25 Şubat 2017 Cumartesi

ELEKTROMANYETİK ALAN VE İNSAN YAŞAMI


ELEKTROMANYETİK ALAN VE İNSAN YAŞAMI 



Volkan BOZKUŞ*1 
Elektrik Mühendisi 

Özet 

Hayatımızda önemli rol oynayan elektromanyetik dalgalar, doğal ve insan yapımı pek çok kaynak tarafından yayılmaktadır. Yoğun ve artan teknolojik gelismeler sonucunda elektromanyetik dalgaların kullanımı her geçen gün artmakta ve bundan dolayı günlük yasantımızda ciddi seviyelerdeki elektromanyetik alanlara maruz kalmaktayız. 

Elektromanyetik alan günlük hayatımızda pek çok kavramla karıstırılabilmek tedir. Örnek verilecek olursa, elektromanyetik dalgaya karsılık gelen “ısınım” ile parçacık yayılımı (partikülemisyonu) anlamına gelen “ Radyasyon ” arasındaki farkın ortaya konulmasında fayda vardır. Elektrik sebekelerinden kaynaklanan çok alçak frekanslı (50 Hz) elektrik ve manyetik alanlar iyonize olmayan ısınımlardır; tanecik yayılımı söz konusu değildir. Ancak çok yüksek frekanslı ısınımlar iyonizedir (iyonlastırıcıdır). Yaydıkları çok kuvvetli enerji, moleküllerin ve atomların içindeki bağların kopmasına neden olabilecek güçtedir ve bu da canlı hücreleri olumsuz etkileyebilir. Elektromanyetik tayfta (spektrumda), parçacık yayılımları yapan ısınlar kısa dalgalı mor-ötesi ısınımlar (UV-B) ile baslar ve özellikle X ısınları ve gama ısınlarıdır. Bütün bu kavramlar bilim insanlarınca yıllarca tanımlanmıs ve insan vücuduna olan etkileri bilimsel tartısmalara konu olmustur. 

Elektrik alanının aksine, insan vücudu manyetik alana “ Duyarlı ” değildir. Bununla birlikte, vücut iletken olduğundan manyetik bir alana maruz kalması vücutta akımlara neden olur. Ancak bu akımlar oldukça düsük yoğunluktadır ve genellikle karsılasılan etki seviyelerinde hissedilmezler bile. Dolayısı ile bu akımlara karsı tedbirli olmak ve hissedilmeseler dahi günlük hayatımızda manyetik alan konusunda bilinçlenerek gerekli önlemleri almak gerekmektedir. 

İnsan yasamını olduğu kadar doğal yasamı da etkileyen elektromanyetik alanın etkilerinden korunmak için elektromanyetik alanı ve dalgaları tüm yönleriyle ele almak, alınacak önlemler açısından hayati önem tasımaktadır. 

Anahtar Kelimeler: Elektrik Alanı, Elektromanyetik Alan, Elektromanyetik Dalgalar, Radyasyon, Elektromanyetik Enerji. 

Elektromanyetik Alan ve İnsan Yasamı; 

Üretim ile birlikte doğru orantılı olarak gelisen teknoloji, doğal yasamımızın tartısılmaz bir gereksinimi olmustur. Üretim ve teknolojinin gelismesi de elektrik enerjisinin varlığından çıkmaktadır. Üretimle ile paralel gelisen teknoloji ile elektrik, insanların yasantısının doğal birer parçası konumundadır. 

Elektrik dendiğinde akla ilk gelen zararlar, elektrik çarpmaları, yangınlar ve ölümlerdir. Uzun vadede bakıldığında elektromanyetik alanların zararları da dünya genelinde tartısma konusudur. 

Teknolojinin bu kadar gelismesi, elektrik enerjisinin ihtiyacının artmasıyla orantılı olarak elektrik santrallerinin kurulmasına neden oldu. Santrallerin kurulması iletim ve dağıtım elemanlarının artmasına yol açtı. Günümüzde elektromanyetik alanların ceplerimize kadar girdiği bir dünyada yasıyoruz. Elektromanyetik alanları anlayabilmek için elektrik alanı ve manyetik alanın ne olduğunu bilmek gerekir. 

Elektrik Alanı 

Elektrik alanı, alan içinde belli bir noktada sabit duran noktasal yüke uygulanan, yük basına düsen kuvvettir. Elektrik alan siddeti birimi V/m’dir. Formülden anlasılacağı üzere, elektrik alan siddeti kaynaktan uzaklastıkça hızla azalır.2Elektrik alanı, cihazların bekleme konumunda da olusur. Yani bir cihaz üzerinde gerilim varsa ve çalısmıyorsa da orada bir elektrik alanı vardır. 

Manyetik Alan 

Üzerinde gerilim bulunan bir cihazın üzerinden akım geçirilirse orada bir manyetik alan olusur. Manyetik alan siddeti, H harfiyle gösterilir birimi (A/m)’dir. Manyetik alanda, manyetik akı yoğunluğu B harfiyle gösterilir ve birimi Tesla veya Gauss olarak kullanılır. 

Manyetik alan içerisinden geçirilen ve belirli bir hızı olan bir cisme bir kuvvet etki eder. Manyetik alan içerisinde bulunan ve belirli bir hıza sahip olan bir cisim üzerinde de bir gerilim indüklenir. Elektrik alanı ile manyetik alanın bu kısmında elektromanyetik alandan söz edilebilir. 

Elektromanyetik Alan 

Elektromanyetik alan, elektrik alan ve manyetik alanın birlesiminden meydana gelir. 
Elektromanyetik alanların belirgin özelliği frekansları ve dalga uzunluklarıdır. Frekans, dalganın bir saniyedeki titresim (salınım) sayısıdır ve Hertz ile ölçülür. Dalga uzunluğu ise bir titresim sırasında dalganın kat ettiği mesafedir. Frekans yükseldikçe dalga uzunluğu kısalır ve alanda yayılan enerji yükselir. 

V (dalganın Hızı) = .(dalga uzunluğu)xf(frekans)’dir. 
E (Dalganın yaydığı enerji)= h (planck sabiti)xf(frekans)’dır. 

Yukarıdaki formülden de açıkça görüleceği üzere, frekans arttıkça dalganın yaydığı enerji artıyor. 

Bu noktada, Elektromanyetik alanları İyonlastırıcı Elektro Manyetik Alanlar ( Radyasyon ) ve İyonlastırıcı Özellikte Olmayan Manyetik Alanlar olarak ayırmak 
gerekir. 


Tablo 1: Elektromanyetik Alan Olusturan Bazı Yapay Kaynaklar3 

Türkiye’de 2011 yılında çıkan elektromanyetik alan siddeti limit değerleri ile ilgili son yönetmelikte, 1998 yılında yayımlanan ICNIRP raporunda, dokuda 1 derecelik ısı artısının tehlike değeri kabul edildiği ve AB’nin elektromanyetik alan limitleri referans alındığından, herhangi bir değisikliğe ihtiyaç duyulmamıstır. Türkiye’deki elektromanyetik haberlesme cihazlarından kaynaklanan elektromanyetik alan siddetinin uluslararası standartlara göre maruziyet limit değerlerinin belirlenmesi, kontrolü denetimi hakkında yönetmeliğinin madde 
16 (b) bendinde açıklandığı üzere, “ Çevre ve insan sağlığı dikkate alınarak; ihtiyati tedbir açısından, tek bir cihaz için Uluslararası İyonlastırmayan Radyasyondan Koruma Komisyonunun (ICNIRP) belirlediği limit değerin dörtte birini asamaz.”4 açıklaması, Türkiye’nin AB’nin elektromanyetik alan limitlerine göre daha düsük limit değerlerini kabul ettiği söylenebilir. 


Tablo 2: Türkiye’de Elektromanyetik Alan Siddeti Limit Değerleri5 



Tablo 3: Türkiye Tarafından Kabul Edilir Manyetik ve Elektrik Alan Sınır Değerleri6 


SAR Değeri; 

Birim doku kütlesi basına soğurulan güç olarak tanımlanır ve birimi W/kg'dır.”7 “ Özgül Soğurma Değeri ” anlamına gelen SAR değeri, radyo, televizyon, telefon, telsiz sistemleri radar sistemleri, vs. Sistemlerinin meydana getirdiği elektromanyetik alanların canlı üzerinde yarattığı bir değerdir. 

SAR değerinin, ICNRP tarafından önerilen değerleri, insan vücudu için ortalama değeri 0,08W/kg’dir. Lakin günümüzdeki cep telefonları arastırıldığında SAR değerleri bu bahsedilen sınır değerin çok üstünde olmakla beraber 1.1 değerlerine kadar çıkabilmektedir. 


Tablo 4: ICNIRP Tarafından Önerilen, Cep Telefonları Dçin Maruziyet Sınırları 


SAR değerinin Amerika Birleşik Devletleri’nde, Federal İletisim Komisyonu (FCC), cep telefonlarının 1 gramlık doku üzerinde 1.6 W/kg veya daha az SAR düzeyine sahip olmasını istemektedir. 

Avrupa Birliği’nde ise SAR değerini,IEC standartlarını takip ederek, CENELEC belirlemektedir. Cep telefonları ve diğer elle tutulan cihazlar için SAR sınırı ortalama 10 g doku üzerinde 2 W/kg olarak belirlenmistir (IEC 62209-1). 

Elektromanyetik Alanın İnsan Vücuduna Etkisi Arastırmaları; 

Isıl etkiler, vücut tarafından yutulan elektromanyetik enerjinin ısıya dönüsmesi ve vücut sıcaklığını arttırması olarak tanımlanır. Yapılan arastırmalarda, cep telefonları gibi, elektromanyetik alan kaynaklarının sebep olabileceği sıcaklık artısı gerçekte çok düsüktür. 

Bazı arastırmacılar, sürekli elektromanyetik alana maruz insanların kısa vadede etkileri, stres, görüs alanında daralma, kulak bölgesinde ısınma, kalp pilinin bozulma riski, kulak çınlaması, yorgunluk hissi, yoğunlasma bozulması, bas ağrıları, isitmede geçici aksaklıklar, sersemleme, uyku bozuklukları etkilerinin olduğunu belirtmektedir. 

Arastırmacıların bazıları ise, cep telefonunun dikkat dağınıklığı hariç herhangi bir etkisinin olmadığını söylemekte, arastırmaların devam ettiğini belirtmektedirler. 

REFLEX Projesi adı altında yapılan ve Davranıs ve Çevre Vakfı – VERUM tarafından koordine edilen ekip, yedi Avrupa ülkesinden 12 arastırma grubundan mütesekkil 52 aylık arastırma projesini yürütmek üzere bir araya gelmistir. Dnsan hücrelerine belirli sürelerle 0,3 ila 2,0 Watt/kg’lık SAR değerine maruz bırakılması ve bu hücrelerin genetik yapılarının aldığı zararın sonuca konu edilmesi durumunu kapsamaktadır. Bahsedilen değer ortalama bir cep telefonunkiyle aynı siddettedir. 

Reflex Projesinin sonuçlarına göre cep telefonları çesitli insan hücre tipi hücrelerinde doğrudan kanser yapma potansiyeline sahip, DNA’da kırılma olaylarına yol açıyor ve DNA molekülünü tasıyan kromozomlarda değisime yol açarak, kanser olusumuna davetiye çıkardığı sonucuna varılıyor.8 

Raporun sonunda, “Ancak, insan sağlığına yönelik risklere iliskin kati kanaatler üretmeden önce bu sonuçların bütünüyle hayvansal çalısmalarla desteklenmesi 
gerekmektedir” ibaresi yer almaktadır.9 

Avrupa Parlamentosu, A3-0238/94 sayılı kararı ile mevcutta var olan, bilimsel boslukların giderilmesine kadar söz konusu teknolojinin olası bir olumsuz etki 
olusturabileceği varsayımı ile ALARA (olabildiği kadar düsük değer alınması-(As Low As Reasonably Achievable “ALARA”) ilkelerini kabul etmistir.10 

Brüksel’de AB komisyonunun 01.09.2008 tarihli COM (2008) 532 final raporunda, “Elektromanyetik alanların (0Hz-300GHz) genel halk maruziyetinin sınırlanmasını içeren 12 Haziran 1999 tarihli Konsey Tavsiyesinin (1999/519/EC) amacı; elektrik/elektronik cihaz ve ürünlerdeki EMA maruziyeti konusunda AB mevzuat ve standartları için ve toplumun yüksek seviyede korunmasından emin olmak için ulusal hedef ve tedbirlerde bir AB çerçeve düzenlemesi sağlamaktır. Bu tavsiye insanlardaki EMA maruziyeti akut etkilerinden türetilen Uluslararası İyonize Olmayan Isımadan Korunma Komitesi (ICNIRP) kılavuzları temelindedir. 2007 yılında SCENIHR, EMA’nın sağlık etkileri konusunda bilimsel verileri incelemis ve Konsey Tavsiyesinde yer alan referans seviyeler ve temel sınırlamaları gözden geçirme ihtiyacını gerektiren tutarlı bilimsel bir kanıt olmadığını tespit etmistir. SCENIHR, Avrupa ve ulusal limitlerin her ikisinde de ilave arastırmaya ihtiyaç duyulacak alanları ve bilimsel boslukları belirlemistir.”11 yazmaktadır. 

Dünya genelindeki arastırma sahipleri, elektromanyetik alan yayan cihazların, insan sağlığı üzerinde etkisi hakkında ortak bir bildiriye imza atmasalar da, bu alanda devam eden araştırmalarda ortak bir sonuca ulasana kadar, üreticilere, bu cihazların ortama yaydıkları elektromanyetik alan ve SAR değerlerini belirlenen sınır değerlerin altına çekmeleri için hassas davranmaları önerisinde bulunulur. 

DİPNOTLAR;


1 Elektrik Mühendisi 
2 EMO İzmir Şubesi ,“Elektromanyetik Alanları Etkileri”, s. 2.
3 Türkiye Elektromanyetik Alan Maruziyet Raporu, Aralık,2010, s. 6. 
4 Elektromanyetik Haberlesme Cihazlarından Kaynaklanan Elektromanyetik Alan Siddetinin Uluslararası  Standartlara Göre Maruziyet Limit Değerlerinin Belirlenmesi, Kontrolü Denetimi Hakkında Yönetmelik, 2011, Madde 16, s. 15. 
5 Elektromanyetik Haberlesme cihazlarından Kaynaklanan Elektromanyetik Alan Siddetinin Uluslar Arası Standartlara Göre Maruziyet Limit Değerlerinin Belirlenmesi, Kontrolü Denetimi Hakkında Yönetmelik, 2011, Madde 16, s. 15 
6 EMO İzmir Subesi “Elektromanyetik Alanları Etkileri”, s. 9 
7 Jianming Jin,”Electromagnetic Analysis and Design in Magnetic Resonance Imaging”, 1998, p. 226 
8 Selim Seker, Indigo, “ Elektromanyetik Kirlilik ve İnsan Sağlığına Etkilleri ”, röportaj, Temmuz, 2010. 
9 European Commission, Cominity Research, Health and Electromagnetic Fields, p. 25. 
10Türkiye Elektromanyetik Alan Maruziyet Raporu, Aralık, 2010, s. 6 



KAYNAKÇA 

Bakshi, K.A.,A.V. Bakshi, U.A. Bakshi, “Electronic Measurement Systems”. US Technical Publications, 2008. 

Commission of the European Commuties,COM (2008) 532 Final Report, 01.09.2008. 

Davies, A., “Handbook of Condition Monitoring: Techniques and Methodology”, New York, 1997. 

Elektromanyetik Haberlesme Cihazlarından Kaynaklanan Elektromanyetik Alan Siddetinin Uluslararası Standartlara Göre Maruziyet Limit Değerlerinin Belirlenmesi, Kontrolü Denetimi Hakkında Yönetmelik, 2011. 

Elert, Glenn; Timothy Condon "Frequency Range of Dog Hearing". The Physics Factbook ,2003. 

EMO İzmir Subesi,“Elektromanyetik Alanları Etkileri”. 

European Commission, “Cominity Research, Health and Electromagnetic Fields”,2005. 

http://www.icnirp.org/documents/emfgdl.pdf 

Jianming Jin, “Electromagnetic Analysis and Design in Magnetic Resonance Imaging”, 1998. 

11 Commission of The European Commuties,COM (2008) 532 Final Report, 01.09.2008, p. 10. 

Selim Seker, Dndigo, “Elektromanyetik Kirlilik ve Dnsan Sağlığına Etkilleri”,röportaj, Temmuz,2010. 

Türkiye Elektromanyetik Alan Maruziyet Raporu, Aralık, 2010. 

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder