1 Ekim 2019 Salı

ABD NİN SURİYENİN ILIMLI MUHALİFLERE KARŞI EGİT VE DONAT FAALİYETLERİ, BÖLÜM 1

ABD NİN SURİYENİN ILIMLI MUHALİFLERE KARŞI EGİT VE DONAT FAALİYETLERİ, BÖLÜM 1





ABDnin Suriyeli ‘Ilımlı  Muhalifleri’ “ Eğit ve Teçhiz Et ”  Programı Hakkında Değerlendirme, 
Hazırlayanlar: 
(E)Tuğg.Dr. Oktay BİNGÖL, Dr. Ali Bilgin VARLIK
ÖZEL Rapor
04 17.10.2014,

Bu rapor,IŞİD’de karşı alınacak önlemler kapsamında ABD’nin Suriyeli '' Ilımlı Muhalifleri ’ kapsayacak olan “Eğit ve Teçhiz Et ” Programına ilişkin değerlendirmeyi içermektedir.
MSE, ulusal, bölgesel, küresel barış ve güvenlik ile kurumsal yapılanma, risk analizi ve strateji geliştirme konularında eğitim ve danışmanlık hizmeti veren akademik  bir danışmanlık ve düşünce kuruluşudur.

MSE benimsediği ilkeler çerçevesinde kapsadığı konularda özgün ve nitelikli bilgiyi üretmeyi ve bunu geniş kitlelerle paylaşmayı temel amaç edinmştir. 
Bu maksatla,ilgi alanındaki konular hakkında analizler yapar, stratejiler geliştirir ve akademik eğitim faaliyetlerinde bulunur.
MSE’nin ilkelerini, insanlığın barış ve güvenliğini esas alan temel amacı belirler. Bilimsel etik ve tarafsızlık kuruluşumuzun temel ilkesidir.
Ne kadar saygın olursa olsun MSE, hiçbir politik gücü veya inancı desteklemez.

Merkez Strateji Enstitüsü (MSE):

Doç.Dr. Sinem Akgül AÇIKMEŞE, 
Prof.Dr. Bülent ARI,
(E)Tuğg. Dr.Oktay BİNGÖL,
Prof.Dr. Mitat ÇELİKPALA,
Prof.Dr. Çağrı ERHAN,
(E) Büyükelçi Dr. Ercan ÖZER,
Prof.Dr. Abdülkadir VAROĞLU,
Dr. Ali Bilgin VARLIK

MSE Danışma Kurulu
Kapak Resmi: INSS, The Bosnian Train and Equip Program: A Lesson inInteragency Integration of Hard and Soft 
Power, National Defense University Press, Washington, D.C., March 2014 

İÇİNDEKİLER 

* Yönetici Özeti | 1 
* Giriş | 3 
* ABD Dış Politikasında “Eğit ve Teçhiz Et” (Train And Equip) Programının Yeri | 4 
* Suriye’de 'Ilımlı Muhaliflere' Yönelik “Eğit ve Teçhiz Et” Programı | 7 
* Programın Uluslararası ve İç Hukuk Açısından Değerlendirilmesi | 13 
* Programın ABD Açısından Değerlendirilmesi | 16 
* Programın Türkiye Açısından Taşıdığı Riskler | 17 
* Sonuç ve Değerlendirme | 20 
ABD’nin Suriyeli 'Ilımlı Muhalifleri' “ Eğit ve Teçhiz Et ” Programı Hakkında Değerlendirilme 

Yönetici Özeti, 

Bu raporda; Türkiye’de hükümetin ve ilgili kurumların karar verme aşamasında olduğu anlaşılan ABD’nin Suriye'deki ılımlı muhaliflere yönelik olarak başlatmayı 
düşündüğü "Eğit ve Teçhiz Et" programının; konsepti, tarihsel geçmişi, hedefleri, olası sonuçları ve riskleri hakkında bir analiz yapılması amaçlanmıştır. 
Konunun hassasiyeti nedeniyle rapor "bilmesi gereken" ilkesine göre yayınlanmıştır. 

Bu tür Programların geçmişine ilişin olarak yapılan incelemede; 

. ABD'nin II. Dünya Savaşı'ndan itibaren bu tür programları yaygın şekilde uyguladığı, 
. Süreç içerisinde geliştirerek son dönemde ticari askerî firmaları da bu programlara dahil ettiği, 
. Ancak her uygulamada kontrol, etkinlik, süreklilik bakımından ciddi sorunlarla karşılaştığı tespit edilmiştir. 

Konu, ABD'nin Suriye'ye yönelik olarak bu zaman kadar yaptığı yardımlar kapsamında incelendiğinde; Suriye krizinin başlangıç evresinden itibaren ABD'nin uyguladığı yanlış ve yetersiz politika ve stratejilerin, genel durumu, askerî alandaki taktik başarılarla değiştiremeyeceği bir konuma taşıdığı sonucuna ulaşılmıştır. 

Son dönemde gündeme gelen " Eğit ve Teçhiz Et " programının kapsamının neleri içerebileceğine ilişin olarak yapılan incelemede; 

. Mevcut hasımların askerî imkan ve kabiliyetleri ile baş edebilecek bir kuvvetin yetiştirilmesi durumunda; gelişmiş bazı kritik silahların kontrol dışı kalacağı, 
. Harekât yönlendirme timlerinin programa dahil olması halindeki bu kaçınılmaz dır eğitim veren devlete ait askerî personelin muharebelere doğrudan katılma riski ile karşılaşılabileceği, 
. Ayrıca askerî durumu değiştirebilecek yeterlilikte bir gücün öngörülen sürede yetiştirilmesi halinde, harekât ve lojistik bakımdan bazı kısıtlara maruz kalacağı sonucuna ulaşılmıştır. 

Suriye’de rejim karşıtlarına yönelik programın mevcut haliyle, uluslararası ve iç hukuk bakımından meşruiyet taşımadığı, sonucuna ulaşılmıştır. 

Programın ABD açısından değerlendirilmesinde; 

. ABD kamuoyunun tepkisini azaltan, 
. Risk seviyesi düşük, 
. Doğrudan ABD askerinin kullanılması seçeneğine göre son derece ekonomik, 
. İnisiyatif yaratan, 
. Suriye dış politikasını, Esad Rejiminin devrilmesi üzerine inşa eden bölge ülkelerinin taleplerini karşılamaya yönelik bir argüman yaratan, 
. ABD'nin bölgede uzunca bir süre kalmasına imkan veren sürdürülebilir istikrarsızlık ortamına hizmet eden kısıtlı bir vasıta olduğu sonucuna ulaşılmıştır. 

Türkiye açısından yapılan Analizde Programın; 

. Hukuki bakımdan, iki, 
. Siyasa ve askerî strateji bakımından, altı, 
. Dış siyaset bakımından, üç, 
. İç politika ve iç güvenlik bakımından, beş ana konuda önemli riskler taşıyabileceği değerlendirilmiştir. 

ABD’nin Suriyeli 'Ilımlı Muhalifleri' “Eğit ve Teçhiz Et”1 Programı Hakkında Değerlendirilme 

1. Giriş 

a. ABD’nin IŞİD’e ve Suriye’de Esad rejimine karşı uygulamaya çalıştığı stratejinin önemli bir boyutunu rejime karşı savaşan ılımlı muhaliflerin (moderate opposition) eğitilmesi, teçhiz edilmesi, silahlandırılması ve savaştırılması gelmektedir. ABD Yönetimi bu kapsamda Eylül 2014 içinde Kongre’den bir yasa çıkartarak programa 500 milyon dolar tahsis etmiştir.2 

b. ABD’nin planına göre her yıl 5.000 civarında ılımlı muhalif eğitilip teçhiz edilecektir.3 Bunun için bölge ülkelerinde üç eğitim kampı kurulması planlanmaktadır. 

Bu kapsamda Suudi Arabistan ile 10 Eylül tarihinde anlaşmaya varılmıştır Ürdün ile görüşmeler sürmektedir. (Ürdün’de ABD’nin 2012’den itibaren Özel Kuvvetler Eğitim Merkezi bulunmaktadır) Üçüncü kampın ise Türkiye’de kurulmak istendiği anlaşılmaktadır. Kampların her birinde 1.800-2.000 civarında militan eğitilecek, masraflar, silah ve teçhizat ABD tarafından karşılanacak ve verilecektir. 

c. Son günlerde dış ve iç medyada Türkiye ve ABD’nin Suriyeli rejim karşıtlarını eğitilmesi konusunda uzlaştıkları yönünde haberler yer almaktadır.
Bu kapsamda ilk aşamada MİT tarafından seçilen 2.000 muhalifin Türkiye'de ABD’li ve Türk uzmanlar tarafından eğitileceğine, ABD tarafından teçhiz edilip donatılacağına dair haberler yayımlanmaktadır.

ç. Bu raporda; Türkiye’de hükümetin ve ilgili kurumların karar verme aşamasında olduğu anlaşılan ABD’nin bu programının; konsepti, tarihsel geçmişi, hedefleri, olası sonuçları ve riskleri hakkında bir analiz yapılması ve karar vericiler ile ilgililerin bilgilendirilmesi amaçlanmıştır. Konunun hassasiyeti nedeniyle rapor "bilmesi gereken" ilkesine göre yayınlanmıştır. 

Bu bağlamda rapor; 

-ABD Dış Politikasında “Eğit ve Teçhiz Et” Programının Yeri, 
-Suriye’de 'Ilımlı Muhaliflere' Yönelik “Eğit ve Teçhiz Et” Programı, 
-Programın Uluslararası ve İç Hukuk Açısından Değerlendirilmesi, 
-Programın ABD Açısından Değerlendirilmesi ve 
- Programın Türkiye Açısından Taşıdığı Riskler bölümlerinden oluşmaktadır. 

2. ABD Dış Politikasında “Eğit ve Teçhiz Et” (Train And Equip) Programının Yeri, 

a. ABD, diğer devletlere, devlet dışı gruplara ve isyancı örgütlere silah ve teçhizat transferi ve eğitim desteği verilmesini geçerli ve etkin bir dış politika vasıtası olarak kabul eden ve kullanan devletlerin başında gelmektedir. ABD’nin bu yaklaşımı II. Dünya Savaşı’nın sonlanması ve Sovyetler Birliği’nin ideolojik bir rakip olarak görülmesiyle birlikte başlamıştır. ABD’nin konuyla ilgili politikasının içeriği 1945’lerden günümüze kadar olan süreçte, uluslararası ortamdaki güç dengesine, bölgesel gerilimin gereklerine ve ABD Yönetiminin (Cumhuriyetçi / Demokrat) tercihlerine göre bazı değişiklikler uğramakla birlikte kavramsal (konsept) bağlamda aynı esasları takip etmiştir. 

b. ABD’nin II. Dünya Savaşı sonrası dış yardımları 1947’de hayata geçirilen Truman  Doktrini ve Marshall Planı ile başlamıştır.6 ABD, dış yardımlar kapsamında 1951’de Karşılıklı Güvenlik Yasasını (Mutual Security Act), 1961’de Dış Yardım Yasasını (Foreign Assistance Act) çıkarmıştır. ABD Yönetimi içinde, askerî eğitim ve öğretim ile silah transferleri dâhil dış yardımların planlanması ve yönlendirilmesi; 1961 yılına kadar Başkan’a doğrudan bağlı Karşılıklı Güvenlik Ajansı tarafından yapılırken, 1961 sonrası ABD Dışişleri Bakanlığı liderlik rolünü almıştır.

c. "Eğit ve Teçhiz Et" programlarının özellikle ABD'nin Vietnam savaşının ağır kayıplarından çıkarılan dersler ışığında şekillenen Nixon Doktrinin (yayın trh. 25 Şubat 1969) ayrılmaz bir parçası olduğu, 1970'lerden itibaren güvenlik / muharebe ortamının şekillendirilmesi kapsamında sıklıkla kullanıldığı görülmüştür. 
Takip eden Ford Doktrini (yayın trh. 7 Aralık 1975) de benzer şekilde, ABD askerinin doğrudan savaş alanına sürülmesi yerine ABD silahlarıyla donatılan bölgesel oyuncuların takviye edilmesi için askerî harcamaların artırılmasını öngörmekteydi. Carter Doktrini (yayın trh. 23 Ocak 1980) bu uygulamaları ortadan kaldırmadıysa da kavramsal olarak da geliştirmemiştir. 

Bu kapsamdaki en yaygın uygulamaların ise Reagan Doktrini (yayın trh. 22 Şubat 1985) ile hayata geçirildiği görülmüştür. 


ABD Başkanı Ronald Reagan (1981-1989) 
"Orta Amerika'da Komünizmi Durdur" 

ç. ABD Savunma Bakanlığı uzun yıllar programa destek vermiş ancak doğrudan sorumluluk almamıştır. Yabancı askerlerin eğitimi, ABD özel kuvvetleri tarafından Dışişleri Bakanlığı sorumluluğunda yapılmıştır. Ancak 11 Eylül 2001 sonrası ABD’nin küresel boyutta “terörizm karşı savaş” kampanyasında ilgili ülkelerde güvenlik kuvvetlerinin ve devlet dışı aktörlerin eğitilmesinin öneminin farkına varılarak Savunma Bakanlığı doğrudan rol almaya başlamıştır. 

d. ABD, özellikle Soğuk Savaş döneminde “batı kampında” bulunan ülkelerin bir kısmıyla birlikte Sovyet kontrolünde ve etkisinde olan birçok ülkede rejim karşıtı unsurlara silah ve teçhizat transfer etmiş, eğitim vermiş, teşkilatlandırmış ve rejime karşı savaştırmıştır. Benzer yöntem Sovyetler Birliği tarafından ABD kontrolü ve etkisinde olan ülkelerde rejim karşıtlarına verilmiştir. Bu tür silah ve eğitim yardımı Soğuk Savaş’ın kendine özgü ortamında çoğunlukla açık olarak yürütülmüştür. Gizli olarak yürütülen programlar da kısa sürede deşifre olmuştur. 

e. Örneğin ABD, CIA vasıtasıyla Nikaragua’da sosyalist eğilimli hükümete karşı 1979-1987 yılları arasında "Kontraları (Contra)" eğitmek ve silahlandırmak , zaman zaman hava bombardımanları yapmak suretiyle açık bir savaş yürütmüştür.8 CIA’nın faaliyetleri sadece Nikaragua ile sınırlı kalmamış ABD kamuoyunu yönlendirmek için yanlış bilgilendirme ve algı operasyonları da icra edilmiştir. 


Kontralara Ait Propoganda Fotoğrafı 

f. ABD’nin Nikaragua’da Kontralara verdiği desteğin sonuçları ağır olmuş, 30 bin insan ölmüş, yüz binlercesi yaralanmış ve ülke harabeye dönmüştür. ABD Nikaragua Yönetimini silahla devirememiş ancak 1990’da yapılan seçimlerde Sandinistalar iktidarı kaybetmiştir. Nikaragua’ya verilen düşmanca desteğin ABD’ye de etkileri olmuş ve kitlesel eylemler yapılmıştır.9 

g. ABD, benzer programı Sovyetlerin işgali ile birlikte Afganistan’da uygulamaya başlamış, 1980-1992 arasında Afgan rejimine karşı mücahitler teşkilatlandırıl mış,  eğitilmiş ve silahlandırılarak kanlı bir savaş yürütülmüştür.10 
Mücahitlere transfer edilen milyonlarca silah yüz binlerce insanın ölmesine neden olmuş, Sovyet işgali sonrası ABD ve müttefiklerinin desteklediği mücahit grupları kendi aralarında savaşmaya devam etmiş ve nihayetinde Taliban ortaya çıkmış tır. ABD’nin mücahitlere verdiği silahlar Taliban’ın kontrolüne geçmiştir. 

Bu silahların içinde özellikle Stingerler, ABD’nin 2001’de Afganistan’ı işgalinden sonra kendisine karşı kullanılmaya başlanmıştır. 


2. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder