kitaplardaysa şema ve krokilerle yapılan önder tanımlamaları, lider yönetici ifadeleri göze çarpıyor. Ancak önderi; başkan, patron, şef, direktör, komutan gibi hiyerarşik yapıların sıfatını taşıyanlarla karıştıran ve bir tutmaya kalkışanlar var ne yazık ki.

Önderliğin bir ilkesi yoktur, önderin kişilik yapısı vardır.

Bir komutan, siyaset adamı ve yazar olarak Osman Pamukoğlu son kitabı Önder: Çağların Özlemi ile doğanın tehlikeli yüksekliklere çıkardığı aykırı bir kişilik olan önderi bütün yönleriyle, olmazsa olmazlarıyla çarpıcı bir biçimde anlatıyor.



..

OSMAN PAMUKOĞLU’NDAN TERÖRE SERT ELEŞTİRDİ, ŞEHİTLERİMİZE SAHİP ÇIKTI


OSMAN PAMUKOĞLU’NDAN TERÖRE SERT ELEŞTİRDİ,



OSMAN PAMUKOĞLU ŞEHİTLERİMİZE SAHİP ÇIKTI,



17 Eylül 2015 


Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Eski Genel Başkanı Emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu, Eskişehir’de düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, son günlerde yaşanan terör olaylarını eleştirdi.
HEPAR Eskişehir İl Başkanlığı tarafından bir otelde düzenlenen ‘Terör ve siyaset’ konulu konferansta konuşan Pamukoğlu, savaşın insanoğlundan kaynaklandığını belirterek, “PKK’nın nasıl bitirileceği ile ilgili ne yapılacağını nasıl yapılacağını hangi yöntemle yapılacağını söylemeleri mümkün değil, aslında belli son 3-4 yıldır bir savaştır barış lafıdır gidiyor. Eğer barış lafını konuşuyorsanız savaştasınız demektir. Savaşta değilsek barış neden konuşulsun? Aylardır mültecilerin halini denizlerde ve karalarda görüyorsunuz değil mi? İşte savaş insanoğlunun ikiyüzlülüğünden ve aç gözlülüğünden çıkıyor. Bu insanın genetik yapısında böyle” dedi.

1978’DE 30, 1993’DE 13 BİN SİLAHLI PKK’LI DAĞ KADROSU VARDI..,

PKK terör örgütünün yapılanmasını anlatan Pamukoğlu, şunları söyledi:
“Yapılacak şey şu; Bu savaş sanatı neyse buna göre ulusların yetiştirilmesi lazım. Savaş yapmasanız bile. Sizin iyi savaştığınızı öğrendikleri an size kimse sataşamaz. PKK, 1978’de Diyarbakır’ın kuzeyindeki köyde toplandılar, 30’a yakın PKK dedikleri partiyi kurdular. 12 Eylül askeri darbesinden korktukları için Filistin’deki kamplara gittiler. O kamplarda 1983’e kadar örgütlendiler, eğitildiler. Bu İmralı’daki, o bilinen eşkıya reisi hep o 30 kişiye dahil olanlardır. 1983’de hem Talabani hem de Barzani PKK’yı Kuzey Irak’taki bölgesine yerleşmesine müsaade etti. 1 yıl sonra PKK ilk defa Türkiye Cumhuriyeti Devleti hudutlarında iki yerde saldırdı. İlk kez kamuoyu bunları Eruh ve Şemdinli baskınlarında tanıdı. O yıllarda çok zayıflardı, Hakkari’nin köylerinde dolaşıyorlardı. 1990 yılına kadar bunlar hep 20-30 kişilik 10-15 kişilik gruplarla dolaşıyorlardı. Gençlerin bizi kimlerin nasıl bu hale getirdiğini bilmesi lazım. 1991 yılında PKK tüm Hakkari ve Şırnak’taki sınır karakollarına aynı anda saldırdı. Karakollarda 30-40 Jandarma askeri var. 1991-1992 o döneme bakıldığında basılmayan karakol kalmadığı gibi, bazı karakollar 2 kere, 3 kere, 4 kere 5 kere basılmış. 93 yılında dağlarda yani Kuzey Irak dahil 13 bin silahlı PKK’lı dağ kadrosu vardı.”

TARİH BUNLARI YAZACAK

Önümüzdeki 100 yıl sonra tarihçilerin bu olaylara değineceğini ifade eden Pamukoğlu, “Bu sanki kendi kendine oldu. Böyle bir şey yok. Bir tarih yazılacak ama bu benim anlattığım gibi yazılacak. Tarihçiler bunu böyle yazacak. 100 yıl sonra ‘Bir milletin başına gelenler’ adıyla yazılacak. Tüm hakimiyetleri Kuzey Irak’ta. Artık herkes bunu öğrendi. Bu nasıl oldu da bu hallere geldi? Nasıl son 1,5 ayda 127 şehit? Bir de insanların fark etmediği bir şey var. 6 tane yaralı 7 tane yaralı. Bir şey daha var. Bu tip mücadelede mermiden kurtulabilirsiniz ama ruhunuzun tahrik olmasından kurtulamazsınız” ifadelerini kullandı.

DOÇKALAR IRAK’ TAN BİNGÖL  VE TUNCELİ’YE NASIL GİTTİ?

PKK’nın destekçilerinin Türkiye’nin NATO müttefikleri olduğunu ileri süren Pamukoğlu, “Son 1,5 - 2 ayda Bingöl’de Tunceli’de 9 tane doçka var. O bütün bir silah değil 3 parçadır. Irak ile Tunceli ve Bingöl’e bu dokçalar nasıl gitti? PKK sırtında mı götürecek o kadar mühimmatı? Bu nasıl kökü saçağı ile bitirilecek. Bunu kim yapabilir, nasıl örgütlenme ile yapabilir? Hangi istihbaratla yapabilir? Bunu kim yapacak? Halk var, bunun meclise seçip gönderdikleri var. Bir de devletin Eski Yunan’dan gelen örgütlenmesi, yani bürokratlar var. Herkes şöyle bir muhakeme yapacak. Kim ne yapacak, nasıl yapacak da bu iş bitecek? Hiçbir ülkenin topraklarında terör yabancı ülkelerin dış desteği olmadan asla büyüyemez, asla gelişemez, asla iş yapamaz. Bunların destekçileri maalesef bizim NATO’dan müttefiklerimiz” şeklinde konuştu.
Konferans, Pamukoğlu’nun konuşmasının ardından soru-cevap bölümü ile sona erdi.


PAMUKOĞLU, TERÖR VE SİYASET KONULU KONFERANSTA PKK'YI SERT BİR DİLLE ELEŞTİRDİ..,


http://www.milliyet.com.tr/pamukoglu-ndan-terore-sert-elestirdi-eskisehir-yerelhaber-974152/

..

26 Mart 2016 Cumartesi

HAKKARİ ELDEN ÇIKTIMI - YENİ BOTAN HAKKARİ VE TARİHİ - İSYANLARI BÖLÜM 5





HAKKARİ  ELDEN  ÇIKTIMI - YENİ  BOTAN  HAKKARİ VE  TARİHİ - İSYANLARI  BÖLÜM 5




HÜKÜMETİN HAKKÂRİ POLİTİKASI ve DEĞERLENDİRME 

Bu bölümde çalışmanın önceki bölümlerinde ele alınan Hakkâri ilindeki değişim sürecine karşılık, devletin hangi politikaları izlediği, bölgedeki kaygı verici durumu düzeltmek için ne gibi girişimlerde bulunduğu ve daha neler yapılabileceği ele alınmaktadır. 
Öncelikle, devlet yönetim kadrolarının durumu yeterince ciddi düzeyde ele aldıklarını söylemek mümkün olmamaktadır. Çünkü sıklıkla izlenen yöntem, ağır kayıplar verilen bir terör saldırısı sonrasında sınır bölgelerine ve özellikle PKK terör örgütü kamplarına askeri operasyonlar düzenlemektir. Askeri operasyonlar yapılmalıdır, ancak eğer ki örgüt örneğin Hakkâri bölgesinde bir strateji değişikliği söz konusuysa (ki son dönemde yaşanılan farklı türdeki eylemler ve yapılan açıklamalar bu yöndedir), buna karşılık mücadelede de yeni stratejiler uygulanması gerekmektedir. 


























Resim 2: Hakkari ve Şırnak İl ve İlçeleri Haritası 



Bölgedeki değişen duruma karşılık devletin resmi olarak açıklamış olduğu bir politika ya da kalkınma girişimleri bulunmamaktadır. Ancak özellikle ikincil kaynaklardan (yazılı basına yansıyan bilgiler) yapılan derlemeler sonucunda bölgeye yönelik birtakım uygulamalar olduğu öğrenilmektedir. Bu kapsamda terör örgütünün bölgede farklı türde eylemler gerçekleştirmesini takiben (sokak eylemleri ya da güvenlik güçlerine sivil hayatlarında yapılan saldırılar vb.) öncelikle 2010 yılı Aralık ayı içerisinde Hakkâri ilinin Yüksekova ilçesi ile Şırnak ilinin Cizre ilçelerinin il durumuna yükseltilmesi söz konusu olmuştur 50. 

 Daha önceleri siyasi amaçlar çerçevesinde bazı ilçelerin il durumuna yükseltildiği görülmüştür. Ancak bu amaç çerçevesinde, yani terörle mücadelenin bir ayağı olarak ilçelerin il durumuna yükseltilmesi sık rastlanılan bir durum olmamaktadır. Bu iki ilçe, il konumuna yükseltildiğinde, bölgede güvenliğin sağlamasının biraz daha kolaylaşması beklenmektedir. 

Çünkü il olunması durumunda, kaymakamlıklara nazaran daha yüksek donanımlara sahip valiler bölgeye atanacak, birçok kamu kurum ve kuruluşlarının yapıları il kapsamında yeniden düzenlenecek ve istihdam belirli ölçüde artacaktır. Bu değişimler de PKK terör örgütünün her geçen gün zorlaştırmaya çalıştığı, halkın gündelik hayatında ciddi değişiklikler 
getirebilecektir. Ancak, 2010 yılı sonunda ortaya atılan bu girişim üzerinden bir yıllık bir süre geçmiş olmasına rağmen sonuçsuz kalmış, terör örgütü yeni uygulamaya koyduğu stratejisi çerçevesinde eylemlerine ara vermeden devam etmiştir. 

Bölgeye yönelik bir diğer girişim ise yeni barajların inşa edilmesidir. Türkiye’nin Irak sınırında, Şırnak ile Hakkâri arasındaki bölgede, 2011 yılı son çeyreğinde, 2008 yılında ihalesi tamamlanmış ve yapımına başlanmış olan ve PKK'lı teröristlerin sızmasını büyük ölçüde engelleyecek olan 11 barajdan 2'si tamamlanmıştır. Şırnak'ın Uludere İlçesi'nden Hakkari'nin Çukurca İlçesi'ne kadar uzanan sınırdaki Aynatepe, Gürbül Dağı, Bezenik Dağı ile Düğün Dağı'nın vadilerin ve bu bölgede PKK'nın barınma yeri olarak kullandığı mağaraların baraj göllerinin sularıyla dolması planlanmaktadır. Uludere'nin Hezil ve Ortasu çayları üzerinde Silopi, Şırnak, Uludere, Ballı, Kavşaktepe, Musatepe ve Çetintepe 
barajlarının, Güzeldere Çayı üzerinde Gölgeliyamaç ve Çocuktepe, Şemdinli ile Yüksekova ilçeleri arasındaki Bembo Çayı üzerinde de Beyyurdu ve Aslandağ barajlarının inşaatları gerçekleşmektedir51. Tüm bu barajların tamamlanması ile beraber, hem PKK’nın Irak sınırına yakın yerleşim birimlerinden sağladığı lojistik desteğin hem de bölgede gerçekleşen kaçakçılığın büyük oranda düşmesi beklenmektedir. 

Görüldüğü üzere son dönemde Hakkâri’de terör örgütü eylem şeklini açıkça değiştirerek yeni bir metot ortaya koymaya çalışmaktadır ancak, hükümetin bu yeni durumla mücadeleye yetecek düzeyde politikaları bulunmamaktadır. Şu ana kadar ortaya çıkmış baraj inşaatları dışında, bölge illerinin kalkınmasına yönelik herhangi bir girişim kamuoyuna duyurulmamıştır. Terörle mücadele çok yönlü düşünülmesi gereken bir konudur. Çalışmanın ilk bölümünde de belirtildiği üzere, terör örgütünün birtakım planlarını hayata geçirmek maksadıyla Hakkâri ilinin seçilmesini bazı nedenleri bulunmaktadır. Bu durumda, terörle etkin mücadele sağlanabilmesi için, her zaman söylenildiği gibi, askeri operasyonlar dışında da girişimlere ihtiyaç duyulmaktadır. Diğer bir ifade ile Hakkâri ili neden terör örgütü olarak pilot bölge seçildiyse, bu nedenleri ortadan kaldıracak çözümler kısa süre içerisinde uygulamaya geçmeli ve bu bağlamda terör örgütü zayıflatılmalıdır. Sonuç olarak, resmin bütününe bakılarak ve hiçbir gerçek hafife alınmayarak, Hakkâri için gerekli önlemler en kısa sürede alınmalı, verilen sözler tutulmalı, bölgenin kalkınması sağlanmalıdır. 

KAYNAK;

1 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Terörizmle Mücadele Araştırmaları Merkezi, Bilimsel Danışman. 
2 KAYA, Adnan Menderes. Hakkari: Tarihi Konuşan Bir Kent. Ankara: Berikan yayınevi, 2010, s.5 
3 T.C. Hakkari Valiliği İl Nufus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Hakkari İlimizin Coğrafi Yapısı ve Tarihi, 01 Aralık 2011, 
4 T.C. Hakkari Valiliği İl Nufus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Hakkari İlimizin Coğrafi Yapısı ve Tarihi, 01 Aralık 2011, 
http://hakkarinufus.gov.tr/index.php.option=com_content&view=article&id=51&Itemid=128 
5 T.C. Hakkari Valiliği İl Nufus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Hakkari İlimizin Coğrafi Yapısı ve Tarihi, 01 Aralık 2011, 
http://hakkarinufus.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=51&Itemid=128 
6 T.C. Hakkari Valiliği İl Nufus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Hakkari İlimizin Coğrafi Yapısı ve Tarihi, 01 Aralık 
2011, 
http://hakkarinufus.gov.tr/index.phpoption=com_content&view=article&id=51&Itemid=128 
http://hakkarinufus.gov.tr/index.phpoption=com_content&view=article&id=51&Itemid=128 
7 Mao Zedong, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucusu ve önderlerindendir. Çin gerilla savaşının örgütleyicisi ve planlayıcısıdır. Detayla bilgi için bkz: Yeşil, H. Mao Zeung ve Çin devrimi, Dönüşüm Yayınları. 
8 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, 
Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010,s.43. 
9 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.83-84. 
10 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.77. 
11 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.78. 
12 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.92-95. 
13 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.87. 
14 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.89-91. 
15 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.91. 
16 ÖZCAN, N.Ali. PKK, Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi, Ankara: ASAM Yayınları, 1999, s.87 
17 ZEDUNG,Mao. Seçme Eserler Cilt 2, Eriş Yayınları, 2005, s.92-94. 
18 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları, 2010,s.19. 
19 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, 
Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010,s.43. 
20 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, 
Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010,s.82-87. 
21 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, 
Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010,s.87-90. 
22 ÖZCAN, N.Ali. PKK, Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi, Ankara: ASAM Yayınları, 1999, s.136-159. 
23 ÖZCAN, N.Ali. PKK, Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi, Ankara: ASAM Yayınları, 1999, s.136. 
24 ÖZCAN, N.Ali. PKK, Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi, Ankara: ASAM Yayınları, 1999, s.103. 
25 Konuyla ilgili detaylı bilgi için bkz Ümit ÖZDAĞ, Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim 
Oluyor? Askeri Galibiyetten, Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010 
26 ÖZCAN, N.Ali. PKK, Tarihi, İdeolojisi ve Yöntemi, Ankara: ASAM Yayınları, 1999, s.131. 
27 ÖZDAĞ, Ümit. Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor? Askeri Galibiyetten, 
Siyasi Mağlubiyete, Ankara: Kripto Yayınları,2010,s.110-139 
28 SEMİZ, Burhan. “PKK’da Değişen Ne?”, Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, Ed. Süleyman ÖZEREN ve 
Murat SEVER, 55-92. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s.73-78. 
29 SEMİZ, Burhan. “PKK’da Değişen Ne?”, Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, Ed. Süleyman ÖZEREN ve 
Murat SEVER, 55-92. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s.80. 
30 SEMİZ, Burhan. “PKK’da Değişen Ne?”, Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, Ed. Süleyman ÖZEREN ve 
Murat SEVER, 55-92. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s.81-82 
31 PKK kampları için bkz: 
http://www.turkiye-rehberi.net/PKK-Kamplar%C4%B1, 
http://www.haberevim.com/guncel/pkknin-kampi-tuz-buz-edildi-h47694.html, 
http://www.tumgazeteler.com/?a=2359067 
32 ÖZEREN, Süleyman, ve Murat SEVER. “Neden Hakkari.” Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, yazan 
Süleyman ÖZEREN ve Murat SEVER, 127-160. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s. 144-147 
33 Terörün Ekonomisi: Sınır İllerinde Kaçakçılık ve Terörün Finansmanı, Polis Akademisi UTSAM Yayınları, 2009, 
s.9-10 
34 ÖZEREN, Süleyman, ve Murat SEVER. “Neden Hakkari.” Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, yazan 
Süleyman ÖZEREN ve Murat SEVER, 127-160. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s. 144-147. 
35 Milli Gazete, Hakkari’yi Kurtarılmış Bölge Yapmak İstiyorlar, 30 Kasım 2011, 
http://www.milligazete.com.tr/haber/hakkari-yi-kurtarilmis-bolge-yapmak-istiyorlar-178335.htm 
36 Demokratik Toplum Kongresi (DTK) 2006 yılında kurulmuş, PKK terör örgütü ile doğrudan ilişkili olan ancak, 
sadece sivil toplum örgütü olduğunu iddia eden bir oluşumdur. Detaylı bilgi için bkz: Demokratik Toplum 
Kongresi Nedir, TRT Haber, 19/08/2010, 
http://www.trt.net.tr/haber/HaberDetay.aspx?HaberKodu=f058a861-
a1ee-467b-8c08-c4c3ab152490. Doç. Dr Celalettin Yavuz, Demokratik Toplum Kongresi Çalıştayı ve PKK ile 
Örtüşen Beklentiler, 21 Aralık 2010, TURKSAM, 
http://www.turksam.org/tr/yazdir2278.html 
37 Haber 10, Hakkâri ve Şırnak Üzerine Fatsa Denemesi, 25 Kasım 2011, 
http://www.haber10.com/makale/22453/ 2011 
38AKTÜRK, Şener. Demokratik Özerklik ve Anadil, 20 Kasım 2011, 
http://www.sabah.com.tr/Perspektif/2011/08/06/demokratik-ozerklik-ve-anadil 
39 Rota Haber, Çakmak Salonunda Aslan Hakkari’de Kedi, 20 Kasım 2011, http://www.rotahaber.com/Cakmak-
Salonunda-aslan-Hakkaride-kedi_192329.html 
40 ARSLAN, Adem Yavuz. 08 Aralık 2010 http://bugun.com.tr/haber-detay/131854-dtk-kurdistan-i-kuracak-
haberi.aspx 
41 MHP’li Yeniçeri’nin Basın Toplantısı, 07 Aralık 2011, http://www.haber29.net/gurbet-haberleri/mhpli-
yenicerinin-basin-toplantisi.htm 
42 Barış ve Demokrasi Partisi, detaylı bilgi için bkz: http://www.tbmm.gov.tr/ 
43 Haber Akademi, Özerk Bölge Modeli, 1 Aralık 2011, http://www.haberakademi.net/haberyaz.asp?hbr=12589 
44 ZAFER, Hamide. Sosyolojik Boyutuyla Terörizm. İstanbul: Beta Basım Yayım, 1999,s.1 
45 İlk Kurşun, Yüksekova Kurtarılmış Bölge mi?, 30 Kasım 2011, http://www.ilk-kursun.com/haber/75869 
46 Yüksekova’da Silahlı Saldırı, 4 Kasım 2011, http://www.dha.com.tr/yuksekovada-silahli-saldiri_229557.html 
47 Hakkari’de İmam Aziz Tan’ın Öldürülmesi, 28 Kasım 2011, http://www.sondakika.com/haber-hakkari-de-
imam-aziz-tan-in-oldurulmesi-3004255/ 
48 Çifte Mutluluğa 7 Kurşun, 28 Kasım 2011, http://www.dha.com.tr/haberdetay.asp?Newsid=214019 
http://media4.ntvmsnbc.com/j/NTVMSNBC/Components/ArtAndPhoto-Fronts/SectionsThumbnails-TSM-Colorbox/_Cover/101222ikiyeniil.hlarge.jpg
49 Hakkari’de PKK Kurtarılmış Bölge mi Kurdu? Demokratik Özerklik mi İlan Etti? Hükümet Ne Yapacak? , 1 
Aralık 2011, 
http://www.euractiv.com.tr/110/interview/hakkaride-pkk-kurtarlm-blge-mi-kurdu-demokratik-
zerklik-mi-ilan-etti-hkmet-ne-yapacak-020583 
50 Güneydoğu’ya İki Yeni İl, 25 Kasım 2011, http://www.ntvmsnbc.com/id/25163013/ 
51 Terör Örgütüne Baraj Darbesi, 26 Ekim 2011, 
http://www.bugun.com.tr/haber-detay/173497-teror-orgutune-baraj-darbesi-haberi.aspx 



ALINTIDIR;

http://www.21yyte.org/ozelrapor12-YENI_BOTAN_HAKKARI.pdf

ARAŞTIRMALARINDAN DOLAYI DEGERLİ PROF; ÜMİT ÖZDAĞ ' A VE  DİĞER UZMAN KADROLARA TEŞEKKÜRLER EDERİM.. TANER ÇELİK

..

HAKKARİ ELDEN ÇIKTIMI - YENİ BOTAN HAKKARİ VE TARİHİ - İSYANLARI BÖLÜM 4



HAKKARİ  ELDEN  ÇIKTIMI - YENİ  BOTAN  HAKKARİ VE  TARİHİ - İSYANLARI  BÖLÜM 4


HAKKÂRİ’DE NE OLUYOR ve PKK TERÖR ÖRGÜTÜ’NÜN HAKKÂRİ’YE YÖNELİK PLANLARI NELER? 



Bu bölümde terör örgütü PKK’nın Hakkâri iline yönelik planlarını gerçekleştirmek amacıyla, il ve ilçe merkezlerinde son iki yılda ortaya çıkan silahlı ya da silahsız eylemler detaylı olarak incelenecektir. Özellikle DTK36’nın terörist başı Abdullah Öcalan’ın talimatıyla kurulması ve yine Öcalan’ın talimatlarıyla başlayan süreç Hakkâri ilinde yaşam şartlarını oldukça güçleştirmiştir. Öcalan tarafından tasarlanan ve PKK kontrolünde gerçekleştirilen planda; özellikle Öcalan’ın, son zamanlarda avukatlarıyla yaptığı görüşmelerde Hakkâri ve Şırnak üzerinden yaptığı analizler ve Öcalan’ın önerileri doğrultusunda hazırlanan “özerk Kürdistan inşası projesi” taslağında öngörülen kent, belde, köy ve mahalle komitelerinin 
kurulmasına ilişkin çalışmaların bölgede hız kazandığı görülmektedir. Örgüt kontrolünde yürütülen bu eylemler ile ‘kurtarılmış bölge’ ya da ‘özerk bölge’ oluşturma çabasının, özellikle Hakkâri ve Şırnak bölgesinde gerçekleştirmek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır 37. 

DTK Aralık 2010'da da öz savunma güçlerinden “köy komünleri ”ne kadar detaylı bir demokratik özerklik taslağı açıklanmış, sınırları belirsiz bir Kürt özerk bölgesi önerisi ortaya atmıştı38. Ancak, bu süreç 2009 yılı ağustos ayında “devlet menfaatlerine aykırı” bulunarak el konulan terörist başı Abdullah Öcalan’ın tutuklu bulunduğu İmralı cezaevinde yazdığı, “yol haritası” ile başlamıştır. 2011 yılı Mart ayı içerisinde ise bu “yol haritası” DTK tarafından kamuoyuna duyuruldu. DTK’nın yine İmralı tarafından organize edilmiş, bir nevi “kurucu 
meclis” görevi yapacağı iddia edilmiş, aynı zamanda bir sivil toplum örgütü olduğunu söyleyen, aslında terör örgütü PKK’nın bir başka kolu olan bir oluşumdur. 

Sonuçta ise; 

Abdullah Öcalan’ın talimatları doğrultusunda sözde “Demokratik Özerk Kürdistan Projesi”nin ilk adımı olarak 14 Temmuz 2011’de ise Hakkâri’de DTK tarafından demokratik özerklik ilan edildi. Bunu takiben de 31 Temmuz 2011 Pazar günü ise Hakkâri ili Türkiye-İran sınırındaki Esendere Sınır Kapısı’nda yaklaşık bin kişilik bir grup “Kürdistan Özerk Bölgesi” pankartı açarak sınırdaki Türk Bayrağı indirildi39. Bu girişimin, terör örgütünün son dönemde stratejisini değiştirdiğinin ve yeni hedefinin ilk uygulama alanının da Hakkâri olduğunun açık göstergesi olarak yorumlanması mümkündür. 

YÜKSEKOVA MODELİ 

Abdullah Öcalan’ın, pilot bölge olarak seçtiği Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde yaygınlaştırılmasını istediği “Yüksekova Modeli”nin, Türkiye’yi parçalamayı hedeflediği görülmektedir. Yüksekova modeli ile kastedilen aslında demokratik özerkliğin bir ayağıdır. Bilindiği üzere terör örgütü lideri Öcalan’ın tutuklu bulunduğu İmralı’dan 2009’da açıklama girişiminde bulunduğu yol haritası kapsamında, DTK’nın Kurucu meclis görevi yaparak Kürdistan’ı kurması hedeflenmektedir. Bu aşamada oluşturulan öz savunma gücleri ile paralel 
bir devlet yapılandırılması hedeflenmektedir. Hatta Öcalan’ın 18 Mart 2009 günü avukatı ve kardeşi Fatma Öcalan ile yaptığı görüşmeden bu durumu doğrulayan şu ifadeler kamuoyuna açıklanmıştır; “İlerleyen dönemlerde bölge genelinde köy korucuları, asker ve polis çekilerek onların yerine 'halk milisleri' tarzı yeni bir 'iç güvenlik örgütü' kurulabilir. Eski PKK'lılar ve Kandil'dekiler de bu kadro adı altında maaşlı sigortalı istihdam edilebilir." 40 Prof. Dr. Özcan Yeniçeri’ye göre, ''Bu yapının amacı, Türkiye coğrafyasının belirli bir kısmında devlet 
otoritesini kırarak onun yerine örgüt otoritesini kurmaktır. PKK, paralel bir devlet yapılanması olan KCK'yı, paralel bir meclis yapılanması olan DTK'ya ve milislerin öz savunma gücü örgütlenmesini tamamladıktan sonra özerk Kürdistan’ı kurmayı hedeflemektedir.”41 Öcalan’ın hedef gösterdiği Yüksekova’da hemen hemen her gün bir bahane ile eylem yapılmaktadır. İlçede halk sokağa çıkamaz hale getirilmektedir. Korkudan evlerine kapanan bölge halkı hastaneye bile gitmeye çekinirken, esnaf kepenk açamamaktadır. Bu eylemlerin bazılarını aşağıdaki gibi özetlemek durumun vahametini göstermek için uygun olmaktadır. 

. 7-14 Nisan 2010: Kapatılan DTP’nin eski lideri Ahmet Türk’e Samsun’da yapılan yumruklu saldırıyı protesto için ilçede bir hafta boyunca eylem yapıldı. Yüksekova savaş alanına döndü, işyerleri açılmadı. 
. 24 Mayıs 2010: Askeri operasyonların durması için BDP42’nin düzenlediği “canlı kalkan” eylemine binlerce kişi katıldı. Öcalan’ın çağrılarına hükümetin cevap vermesi istendi. 
. 2 Temmuz 2010: Sınır ötesi operasyonlarının durdurulması için bir grup gösteri yapıp, polisi taşladı. İki gün boyunca akşamları devam eden benzer gösterilerde yüzleri maskeli bir grup terör örgütü yandaşı, lastik yakıp yolları kapattı. 
. 27 Kasım 2010: PKK’nin 32. kuruluş yıl dönümü için nedeniyle ilçede kepenkler açılmadı. 
. 28 Kasım 2010: Yüksekova-Van karayolunun Esentepe Mahallesi’nde toplanan yaklaşık 100 kişilik grup, barikat kurarak yolu trafiğe kapatttı. 
. 7 Aralık 2010: Belediye Başkanı Ruken Yetişkin’in cezaevine girmesini protesto etmek için ateş yakan gruba polis müdahale etti. 
. 11 Aralık 2010: BDP Gençlik Kolları Sözcüsü Sedat Karadağ’ın tabancayla yaralanmasının ardından ilçe karıştı. 2 bin kişi polisle çatıştı, esnaf yine kepenk kapattı. 
. 12 Aralık 2010: Gözaltılara tepki gösteren esnaf, kepenk indirdi43. 

Sıralanan bu eylemler, örnek olarak kullanılabilmek amacıyla sadece Hakkâri ilinin bir ilçesinde (Yüksekova) bir yılda, ağır silahlar kullanılmadan ve can kaybı olmadan gerçekleştirilmiş olan eylemlerin sadece birkaç tanesidir. Ayrıca son dönemde halkın bir bölümünün, polis ve mahkemeler yerine, sorunlarını çözmek için örgüte yakın birimlere başvurduğu da gözlemlenebilmektedir. Bu gelişmeler de terör örgütünün, toplumda yeterli etkiyi yaratmaya başladığının bir gösterge si olarak değerlendirilebilmektedir. Terör kelimesi genelde bireysel korku durumunu ifade eden bir kavram olarak kullanılmaktadır. Terörizmin asıl amacı geniş bir kitleye mesaj vermektir. Bu çerçevede, örgütler şiddet içeren eylemi 
olabildiğince fazla bireyin haber alabileceği ve/veya etkilenebileceği şekilde işlemektedir44. Terör örgütü PKK’nın Hakkâri ilinde uygulamaya koyduğu planlar tam da bu tanımla açıklanabilmektedir. Çünkü bölgede halk korkmuş, sinmiş ve devletten uzaklaşmış durumda bulunmaktadır. Bu korku psikolojisi içerisinde bulunan halk üzerinde örgüt, istediği propagandayı yapabilmekte ve örgüte göre böylelikle bölge özerk bir konuma daha kolay geçebilmektedir. 

Yukarıda örneklendirilen eylemler dışında, daha vahim bir durum oluşturan ve ağır şehitler vermemize neden olan terör saldırıları da bu süre zarfında gerçekleşmektedir. 

Tablo 1’de son iki yılda Hakkâri ili ve ilçelerinde gerçekleşen can kaybına ve yaralanmalara neden olan terör saldırıları, resmi veriler olmadığı için ikincil verilere dayanılarak derlenmektedir. 

 PKK kampları için bkz:

http://www.turkiye-rehberi.net/PKK-Kamplar%C4%B1, 

http://www.haberevim.com/guncel/pkknin-kampi-tuz-buz-edildi-h47694.html, 

http://www.tumgazeteler.com/?a=2359067

32 ÖZEREN, Süleyman, ve Murat SEVER. “ Neden Hakkari. ” Terörizm Paradoksu ve Türkiye içinde, yazan Süleyman ÖZEREN ve Murat SEVER, 127-160. Ankara: Karınca Yayınları, 2011, s. 144-147

Tabloda da görüldüğü üzere, son iki yıllık süre zarfında sadece Hakkâri ili ve ilçelerinde yüze yakın şehit vermesine neden olacak terör saldırıları gerçekleşmiştir. Bu saldırılarda dikkat edilmesi gerekilen nokta ise TSK’nın ya da EGM’nin tesislerine (karakol vb.) ve ekipmanlara (askeri araçlar vb.) yönelik saldırılar dışında, güvenlik personellerinin (asker ya da polis) sivil 
hayatları esnasında saldırıya uğramış olmalarıdır. Bu saldırlar 2009 yılında başlamıştır. 

24 Mayıs 2009’da Yüksekova’da ana caddede ( Yüksekova-Cengiz Topel Caddesi) arkadaşı ile yürüyen polis memuru Metin Batak saldırıya uğramış ve hayatını kaybetmiştir. 

Yaklaşık bir sene sonra 14 Temmuz 2010’da yine aynı cadde üzerinde yürüyen sivil kıyafetli uzman çavuş Yasin Ak silahlı saldırıya uğramıştır. 
24 Nisan 2011’da ise iki uzman çavuş Yalçın Bozok ve Durdu Çapar silahlı saldırı sonucu şehit olmuşlar, Takiben, 7 Temmuz 2011’de yine Yüksekova’da sivil giysili iki uzman çavuş Yahya Karakaya ve Murat Kozanoğlu şehit olmuş45 ve 4 Kasım 2011’de de işe gitmek üzere olan polis memuru Serter Gönen saldırıya uğramış ve yaralanmıştır46. Güvenlik güçlerine yönelik bu saldırıların yanı sıra eğitim öğretim faaliyetleri yürüten öğretmenlere, sağlık hizmetlerini sağlayan personele ve hatta devletin resmi din görevlilerine yönelik saldırılar da gerçekleşmektedir. Örneğin; PKK terör örgütünün faaliyetlerini eleştiren Hacı Sait Camisi İmamı Aziz Tan, 23 Ağustos 2010’da sabah ezanı okuduktan sonra evine giderken uğradığı saldırıda öldürülmüştür47. Diğer bir örnek ise, 28 Eylül 2011’de Yüksekova’da buluna öğretmen eşini ziyarete giden İzmir’li sivil mühendis Engin Yıldırım sokak ortasında uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybetmiş olmasıdır48. 

Tüm bu örnekler terör örgütü PKK’nın yeni bir strateji uygulamaya koyduğunun açık göstergesidir. Öncelikle bu eylemlerin hepsi, örgütün dağ kadroları tarafından yapılmamaktadır. Bu şehir eylemleri, örgüte katılmış, bu amaçlar için eğitilmiş kişiler ya da gruplar tarafından yapılmaktadır. Ayrıca bu ve benzeri eylemler, genellikle örgütün pilot bölge olarak seçtiği Hakkâri ilinde gerçekleşmektedir. Çünkü örgütün amacı, planlarını ilk olarak bu bölgede uygulamaya koyarak denemek ve eğer başarılı olunursa, diğer bir ifade ile 
Hakkâri kurtarılmış bölge haline getirilebilinirse, komşu illerde de aynı yöntemi uygulayarak “ Kürdistan Özerk Bölgesi ”ni kurmaktır. 

HAKKARİ  İLİ  BÖLGESİNDE TERÖR OLAYLARINDA  VERDİĞİMİZ  ŞEHİTLERİMİZ; 







Dağlıca bölgesinde, teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada 
2 Askeri personel Şehit, 1 Askeri personel yararı 
8.05.2010 

Hakkari-Yüksekova 
Dağlıca bölgesinde teröristlerin araziye yerleştirdiği el yapımı düzeneğin patlaması 
1 askeri personel şehit 

12.06.2010 
Hakkari-Şemdinli 
Mayın taraması yapan askeri birliğe saldırı 
1 asker şehit, 1 asker yaralı 

19.06.2010 

Hakkari-Şemdinli 
Sınır karakoluna gece saldırı 
9 asker şehit, 13 askeri personel yaralı 

6.07.2010 
Hakkari-Şemdinli 
Jandarma karakoluna saldırı 
3 asker şehit, 3 askeri personel yaralı 

14.07.2010 
Hakkari-Yüksekova 
Sivil kıyafetle, görevine gitmek üzere evinden çıkan uzman çavuş kent merkezinde saldırıya uğradı 
1 uzman çavuş şehit 

18.07.2010 
Hakkari-Yüksekova 
Yol kenarındaki mazgal demirleri altına yerleştirilen el yapımı mayının patlaması 
1 yüzbaşı şehit 

20. 07.2010 
Hakkari-Çukurca 

Dağlık arazi kesimindeki askeri birliğe gece saatlerinde terör örgütü PKK saldırısı 
6 askeri personel şehit 

21.08.2010 
Hakkari-Şemdinli 

Teröristlerle girilen çatışma 
1 askeri personel şehit 

9.09.2010 
Hakkari Merkez 

Polis lojmanlarına havayi fişekli saldırı 
Can kaybı yok 

16.09.2010 
Hakkari merkeze bağlı Geçitli köyü yakınlarında 

Yolcu minibüsü geçerken mayın patlatıldı 
9 sivil şehit, 4 sivil yaralı 


24.04.2011 
Hakkari-Yüksekova 
İki uzman çavuş caddede yürürken silahlı saldırıya uğradı 
2 uzman çavuş şehit 

6.07.2011 
Hakkari -Yüksekova 

Göreve gitmek üzere evlerinden sivil kıyafetle çıkan uzman çavuşlar 
Hakkâri’nin Yüksekova İlçesi’nde caddede yürürken pusu kurularak saldırıya uğradı 2 uzman çavuş şehit 

17.08.2011 
Hakkari –Çukurca 

Hakkari-Çukurca yolu üzerinde intikal halindeki bir askeri konvoya pkk tarafından saldırı 

9 askeri personel, 1 geçici köy korucusu şehit, 15 askeri personel yaralı 

11.09.2011 

Hakkari- Şemdinli 

İlçe Emniyet Müdürlüğü ile İlçe Jandarma Komutanlığı'na PKK'lı 
teröristlerce eş zamanlı saldırı 

1 asker ve 1 polis şehit oldu, 3 kişi hayatını kaybetti, 6 jandarma ile 6 da vatandaş yaralandı. 

28. 09.2011 

Hakkari-Yükseova 
Öğretmen ve eşine evlerine girerken silahlı saldırı 1 şehit 

9. 10 .2011 

Hakkari merkez 
Polis aracının geçişi sırasında çöp kutusuna bırakılan patlayıcının patlaması 
3 sivil vatandaş yaralı 

18.10.2011 

Hakkari- Çukurca 
Çukurca ilçe merkezindeki polis ve jandarma birimleriyle, ilçe merkezine 
15 kilometre uzaklıkta Irak sınırının sıfır noktasında bulunan Kekliktepe bölgesindeki askeri birliğe saldırı 24 Asker Şehit 8 Asker yaralı 

23. 10. 2011 
Hakkari- Şemdinli-Çukurca 

Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Tekerli sınır jandarma taburunda keşif yapan askerler mayın patlamasıyla karşılaştı. 
Hakkari’nin Çukurca ilçesi Kazan vadisinde sürdürülen operasyonlarda 

2 Asker Şemdinli de Şehit 
1 astsubay, 6 er toplam 7 asker şehit 


PKK’lılarla Sağlanan Sıcak Temasta. 

3.11.2011 
Hakkari-Van Karayolu 
Karayoluna döşenen mayın uzaktan kumanda ile polis aracının geçişi sırasında patlatıldı 
1 polis memuru yaralı 

4.11.2011 
Hakkâri-Yüksekova 

Sabah işe gitmekte olan polis memuruna yürürken saldırı düzenlendi 
1 Polis Memuru, 1 Sivil Vatandaş yaralandı 

20.01.2012 
Hakkari-Merkez 

Hakkari Bulvar Caddesi’nde iki otomobil arasında bırakılan patlayıcı Çevik Kuvvet servis aracının geçişi 
sırasında patlatıldı 

3’ü polis 27 sivil vatandaş yaralandı, 1 sivil şehit oldu 

09.02.2012 

Hakkari-Çukurca 

Çukurca ilçesindeki sınırdan ilçe merkezine sızmaya çalışan teröristler ile güvenlik güçleri arasında çatışma 

6 asker yaralı 1 asker şehit olmuştur. 

TABLO 1: Ocak 2010- Mart 2012 yılları arasında Hakkâri il ve ilçelerinde gerçekleşen terör saldırıları 



Bütün örneklerden görüldüğü üzere PKK terör örgütü son yıllarda farklı eylem türleri gerçekleştirmeye çalışarak, Hakkâri ilinde devlete karşı sanki bir inisiyatif üstünlüğü sağlamış gibi görünmeye çalışmaktadır. Özellikle Yüksekova ilçesinde devletin tüm kurumlarına ve sivil toplum kuruluşlarına karşı cephe alan örgütün, aynı zamanda yasa dışı vergi toplama49  girişimlerinde bulunduğu da haberlere yansımaktadır. 


5.Cİ  BÖLÜMLE DEVAM EDECEKTİR

..