9 Haziran 2019 Pazar

Zabit ve Kumandan ile Hasbihal., Mustafa Kemal, BÖLÜM 19

Zabit ve Kumandan ile Hasbihal.,  Mustafa Kemal,   BÖLÜM 19



2. Subayların, Erlerin kalp ve güvenlerini kazanmaları ve morallerini yükseltmeleri. 

Erler, askerlik hizmeti sırasında subayların öz çocukları gibidir. 
Bir insan kendi çocuğunun yetişmesi için eğitim ve öğretimini, sağlığını, tutum ve davranışlarını nasıl gözetir ve bunların sürekli üstüne düşerse; subay babalar da asker çocuklarının sağlık ve esenliği, görev ve sanatım güzel öğrenmesi, 
ahlakının düzgünlüğü, kısacası her şeyi için, aynı bağlılık ve özenle çalışacak ve bunları gözetecektir. Birinci bölümde açıklanan ve ölümle pençeleşilen savaş durumlarında ere hakim olabilmek ve emir verebilmek, bunalım anlarında ere hayatı yok saymayı gerektiren şanlı ve başarılı görevlerin üstesinden gelmesini sağlamak için, subayın yapması gereken pek çok şey vardır: Varlığının erin gözünde gayet büyük tanınmış olması, erin bu varlığı tanıdığı dakikadan beri ondan birçok büyüklük ile şefkatin çeşitli sonuçlarını ve büyüklüğe yaraşır davranma isteğini görmüş olması; bundan dolayı bu ruh ve varlığa tapma derecesinde iç dünyasını açabilmesi ve ona tam anlamıyla güvenmesi ilk koşuldur. 

Aksi halde hiçbir şey yapılamaz. 

< Sefer Hizmetleri Kanunu - Madde 3: Askerin göreceği hizmetlerin gereğince yararlı olması, bunların ancak üstünün istek ve amacına göre yönetilmesi ve 
uygulanması ile mümkün olabilir. Bu da ancak askeri disiplinle sağlanır. Askeri disiplin, ordunun temeli ve her başarının birinci koşulu olduğundan her durumda tam bir şiddetle kurulmalı ve sürdürülmelidir. Barış zamanında, uzun zaman ve emek harcayarak askeri kıtalarda kurumsallaşmayıp yalnız görünürde kurulan bağlar, savaşın tehlikeli zamanlarında ve beklenmeyen olayların etkisi altında verimsiz kalır. >

Önce şu noktasını açıklayalım ki, ordunun temeli ve her başarının birinci koşulu olan askeri disiplinin, yani astlara emrin istek ve amacına göre hizmet 
gördürmek için varlığı esas olan emniyet ve güven kazanma amacıyla burada ufak bir bölümü anlatılan amaca ulaşmanın yolları bölümünün başlığında 
yazıldığı gibi; yalnız erle subay arasında geçerli olmayıp bütün üstler ve astlar arasında zorunlu olarak uygulanması gerekir. Askeri hizmetlerin şanı, üstlerin 
istek ve amacı çerçevesinde uygulanması zorunluluğudur. Askerlikte reddetme, itiraz, görüş belirtme, düşünce ekleme, hatta kanun maddelerine dayanarak uygulamadan geri durma hakkı, astlara verilmemiştir. Üstünden emir alan her astın ilk ve yegane cevabı ‘emredersiniz komu- tanım’dan başka bir şey değildir. Haksızlığı ve kanuna uygunsuzluğu açık olan konularda bile ast ancak uygulamadan sonra şikayet hakkım koruyabilir. 

Şu halde askerlik sınıfında her emir, uygulanmak zorundadır. Kimi zaman despotça görünen ve mutlak itaat denilen şu durum; askerlik için katıksız bir 
düzen, başarının asıl merkezi ve dayanağıdır. Nedeni de ortadadır. Askerlik, işlerin çekip çevrilmesi değil, insanların yönlendirilmesi ve yönetilmesi sanatıdır. Birçok insanın bir kişinin oy ve emriyle hareket edebilmesi, ancak bu kesinlikle mümkündür. Her kafadan bir itiraz sesi çıkarılmasına bir parça bile izin verildiği takdirde binbaşının bin kişiyi bir noktada toplaması, herhangi bir hedefe yöneltmesi ve hareket ettirmesi, ucunda canını verme gibi sertlikler bulunan görevleri bunlara yaptırması olanaksız olurdu. 

Çeşitli rütbelerdeki subaylar bunu bilmelidirler ki, askerlik, kendi yetkileri dahilindeki uygulamalarda bile başkasının, üctünün istek ve amacına hizmet 
zorunludur, gereklidir. Bundan, amirin kişisel çıkarlarına hizmet etmek anlamını çıkarmak büyük bir hata ve olumsuz bir yorum olur. Üstlerin istek ve amacı askeri gelişmeyi ve savaşta başarıyı sağlama esasını içeren genel amaçlara dayanır ki, bunların kaynağı da askerlik yasaları ile teknik bilgilerin ve sanatın gerekleridir. 

Astları üzerinde bu derece serbestçe karar verme ve geniş yetkilere sahip olacak üstler, emirlerini de sınırını bilerek, adalet ve insafın gerektirdiği yönde, durumun ve zamanın gereklerine uygun olarak vermekle yükümlüdür. Fakat bunun araştırılması ve denetimi, o üstün de üstüne ait bir görevdir. 
Bundan üstlerin sahip olması gereken övgüye değer nitelikler ve askerlik bilimini kavrayış derecesi kolayca anlaşılabilir. Askerlik, komutanlık sanatıdır. 
Fakat emir verebilmek ve komut edebilmek için bir üstün, astlarının önce eğiticisi ve aynı zamanda uygulatıcısı olması zorunludur. 
Ancak eğitim, ahlak, deneyim, bilim ve kavrayışta astlarına üstünlük gösteren ve ağır basan bir üst; onlara komutan olabilir. Seferi Hizmetleri Kanunu’nun askeri disiplin  maddesinden sonra gelen dördüncü maddesi, Söz konusu durumun, subayla er arasında gereğinde ve emir gereği yerine getirilmesi istendiğinde, bütün komutanlar için rütbeleri oranında geçerli olduğu da kabul edilmiş olur. Zaten bu maddede üstlerin emirlerindeki subayların yiğitlik duygularını harekete geçirmeye ve arttırmaya çalışmaları yazılıdır. Ve bundan önceki üçüncü maddede (askerin göreceği hizmetlerin hakkıyla yararlı olması, ancak üstlerin istek ve amacına göre yönetilmesi ve uygulanmasıyla mümkün olabilir...) ifadesindeki asker ve üst terimlerine göre, bu kural ve zorunluluğun erden mareşale kadar bütün komutan ve subaylar arasında yerleşmiş olması gerekliliği ortaya çıkmış olur. 

< Subay, askerlik görevlerinin her bölümünde erlerin eğiticisi ve üstüdür. 
Bunun için bilgi, deneyim, ciddiyet ve dayanma gücü bakımlarından erlere üstün   olmalıdır... Üstler Emrindeki subayların yiğitlik duygularını harekete geçirmek ve çoğaltmak için çalışmalıdır. >

Disiplin ve esasları hakkında bu kadar açıklamayı yeterli görerek karşılıklı güven konusundaki görüşlerimize devam edelim. 

Üst ile astın, subay ile erin ruhları arasında çok sıkı bir bağ ve yakınlık var olmalıdır. Üstler her durumda astlarına arka çıkan ve şefkat gösteren birer 
yardımcı ve dayanak olmalıdır. 

< Sefer Hizmetleri Kanunu, Madde 6: 
Her konuda ara vermeksizin askerlerin iyilikle üstüne düşmek ve onlara özen göstermek subayın güzel ve şerefli, seçkin bir görevidir. 
Komut vermekle görevli olan tüm subaylar astlarının hizmete karşı şevk ve ilgilerini sürdürmeye çalışmakla sorumludurlar. 
Görev aşkı, başarıya ulaşmak için en güçlü zamandır. >

Subaylar bu maddenin kendilerine sunduğu bu zorlu ve seçkin görevi nasıl yerine getireceklerdir? Bizde askerlik hizmeti öteden beri sert, usandırıcı ve 
soğuk tanınmıştır. Buna neden olan bazı durumlar ve etkenler de yok değildi. Asker ocağına yeni gelen ve bu kötü kabul edilen gelenek ve hizmete karşı 
doğan çekingenlik ile soğuk duyguların etkisi altında bulunan kişilerin, ilk kabulde düşüncelerini değiştirmek ve psikolojisini yeni girdiği askerlik 
hayatına ısındırmak için yumuşaklıkla davranılmalıdır. 

Daha ilk gününden askerlik hizmetinin, dinin ve milletin emirlerini yerine getirmekten, yurdun ve ülkenin bütün kadın, çoluk çocuk ve yaşlılarının 
namus ve canlarını korumaktan ibaret olduğunu anlatmaya başlayarak; ülkenin, eline alacağı silahla kendi cesaret ve erkekliği sayesinde düşmanın 
kötülüğünden korunacağı ve bunun da kendisi için ne kadar şerefli ve uğurlu bir iş olacağı ve gece gündüz bizi yok etmek için çalışmakta olan düşmanların 
hakkından gelmek için silah kullanmayı güzel öğrenmesini ve savaşta düşmanla karşılaşınca bir an önce boğazına atılmak üzere; şimdiden bunları 
tanımak ve bunlara karşı yüreğinde büyük bir intikam ve hırs beslemesi gibi konularda kısa ve etkileyici konuşmalar yaparak yeni askere, askerliği 
tanıttırmaya ve buna karşı kalbinde sevgi ve düşmanlar aleyhinde kin ve düşmanlık yaratmaya başlamalıdır. 

20. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder