18 Şubat 2017 Cumartesi

ENERJİ SEKTÖRÜNDE YAPILAN SÖZLEŞMELERDEN DOĞAN UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ BÖLÜM 1



   
ENERJİ SEKTÖRÜNDE YAPILAN SÖZLEŞMELERDEN DOĞAN UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ, BÖLÜM 1


DOĞU AKDENİZ’DE ENERJİ DENKLEMİ VE OLASI YAN ETKİLERİ  

Pelin GÜVEN*1 
* Prof.Dr. Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi. 

I. Enerji Sektörü 
A. Genel Bilgi 

Enerji sektörü çok genis kapsama alanı olan sektörlerden bir tanesidir. Enerji sektörü bir çok enerji türünden olusmaktadır. Enerji türleri arasında; kömür, petrol, doğal gaz, elektrik, günes, rüzgar, jeotermal, biyoyakıt, hidrolik, nükleer enerji ve hidrojen enerjisi gibi bir çok farklı enerji türü bulunmaktadır. Her bir enerji türünün kendine özgü özellikleri olduğundan, ilgili enerji türüne göre de yapılan sözlesmeler çesitlilik göstermektedir. 

B. İlgili Mevzuat 

1. Uluslararası Anlasmalar 1982 Anayasasının uluslararası anlasmalara iliskin 90 ıncı maddesine göre; 

“Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluslarla yapılacak andlasmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır. 

Ekonomik, ticarî veya teknik iliskileri düzenleyen ve süresi bir yılı asmayan andlasmalar, Devlet Maliyesi bakımından bir yüklenme getirmemek, kisi hallerine ve Türklerin yabancı memleketlerdeki mülkiyet haklarına dokunmamak sartıyla, yayımlanma ile yürürlüğe konabilir. Bu takdirde bu andlasmalar, yayımlarından baslayarak iki ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin bilgisine sunulur. 

Milletlerarası bir andlasmaya dayanan uygulama andlasmaları ile kanunun verdiği yetkiye dayanılarak yapılan ekonomik, ticarî, teknik veya idarî andlasmaların Türkiye Büyük Millet Meclisince uygun bulunması zorunluğu yoktur; ancak, bu fıkraya göre yapılan ekonomik, ticarî veya özel kisilerin haklarını ilgilendiren andlasmalar, yayımlanmadan yürürlüğe konulamaz. 

Türk kanunlarına değisiklik getiren her türlü andlasmaların yapılmasında birinci fıkra hükmü uygulanır. 

Usulüne göre yürürlüğe konulmus milletlerarası andlasmalar kanun hükmündedir. 

Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine basvurulamaz. (Ek: 7.5.2004-5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmus temel hak ve özgürlüklere iliskin milletlerarası andlasmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyusmazlıklarda milletlerarası andlasma hükümleri esas alınır” 

Türkiye’nin taraf olduğu ve Anayasanın 90 ıncı maddesi kapsamında iç hukuka aktardığı bir çok uluslararası anlasma bulunmaktadır. Bunların arasında enerji sektörüyle ilgili olarak yapılan anlasmalar da yer almaktadır. Enerji sektöründe yapılan anlasmalardan doğan uyusmazlıkların çözümü konusunda Türkiye’nin taraf olduğu ve iç hukuka aktardığı uluslararası andlasmalara örnek olarak Enerji Sartı Anlasması (Energy Charter Treaty) ve ICSID (International Centre for Settlement of Investment Disputes-Yatırım Uyusmazlıklarının Çözümüne Dair Uluslararası Anlasma) verilebilir. 

2. İç Hukuktaki Düzenlemeler 

Enerji piyasasına iliskin iç hukukuktaki düzenlemelerin dağınık olduğu ve enerji türüne göre ayrı kanunlarla ayrıntılı olarak düzenlendiği görülmektedir. İlgili Kanunlara bakıldığında bunlar arasında; 

-Elektrik Piyasası Kanunu, 
-Doğal Gaz Piyasası Kanunu, 
-Petrol Piyasası Kanunu, 
-LPG Piyasası Kanunu, 
-Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun, 
-Enerji Verimliliği Kanunu, 
-Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu, 
-Nükleer Güç Santrallerinin Kurulması ve İsletilmesi ile Enerji Satısına İliskin Kanun sayılabilir. 

Enerji sektörü ile ilgili çesitli kanunların yanı sıra; yönetmelik, tebliğ, genelge gibi ikincil mevzuatla da konunun ayrıntıları düzenlenmiştir. 
Örneğin; Enerji Piyasası Bildirim Yönetmeliği gibi. 

C. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu 

Enerji sektöründe düzenleme yapmak üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu olusturulmustur. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teskilat ve Görevleri Hakkında Kanun, Doğal Gaz Piyasası Kanunu, Petrol Piyasası Kanunu, Sıvılastırılmıs Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanunu ile kendisine verilen görevleri ifa etmek ve yetkileri kullanmak üzere olusturulmus olan bir kurumdur. Söz konusu kanunlar ile elektrik, doğal gaz, petrol ve LPG'nin; yeterli, kaliteli, sürekli, düsük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir sekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için, rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösterebilecek, mali açıdan güçlü, istikrarlı ve seffaf bir enerji piyasasının olusturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetimin sağlanması amaçlanmıstır. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kamu tüzel kisiliğine sahip, idari ve mali özerkliği bulunan bir kurumdur. Kurum içerisinde yer alan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu ise, biri baskan, biri ikinci baskan olmak üzere dokuz üyeden olusur. Kurulun idari yaptırım kararlarına karsı yetkili idare mahkemesinde dava açılabilir. Kurul kararlarına karsı açılan her türlü dava öncelikli islerden sayılır. (Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teskilat ve Görevleri Hakkında Kanun m. 4, 5, 12) 

D. Enerji Sektöründe Yapılan Özel Hukuk Sözlesmeleri 

Enerji sektöründe yapılan sözlesmeler enerjinin türüne göre çok farklılık göstermektedir. Örneğin petrol piyasasında yapılan sözlesmeler; dağıtıcılık sözlesmeleri, isletmecilik, bayilik sözlesmeleri gibi sözlesmeler olabilirken, doğal gaz piyasasında yapılan sözlesmeler ise; doğal gazın üretimi, iletimi, dağıtımı, toptan satısı, ithali, ihracı, ticareti ve depolanması, doğalgaz tedarik sözlesmeleri gibi sözlesmeler olabilmektedir. Elektrik piyasasında ise yine; yatırım sözlesme leri, elektrik alımı, satımı, yeniden satımı konusundaki sözlesmeler, elektrik ithalat, ihracat sözlesmeleri gibi sözlesmeler olabilmektedir. 

Enerji sektöründe yapılan sözlesmeler; enerjinin türüne gore, çok çesitli olmakla birlikte konumuz açısından önem tasıyan özel hukuk kapsamında yapılan sözlesmelerdir. 

Uyusmazlıkların çözümü ve uygulanacak olan hukuk konusu özellikle özel hukuk kapsamında yapılan sözlesmeler açısından önem tasımaktadır. 

II. Enerji Sektöründe Yapılan Özel Hukuk Sözlesmelerinden Doğan Uyusmazlıkların Çözümü;

 Enerji sektöründe yapılan özel hukuk sözlesmelerinden doğan uyusmazlıklar; 

-Tahkim yoluyla ya da 
-Mahkeme yolu ile çözüme kavusturulabilir. 

A. Uyusmazlıkların Tahkim Yoluyla Çözümü 

Taraflar, aralarındaki uyusmazlığın mahkemeler yerine ya da diğer bir ifade ile, devlet yargısı yerine tahkim yolu ile çözümlenmesini kararlastırabilirler. 

Tahkim yolunun tercih edilmesi durumunda ad hoc tahkim ya da kurumsal tahkim yoluna basvurulabilir. 


1. Ad Hoc Tahkim

Ad hoc tahkim, tahkimin herhangi bir kuruma bağlı olmadan gerçeklestirilmesidir. Ad hoc tahkimde uygulanacak kurallar ile ilgili olarak UNCITRAL tahkim kuralları uygulamada 
yaygın olarak kullanılmaktadır. 

2. Kurumsal Tahkim 

Kurumsal tahkimde uyusmazlığın çözümü bu konuda uzmanlasmıs merkezler aracılığı ile çözümlenmektedir. Taraflar, aralarındaki uyusmazlığın kurumsal tahkim merkezleri yoluyla çözümlenmesini kararlastırmaktadırlar. Örneğin ICC tahkim, ICSID tahkim gibi. Taraflardan birisinin devlet olduğu yatırım uyusmazlıklarında uyusmazlığın kurumsal tahkim merkezlerinde çözümleneceği kararlastırılabileceği gibi, yatırım sözlesmeleri dısındaki sözlesmelerden doğan uyusmazlıklarda da; örneğin dağıtım sözlesmesi gibi, uyusmazlığın kurumsal tahkim merkezlerinden birisi tarafından çözüleceği kararlastırılabilir. Ör. Londra Tahkim mahkemesinde (LCIA-The London Court of International Arbitration) uyusmazlığın çözümleneceğinin kararlastırılması gibi. 

Enerji sektöründe yapılan anlasmalarla ilgili olarak ise hem Türkiye’nin taraf olduğu yatırımlarla ilgili uluslararası anlasmalarda uyusmazlıkların tahkim yoluyla çözümü konusunda hükümlerin yer aldığı (Örneğin Enerji Sartı Anlasması2 m. 26) hem de tarafların aralarında yaptıkları sözlesmelerde; örneğin isleticilik ya da bayilik sözlesmeleri gibi, uyusmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesini kararlastırdıkları görülmektedir. 

Enerji Sartı Anlasması’nın “ Uyusmazlıkların Çözümü ” baslığını tasıyan 26 ıncı maddesine göre; 

“ BİR YATIRIMCI İLE TARAF ÜLKE ARASINDAKİ UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ ''

Bölüm III kapsamında, bir Anlaşma Tarafı Yatırımcısının, diğer Anlasma Tarafı Alanında yaptığı Yatırımla ilgili olarak, Alanında Yatırım yapılan Anlasma Tarafının yükümlülüklerinin ihlalinden doğacak uyusmazlıklar, mümkünse karsılıklı iyi niyetle çözülecektir. 

Anlasma Taraflarından herhangi birinin iyi niyetli çözüm önerisini yaptığı günden itibaren üç ay içerisinde, uyusmazlığa, Paragraf (1)’de yer aldığı sekilde çözüm 
bulunamazsa, Yatırımcı taraf uyusmazlığın çözümü için, uyusmazlığa düstüğü Anlasma Tarafının mahkemelerine veya idari makamlara basvurabilir; 
daha önceden kabul edilmis herhangi bir uygulanabilir uyusmazlık çözüm prosedürüne basvurabilir; veya bu maddenin asağıdaki paragrafları kapsamında çözüm arayabilir. 

a) Salt b) ve c) alt paragraflarıyla sınırlı olmak kaydıyla, Anlasma taraflarının her biri, bu maddenin hükümlerine uygun olarak, uyusmazlığın çözümü için uluslararası hakem veya 
uzlastırıcı kullanmayı kosulsuz kabul eder. 

b)  i ) Yatırımcının, Paragraf 2) 
a) veya 
b) uyarınca uyusmazlık çözümüne basvurması durumunda, Ek ID’de adı geçen Anlasma Tarafları yukarıda belirtilen kosulsuz izni vermezler. 

ii) Şeffaflığın sağlanması için, Ek ID’de adı geçen Tarafların her biri, Madde 39’la uyumlu olarak Parlamento onayı, kabul veya onama belgelerinin veya Madde 41’e göre katılım belgelerinin gönderildiği tarihten geç olmamak kosuluyla; Sekreterya’ya politikaları, uygulamaları ve durumları hakkında azılı beyanda bulunacaklardır. 

c) Ek IA’da adı geçen Anlasma tarafları Madde 10(1)’in son cümlesiyle ilgili olarak meydana gelebilecek bir uyusmazlık için bu tür bir kosulsuz izin vermezler. Enerji Sartı Sözlesmesi 26. Madde-2 (ICSID/Ad-Hoc/Stockholm Ticaret Odası Hakemlik Enstitüsü 

4-Bir Yatırımcı, uyusmazlığın Paragraf ‘)c) kapsamında yer aldığı biçimde çözümünü tercih ederse, uyusmazlığın çözümü için asağıda belirtilen makamlarabasvurulmasını da kabul ettiğini yazılı olarak belirtecektir. 

a) i) Yatırımcının bulunduğu Anlasma Tarafının ve uyusmazlığa katılan Anlasma Tarafının Yatırım Uyusmazlıklarının Çözümü Konvansiyonuna (bundan böyle ICSID Konvansiyonu olarak anılacaktır) taraf olması durumunda 18 Mart 1965 tarihinde Washington’da imzaya açılan, Devletler ve diğer Devletleri Vatandasları arasında meydana gelebilecek yatırım uyusmazlıklarının çözümü için yapılan ICSID Konvansiyonu uyarınca kurulan Uluslararası Yatırım Uyusmazlıklarının Çözümü Merkezi; veya 

ii) Yatırımcının bulunduğu Anlasma Tarafının veya uyusmazlığa taraf olan Anlasma Taraflarından herhangi birinin, ama ikisi birden değil, ICSID Konvansiyonu’na taraf olması durumunda ise; yasal islemlerin idaresi için Merkez’in Sekreteryası tarafından sağlanan İlave Hizmetler (bundan böyle Dlave Hizmet Kuralları olarak anılacaktır) kapsamında altparagraf a)i)’de sözü geçen Konvansiyon uyarınca kurulan Uluslararası Uyusmazlık Çözüm Merkezi, 

b) Birlesmis Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu’nun (bundan böyle UNCITRAL olarak anılacaktır) Hakemlik Kuralları gereğince olusturulan bağımsız hakem veya bu amaç için olusturulmus “ad-hoc” mahkeme; veya 

c) Stokholm Ticaret Odası Hakemlik Enstitüsü uyarınca bir hakem. 

5-
a) Paragraf 3) kapsamında verilen muvafakat, 
    Paragraf 4 uyarınca verilen Yatırımcının yazılı muvafakatı ile birlikte asağıdaki hususlara iliskin sartlar sağlayacaktır. 

İlave Hizmet Kuralları ve ICSID Konvansiyonu’nun II.bölümünün amaçları doğrultusunda bir uyusmazlık için tarafların yazılı izni, 10 Haziran 1958 tarihinde New York’ta yapılan Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Uygulanmasına iliskin Birlesmis Milletler Konvansiyonu’nun (bundan sonra New York 
Konvansiyonu olarak geçecektir) II.maddesinin amaçları doğrultusunda bir “ yazılı anlasma”; ve UNCITRAL Hakemlik Kuralları’nın 1.maddesi amaçları doğrultusunda “ bir kontrat üzerinde yazılı anlasmaya varmıs olan taraflar.” 

b) bu madde uyarınca herhangi bir hakemlik usulü, uyusmazlık içindeki Anlasma Taraflarından herhangi birinin isteği üzerine, New York Konvansiyonu’na taraf olan bir ülkeye bırakılabilir. Bu Konvansiyonun 1.Maddesinin Amaçları doğrultusunda, hakeme sunulan iddiaların ticari iliskilerden veya ticari islemlerden doğduğu varsayılacaktır. Paragraf 4 uyarınca kurulan bir mahkeme, bu Anlasmaya ve uluslararası hukuk prensipleri ve uygulamadaki kurallar ile uyumlu olmak kaydıyla uyusmazlık konularında karara varacaktır. 

Paragraf 4’te sözü edilen yazılı isteğin yapıldığı tarihte, uyusmazlığa taraf olan bir Anlasma Tarafının vatandası olan ve gerçek kisi olmayan bir Yatırımcı, söz konusu Anlasma Tarafıyla arasındaki uyusmazlığın ortaya çıkmasından önce baska bir anlasma Tarafının Yatırımcıları tarafından kontrol ediliyor olması durumunda, ICSID Konvansiyonunun 25(2)(b) Maddesi uyarınca “diğer Taraf ülke Vatandası” ve Dlave Hizmet Kuralları 1(6) Maddesi uyarınca “diğer devlet vatandası” olarak muamele görecektir” Enerji Sartı Sözlesmesinde de bahsedilen ICSID tahkim konusunda Türkiye bu Sözlesmeye taraftır. Bu kurumsal tahkim yolunda, Uluslararası Yatırım Anlasmazlıklarının Çözüm Merkezi (International Centre for Settlement of Investment Disputes-ICSID) kanalıyla uyusmazlık çözümlenmektedir. Türkiye “Devletler ve Diğer Devletlerin Vatandasları 
Arasındaki Yatırım Uyusmazlıklarının Çözümlenmesi Hakkında Sözlesmenin Onaylanmasının 

Uygun Bulunduğuna Dair Kanun”3 ile Sözlesmeyi iç hukuka aktarmıstır. Türkiye, yabancı sermaye ile ilgili yürürlükteki mevzuat çerçevesinde izin verilmis ve fiilen yatırım faaliyeti baslamıs olan yatırımlardan kaynaklanan uyusmazlıkların ICSID'e götürülebilmesini kabul etmistir. Ancak Türk mahkemelerinin münhasır yetkili olduğu Türkiye'deki gayrimenkuller üzerindeki mülkiyet ve diğer ayni hak uyusmazlıklarının çözümü konusunda ICSID’in yetkisi kabul edilmemistir. Yine Türkiye, diğer ülkelerle imzalayacağı, “Yatırımların Karsılıklı Tesviki ve Korunmasına Dliskin” ikili anlasmalarla ilgili olarak yatırımuyusmazlıklarının Lahey Adalet Divanı'na götürülmesine iliskin ICSID Sözlesmesinin 64 üncü maddesine rezerv koymus, bunun dısında ICSID Sözlesmesinin onaylanmasını Kanunla uygun bulmustur. 

ICSID Sözlesmesi ile, Yatırım Anlasmazlıklarının Çözümü için Uluslararası Merkez kurulmustur. Bu Merkez Dünya Bankası içerisinde yer alacak ve ICSID sözlesmesinin hükümlerine uygun olarak âkit devletler ile âkit devletlerin vatandasları arasındaki yatırım anlasmazlıklarının uzlastırılması ve hakemliği konusunda etkili olacaktır. Yine Merkez; bir İdarî Konsey ve bir Sekreterya'ya sahip olacak ve bir Arabulucular ve bir Hakemler Paneli olusturacaktır (ICSID Sözlesmesi m. 1-3). 

Diğer sektörlerle ilgili yatırım uyusmazlıklarının yanı sıra, enerji sektörü ile ilgili olarak da çesitli olaylarda ICSID tahkim yoluna basvurulduğu görülmektedir. Özellikle uluslararası boyutu olan enerji sektöründe yapılan özel hukuk sözlesmelerinden doğan uyusmazlıklarda devlet yargısı yerine daha çok tahkim yoluna basvurunun tercih edildiği söylenebilir. (Örneğin Pseg-Konya Ilgın, Libananco, Alaplı Elektrik davası gibi.) 

2 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR,


***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder